Tazminat HukukuHasar Farkı Tazminatı

Hasar farkı tazminatı en kısa tanımıyla çift taraflı maddi hasarlı trafik kazası sonrasında tam kusurlu olmayan tarafın aracında oluşan hasarın mevzuata uygun olarak giderilmesi halinde oluşan hasar onarım, değişim ve işçilik tutarı ile hasarın mevzuata aykırı şekilde giderilmesi halinde oluşan onarım, değişim ve işçilik tutarı arasındaki farktır.

Hasar farkı tazminatı talebinin temelinde bulunan olgu günlük hayatta sıklıkla karşılaşılan bir olgudur. Bu anlamda hasar farkının daha kolay anlaşılması için uygulamadan bir örnek vermek yerinde olacaktır. Yaşanan bir çift taraflı trafik kazasında A aracının kırmızı ışıkta geçmek suretiyle B aracına arka tarafından çarptığını düşünelim. Söz konusu kaza sonrasında kazanın tarafları kendi aralarında kaza tespit tutanağı hazırlamış ve B aracı sahibi aracını onarılmak üzere tamirciye götürmüştür. Yaşanan çift taraflı ve maddi hasarlı trafik kazasında herhangi bir kusuru bulunmayan B araç sahibi aracının onarım bedelinin A aracı trafik sigortacısı şirket tarafından karşılanacağını bilmektedir. Ancak A aracı trafik sigortacısı şirket, B aracının kendileri tarafından gösterilecek onarım servisinde/yetkili serviste onarılmasını istemektedir. Nitekim B aracı sahibi de aracını trafik sigortacısı şirketin yönlendirdiği servise onarılmak üzere teslim etmiştir. Söz konusu araçta birtakım değişimler ve onarımlar yapılmış ve toplam bedel olarak 30.000 TL belirlenmiştir. B aracı sahibi daha sonra tanıdığı ve güvendiği başkaca bir ustaya söz konusu onarım ve değişimlerin bedelini sorduğunda kendisine söz konusu onarım ve değişim işlemlerinin bedelinin 50.000 TL olduğu söylenmiştir. Bunun üzerinde bağımsız bir eksperden yardım isteyen B aracı sahibi aracının onarımı sırasında sigorta şirketi tarafından yönlendirilen servisçe araçtaki değişen parçaların yerine mevzuata aykırı olarak ikinci el, kalitesiz ve yan sanayi parçalar kullanıldığını ve bu nedenle onarım bedelinin olması gerekenden düşük tespit edildiğini öğrenmiştir. Söz konusu durum karşısında yasal haklarını öğrenen B aracı sürücüsü aracının onarım ve değişim işlemlerinin mevzuata aykırı olarak gerçekleştirilmesi nedeniyle oluşan 20.000 TL’lik farkı hasar farkı tazminatı olarak sigorta şirketinden talep edebilecektir.

Yukarıda örneklendirildiği üzere uygulamada bazen sigorta şirketince yönlendirilen onarım servisinde çıkan onarım/değişim bedeli ile objektif bir değerlendirme sonucu meydana gelen hasarın giderimi için yapılması gereken onarım ve değişimlerin bedeli arasında bir fark oluştuğu görülmektedir. Söz konusu fark aslında sigorta şirketi tarafından yönlendirilen serviste aracın onarım ve değişiminde kullanılan parçaların mevzuata aykırı bir şekilde olması gereken özellikleri taşımaması ve düşük kalitede olması nedeniyle oluşmaktadır. Zira uygulamada sigorta şirketi tarafından yönlendirilen serviste değişmesi gereken orijinal parçalar yerine mevzuata aykırı olarak ikinci el niteliğindeki veya yan sanayi olarak tabir edilen parçalar takılmaktadır. İşte bu durumda orijinal parça takılsa idi söz konusu onarım ve değişim bedeli değişeceğinden orijinal parça kullanımı ile orijinal parça kullanılmaması durumlarında oluşan bedel farkı hasar farkı tazminatı olarak sigorta şirketinden istenebilmektedir. Zira sigorta şirketi yönlendirdiği serviste aracın mevzuata uygun şekilde onarım ve değişim aşamalarından geçtiğini denetlemekle yükümlüdür.

Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının “Tazminat ve Giderlerin Ödenmesi” başlıklı B.2 nci maddesinin dört ve beşinci fıkralarında açıkça:

“Hasar halinde, hasar gören parça, onarımı mümkün değilse veya eşdeğer parça veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal parça ile değişimine imkân yok ise orijinali ile değiştirilir. Kaza tarihine göre model yılından itibaren 3 yılı geçmeyen motorlu araçlarda hasar gören parça, onarımı mümkün değilse öncelikle orijinali ile değiştirilir, orijinal parçanın bulunmaması durumunda eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal parça ile değiştirilir. Ancak model yılından itibaren 3 yılı geçmeyen motorlu araçta hasar gören parçanın orijinal olmadığı durumda eşdeğer veya ömrünü tamamlamış araçlar mevzuatı kapsamındaki araçlardan elde edilen orijinal parça ile değişim yapılır. Bu paragraf uygulaması sonucu araçta bir kıymet artışı meydana gelse dahi bu fark tazminat miktarından indirilemez.“ denilmektedir.

Bahsi geçen hüküm gereğince yönlendirilen serviste yapılan değişim ve onarım faaliyetlerini denetlemek ve bu faaliyetlerin mevzuata uygun bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamakla yükümlü olan sigorta şirketi; ilgili faaliyetler sırasında orijinali ile değiştirilmesi gereken kullanılamaz hale gelen orijinal parça yerine kalitesiz, ikinci el veya yan sanayi parça kullanılması, işçiliğin gereği gibi yapılmaması, boyama halinde orijinal parçalardaki boya ile yerine konulan parçalardaki boyanın farklı olması  gibi durumların ortaya çıkaracağı mağduriyeti gidermekle de yükümlü olacaktır. Dolayısıyla mevzuata aykırı şekilde onarım ve değişim yapıldıktan sonra tespit edilen toplam bedel, onarım ve değişim mevzuata göre yapılmış olsa idi tespit edilecek olan toplam bedelden ne oranda az ise sigorta şirketi söz konusu farkı araç sahibine hasar farkı tazminatı olarak ödemekle yükümlüdür.