Ceza HukukuDarp Raporu Nedir? Darp Raporu Nasıl Alınır?

Darp raporu, bir kişinin fiziksel şiddete maruz kaldığını belgeleyen resmi bir adli muayene raporudur. Halk arasında “darp raporu” olarak bilinse de tıbbi literatürde genel adli muayene raporu olarak geçer. Bu rapor, vücutta darp izleri (örneğin kızarıklık, morluk, şişlik, çizik, kesik, kanama, kırık, ezilme, yanık gibi yaralanma bulguları) olup olmadığını doktor muayenesiyle tespit edip kayıt altına alır. Böylece kişi şiddete uğradığını objektif bir delil ile kanıtlayabilir. Darp raporu, adli süreçte hem ceza davalarında hem de tazminat davalarında son derece önemli bir delil niteliği taşır.

Kısaca darp raporu, maruz kaldığınız kasten yaralama suçu neticesinde oluşan yaralanmaların doktor tarafından belgelendiği yazılı rapordur. Bu raporda olay tarihi, yeri ve yaralanmanın detayları yer alır. Mağdur bu raporu alarak, fail hakkında şikayette bulunabilir veya ileride açacağı davalarda delil olarak kullanabilir. Fiziksel şiddet sonrasında mümkün olan en kısa sürede darp raporu alınması, hem sağlık açısından tedavinin gecikmemesi hem de kanıtların kaybolmaması bakımından çok önemlidir.

DARP RAPORU NE İŞE YARAR?

Darp raporu, bir kişinin dövüldüğünü, vurulduğunu veya herhangi bir şekilde fiziksel şiddet gördüğünü kanıtlayan belgedir. Olayın hemen ardından alınan raporda mağdurun vücudunda tespit edilen tüm yaralanmalar ayrıntılı olarak belirtilir. Bu tespitler, ortada bir yaralama suçu işlendiğine dair güçlü emareler oluşturur ve soruşturma makamlarına önemli bir başlangıç noktası sunar.

Ancak, darp raporunda yazan bulguların kim tarafından oluşturulduğu ayrı delillerle ispatlanmalıdır. Yani rapor, mağdurun gerçekten yaralandığını gösterir ama bu yaralanmayı hangi failin gerçekleştirdiğini tek başına ispatlamaz. Bu noktada tanık ifadeleri, güvenlik kamerası kayıtları, fotoğraf veya video görüntüleri, telefon mesajları gibi diğer deliller devreye girer. Darp raporu tek başına kesin hüküm verdiren bir delil olmasa da, şiddet olayını belgelediği için soruşturma ve kovuşturma süreçlerinde kritik bir rol oynar. Hakim, rapordaki bulguların ciddiyetine göre olayı değerlendirir ve raporu destekleyen başka kanıtlar varsa failin cezalandırılması mümkün hale gelir.

Özetle darp raporu, şiddet mağdurunun iddiasını somut hale getirir. Mağdurun kendi beyanı dışında objektif tıbbi kanıt sunmasını sağlar ve böylece gerek ceza davasında gerekse tazminat taleplerinde elini güçlendirir. Ayrıca darp raporu, boşanma davası gibi hukuk davalarında da delil olarak ileri sürülerek karşı tarafın kusurunu ortaya koymada etkili olabilir.

BOŞANMA AVUKATA SOR

BOŞANMA AVUKATA SOR

DARP RAPORU NEREDEN ALINIR?

Darp raporu almanın ilk adımı, bir sağlık kuruluşuna başvurmaktır. Bu genellikle devlet hastanesi veya üniversite hastanesi gibi kamu hastanelerinin acil servislerinde gerçekleşir. Ancak özel hastaneler de darp raporu vermeye yetkilidir. Önemli olan, raporun adli muayene yapmaya yetkili bir hekim tarafından hazırlanmasıdır.

Mağdur, doğrudan en yakın hastanenin acil servisine giderek durumu anlatıp darp raporu talep edebilir. Doktor, gereken muayeneyi yapıp bulguları not eder ve adli raporu düzenler. Bu süreçte hastanedeki görevli doktor, olayı hastane polisine veya adli makamlara bildirmekle yükümlüdür (TCK m.280 uyarınca sağlık personeli görevleri sırasında suç belirtisi görürse bildirim yapmak zorundadır). Dolayısıyla mağdur kendi başına polise gitmese bile, hastane raporu düzenlerken polis çağrılabilir ve olay adli sürece aktarılabilir.

Darp raporu almak için bir diğer yöntem, doğrudan karakola veya jandarmaya gidip şikayette bulunmaktır. Kolluk kuvvetleri, şikayet üzerine sizi hastaneye götürerek rapor alınmasını sağlar. Aynı şekilde Cumhuriyet Savcılığına başvurduğunuzda da savcı sizi hastaneye sevk edecektir. Yani rapor, hastaneye kendi başınıza gitseniz de kolluk aracılığıyla da gitseniz de hastanede alınır. Aile sağlığı merkezi (sağlık ocağı) veya aile hekimi gibi yerler darp raporu veremez; mutlaka hastane düzeyinde bir kuruma başvurmak gerekir.

Özetle: Darp raporu

  • Kamu hastanelerinin acil servislerinden,

  • Yetkili adli tıp birimlerinden,

  • Adli rapor düzenlemeye yetkili özel hastanelerden

alınabilir. Bu kurumlar dışında darp raporu düzenlenemez. Raporu düzenleyen doktorun adı, imzası ve mührü raporda bulunur. Rapor, alındıktan sonra hastane polisince tutanakla kayıt altına alınır ve adli mercilere iletilir.

DARP RAPORU NASIL ALINIR?

Darp Raporu Nasıl Alınır?

Vücudunuzda şiddete bağlı yaralanmalar oluşmuşsa, vakit kaybetmeden darp raporu almak için harekete geçmelisiniz. İşte adım adım darp raporu alma süreci:

  • Hastaneye Başvuru: Öncelikle en yakın hastanenin acil servisine başvurun. Başınıza gelen darp olayını ve vücudunuzdaki tüm yaraları doktora açıkça anlatın. Utanma veya çekinme duygusu ile bazı yaraları gizlemeyin; çünkü doktor görmediği veya sizin belirtmediğiniz bir izi rapora yazamayabilir. Bu nedenle tüm morluk, kızarıklık, kesik, şişlik gibi izleri doktora gösterin.

  • Doktor Muayenesi: Acil serviste doktor size gereken muayeneyi yapacaktır. Yaraların yeri, boyutu, şekli ve niteliği dikkatlice incelenir. Gerekirse röntgen, tomografi gibi tetkikler istenebilir (örneğin iç kanama ya da kemik kırığı şüphesi varsa). Doktor her tespit ettiği bulguyu not eder. Örneğin “sol göz altında 3×2 cm morluk, sağ kol üst kısmında 5 cm’lik sıyrık” gibi tariflerle yaralanmalar kayıt altına alınır. Ayrıca kişinin hayatını tehlikeye sokan bir durum olup olmadığı ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek hafiflikte olup olmadığı da raporda belirtilir. Bu ibareler Türk Ceza Kanunu’ndaki yaralama suçunun niteliğini belirlemek için önemlidir.

  • Adli Raporun Düzenlenmesi: Muayene sonunda doktor bir geçici darp raporu (ön rapor) düzenler. Bu raporda kimlik bilgileriniz, muayene tarihi ve saati, yaralanmanın oluş zamanı (mağdur söylüyorsa), tespit edilen her bir yaranın detaylı tarifi ve yukarıda bahsedilen hayati tehlike ile basit tıbbi müdahale durumu yer alır. Doktor raporu imzalayıp mühürleyerek resmî hale getirir. Bu aşamada, eğer doğrudan hastaneye gelmişseniz doktor hastane polisine olayı bildirir; eğer polis eşliğinde geldiyseniz zaten adli süreç başlamıştır.

  • Kolluğa ve Savcılığa Bildirim: Darp raporu alındıktan hemen sonra hastane polisi veya görevliler, durumu yetkili kolluk birimine iletir. Polis veya jandarma sizin ifadenizi almak üzere hastaneye gelebilir veya sizi karakola davet edebilir. Burada olayın ayrıntıları sorulur ve bir ifade tutanağı tutulur. Eğer siz henüz şikayetçi olmadıysanız, polis “şikayetçi misiniz?” diye soracaktır. Şikayetçi olmasanız bile rapor ve olayla ilgili bilgiler savcılığa iletilir. Özellikle darp eden kişi eşiniz ise, eşe karşı kasten yaralama suçu şikayete tabi olmadığından (TCK 86/3 uyarınca) siz şikayetçi olmasanız da savcılık kamu davası açabilir.

  • Şikayet ve Adli Süreç: Darp olayına ilişkin resmi süreç, rapor alındıktan sonra şikayetçi olup olmamanıza göre şekillenir. Şikayetçi olursanız, polis veya savcılık ifadenizi resmen alır ve olay hakkında soruşturma başlatır. Şikayetçi olmazsanız ve olay basit yaralama kapsamında ise (şahsa karşı, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir yaralama), sizin talebiniz olmadan süreç ilerlemeyebilir. Fakat yukarıda bahsedildiği gibi, eşe karşı şiddet veya kamu görevlisine şiddet gibi durumlarda şikayet aranmaksızın işlem yapılır. Her durumda raporunuz savcılık dosyasına delil olarak girer.

Not: Uygulamada genellikle ilk muayeneyi yapan doktorların raporu “geçici rapor” sayılır. Soruşturma ilerledikçe savcılık dosyayı gerek görürse Adli Tıp Kurumu’na gönderip bir de kesin rapor aldırabilir. Bu kesin rapor bazen olaydaki yaralanmanın sonuçları netleştikten sonra (örneğin bir kırığın kalıcı hasar bırakıp bırakmadığı) hazırlanır. Ancak çoğu zaman Adli Tıp, dosya üzerinden rapor düzenler. Bu nedenle ilk doktor raporunun olabildiğince ayrıntılı olması mağdurun lehinedir. Doktor, gördüğü tüm bulguları eksiksiz ve okunaklı şekilde yazmalıdır. Siz de raporu teslim alırken kontrol ederek herhangi bir önemli detayın atlanmadığından emin olun.

DARP RAPORU ALIRKEN YAPILAN YANLIŞLIKLAR

Darp raporu düzenlenirken veya alınırken yapılan bazı hatalar, ileride mahkemede hak kaybına yol açabilir. Bu nedenle aşağıdaki noktalara dikkat edilmelidir:

  • Eksik veya Yanlış Kimlik Bilgileri: Rapor üzerinde mağdurun kimlik bilgilerinin tam ve doğru olması şarttır. Bazen isim, T.C. kimlik numarası gibi bilgiler hatalı yazılabiliyor. Bu durum raporun güvenirliğini sarsabilir.

  • Olay Tarihi ve Saatinin Yazılmaması: Rapor, hangi olayla ilgili alındığını belirtebilmek için olayın tarihini ve mümkünse saatini içermelidir. Bu bilgi, özellikle şikayet süresi ve delil değerlendirmesi açısından önem taşır.

  • Muayene Zamanının Belirtilmemesi: Hekimin muayeneyi ne zaman yaptığı (tarih ve saat olarak) raporda yer almalıdır. Olaydan ne kadar süre sonra muayene yapıldığı, yaraların tazeliği bakımından değerli bir bilgidir.

  • Alkol veya Madde Etkisinin Not Edilmemesi: Mağdur o esnada alkollü veya uyuşturucu madde etkisi altında ise bunun raporda belirtilmesi gerekir. Bu hem mağdurun beyan güvenilirliği hem de tıbbi değerlendirme açısından önemlidir.

  • Yaraların Yetersiz Tanımlanması: Raporu yazan doktor, her bir yaranın yerini, boyutunu ve niteliğini açıkça tarif etmelidir. Tüm darp izleri vücut diyagramı üzerinde işaretlenmeli veya tek tek anlatılmalıdır. Bazı hatalı raporlarda tüm farklı yaralara genel bir ifadeyle “kesik” denilip geçilebiliyor. Bu kesinlikle yetersizdir; çizik mi, kesi mi, morluk mu, kaç cm, nerede – hepsi açıkça yazılmalıdır.

  • Yaralanmaya Neden Olan Aletle İlgili Tahmin: Eğer mümkünse, yaralanmanın sert bir cisimle, kesici aletle mi yoksa yumruk gibi bir darbeyle mi olduğu konusunda doktor bulgu paylaşabilir. Bu da raporda yer almalıdır (örneğin “kesici-delici alet yaralanması bulguları yoktur” veya “künt travma izleri mevcuttur” gibi). Çoğu raporda bu kısım eksik bırakılır.

  • Okunaksız veya Kısaltmalı Yazım: Raporlar çoğu zaman acilde aceleyle yazıldığından okunaksız olabiliyor. Ayrıca tıbbi terimlerin anlaşılmaz kısaltmalarla dolu olması da sıkıntı yaratır. Rapor herkesçe okunup anlaşılabilir olmalıdır. Gerekirse doktor raporu bilgisayarda yazıp çıktı alabilir.

Bu tür eksik ve hatalar, soruşturma aşamasında savcılığın veya hakimliğin raporu düzenleyen doktoru tanık olarak dinlemek zorunda kalmasına yol açabiliyor. Aradan geçen uzun sürede doktor ayrıntıları hatırlamayabilir ve bu durum delillerin zayıflamasına sebep olabilir. Dolayısıyla rapor düzenlenirken titiz davranmak, eksik husus kalmamasına özen göstermek gerekir. Mağdur da kendi raporunu dikkatlice okuyup hatalı bir şey varsa derhal düzeltilmesini talep edebilir.

DARP RAPORU NEDİR VE NASIL ALINIR

DARP RAPORU NEDİR VE NASIL ALINIR

DARP RAPORUNDA YER ALMASI GEREKEN BİLGİLER

Darp raporu belli bir standartta hazırlanmalıdır. Raporu yazan doktorun özellikle aşağıdaki bilgileri dahil etmesi beklenir:

  • Mağdurun Kimlik Bilgileri: Adı, soyadı, T.C. kimlik numarası ve mümkünse adresi raporda bulunur.

  • Doktor ve Kurum Bilgileri: Muayeneyi yapan doktorun adı, ünvanı, imzası ve çalıştığı hastane/kurumun mührü yer alır.

  • Muayene Tarihi ve Saati: Raporun üst kısmında muayenenin yapıldığı tarih ve saat belirtilir.

  • Olayın Tarihi ve Özeti: Mağdur eğer olayın ne zaman ve nasıl olduğunu belirtmişse, doktor kısaca “iddia edilen darp olayı … tarihinde gerçekleşmiştir” gibi bir not düşebilir.

  • Yaralanmaların Detaylı Tarifi: Mağdurun vücudunun hangi bölgelerinde ne tür yaralar görüldüğü tek tek yazılır. Örneğin: “Sağ kaş üzerinde 2 cm’lik yarık, sol yanakta 5×5 cm morarma, göğüs kafesi sol tarafında hassasiyet, sağ el bileğinde abrazyon (sıyrık)” gibi.

  • Yaraların Tıbbi Değerlendirmesi: Yaralanmaların hayati tehlike oluşturup oluşturmadığı raporda açıkça belirtilmelidir. Örneğin ağır bir beyin kanaması riski varsa “kişinin yaşamını tehlikeye sokan durumu vardır” denir. Ayrıca yaraların basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte olup olmadığı da yazılır (bu, TCK 86 açısından basit veya nitelikli yaralama ayrımını belirler).

  • Kullanılan Tetkikler: Röntgen, tomografi, MR gibi incelemeler yapıldıysa sonuçları kısaca raporda özetlenir (örn: “kafa CT: intrakraniyal kanama bulgusu yok”).

  • Alkol/Madde Durumu: Mağdur alkollü veya madde etkisinde mi, bu kısım eklenir (örn: “alkol kokusu alınmaktadır, bilinci açık”).

  • Sonuç ve Kanaat: Raporun sonunda doktorun kanaat kısmı yer alır. Örneğin “yaralar hayati tehlike oluşturmamıştır, müştekinin yaşamını tehlikeye sokan durum yoktur, basit tıbbi müdahale ile giderilebilir niteliktedir” gibi bir sonuç cümlesi kurulur.

Bu bilgiler tam olursa rapor güçlü bir delil olur. Raporun altındaki imza ve kaşe de resmi geçerlilik için şarttır. Darp raporu örneği genellikle tek sayfa olarak düzenlenir ve bir nüshası hastanede kalırken biri de mağdura verilir. Ayrıca rapor bir tutanakla birlikte kolluk kuvvetlerine teslim edilir.

DARP RAPORUNUN SÜRESİ VAR MI?

Kanunen darp raporu almak için belirlenmiş bir süre sınırı yoktur. Yani şiddete uğrayan kişi, teorik olarak olaydan ne kadar zaman geçerse geçsin hastaneye gidip muayene olabilir ve darp raporu talep edebilir. Darp raporu süresizdir, belli bir zaman dilimi içinde “geçerliliğini yitirme” gibi bir durum söz konusu değildir. Örneğin 1 yıl önce uğradığınız bir saldırının izleri hala vücudunuzda mevcutsa, bu izlerle ilgili rapor alabilirsiniz.

Fakat pratiğe baktığımızda, darp izleri zamanla kaybolur veya belirsizleşir. Morluklar genelde 1-2 hafta içinde geçer, küçük sıyrık ve kızarıklıklar birkaç gün içinde iyileşebilir. Dolayısıyla çok uzun süre bekledikten sonra rapor almaya çalışırsanız vücudunuzda kayda değer bir bulgu kalmayabilir. Bu durumda doktor “muayenede darp bulgusu saptanmadı” şeklinde rapor düzenlemek zorunda kalır ki bu da işinize yaramaz.

Bu nedenle, darp raporu almak için ideal süre, şiddet olayından hemen sonradır. İzler geçmeden, mümkün olan en kısa zamanda hastaneye başvurmak gerekir. Olaydan kısa süre sonra alınan rapor, hem yaraların taze olması sebebiyle daha net bulgular içerir hem de sizin beyanınız ile yaraların uyumlu olduğunu gösterir. Aradan günler geçtikçe karşı taraf “o izleri sonra kendi başına yapmış olabilir” gibi savunmalara kalkışabilir.

Özetle: Darp raporu almada yasal bir süre kısıtlaması yoktur, rapor süresiz alınabilir; fakat kanıt değeri yüksek bir rapor için zamanında davranmak şarttır. İdeal olan, aynı gün içerisinde ya da birkaç gün içinde raporu almaktır. İzlerin tamamen geçmesinden sonra alınan raporlar darp olayını ispatlamakta yetersiz kalacaktır.

DARP RAPORU KAÇ GÜN İÇİNDE ALINMALIDIR?

Her ne kadar rapor almak için kesin bir gün sınırı olmasa da, darp olayından hemen sonra harekete geçmek en doğrusudur. Yaraların vücutta görünür halde olduğu ilk 24-48 saat içinde rapor alınması, yaralanmanın tespitini kolaylaştırır. Çünkü bu sürelerde morluklar belirginleşir, darbe izleri en net halini alır.

Olayın üzerinden günler ve haftalar geçtikçe yaralar iyileşmeye başlar. Mesela ufak morluklar 1 haftada sararıp kaybolabilir, çizikler kabuk bağlayıp düşebilir. Birkaç hafta sonra darp izleri tamamen iyileşmiş olacağından doktor geriye dönük olarak bir şey saptayamaz. Bu durumda o olaya ilişkin bir darp raporu almak mümkün olmaz.

Dolayısıyla, “darp raporu en geç kaç gün içinde alınmalı” sorusuna verilecek en makul cevap: izler geçmeden, mümkün olduğunca çabuk. Bazı durumlarda kişiler utanma, korku veya şok nedeniyle hemen hastaneye gitmeyip bekleyebiliyor. Ancak bu bekleme süresi 1-2 günü aşarsa deliller zayıflamaya başlar. Yine de birkaç gün gecikmeyle gitseniz bile, vücudunuzdaki izler halen görünür ise rapor alınabilir. Önemli olan, doktora başvurduğunuzda görülen bulguların kayda geçmesidir.

Sonuç olarak, darp raporu almak için en doğru zaman, darp olayının yaşandığı gün veya ertesi gündür. Bu sayede hem sağlık sorunlarınız hızla tespit edilip tedavi edilir, hem de adli rapor güçlü şekilde düzenlenir.

DARP RAPORUNUN GEÇERLİLİK SÜRESİ NEDİR?

Alınmış bir darp raporunun belirli bir “son kullanma tarihi” yoktur. Yani bir kere rapor düzenlendikten sonra, o rapor yıllar sonra açılacak bir davada bile geçerli bir delil olarak kullanılabilir. Darp raporu süresiz olarak geçerlidir. Raporu aldıktan sonra üzerinden aylar ya da yıllar geçmiş olması raporun hukuki değerini düşürmez.

Burada karıştırılmaması gereken konu, şikayet süreleridir. Darp raporu almak ayrı, şikayetçi olmak ayrıdır. Türk Ceza Kanunu’na göre basit yaralama suçu (basit tıbbi müdahale ile giderilebilir yaralama) şikayete tabi bir suçtur. Şikayete tabi suçlarda mağdurun olayın ve failin kim olduğunu öğrendiği günden itibaren 6 ay içinde şikayet hakkını kullanması gerekirharbiyehukuk.comharbiyehukuk.com. Eğer 6 ay geçtikten sonra şikayetçi olursanız, şikayet hakkınız düşer ve ceza soruşturması açılamaz. Bu nedenle, darp raporu aldıktan sonra failden şikayetçi olmayı düşünüyorsanız, 6 aylık süreyi geçirmemeye dikkat etmelisiniz.

Öte yandan, bazı durumlar şikayete tabi değildir. Özellikle eşe karşı yaralama suçu, üstsoya-altsoya (anne, baba, çocuk) karşı yaralama, kamu görevlisine karşı yaralama gibi nitelikli hallerde şikayet aranmaz. Bu durumlarda mağdur şikayet etmese de devlet re’sen (kendiliğinden) kamu davası açar. Yani eşiniz tarafından darp edildiyseniz, 6 ay geçse bile savcılık kendiliğinden işlem yapacaktır.

Özetle: Darp raporunun kendi geçerlilik süresi sınırsızdır, rapor “eskimez”. Ancak rapora konu olan fiil için zamanaşımı veya şikayet süresi gibi süreler devreye girebilir. Ceza davalarında basit yaralama suçunun zamanaşımı genellikle 8 yıl gibi uzun bir süredir (bu süre içinde dava açılabilir). Fakat şikayete bağlı suçlarda 6 ay içinde şikayet şarttır. Ayrıca eğer darp olayı boşanma davasında ileri sürülecekse, olayın çok eski olmaması tercih edilir; zira çok eski vakalar evlilik içinde affedilmiş kabul edilebilir. Bu nedenle darp raporu varsa bile, olayın üzerinden uzun süre geçmişse boşanma davasında etkisi zayıflayabilir.

DARP RAPORU OLMDAN ŞİDDET İSPATLANABİLİR Mİ?

Darp raporu, fiziksel saldırıyı ispatlamanın en güçlü yolu olmakla birlikte, rapor olmadan da şiddet gördüğünüzü kanıtlama imkanınız vardır. Eğer herhangi bir nedenle darp raporu alamadıysanız veya almamışsanız, başka delillere başvurmalısınız:

  • Fotoğraf ve Video Delilleri: Vücudunuzdaki morluk, yara, kanama gibi izleri olayın hemen ardından fotoğraflayın. Mümkünse tarih ve saat göstergesiyle çekim yapın. Hatta yanınıza o günün gazetesini alarak fotoğraf çekmek gibi yöntemlerle tarihin ispatını güçlendirebilirsiniz. Video kaydı alıp darp izlerini sesli şekilde tarihle birlikte belgelemek de faydalı olabilir.

  • Tanık Beyanları: Saldırı anına tanık olan kişiler varsa, onların isim ve iletişim bilgilerini alın. Tanıklar, hem saldırı olayını hem de sonrasında sizde gördükleri yaraları mahkemede anlatabilirler. Hatta fiziksel izleriniz kaybolmadan bir tanığa gösterip “bak burada morluk var” dedirtip, ileride bu kişinin tanıklığıyla bunu kanıtlayabilirsiniz.

  • Eski Tutanak ve Şikayetler: Olay sonrası polis çağırdıysanız ve tutanak tutulduysa bu belge delil olacaktır. Ya da daha önce de aynı kişi tarafından darp edildiyseniz ve şikayetiniz varsa, önceki darp raporları veya koruma kararı kararları da durumu destekler.

  • Ses Kaydı: Bazı durumlarda mağdurlar, saldırganın itirafı veya saldırı anındaki sesleri kaydedebiliyor. Kanuna aykırı olmamak şartıyla (örneğin kendi ortamınızdaki konuşmayı kaydetmek gibi) elde ettiğiniz ses kayıtları da delil değeri taşıyabilir.

Darp raporu olmaması, davanın kaybedileceği anlamına gelmez. Ancak mahkemeyi ikna etmek daha zor olabilir. Darp raporu, tarafsız bir tıbbi tespit içerdiği için hakim üzerinde güçlü etki bırakır. Bu nedenle imkan varsa mutlaka rapor alınması tavsiye edilir. Yoksa da yukarıdaki delillerin toplanması gerekir. Unutmayın, şiddet mağduru olduysanız bedeninizdeki izler silinmeden delil toplamaya çalışın.

DARP RAPORU ALDIKTAN SONRA NE OLUR?

Darp raporu alındıktan sonra olayın adli boyutu genellikle kolluk kuvvetlerine ve savcılığa intikal eder. Süreci ana hatlarıyla şöyle özetleyebiliriz:

  • Kolluğun İşlemleri: Rapor alındıktan hemen sonra polis veya jandarma olaya dahil olur. Eğer siz zaten karakola gidip şikayet ederek rapor almışsanız, karakol size “müracaat formu” düzenlemiştir. Hastanede rapor aldıysanız hastane polisi raporu alıp ilgili polis birimine iletir. Kolluk, mağdur sıfatıyla sizin ayrıntılı ifadenizi alır ve olayın nasıl gerçekleştiğini sorar. İfadenizde saldırganın kimliğini veya eşkâlini belirtirsiniz, varsa olaya dair delil ve tanıkları söylersiniz.

  • Failin İfadesi: Polis, Cumhuriyet savcısının talimatıyla şüpheliyi yakalar veya ifadeye çağırır. Olayın ciddiyetine göre fail gözaltına alınabilir. Fail bulunamazsa yakalama kararı da çıkarılabilir. Şüpheli yakalandığında ifadesi alınır, olayı genellikle reddeder veya farklı bir şekilde anlatabilir.

  • Savcılık Aşaması: Polis soruşturma evrakını savcılığa gönderir. Savcı, toplanan delilleri değerlendirir. Şikayete tabi bir suçsa (örneğin basit yaralama ve şikayet süresi içinde şikayet edilmişse) savcı dava açıp açmamayı takdir eder. Eğer deliller yeterliyse savcı bir iddianame düzenleyerek kamu davası açar. Deliller yetersiz görülürse takipsizlik kararı (kovuşturmaya yer olmadığı kararı) verebilirharbiyehukuk.com. Takipsizlik halinde 15 gün içinde itiraz hakkınız vardır.

  • Dava Süreci: Savcılık iddianame düzenlerse mahkeme ceza davasını açar. Artık siz “müşteki” (şikayetçi) sıfatıyla davada yer alırsınız. Duruşmalar yapılır, siz ve sanık ifadelerinizi hakime anlatırsınız, tanıklar dinlenir, darp raporu ve diğer deliller incelenir. Neticede hakim, failin suçu işlediğine kanaat getirirse ceza hükmü verir. Ceza, kasten yaralama suçu kapsamında belirlenir (aşağıda cezaları detaylı ele aldık). Eğer yeterli kanıt bulunmaz veya meşru müdafaa gibi bir durum söz konusu olursa sanık beraat da edebilir.

  • Koruma Tedbirleri: Darp olayı varsa siz şikayetçi olmasanız bile güvenliğiniz için bazı önlemler alınabilir. Özellikle eşiniz ya da aile bireyi tarafından şiddete uğradıysanız, 6284 sayılı Kanun kapsamında aile mahkemesinden koruma ve uzaklaştırma kararı almanız mümkündür. Darp raporu bu tedbir kararlarını destekleyen önemli bir belgedir. Örneğin eşiniz sizi darp ettiyse, darp raporu ile birlikte aile mahkemesine başvurarak eşinizin evden uzaklaştırılmasını ve size yaklaşmamasını talep edebilirsiniz. Hatta darp raporu olmasa bile şiddet tehdidi altındaysanız uzaklaştırma kararı alabilirsiniz; ancak raporun varlığı hakimi ikna etmede yardımcı olur. Uzaklaştırma kararı, savcılık soruşturmasından bağımsız, idari bir koruma önlemidir ve hızlıca alınabilir.

Sonuç itibariyle, darp raporu alındıktan sonra ceza soruşturması süreci başlar ve yukarıdaki adımlar birbirini izler. Bu süreçte mağdur olarak haklarınızı takip etmeli, gerekiyorsa bir avukattan yardım almalısınız. Ceza davası sonuçlandığında sanık mahkum olursa, bu mahkumiyet kararı ile maddi-manevi tazminat davası açma hakkınız da doğar (hastane masrafları, çekilen acı için manevi tazminat vb. taleplerle)harbiyehukuk.com.

DARP RAPORU ALIP ŞİKAYETÇİ OLMAMAK

Bazı durumlarda mağdurlar darp raporu almasına rağmen şikayetçi olmamayı tercih edebiliyor. Özellikle aile içi şiddet vakalarında, ekonomik veya duygusal nedenlerle şikayetten vazgeçmek sık rastlanan bir durumdur. Peki darp raporu alıp resmi şikayette bulunmazsanız ne olur?

Öncelikle, eğer olay şikayete tabi bir basit yaralama ise (örneğin komşunuzla kavga ettiniz ve hafif yaralandınız), şikayetçi olmadığınız sürece saldırgan hakkında ceza davası açılmaz. Darp raporunuz olsa bile, siz veya bir başka yetkili kişi şikayet dilekçesi vermedikçe savcılık harekete geçmez. Ancak burada kritik bir nokta var: Darp raporu hastane tarafından polise bildirildiğinde, polis yine de olayı savcılığa iletip “mağdur şikayetçi olmadı” şeklinde durumu aktarır. Savcılık dosyayı işlemden kaldırabilir ama 6 ay boyunca sizin şikayet hakkınız devam eder. Bu süre içinde fikrinizi değiştirip şikayetçi olursanız, raporunuz delil olarak kullanılmaya hazır bekler.

Eğer darp eden kişi eşiniz ise veya TCK 86/3’te sayılan diğer yakın akrabalardan biri ise, bu durumda şikayet aranmaz. Yani siz raporu alıp “şikayetçi değilim” deseniz bile, devlet kamu davasını yürütür. Özellikle eşe karşı yaralama suçunda uzlaşma veya şikayetten vazgeçme durumu davanın düşmesine engel değildir. Savcılık elde rapor varken, kamu adına davayı sürdürür. Bu kural aile içi şiddetin cezasız kalmaması amacıyla getirilmiştir.

Darp raporu alıp şikayetçi olmamanın sonuçları şunlar olabilir:

  • Cezai Yaptırımın Uygulanmaması: Şikayetçi olmayınca fail cezai yaptırımdan kurtulur (şikayete bağlı suçlarda). Bu da failin benzer davranışları tekrarlama riskini artırabilir, zira ceza almamanın cesaretiyle hareket edebilir.

  • Mağdur Haklarının Kısıtlanması: Resmi şikayet olmaması, mağdurun ileride destek mekanizmalarından yararlanmasını zorlaştırır. Örneğin 6284 sayılı kanun kapsamında koruma tedbirleri aldırmak, fail hakkında uzaklaştırma kararı çıkartmak için genelde şikayetçi olmak veya en azından olayı resmi makamlara bildirmiş olmak gerekir. Şikayetçi olmazsanız, olası bir tazminat davasında da “fail ceza almadığı için böyle bir olay olmadı” savunmasıyla karşılaşabilirsiniz ve ispat yükünüz artar.

  • Psikolojik Etkiler: Fail ceza almadığında mağdur kendini çaresiz hissedebilir. Özellikle aile içi şiddette, saldırganın hiçbir yaptırımla karşılaşmaması mağdurda umutsuzluk ve korku duygularını pekiştirir. Bu durum bir kısır döngüye dönüşebilir.

  • Toplumsal Etki: Genel olarak bakıldığında, şikayet edilmeyen her şiddet olayı faillerin cesaret bulmasına ve çevrenin şiddete karşı duyarsızlaşmasına yol açabilir. Cezasızlık hissi, şiddetin devamını getirebilir.

Unutulmamalıdır ki şikayetçi olmamak ebediyen hakkınızı kaybettiğiniz anlamına gelmez, ancak yasal süreler içinde harekete geçmezseniz dosya kapanır. Bazı suçlarda 6 aylık şikayet süresi geçtikten sonra artık şikayetçi olamazsınız. Darp gibi basit yaralama suçunda 6 ay bu açıdan kritiktir. Eğer başta şikayetçi olmayıp sonradan pişman olursanız, 6 ay dolmadan mutlaka savcılığa başvurmalısınız.

DARPTAN ALINAN CEZALAR (TCK 86)

Türk Ceza Kanunu’na göre kasten yaralama suçu (darp) cezası, eylemin ağırlığına ve mağdurun durumuna göre değişir Kanunda bu suç için öngörülen cezalar kısaca şöyledir:

  • Basit Yaralama (TCK 86/2): Mağdurun yaralanması basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif ise ve ciddi bir kalıcı hasar yoksa, bu hafif yaralama suçunda ceza 4 aydan 1 yıla kadar hapis veya adlî para cezasıdır. (Eğer mağdur kadınsa cezanın alt sınırı 6 aydan az olamaz). Bu durum genellikle birkaç morluk, ufak sıyrık gibi vakaları kapsar.

  • Basit Yaralamanın Nitelikli Halleri (TCK 86/3): Eylem, mağdurun üstsoyu, altsoyu, eşi, boşandığı eşi veya kardeşi gibi yakınlara karşı yapılmışsa ya da mağdurun kendini savunamayacağı durumda olmasından faydalanarak yapılmışsa veya kamu görevlisine görevinden dolayı yapılmışsa, ceza yarı oranında artırılır. Ayrıca canavarca hisle veya silahla yaralama gibi hallerde de ceza artırılır.

  • Neticesi Sebebiyle Ağırlaşmış Yaralama (TCK 87): Eğer yaralama sonucu mağdurda kemik kırılması, duyu organlarından birinin kaybı, yüzde sabit iz, hayati tehlike, gebe kadının çocuğunu düşürmesi gibi ağır sonuçlar doğmuşsa ceza 1 yıldan 3 yıla (bazı hallerde 2 yıldan 5 yıla) kadar hapistir, duruma göre daha da artırılır. Örneğin basit bir yumruk darbesi değil de, bıçaklama sonucu kemik kırığı olmuşsa ceza yarı oranında artırılır; eğer mağdur bu yaralama neticesinde hayatını kaybederse suç kasten yaralamadan ölüme neden olma suçuna dönüşür ve ceza 12 yıldan 16 yıla kadar hapis olabilir

Belirtelim ki bu suçlardan dolayı mahkemece verilen hapis cezası 2 yıl ve altındaysa ve sanığın sabıkası yoksa, çoğunlukla Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) veya cezanın ertelenmesi gibi seçenekler de uygulanabiliyor. HAGB kararı verilirse, fail 5 yıl içinde suç işlemezse ceza hiç infaz edilmez ve sabıkasına da işlemez.

Ayrıca darp suçu nedeniyle ceza mahkumiyeti alındığında bu adli sicil kaydına (sabıka kaydına) da işlenir. Yani “darp sicile işler mi” diye sorulursa, evet, mahkeme bir ceza verdiyse bu ceza adli sicilinizde görünür. Ancak HAGB kararı olursa mahkumiyet sayılmadığından sabıka kaydında görünmez (ayrı bir adli arşiv kaydına alınır)

Ek olarak, darp suçundan ceza almak ileride başka suç işlemeniz halinde daha ağır sonuçlara yol açabilir. Örneğin denetimli serbestlik süresini etkileyebilir veya memuriyete engel olabilir. Bu nedenle darp suçu “küçük bir kavga” gibi görülmemelidir; sonuçları ciddi yaptırımlara varabilir.

Tazminat Boyutu: Ceza davasının yanı sıra mağdur, darp nedeniyle manevi tazminat ve maddi zararları için de dava açabilir. Uygulamada kasten yaralama fiili için hakimler manevi tazminat takdir edebilmektedir. Son yıllarda bu tür vakalarda en az 5.000 TL’den başlayıp olayın vahametine göre çok daha yüksek manevi tazminatlar söz konusu olabilmektedir (örneğin ciddi yaralanma, yüzünde iz kalması gibi durumlarda daha yüksek). Maddi tazminat olarak da mağdurun hastane masrafları, iş gücü kaybı gibi somut zararları istenebilir.

DARP RAPORU NASIL ALINIR

DARP RAPORUNUN DELİL NİTELİĞİ

Bir darp raporu düzenlendiğinde, bu aslında bir geçici adli rapor sayılır ve sadece tıbbi bulguları içerir. Rapor, mağdurun vücudunda ne tür yaralar görüldüğünü objektif şekilde ortaya koyar. Bu anlamda çok önemli bir delildir, ancak tek başına failin suçu işlediğini ispatlamaya yetmez. Zira raporda “şu kişi bu yaralara sebep oldu” diye bir tespit olmaz; rapor sadece sonucu (yaraları) gösterir, nedeni veya faili değil.

Ceza yargılamasında mahkumiyet kararı verilebilmesi için, failin suçluluğunun şüpheye yer vermeyecek şekilde ispatı gerekir. Darp raporu mağdurun gerçekten yaralandığını ispatlar, ancak bu yaralanmayı sanığın yaptığını ispatlamak için ek deliller gerekir. Bu deliller neler olabilir? Yukarıda da bahsettiğimiz gibi, tanık ifadeleri, kamera kayıtları, fotoğraflar, ses kayıtları, olay tutanakları vb. tüm deliller bir araya getirildiğinde rapor anlam kazanır. Örneğin, darp raporunda belirtilen “sol gözde morluk”, bir güvenlik kamerası görüntüsünde sanığın mağdura yumruk atmasıyla örtüşürse, işte o zaman rapordaki yarayı sanığın yaptığını göstermiş olursunuz. Ya da bir tanık, “sanığı mağduru döverken gördüm” diye beyanda bulunursa raporla birlikte iddiayı güçlendirir.

Bununla birlikte, darp raporu olmadan da mahkumiyet mümkün olabilir; ancak rapor olmadığı durumda mahkeme diğer delillere daha temkinli yaklaşır. Darp raporu varken sanığın inkârı zorlaşır çünkü ortada inkar edilemez bir fiziksel bulgu vardır. Bu nedenle kolluk ve mahkemeler şiddet iddialarında mutlaka rapor almaya özen gösterir.

Sonuç olarak darp raporu, ceza veya boşanma davasında tek başına yeterli delil değildir, ama kritik bir parçadır. Rapor, suçun sübut bulmasında (ispatlanmasında) büyük rol oynar. Mahkeme raporu, diğer delillerle birleştirerek bir kanaat oluşturur. Eğer rapor olmasa bile mahkeme diğer delillerle ikna olursa ceza verebilir; fakat raporun bulunması her zaman mağdurun lehine, sanığın aleyhine bir durumdur.

DARP RAPORU ALAMIYORSAM NE YAPMALIYIM?

Bazı koşullarda mağdurlar hemen hastaneye gidemeyebilir veya darp raporu almak istemeyebilir (korku, çekinme, imkan olmaması gibi nedenlerle). Peki rapor alınamadıysa tamamen çaresiz miyiz? Elbette hayır. Kendi delillerinizi oluşturmaya çalışın.

  • Fotoğraflama: Darp izlerini detaylıca fotoğraflayın. Bunu yaparken tarih-saat bilgisini kaydedecek yöntemler kullanın. Mesela akıllı telefonla çekilen fotoğrafların EXIF verilerinde tarih-saat olur. Gerekirse fotoğraf karesine o günün gazetesi veya bir takvim koyabilirsiniz.

  • Video Kayıt: Kendinizi uygun hissediyorsanız, vücudunuzdaki izleri bir video kaydına alın. Videoda “bugün şu tarih, beni şu kişi darp etti, bakın şuram morarmış” gibi açıklamalar yapabilirsiniz. Bu video gelecekte kanıt olarak sunulabilir. (Not: Özel hayata ilişkin video ve ses kayıtları konusunda yasal sınırlamalara dikkat edin; ancak kendi yaralarınızı kayda almanızda sakınca yoktur.)

  • Tanıklı Gösterim: Yakın güvendiğiniz birine veya komşunuza darp izlerini gösterin ve bu kişinin ileride tanıklık yapmasını sağlayın. Tanık, “olaydan bir gün sonra gördüm, yüzünde morluk vardı” diyebilir.

  • Adli Muayeneyi Sonradan Alma: Diyelim ki olay anında cesaret edemediniz ama birkaç gün sonra almaya karar verdiniz. Hemen gidip alın. İzler tam kaybolmamışsa yine rapor alabilirsiniz. Geç de olsa rapor önemlidir.

  • Eski Mesajlar ve Yazışmalar: Fail ile aranızda geçen tehdit, itiraf vb. mesajlaşmalar varsa bunları kaydedin. Özellikle sosyal medya veya SMS üzerinden “seni dövdüm, pişman değilim” gibi bir ifade yazdıysa bu büyük bir delil olur.

Yukarıdaki yöntemlerle bir miktar delil topladıktan sonra fırsat bulduğunuz ilk anda resmi makamlara başvurun. Eğer darp raporu alamadan şikayetçi olursanız, savcılık sizi yine de adli muayeneye gönderebilir; ancak bu genellikle ilk anda yapılır. Çok sonra şikayetçi olduğunuzda savcı “artık rapor alma imkanı kalmamış” diyebilir. Yine de şikayet dilekçenize çektiğiniz fotoğrafları ekleyebilir, tanık isimlerini verebilir, elinizdeki delillerle destekleyebilirsiniz.

Unutmayın, fiziksel şiddet bir suçtur ve hiçbir gerekçeyle mazur görülemez. Kendinizi henüz hazır hissetmiyorsanız bile, en azından darp izlerinin fotoğraflarını çekip belgeleyin. Bu kanıtlar, ileride hakkınızı aramaya karar verdiğinizde çok işinize yarayacaktır.

SIKÇA SORULAN SORULAR

DARP RAPORU NEDİR?

Darp raporu, bir doktor tarafından düzenlenen ve kişinin fiziksel şiddete maruz kalıp kalmadığını gösteren resmi belgedir. Bu raporda mağdurun vücudunda tespit edilen yaralanmalar ayrıntılı şekilde yer alır. Darp raporu, şiddet gördüğünüzü kanıtlamaya yarayan önemli bir delildir.

DARP RAPORU NASIL ALINIR?

Darp raporu almak için öncelikle en yakın hastanenin acil servisine başvurmalısınız. Doktora maruz kaldığınız şiddeti anlatıp vücudunuzdaki tüm darp izlerini gösterirsiniz. Doktor gerekli muayeneyi yapıp yaraları belgeleyerek adli raporu düzenler. İsterseniz önce karakola gidip olayı anlatabilir, polis eşliğinde de hastaneye sevk edilerek rapor alabilirsiniz. Her halükarda rapor hastanede doktor tarafından hazırlanır.

DARPTAN ŞİKAYETÇİ OLUNCA NE OLUR?

Şikayetçi olduğunuzda polis veya jandarma ifadenizi alarak soruşturma başlatır. Fail tespit edilip ifadesi alınır. Toplanan deliller savcılığa gönderilir. Savcı yeterli delil görürse dava açar, mahkeme süreci başlar. Fail, ceza mahkemesinde yargılanır ve suçlu bulunursa kasten yaralama suçundan hapis veya para cezasına çarptırılabilir. Şikayetçi olmak ayrıca 6284 sayılı kanun kapsamında koruma tedbirleri (uzaklaştırma kararı gibi) aldırmanızı da kolaylaştırır.

DARP RAPORU NEYE GÖRE VERİLİR?

Doktor, darp raporunu tamamen tıbbi bulgulara göre verir. Yani vücudunuzda darp izleri varsa ve muayenede bunlar saptanıyorsa rapor düzenlenir. Doktorun öznel inancına göre değil, gördüğü objektif yaralara göre rapor hazırlanır. Adli Tıp Kurumu ve Adli Tıp Uzmanları Derneği’nin standart kılavuzları vardır; doktorlar bu rehberlere göre yaralanmanın niteliğini (örneğin hayati tehlike var mı yok mu) rapora yazarlar. Kısacası rapor, mevcut yaraların tıbbi tespiti esas alınarak verilir.

DARP RAPORU ALINDIĞINDA NE OLUR?

Hastanede darp raporu alındığında süreç otomatik olarak adli makamlara bildirilir. Hastane polisi raporu görüp durumu polis merkezine ve savcılığa iletir. Polis gelip sizden ifade alabilir. Rapor bir tutanakla savcılığa gönderilir. Siz şikayetçi olmasanız bile özellikle aile içi şiddet söz konusuysa savcılık olayı kayıt altına alır. Sonraki aşamada şikayetçi olursanız zaten soruşturma derinleştirilir; şikayetçi olmazsanız bazı durumlarda dosya işlemden kalkabilir (şikayete tabi suçlarda). Ancak rapor, resmi kayıtlara geçtiği için failin bir sabıka süreci olmasa da emniyette iz bırakır.

DARP RAPORU CEZASI NE KADAR?

“Darp raporu cezası” aslında kasten yaralama suçunun cezasıdır. Basit yaralama suçunda (hafif yaralar) 4 ay ile 1 yıl arası hapis veya adli para cezası öngörülür. Eğer yaralama daha ciddi ise veya eşe karşı, kamu görevlisine karşı gibi nitelikli ise ceza artırılır. Kemik kırılması, hayati tehlike gibi durumlarda 1 yıldan 3 yıla kadar (veya daha fazla) hapis cezası verilebilir. Yaralama sonucu ölüm olursa 12-16 yıl arası hapis cezasına kadar gider. Hakim, darp raporundaki bulgulara dayanarak TCK 86 ve 87’ye göre uygun cezayı belirler.

DARP SİCİLE İŞLER Mİ?

Eğer darp (kasten yaralama) suçu nedeniyle mahkemece bir mahkumiyet kararı verilirse, evet bu ceza adli sicil kaydınıza (sabıka kaydınıza) işlenir. Kural olarak tüm kesinleşmiş ceza mahkumiyetleri sicile işler. Ancak mahkeme Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kararı vermişse bu sabıka kaydında görünmez, yalnızca arşivde kayıtlı kalır. Şikayetçi olmamanız veya dava açılmaması halinde tabii ki sicilinize bir şey işlemez, çünkü mahkumiyet kararı olmamış demektir.

SADECE DARP RAPORU CEZA İÇİN YETERLİ Mİ?

Hayır, tek başına darp raporu bir kişiyi cezalandırmaya yeterli değildir. Darp raporu, mağdurun yaralandığını kanıtlar fakat o yarayı kimin yaptığını göstermez. Ceza verilebilmesi için failin o fiili işlediğinin de ispatı gerekir. Bu da genellikle tanık, kamera kaydı, mesaj gibi diğer delillerle sağlanır. Darp raporu kuvvetli bir destektir ama yanı sıra sanığı bağlayıcı deliller bulunmalıdır. Tüm deliller birlikte değerlendirilerek hakim karar verir.

DARP RAPORU OLMADAN ŞİKAYET EDEBİLİR MİYİM?

Evet, darp raporu olmadan da polise veya savcılığa gidip şikayetçi olabilirsiniz. Rapor şart değildir, ancak şikayetten sonra savcılık muhtemelen sizi hala mevcut izler için adli muayeneye gönderecektir. Eğer olaydan sonra hiç rapor almadan şikayetçi olduysanız, elinizde fotoğraf, tanık gibi delilleri sunmanız çok önemlidir. Rapor olmadan da soruşturma yapılır; polis diğer delilleri toplar, failin ifadesini alır. Fakat rapor olmadığı için işiniz biraz daha zor olabilir. Yine de kesinlikle şikayet hakkınızı kullanabilirsiniz, rapor sonradan da alınabilir ya da alternatif delillerle durum ispatlanabilir.

DARP RAPORUNU E-DEVLET’TE GÖRÜNTÜLEYEBİLİR MİYİM?

Hayır, darp raporu e-Devlet’te doğrudan görülebilen bir belge değildir. Hastanede düzenlenen bu adli raporlar, sağlık sisteminde kayıt altına alınsa da vatandaşın e-Nabız veya e-Devlet sisteminde erişimine açılmaz. Darp raporu adli bir evrak olduğu için doğrudan savcılığa ve kolluğa gönderilir. Siz kendi raporunuzu görmek isterseniz, muayene olduğunuz hastaneye giderek bir nüshasını talep edebilirsiniz. Ayrıca soruşturma dosyasına giren raporu, dosya numarasıyla savcılıktan veya avukatınız aracılığıyla da edinebilirsiniz. Ancak internet üzerinden TC kimlikle darp raporu sorgulama gibi bir imkan bulunmamaktadır.

Darp Raporunun Süresi Var Mıdır?

Darp raporunun süresi yoktur. Kanunda darp raporu almak için bir süre belirlenmemiştir. Ancak darp raporu kişinin vücudundaki darp izlerine bağlı olduğu için izlerin geçmesi durumunda darp raporu alınamaz. Bu yüzden darp izleri rapor için belirlenemeyecek duruma gelmeden darp raporu alınması gerekir.

Alınan darp raporu geçerliliğini süresi olmaksızın korur. Darp raporunun geçerlilik süresi yoktur. Ancak, kasten yaralama gibi bazı durumlarda darptan dolayı şikayet süresi vardır. Bazı durumlarda şikayetin zamanaşımına uğramasına izin verilmemelidir. Kasten yaralama yani fiziksel şiddet durumunda 6 ay hak düşürücü süre vardır. Bu sürenin kaçırıldığı durumda şikayet geçersiz olur. Şunu da belirtmek gerekir ki, eşler arasında darp durumunda zamanaşımı süresi yoktur. Her halükarda boşanma davalarında da darp raporunun alınmasının üstünden çok geçmemesi tavsiye edilir. Bu tarz durumlarda zamanaşımı veya hak düşürücü süre var mı diye yetkin bir avukata danışmanızı tavsiye ederiz.

Darp Raporu Kaç Gün İçinde Alınmalıdır?

Darp raporunun alınabilmesi için herhangi bir süre yoktur. Darp raporu, vücuttaki şiddet izlerine bağlı alınan bir rapor olduğu için izler geçmeden alınması gerekir. Darp raporu vücuttaki izler yok olmadıkça alınabilir. Darp raporu için olayın üzerinden ne kadar süre geçtiği önemli değildir. Ancak darp raporunun güvenilirliği için darptan sonra ne kadar kısa süre içerisinde alınırsa o kadar iyi olur.

Darp Raporunun Geçerlilik Süresi Var mıdır?

Darp raporunun geçerlilik süresi yoktur. Darp raporu süresiz olarak geçerliliğini korur. Ancak, kasten yaralama ve kasten yaralamaya bağlı tazminat davası gibi durumlarda darp raporu zamanaşımına uğrayabilir. Kasten yaralamada darp raporunun geçerlilik süresi 6 aydır. Kasten yaralama sonucu alınan darp raporundan itibaren 6 aylık süre içerisinde şikayetçi olunması gerekir. Kasten yaralama eşler arasında olduysa şikayet için zamanaşımı süresi yoktur.

Darp Raporu Gerekli Midir? Darp Raporu Hangi Durumlarda Alınır? Vücudumdaki İzler Az Darp Raporu Alabilir Miyim?
Darp raporu kasten yaralama olayından sonra açılan ceza davalarında veya boşanma davalarında karşı tarafın suçlu olduğunu kanıtlamak için gereklidir. Kasten yaralama sonrası vücutta iz oluştuğu sürece darp raporu alınabilir. Darp raporu morluk, kızarıklık, yara izi, şişlik gibi durumlarda alınır. Darp raporu vücuttaki yara, şişlik, morluk az olsa dahi alınabilir. Bunun için hastaneye başvurmalısınız.

Darp Raporu Olmadan Darp İspat Edilebilir Mi?

Mağdurun fiziksel şiddete uğradığı darp raporu dışındaki delillerle de ispat edilebilir. Yani darp raporu yok diye mağdur fiziksel saldırıya uğramadı demek hatalı olur. Darp raporu, fiziksel saldırının kanıtlanması için çok güçlü bir delil olduğu için darp raporu alınması tavsiye edilir. Darp günü çekilmiş fotoğraflar veya tanıkların beyanlarının alınması da darp olayının ispatlanması açısından mağdura yardımcı olur.

Darp Raporu Aldığımda Şikayetçi Olmak Zorunda Mıyım?

Darp raporu alındıktan sonra mağdurun ifadesi alınır. Ağır yaralama ve şe karşı işlenen suçlar mağdurun şikayetine tabi değildir. Ancak, basit yaralama gibi şikayete tabi suçlarda mağdura şikayetçi olup olmadığı sorulur. Darptan dolayı şikayetçi olmak zorunda değilsiniz.
Şikayetçi olunduğu takdirde savcılık darp olayını soruşturmaya başlar. Darp olayıyla ilgili tüm delilleri toplar. Olayın ne zaman gerçekleştiği, olayın nerde gerçekleştiği, tanıkların ifadeleri, eğer varsa telefon ve kamera kayıtları, olayın gerçekleştiği alanın araştırılması gibi deliller toplanır. Daha sonrasında şüphelinin ifadesi alınır. Toplanılan delillere göre savcılık ya iddianame düzenleyip kamu davası açar ya da takipsizlik kararı verir.

Darp Raporu İle Koruma Kararı Alınabilir Mi?

Koruma kararı, şiddet gören ya da şiddete uğrama tehlikesi bulunan kişilerin korunması için hakim veya mülki amir tarafından verilen mağduru koruma altına alan tedbirlerin alınmasına yönelik karardır. Koruma kararından kadınlar, çocuklar, aile bireyleri ve tek taraflı ısrarlı takip mağdurları yaralanabilir.

Evet, darp raporu ile mağdurun şikayetçi olmasına gerek olmaksızın koruma kararı, uzaklaştırma kararı, kişisel bilgilerin gizlenmesi gibi tedbire yönelik kararlar alınabilir. 6284 sayılı Ailenin Korunmasına ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun bahsettiği koruma tedbirleri alınabilir.

Darp Raporu İle Uzaklaştırma Kararı Alabilir Miyim?

Uzaklaştırma kararı, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’da düzenlenen koruma tedbirlerinden biridir. Uzaklaştırma kararı sadece hakim tarafından verilir. Uzaklaştırma kararı başvurusu yapılırken darp raporu sahibi olmak zorunlu değildir.

Başvuru Nöbetçi Aile Mahkemesine yapılır. Uzaklaştırma kararı can güvenliğini korumaya yönelik olduğu için duruşma yapılmadan hızlıca karar verilir. Uzaklaştırma kararı fiziksel şiddet, hakaret, tehdit, cinsel şiddet durumlarında veya yaşanılan konuta zarar verilmesi durumunda alınabilir. Aile bireyinden şiddet görülmesi durumunda alınan uzaklaştırma kararı kişinin bu süre zarfında eve girmesini yasaklar. Eşinden veya ebeveyninden şiddet görenler de bu karardan yararlanabilir. Uzaklaştırma kararı eşinize, ailenize, sevgilinize hatta komşunuza karşı alınabilir.

Şiddet mağduru veya şiddete maruz kalma tehlikesinde olan kişiler Aile Mahkemelerine, cumhuriyet başsavcılıklarına, şiddet önleme ve izleme merkezine veya kolluk kuvvetlerine dilekçe ile başvurduğu zaman uzaklaştırma kararı talebinde bulunmuş olur. Dilekçede fiziksel şiddete veya şiddet tehdidine tüm ayrıntılarıyla yer verilmelidir.

Uzaklaştırma kararı talebinde bulunmak için darp raporuna gerek yoktur. Ancak, talepte bulunurken darp raporu da ibraz edilirse uzaklaştırma isteminin kabul edilmesi ihtimali artacaktır. Uzaklaştırma kararı azami 6 ay süre ile verilebilir. Eğer 6 aydan az süreli bir karar verildiyse, karar bitmeden mahkemeye uzatma talebinde bulunmak gerekir.

Darp Raporu Alamıyorsam Ne Yapmalıyım?

Eğer mağdur darp raporu almaya gidemeyecek durumdaysa veya bir çekincesi varsa kendi delillerini yaratmalıdır. Darp olayından kaynaklanan iz, morluk, çiziklerin fotoğrafı veya videosu çekilmelidir. Bu videonun bu yaralamaları net bir şekilde gösteriyor olması ve mağdurun bedenine ait olduğu anlaşılmalıdır. Kayıt alınırken tarihin net olması gerekir. Video veya fotoğrafla da kayıt tutulamıyorsa izlerin şahitlere gösterilmesi önem arz eder.

Darp Raporuna İtiraz Edilir Mi?

Darp raporuna itiraz edilemez. Darp raporu sadece bir delildir. Darp raporuna itiraz mümkün olmamakla birlikte darp raporunun sahte olduğu veya rüşvet karşılığı hazırlatıldığı gibi iddialar varsa raporu veren doktora veya hastaneye karşı suç duyurusunda bulunulabilir.

Darp Raporum Var, Boşanma Davasını Kazanır Mıyım?

Darp raporu olan kişinin davayı kazanması kesin değildir. Darp izlerinin kişinin kendini savunmaya çalışırken karşı tarafa verdiği hasardan meydana geldiği ispat edilebilir. Darp raporu olan kişinin kusurunun ağır olduğu ispat edilebilir. Boşanma davasında darp raporu olması kişiye kesin olarak davayı kazandırmaz. Her zaman diğer deliller ve ihtimaller de dikkate alınmalıdır.

Darp Raporu Nasıl Alınır, Ne Yapılır?

Darp raporu alırken öncelikle vücudunuzdaki darp izlerinin geçmediğinden emin olmalısınız. Daha sonra hastaneye, savcılığa, polise veya jandarmaya başvurarak sizi muayene eden doktora tüm izleri göstermelisiniz. Doktorun tüm izleri rapora işlediğinden emin olmalısınız. Eğer kendi delillerinizi yaratma imkanınız varsa olaya ve izlere dair fotoğraf, video gibi kayıtlar almalısınız. Ayrıca tanıklar varsa onları polise bildirmelisiniz. Polis size şikayetçi olup olmadığınızı soracaktır, istediğinizi yapma özgürlüğünüz olduğunu unutmayın. Şikayetçi olmak istiyorsanız da kasten yaralama gibi bazı durumlarda şikayet için zamanaşımı süresi olduğunu unutmadan hızlı davranmalısınız. Yine de bu tarz durumlarda yetkin bir avukata danışmak işlerin kolaylaşması açısından faydalı olacaktır.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment