Gayrimenkul HukukuTahliye Taahhütnamesi Nedir?

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu genel yapısı itibariyle kiracıyı koruyan bir yaklaşıma sahiptir. Ancak kiraya verene de belirli durumlarda kiracının tahliyesi imkânını tanımıştır. Kanun tarafından sağlanan bu imkanlardan birisi tahliye taahhütnamesidir.

Kiracı sürenin sonunda veya başka bir tarihte konutu veya işyerini terk edeceğini şartlarına uyarak bir tahliye taahhütnamesi ile beyan ederse kiraya veren o tarihte kiracıyı çıkarabilir. İşte kiraya verene bu imkanı sağlayan tahliye taahhütnamesini incelediğimiz makalemiz, Harbiye Hukuk Bürosu’nun uzman gayrimenkul avukatları tarafından hazırlanmış olup sizlerin istifadesine sunulmuştur.

Kiracının tahliyesi için birden fazla yol vardır. Tahliye taahhütnamesi kiracının belirli bir tarihte kiralanan taşınmazdan çıkacağına ilişkin beyandır. Bu beyan Yargıtay kararları ve kanun çerçevesinde ortaya çıkan sıkı şekil şartlarına bağlıdır

1. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİNİN KİRACIYA ETKİLERİ NELERDİR?

Tahliye taahhütnamesi taşınmazın sahibine tek başına kiracı çıkarma imkânı tanımaz. Kiracının tahliyesini sağlamaya yönelik hukuki imkânları kullanma hakkı tanır. Tanınan bu hakkı alanında uzman gayrimenkul avukatları aracılığıyla kullanmanız yahut hukuki danışmanlık alarak tahliye taahhütnamesi hazırlamanız lehinize olacak, hak kaybı yaşamanıza engel olacaktır. TBK m.352 düzenlemesi elinde geçerli bir tahliye taahhütnamesi bulunan kişiye iki imkân tanımaktadır;

Bunlar;

  • Dava açmak suretiyle kiracı çıkarmadır. Elinizdeki tahliye taahhütnamesini kullanarak alanında uzman bir gayrimenkul avukatı aracılığıyla dava açabilirsiniz. Bu davanın adı tahliye davasıdır. Kanunda belirtildiği üzere bu dava, tahliye taahhütnamesinde kiracının taşınmazı boşaltmak için beyan ettiği tarihten başlayarak mutlaka bir aylık  süre içerisinde açılmalıdır.
  • İcraya başvurmaktır. Yine elinizdeki tahliye taahhütnamesini kullanarak alanında uzman bir gayrimenkul avukatı aracılığıyla icra dairesine başvurarak tahliye sürecini başlatabilirsiniz. İcra dairesi kanalıyla tahliye taahhütnamesine dayanılarak kiracının tahliyesi sağlanır. Bu süreç, tahliye davasına göre daha hızlı sonuç sağlamakta olup Harbiye Hukuk Bürosu uzman gayrimenkul avukatlarına danışarak sürecin yürütülmesi hakkında danışmanlık alabilirsiniz.

2. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ GEÇERLİLİK ŞARTLARI

Tahliye taahhütnamesinin vermiş olduğu imkânlardan yararlanabilmek için öncelikle mevzuata uygun hazırlanmış bir tahliye taahhütnamesinin düzenlenmesi gerekmektedir. Bu noktada Harbiye Hukuk Bürosu uzman gayrimenkul avukatlarından danışmanlık alabilir, ilerleyen süreçte herhangi bir problem yaşamadan kanunların verdiği hakları kullanabilirsiniz. Tahliye taahhütnamesinin geçerli kabul edilebilmesi için gereken şartları şu şekilde sıralayabiliriz:

  • Tahliye taahhütnamesi yazılı şekle tabidir.

Burada adi yazılı şekilden bahsedilmektedir. Yani basit bir kâğıt üzerinde tahliye taahhütnamesi imzalanması yeterli olacaktır. Noterden onaylama şartı söz konusu değildir. Ancak sözleşmenin noterde yapılması uygulamada büyük kolaylık sağlamaktadır. Bu şekilde yapılan bir tahliye taahhüdüne kiracının itiraz etme imkânı oldukça azalır ve icra dairesi yahut mahkemenin kapsamlı araştırmalar yapmasına gerek kalmaz.

  • Tahliye taahhütnamesi kiracı tarafından bizzat yahut bu konuda özel olarak yetkilendirdiği temsilcisi tarafından verilebilir.

Kiracının vekil tayin ettiği bir kişi bu sözleşmeyi kiracıyı temsilen imzalayabilir. Burada da genel vekâletname yetersiz kalmaktadır. Kişi tahliye taahhütnamesi imzalamak konusunda özel olarak vekil tayin edilmiş olmalıdır.

  • Tahliye taahhütnamesinde taşınmazın boşaltılacağı tarihin belirlenmiş olması gerekir.

Tarihten kasıt gün – ay – yıl şeklinde yazılmış bir tarihtir. Bununla beraber gün – ay – yıl şeklinde olmayıp da ifadeden ne zaman olduğu anlaşılan tarihler de geçerli kabul edilir. Mesela “2022 yılının Kurban Bayramının 4. günü tahliye edeceğimi taahhüt ediyorum” şeklindeki bir ifade geçerli kabul edilir.

Kesin olmayan ifadeler tahliye taahhütnamesini geçersiz kılar. Sadece kiralanan taşınmazın tahliye edileceğine dair kayıtlar da taahhütnameyi geçersiz kılar. “Ocak 2022” gibi tarihlerin geçerliliği tartışmalı olmakla birlikte Yargıtay bu şekilde bir tarihin Ocak ayının son gününü belirttiğini kabul ederek taahhütnameyi geçerli kabul etmiştir.

  • Tahliye taahhütnamesi verilirken kişinin iradesi serbest olmalı, sakatlanmış olmamalıdır.

Tahliye taahhütnamesi hata, hile yahut korkutma yolları ile alınmışsa Türk Borçlar Kanunu irade sakatlıkları genel hükümleri uyarınca geçersiz kabul edilecektir. Kişi bu sözleşmeyi 1 yıllık süre içerisinde iptal etmek durumundadır. Aksi halde sözleşme geçerliliğini sürdürür.

  • Tahliye taahhütnamesi kira sözleşmesinin imzalanması sırasında yahut imzalanmadan önce verilmişse geçersiz olur.

Tahliye taahhütnamesi geçerliliği konusunda en önemli şart söz konusu taahhütnamenin ne zaman alınacağıdır. Kanuna göre tahliye taahhütnamesi kiralanan taşınmazın kiracıya teslim edilmesinden sonra alınabilir. Uygulamada bu süre 15 gün veya 1 ay olarak belirlenebilir.  Tahliye taahhütnamesi kira sözleşmesinin yapılmasından ve taşınmazın tesliminden sonra alınabilir. Aksi durumlar düzenlenmiş olan tahliye taahhütnamesini hükümsüz kılar.

Genel olarak kiraya veren kişilerin  kira sözleşmesi ile birlikte yaptığı tahliye taahhütnamesine ileri bir tarih koyarak geçerlilik sağlanmaya çalışılmaktadır. Bu durumda kişilerin iradeleri sakatlanmış olacağı her türlü delil ile sözleşmenin sakat olduğunu ileri sürebilir. Bu hususta alanında uzman gayrimenkul avukatlarından destek almanız sizin lehinize olacaktır.

3. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ ÖRNEĞİ

Kiracısı olarak ikamet ettiğim aşağıda yazılı adresteki taşınmazı, hiçbir ihbar ve ihtara gerek kalmaksızın kayıtsız ve koşulsuz olarak, aşağıda belirtilen tarihte tahliye edeceğimi, buna ilaveten aşağıda ismi geçen kiraya veren mal sahibine teslim aldığım gibi herhangi bir hasar veya zarar vermeden olarak teslim edeceğimi, tahliye etmediğim takdirde hiçbir ihtara gerek kalmaksızın cebri icra yoluyla tarafımı tahliye ettirmesini, icrai takibata geçerse bu konuya ilişkin ileride yapacağı bilimum masrafları, uğrayacağı bilimum zarar ve ziyanları, bu uğurda sarf olunacak bütün mahkeme, icra, avukat ve diğer masrafların tamamen bana ait olduğunu kendi rızamla kabul, beyan ve taahhüt ederim.

Kiraya veren mal sahibi : 

Tahliye edilecek adres : 

Kira sözleşmesinin başlangıç tarihi : 

Tahliye tarihi :

Taahhütnamenin alındığı tarih:

Taahhüt eden kiracı ve imzası :

4. CEZAİ ŞART KONULABİLİR Mİ?

Tahliye taahhütnamesinde bulunan taahhüde uyulmaması halinde sözleşmede öngörülen cezai şart geçerli kabul edilir. Yani taraflar eğer bir cezai şart koymuşlarsa kiracı tahliye etmemesi halinde bu cezai şartı ödemek durumunda kalır. Ancak çok yüksek miktarlarda belirtilen cezai şart hükmü geçersiz kabul edilir. Cezai şartın geçersizliği tahliye taahhütnamesinin geçerliliğine etki etmez.

5. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ İPTAL EDİLEBİLİR Mİ?

Tahliye taahhütnamesinin iptal edilebilmesi için iki tarafın da iradesinin bu hususta uyuşması ve anlaşma yapması gerekir. Bu anlaşma yazılı olmak zorunda değildir ancak ispat kolaylığı olması açısından yazılı olarak yapılmasında yarar vardır.

Ayrıca tahliye taahhütnamesi alınırken iradesi sakatlanan kişi eğer bir yıllık süre içerisinde sözleşmeyi iptal ettiğini tek taraflı olarak beyan etmez ise sözleşme geçerli olarak devam eder. Yani tahliye taahhütnamesini kiracı böyle bir durumda iptal edebilir. Sizler de böyle bir durum ile karşı karşıya kaldığınızda Harbiye Hukuk Bürosu’nun uzman gayrimenkul hukuku avukatları ile irtibata geçip danışmanlık hizmeti alabilirsiniz.

6. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİNE İTİRAZ EDİLEBİLİR Mİ?

Gündelik hayatta sıkça rastlanılan bir durum vardır. Bu durum tahliye taahhütnamesinin kötü niyetle kullanılmasıdır. Kötü niyetli kiraya verenler tahliye taahhütnamesini sanki kiralanan taşınmazın tesliminden sonra almış gibi tarih yazarak işleme koymalarıdır. Böyle bir durumda zor durumda kalan kiracıya karşı bir zorlama durumu söz konusu olacaktır. Kiracı bu durumu her türlü delille ispat ederek tahliye taahhütnamesinin geçersizliğini ileri sürebilir. Dava açarak bunun tespitini sağlayabilir. Yahut açılmış bir davada belirttiğimiz üzere senetle ispat kuralına bağlı olmaksızın her türlü ispat aracı ile sözleşmenin geçersizliğini ileri sürebilir. Bu hususta alanında uzman gayrimenkul avukatlarının danışmanlığını almak sizlere fayda sağlayacaktır.

7. BİRDEN FAZLA KİRACININ OLMASI DURUMUNDA TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİNİN GEÇERLİLİK ŞARTLARI NELERDİR?

Tahliye taahhütnamesi tanzim edilirken dikkat edilmesi gereken bir durum vardır. Bu durum kiracının birden fazla olduğu hallerdir. Kiracıların birden fazla olduğu durumlarda tahliye taahhütnamesinin geçerli olabilmesi için tamamının bu taahhütte bulunması gerekir. Yalnızca bir kiracıdan alınan taahhütname tahliye davasında tahliye için yeterli kabul edilmez. İcra dairesi tarafından da itibar edilmeyecektir. Bütün kiracılardan alınan tahliye taahhüdü ile tahliye davası açıldığı zaman bütün kiracılar davalı sıfatını haiz olurlar. Zorunlu olarak dava arkadaşı kabul edilirler. Dava tamamına karşı açılır. İcrai işlem yapılacaksa da muhatap kiracıların tamamı olur.

8. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİNDE GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

Tahliye taahhütnamesine dayanılarak açılacak olan tahliye davasında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. İcra dairesi de kanunda tanınan  icra işlemi hakkında görevli kurumdur.

Sulh hukuk mahkemesinde açılacak olan tahliye davasında yetkili mahkeme davacının ikamet ettiği yer mahkemesidir. Dolayısıyla ilgili konutun bulunduğu yer sulh hukuk mahkemesi görev ve yetki sahibidir.

Benzer şekilde taşınmazın bulunduğu yani kişinin ikamet ettiği yerin bağlı olduğu yargı çevresinde bulunan icra dairesi de ilgili icra işlemlerinde görev ve yetki sahibidir.

9. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİNDE HAK DÜŞÜRÜCÜ ZAMANAŞIMI SÜRESİ VE DİĞER DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN SÜRELER

Tahliye taahhütnamesini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu m.352’de tahliye taahhütnamesinde belirtilen tarih itibariyle 1 ay içerisinde kiraya veren kişinin tahliye için tanınan imkânları kullanması gerektiği belirtilmiştir. Buna bağlı olarak kişi bu 1 aylık süre içerisinde tahliye davası açmazsa yahut icra dairesine başvurmazsa bu hakkını kaybeder. Yani kişi bu süre içerisinde gönderdiği bir ihtarname ile dava açma süresi içerisinde dava açmamışsa eğer 1 kira yılı için bu hakkı uzamış olur.

10. TAHLİYE TAAHHÜTNAMESİ HAKKINDA YARGITAY KARARLARI

Yargıtay HD., E. 2007/13778 K. 2007/17232 T. 15.11.2007

“…Davalı Osman, kiracı olarak kullanmakta olduğu taşınmazı 02.09.2003 tarihinde tahliye edeceğini 14.10.1999 tarihli belge ile taahhüt etmiştir. Ancak tahliyenin bu tarihte gerçekleşmemesi üzerine davacının açmış olduğu dava sonunda davalının tahliyesine karar verilmiş ve taşınmaz 23.03.2004 tarihinde tahliye edilmiştir.

6570 sayılı Yasa’nın madde 7/a hükmü uyarınca kiralayan; “kiracı tarafından gayrimenkulun tahliye edileceği yazı ile bildirilmiş olmasına rağmen tahliye edilmezse icra dairesine müracaatla tahliye isteyebileceği gibi, tahliye davası açabilir”. Bu halde tahliyenin taahhüt edildiği tarihte kiracı tahliye etmediği takdirde ifanın gecikmiş olması bahis konusu olup, sözleşme henüz sona ermemiştir. Sözleşme dava sonucunda verilen tahliye kararının kesinleşmesi ile sona ermektedir (Y.3.HD., 23.03.1998, 1577/3035; 05.04.2001, 1939/4178). Bu bakımdan tahliye ilamı inşai (kurucu) niteliktedir ve haksız işgal tazminatına anılan kararın kesinleşmesinden sonra hükmetmek gerekir…”

Yargıtay HD., E. 2010/2871 K. 2010/6900 T. 08.06.2010

“… Davalı Borçlar Kanunu’nun 31. maddesinde öngörülen yasal hakkını kullanmayıp taahhütnamenin iptali yönünden bir talepte bulunmadığına göre düzenleme tarihi olmadan imzalanan tahliye taahhütnamesinin geçerli olduğunun kabulü gerekir. Diğer yandan teklif edilen yemini eda eden davacı, davalıyı tanımadığını, tahliye taahhütnamesinin daha sonra eline geldiğini, ne zaman imzalandığını bilmediğini, tahliye

taahhütnamesinin yanında imzalanmadığını, baskı altında imzalatılmasının da söz konusu olmadığını belirtmiştir. Bu yemin davacı aleyhine sonuç doğuramayacağı gibi davalı düzenleme tarihi olmayan taahhütnameyi imzalamakla davacıya istediği şekilde doldurma yetkisini de vermiş sayılır. Mahkemenin davacının yemin eda etmesinden sonra kendiliğinden davalıya da yemin yöneltmesi hukuki sonuç doğurmaz. Başlatılan takipte ve açılan davada bir usulsüzlük bulunmadığına göre geçerli tahliye taahhütnamesi nedeniyle davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde istemin reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

Yargıtay HD., E. 2007/972 K. 2007/2887 T. 15.03.2007

“… Davacı dava dilekçesinde tahliye taahhütnamesine dayanarak 19.4.2005 tarihinde başlattıkları icra takibine haksız itiraz edildiğini bu nedenle davaya konu taşınmazın tahliyesi istenmiştir. Davalı tahliye taahhütnamesindeki ve kira sözleşmesindeki imzaları inkar etmiş, mahkemece tahliye taahhütnamesi ve kira sözleşmesi fotokopisi üzerinden yapılan bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne ve kiralananın tahliyesine karar verilmiştir.

Davacı tarafın dayandığı tahliye taahhütnamesinin aslının kasaya alındığı duruşma tutanağı altına yazılan 13.12.2006 tarihli yazı işleri müdürü imzalı kayıttan anlaşılmaktadır. Kira sözleşmesinin ve tahliye taahhütnamesinin aslının bilirkişiye gönderilerek bunun üzerinden inceleme yaptırılması, imzaların davacıya ait olup olmadığının saptanması ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken bu belgelerin fotokopileri üzerinden bilirkişi incelemesi yapılması doğru değildir.

Hüküm bu nedenle bozulmalıdır…”

Yargıtay HD., E. 2005-34 K. 2005-85 T. 27.09.2005

“… Kiracı davalı kira sözleşmesinden sonra ve kiralananda otururken 30.3.1995 tarihinde verdiği adi yazılı tahliye taahhütnamesi ile kiralananı 31.12.2004 tarihinde tahliye edeceği taahhüdünde bulunmuş, davacı kiralayan da bu taahhütnameye dayanarak kiralananın tahliyesi için 28.1.2005 tarihinde bir aylık yasal süresi içinde Edremit İcra Müdürlüğü’nün 2005/344 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapmıştır. Davalı takibe yaptığı itirazında tahliye taahhütnamesine, imzaya ve tanzim tarihine karşı çıkmamış, davacı kiralayanın yasaya aykırı şekilde takip yaptığını, kiralananın 6570 Sayılı Kanuna tabi olduğunu, davalı kiracının bu şekilde çıkarılmaya çalışılmasının usul ve yasaya uygun bulunmadığını belirtmiştir. Kiracı tahliye emrine itiraz ederken adi yazılı tahliye taahhütnamesindeki imzayı ve tarihi ayrıca ve açıkça

inkar etmemiş olduğundan imzayı ve tarihi ikrar etmiş sayılır. Bu durumda kiralayan alacaklı İcra İflas Kanunu’nun 275/II maddesi gereği icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Bu halde davalı kiracı icra mahkemesinde adi yazılı tahliye taahhütnamesindeki imzayı ve tarihi inkar edemez. Çünkü kiracı itiraz sebepleri ile bağlıdır. Bu nedenle adi tahliye taahhütnamesine karşı yapılan soyut itiraz, mahkemece imza ve tanzim tarihi itirazı olarak kabul edilip görev yönünden davanın reddedilmesi doğru değildir. Takibin yapılmasında ve dava açılmasında bir usulsüzlük bulunmadığına göre mahkemece itirazın kaldırılarak davalının kiralanandan tahliyesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir…”

11. GAYRİMENKUL HUKUKU VE KİRA UYUŞMAZLIKLARI AVUKATIMIZA ULAŞIN

Tahliye taahhütnamesinin doğru bir şekilde düzenlenmesi kiraya veren için büyük imkânlar sağlamaktadır. Bu noktada İstanbul gayrimenkul avukatı olarak Harbiye Hukuk Bürosu alanında uzman gayrimenkul hukuku avukatları ile sizlere danışmanlık hizmeti vermektedir. Kira hukuku hakkındaki birikimleriyle sizi temsil edecek avukat kadromuzla iletişime geçmek için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Kira Hukuku Ve Kiracı Tahliye Davaları Avukatı Ekibimizin Hizmetleri

  • Kira Tespit davası açılması ve dava takibi,
  • Kira sözleşmelerinin hazırlanması,
  • Tahliye taahhüdü hazırlanması,
  • Tahliye davası açılması ve takibi ,
  • Kira ödenmemesi nedeniyle tahliye davası açılması ve dava takibi,
  • İhtiyaç nedeniyle tahliye davası açılması ve dava takibi,
  • Kira hukukundan kaynaklı diğer tüm uyuşmazlıklara ilişkin davalar,

İstanbul Kira Avukatı ve Gayrimenkul Hukuku Avukatı İçin Hukuk Büromuza Ulaşabilirsiniz

İstanbul’ da faaliyet gösteren Harbiye Hukuk Bürosu alanında uzman kadrosu ile kira hukuku ile ilgili tüm uyuşmazlık konularında ev sahibi ve kiracı arasında arabuluculuk ve danışmanlık yapmaktadır. İstanbul kira hukuku avukatı kadromuzla kira bedellerinin güncellenmesi, kiracının tahliyesi, konut ve işyeri kira sözleşmesi hazırlanması, kira sözleşmesinin yenilenmesi konularında İstanbul kira hukuku avukatı ve İstanbul kiracı avukatı için Harbiye Hukuk Bürosuyla iletişime geçip detaylı hukuki destek alabilirsiniz.