Yabancılar HukukuTaksi Şoförlerinin Tazminat Hakları

Taksi şoförlerinin tazminat hakları son dönemde giderek daha fazla gündeme gelmektedir. Hem taksi şoförlerinin (taksicilerin) yasal haklarının korunması hem de taksi plakası sahibi işverenlerin sorumluluklarını yerine getirmesi bakımından bu konu büyük önem taşır. Bu yazımızda, Türkiye’de taksi şoförü olarak çalışan kişilerin hangi durumlarda işçi sayılabileceğini ve bu durumda sahip olabilecekleri kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai ücreti gibi hakları kapsamlı şekilde ele alacağız. Harbiye Hukuk Bürosu olarak, taksici işçilerin iş hukuku kapsamındaki haklarına dair en önemli bilgileri sizler için derledik.

Türkiye’de Taksi sektöründe çalışan şoförlerin yani işçilerin maalesef sigorta primleri asgari ücretten gösterilmekte hatta EK 6 dan yatırılmakta, gerçek kazançları sigorta primine yansıtılmamakta fazla mesai ücretleri ödenmemekte, resmi bayram dini bayram çalışmaları ödenmemek te hatta yıllık izin bile kullanmamaktadırlar. Hal böyle olunca taksi sektöründe çalışan şoförlerin kıdem tazminatından daha fazla fazla mesai hafta tatili resmi bayram dini bayram ücret alacakları ve yıllık izin alacakları çıkmaktadır. Çalışmış olduğu taksiden tazminat ödemesi alacak şoförler özellikle gerçek kazançlarının giydirilmiş brüt ücreti üzerinden tazminat hesaplamalarını yaptırmaya dikkat etmelilerdir.

İşten ayrılan taksi şöförleri;

  • Gerçek kazançları üzerinden kıdem tazminatı,
  • İhbar tazminatı,
  • Fazla mesai alacakları, resmi tatil ücretleri,
  • ve yıllık izin ücretlerini faiziyle alabilirler.

Taksici İşçi mi, Bağımsız Çalışan mı?

Öncelikle, bir taksi şoförünün hukuki statüsünü doğru belirlemek gerekir. Taksiciler çalışma şekline göre genellikle iki farklı statüden birine dahil olurlar:

  • Taksi Şoförü (İşçi) Statüsü: Eğer bir taksi şoförü, bir başkasına ait taksi plakası altında düzenli olarak çalışıyor ve belli bir ücret karşılığında hizmet veriyorsa, büyük olasılıkla işçi olarak kabul edilir. Bir iş sözleşmesine dayalı bu çalışma şeklinde şoför, işveren konumundaki plaka sahibine bağımlı olarak çalışır ve İş Kanunu uyarınca işçilere tanınan tüm haklardan faydalanabilir. İşverenin talimatları doğrultusunda çalışmak, belirli mesai saatlerine uymak, günlük kazancın işverene ait kısmını teslim etmek gibi hususlar işçi statüsünün göstergeleridir. Bu tür bir durumda taksi şoförü, işverenine karşı kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti gibi tüm yasal haklarını talep edebilir.
  • Bağımsız Çalışan (Serbest Meslek Sahibi): Kendi taksi aracının sahibi olarak çalışan veya bir taksi plakasını aylık belirli bir bedel karşılığında kiralayarak işleten kişiler ise genellikle bağımsız sayılır. Bu durumda ortada klasik anlamda bir işçi-işveren ilişkisi bulunmadığından, İş Kanunu’ndaki kıdem ya da ihbar tazminatı gibi haklar kural olarak geçerli olmaz. Bağımsız çalışan taksiciler, yaptıkları sözleşmeye (örneğin hasılat kirası sözleşmesine) bağlı olarak sınırlı haklara sahip olabilirler. Aracın tüm masraflarını (yakıt, bakım, sigorta, cezalar vb.) üstlenip günlük kazancın tamamına sahip olmak, kendi çalışma saatlerini kendisi belirlemek gibi durumlar bağımsız çalışmaya örnektir.

Fiili Durumun Önemi: Taksi sahibi ile şoför arasındaki ilişkinin niteliği her zaman kağıt üzerindeki tanıma göre belirlenmez. Taraflar aralarında kira sözleşmesi yaptıklarını iddia etseler bile, fiili çalışma koşulları bir işçi-işveren ilişkisini gösteriyorsa, kanun önünde taksi şoförü işçi kabul edilebilir. Nitekim yargı kararları, önemli olanın sözleşmeye ne isim verildiği değil, fiili durum olduğuna işaret etmektedir. Örneğin, taksi sahibi bizzat direksiyon başına geçmeyip şoföre talimat veriyor, işin yönetimini üstleniyor ve ekonomik riskin büyük kısmını kontrol ediyorsa bu ilişki iş akdi olarak değerlendirilebilir. Buna karşılık taksi sahibi, aracı sadece belirli bir ücret karşılığı tamamen şoföre bırakıyor ve gelir riskini şoför üstleniyorsa, bu durum kira (hasılat kirası) ilişkisi olarak kabul edilebilir. Dolayısıyla, taksi şoförünün haklarını arayabilmesi için önce çalışmasının bu kriterlere göre hangi statüye girdiği doğru tespit edilmelidir.

Taksici İşçilerin Tazminat ve Diğer Yasal Hakları

Bir taksi şoförü, 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi bir işçi statüsünde çalışıyorsa, diğer tüm işçiler gibi bazı temel haklara sahiptir. Taksi şoförlerinin işçilik alacakları kapsamında başlıca hakları ve tazminat türleri şunlardır:

Kıdem Tazminatı

Kıdem tazminatı, kanunda belirtilen asgari çalışma süresini dolduran işçinin işten ayrılması durumunda, geçmiş hizmetlerinin karşılığı olarak işverence topluca ödenen paradır. Bir taksi şoförünün kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için en az 1 yıl aynı işverene bağlı olarak çalışmış olması gerekir. Kural olarak iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız şekilde feshedilmesi halinde veya işçinin bazı haklı nedenlerle işi bırakması halinde kıdem tazminatı doğar. İş Kanunu’na göre:

  • İşveren, işçiyi kendi kusuru olmaksızın çıkartırsa (örneğin ekonomik nedenlerle veya performans dışı sebeplerle) taksi şoförü kıdem tazminatını alabilir.
  • İşçi kendi isteğiyle işten ayrılırsa normalde kıdem tazminatı alamaz. Ancak kanunda sayılan bazı istisnai durumlar vardır. Örneğin taksi şoförü, 4857 sayılı Kanun’un 24. maddesinde belirtilen sağlık sebepleri, ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık gibi haklı bir nedenle iş akdini feshederse kıdem tazminatına hak kazanır. Aynı şekilde erkek çalışan muvazzaf askerlik görevi nedeniyle işi bırakıyorsa veya kadın çalışan evlendikten sonraki bir yıl içinde kendi arzusu ile işten ayrılıyorsa da kıdem tazminatı hakkı doğar. Yine emeklilik için gerekli prim gün sayısı ve sigortalılık süresini dolduran işçi (örn. 15 yıl sigortalılık ve 3600 gün primi tamamlayanlar gibi) kendi isteğiyle ayrılıp kıdem tazminatını talep edebilir.
  • İşçinin vefatı halinde, yasal mirasçıları kıdem tazminatını talep edebilir.

Kıdem Tazminatının Hesaplanması: Kıdem tazminatı, işçinin toplam hizmet süresine göre hesaplanır. Her tam çalışma yılı için işçiye 30 günlük brüt ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de oranlı olarak ödeme yapılır (örneğin 1,5 yıl çalışmışsa 1 yıl için tam, kalan 6 ay için yarım kıdem tazminatı hesaplanır). Kıdem tazminatı hesabına düzenli ücretin yanı sıra yemek, yol, prim gibi süreklilik arz eden tüm kazanç kalemleri dahil edilir. Güncel mevzuat her yıl için ödenecek kıdem tazminatına bir tavan miktarı getirebilir; bu tavan kamu sektöründeki en yüksek memur maaşına endekslidir ve yılda iki kez güncellenir. Kıdem tazminatı, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihte hak kazanılan brüt ücret üzerinden hesaplanır ve tek seferde ödenir.

İhbar Tazminatı

İhbar tazminatı, iş sözleşmesinin feshedilmesinde uyulması gereken bildirim süresine riayet edilmemesi durumunda ortaya çıkan tazminattır. İş Kanunu uyarınca, belirsiz süreli iş akdi feshedilecekse, fesheden taraf karşı tarafa kanunda belirtilen süre kadar önceden haber vermek zorundadır. Bu süreler taksi şoförünün çalıştığı süreye göre değişmektedir:

  • 6 aydan daha az çalışmış olanlar için 2 hafta,
  • 6 ay – 1.5 yıl arası çalışmış olanlar için 4 hafta,
  • 1.5 yıl – 3 yıl arası çalışmış olanlar için 6 hafta,
  • 3 yıldan fazla çalışmış olanlar için 8 hafta önceden bildirim yapılmalıdır.

Eğer işveren, taksi şoförünü bu ihbar süresine uymadan derhal işten çıkarırsa, kanunen ödemesi gereken tutara ihbar tazminatı denir. İhbar tazminatı, belirtilen ihbar süresi kadar ücrete karşılık gelir. Örneğin 2 yıl çalışan bir taksi şoförünü çıkarmak isteyen işveren, en az 6 hafta önceden haber vermemişse, 6 haftalık ücret tutarında ihbar tazminatı ödemelidir.

Benzer şekilde, taksi şoförü kendi isteğiyle işi bırakırken ihbar süresine uymaz ve işverene gerekli bildirimi yapmazsa, işveren de işçiden ihbar süresine denk gelen ücreti tazminat olarak talep edebilir. Ancak uygulamada genellikle ihbar tazminatı, işverenin bildirim yapmadan işçi çıkarması durumlarında gündeme gelmektedir.

Yıllık İzin Hakkı ve Ücretli İzinler

Taksi şoförleri, en az bir yıllık çalışma süresini doldurduktan sonra yıllık ücretli izin hakkına sahip olurlar. İş Kanunu’na göre çalışma süresi arttıkça yıllık izin süresi de artar. Örneğin 1-5 yıl (dahil) arası kıdemi olanlara en az 14 gün, 5-15 yıl arası olanlara en az 20 gün, 15 yıldan fazla olanlara en az 26 gün yıllık izin kullandırılması gerekir. Taksi şoförünün yıllık izin döneminde ücreti kesilmez; izin süresi boyunca maaşı aynen ödenir.

Kullanılmayan İzinlerin Ücreti: İş sözleşmesi herhangi bir nedenle sona erdiğinde, taksi şoförünün hak edip de kullanmadığı yıllık izin günleri varsa, bu günlerin ücreti nakden kendisine ödenmelidir. İzin ücreti, işçinin işten ayrıldığı tarihteki en son brüt ücreti üzerinden hesaplanır. Örneğin, bir taksi şoförü işten ayrıldığı tarihte günlük brüt 300 TL ücret alıyorsa ve kullanmamış 10 gün yıllık izni bulunuyorsa, kendisine 3000 TL brüt izin ücreti ödenmesi gerekir. Yıllık izin ücreti, diğer tazminat ve alacaklardan ayrı olarak hesaplanır ve herhangi bir kesintiye uğramaksızın işçiye ödenir.

Yıllık izin hakkı, çalışanın dinlenmesini sağlamak amacıyla vazgeçilemez bir haktır. İşveren, işçiye “izin ücreti ödeyeyim, sen izin kullanma” teklifinde bulunamaz; izin mutlaka kullandırılmalıdır (işten çıkışta ödenecek ücret karşılığı hariç). Bu nedenle taksi şoförleri de çalışma sürelerine uygun düşen yıllık izinlerini talep edebilir ve kullanabilirler.

Fazla Mesai Ücretleri

Taksi şoförleri çoğunlukla uzun saatler boyunca direksiyon başında kalmaktadır ve bu durum genellikle fazla mesai olgusunu gündeme getirir. 4857 sayılı İş Kanunu’na göre haftalık 45 saati aşan çalışmalar fazla çalışma (fazla mesai) kabul edilir. Taksi şoförü haftanın 6 günü günde 10 saat çalışıyorsa örneğin, haftalık 60 saate varan bir çalışma söz konusu olabilir. Bu durumda 45 saatin üzerindeki 15 saat fazla mesai olarak hesaplanır.

Fazla mesai yapan taksi şoförüne, bu fazla çalışmaları için normal ücretine ek olarak %50 zamlı ücret ödenmesi gerekmektedir. Başka bir ifadeyle, her bir saat fazla mesai için işçiye bir saatlik ücretinin bir buçuk katı ödeme yapılmalıdır. Örneğin taksi şoförünün saatlik ücreti 50 TL ise, her fazla mesai saati için 75 TL almalıdır. Fazla mesai ücretleri, genellikle aylık ücretle birlikte veya ayrı kalem olarak ödenir. İşveren, taksi şoförünün uzun çalışma saatlerini dikkate alarak fazla mesai ücretlerini eksiksiz ödemekle yükümlüdür.

Kanunen, bir işçi bir yılda en fazla 270 saat fazla mesai yapabilir (bu üst sınır taksicilik gibi bazı sektörlerde zorlanabilse de mevzuatın getirdiği bir kuraldır). Fazla mesai yaptırılacaksa, işçinin onayının alınması gerekir. Taksi şoförlerinin pratikte uzun mesailer yaptığı bilindiğinden, ödenmeyen fazla mesai ücretleri işçilik alacağı kalemleri içinde önemli bir yer tutar. İşten ayrılan bir taksi şoförü, geriye dönük 5 yıla kadar ödenmemiş fazla mesai ücretlerini talep edebilir.

Hafta Tatili ve Resmi Tatil Ücretleri

İş Kanunu, tüm işçilere (taksi şoförleri dahil) her hafta en az 1 gün (24 saat) kesintisiz dinlenme hakkı tanımaktadır. Bu haftalık dinlenme günü genellikle hafta tatili (pazar günü veya işin niteliğine göre değişebilir) olarak adlandırılır. Taksi şoförü hafta içinde çalıştıktan sonra haftada bir gün izin kullanmalıdır.

Eğer işçi hafta tatili gününde de çalıştırılırsa, o gün için ayrıca hafta tatili ücreti ödenir. Yani haftanın 7 günü de çalışan bir taksi şoförüne, normal haftalık ücretine ek olarak bir günlük ücret tutarında hafta tatili ücreti verilmelidir. Örneğin bir taksi şoförünün aylık ücreti haftada 6 günlük çalışmaya göreyse ve pazar günü de çalıştırıldıysa, pazar günü için ilave ödeme yapılması gerekir.

Bunun yanı sıra, ulusal bayram ve genel tatil (resmi tatil) günlerinde de çalışma olması halinde, taksi şoförüne o gün için ekstra ücret ödenmelidir. Ülkemizde resmi tatil kabul edilen günlerde (örneğin bayramlar, 1 Mayıs, 23 Nisan, 29 Ekim gibi günler) çalışan işçilere, çalıştıkları her tatil günü için bir günlük ücreti ilave olarak ödenir. Örneğin Ramazan Bayramı günü çalışan bir taksi şoförü, o gün için bir yevmiye de tatil ücreti almalıdır.

Hafta tatili ve resmi tatil ücretleri, işçinin onayı olsa bile para ile satın alınamaz, yani “sana şu kadar ek para verelim de tatil yapma” şeklindeki uygulamalar kanunen geçersizdir (ancak tatil günü çalışma olursa zaten ücreti ödenmelidir). Taksi şoförlerinin çoğu zaman bayramlarda dahi çalıştığı düşünülürse, bu günlerin ücretlerinin ayrıca hesaplanıp ödenmesi gerektiği unutulmamalıdır.

Sosyal Güvenlik ve Sigorta Hakları

Taksici işçi statüsünde çalışan bir kişi, diğer tüm çalışanlar gibi sosyal güvenlik haklarına sahiptir. İşveren, yanında çalıştırdığı taksi şoförünü Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) işçi olarak bildirmek ve düzenli olarak SGK primlerini ödemek zorundadır. Bu sayede taksi şoförü, çalıştığı süre boyunca sağlık sigortasından yararlanır, emeklilik için prim günlerini biriktirir ve iş kazası veya meslek hastalığı durumunda sosyal sigorta yardımlarına hak kazanır.

Sigorta Primlerinin Önemi: Taksi şoförünün sigortalı çalışması, ileride emeklilik maaşı alabilmesi ve sosyal haklarını kaybetmemesi için kritiktir. İşverenin sigorta primlerini ödememesi veya şoförü hiç sigortasız çalıştırması kanuna aykırıdır ve idari para cezaları ile karşılaşmasına yol açar. Ne yazık ki bazı taksi şoförleri, sigortasız veya eksik sigortalı (örneğin düşük primle) çalıştırılabilmektedir. Ancak işçinin hakları sigortasız da olsa yok olmaz:

Eğer bir taksi şoförü fiilen çalıştığı halde SGK’ya bildirilmemişse, hizmet akdinin varlığını ispat ederek geriye dönük hizmet tespiti davası açabilir. Mahkeme kararıyla, sigortasız çalışılan günler SGK hizmet cetveline işlenir ve primler işverenden tahsil edilir. Bu tür davalarda tanık ifadeleri, yazılı belgeler (örneğin taksi durağı kayıtları, gelir defterleri, polis ceza tutanakları vb.) delil olarak kullanılabilir. Sonuç olarak, taksi şoförü ister bir şirket bünyesinde ister bireysel bir taksi plakası sahibi yanında çalışsın, hizmet akdiyle çalıştığı sürece SGK açısından 4/a (SSK) sigortalısı olmak zorundadır.

Sigorta primleri düzenli ödendiğinde, taksi şoförü hastalandığında rapor parası alabilir, iş kazası geçirirse SGK’dan geçici veya sürekli iş göremezlik geliri alabilir ve işsiz kalması durumunda şartları uygunsa işsizlik maaşı dahi alabilir. Bu nedenle sigorta, taksici işçilerin vazgeçilmez bir hakkıdır.

Diğer İşçilik Alacakları ve Hakları

Yukarıda sayılan temel hakların yanında, taksi şoförü işçilerin sahip olabileceği diğer bazı işçilik alacakları da vardır:

  • Kötü Niyet Tazminatı: Taksi şoförleri genellikle 30’dan az çalışanı olan işyerlerinde çalıştıkları için iş güvencesi (işe iade davası) kapsamı dışında kalabilirler. Ancak işverenin hukuka aykırı ve kötü niyetli şekilde, örneğin haklarını arayan veya sendikaya üye olan bir şoförü işten çıkarması durumunda, işçi kötü niyet tazminatı talep edebilir. Kötü niyet tazminatı, ihbar tazminatının 3 katı tutarında ek bir tazminattır. Bu tazminat türü, iş güvencesinden yararlanamayan işçileri keyfi fesihlere karşı korumayı amaçlar.
  • Sendikal Tazminat: Anayasal bir hak olan sendikaya üyelik nedeniyle ayrımcılık yapılması veya sırf sendika üyeliği yüzünden işten çıkarılma halinde, işçi 1 yıllık ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminat talep edebilir. Taksi şoförünün sendikal faaliyetleri nedeniyle uğradığı haksız fesihler de yargı kararlarıyla tazminat kapsamına alınmıştır.
  • İş Kazası ve Meslek Hastalığı Tazminatları: Taksi şoförlüğü, trafikte aktif olmayı gerektiren ve kaza riski barındıran bir meslektir. Bir taksi şoförü çalışma saatleri içinde kaza geçirirse bu durum iş kazası olarak değerlendirilir. İş kazası halinde SGK, gerekli ödenek ve yardımları sağlasa da (örneğin geçici iş göremezlik ödeneği, sürekli sakatlık geliri gibi), işverenin ihmalinin bulunduğu durumlarda ayrıca maddi ve manevi tazminat davaları da gündeme gelebilir. Özellikle aracın bakımsız olması, gerekli iş güvenliği önlemlerinin alınmaması gibi ihmaller varsa, taksi şoförü ya da vefat etmişse yakınları işverenden tazminat talep edebilir.
  • Ücret ve Diğer Ek Ödemeler: İşveren, taksi şoförüne yaptığı işi karşılığında kararlaştırılan ücreti zamanında ve eksiksiz ödemelidir. Ücretin yanında sözleşmede veya işyeri uygulamasında belirlenmiş prim, ikramiye, yol-yemek parası, çocuk yardımı gibi yan haklar varsa, bunların da tam olarak ödenmesi gerekir. Taksi şoförlerinin maaşları genelde asgari ücret düzeyinde veya prim usulü olabildiğinden, asgari geçim indirimi (AGİ) uygulaması 2022 öncesinde önem arz ediyordu. (Not: 2022 itibariyle asgari ücret üzerindeki gelir vergisi kaldırıldığı için AGİ uygulaması fiilen sona ermiştir.) Ancak geçmiş dönemden kalan AGİ alacakları veya benzeri vergi iadeleri varsa, bunlar da işçiye ödenmelidir.
  • Hafta Tatili ve Genel Tatil Ücretleri: Taksi şoförlerinin hafta tatili ve bayram tatili ücretlerine değinmiştik. Bu haklar da işçilik alacağı olarak talep edilebilir. Özellikle uzun süre aralıksız çalışmış taksi şoförleri, geriye dönük olarak ödenmemiş tatil ücretlerini toplayıp işverenden isteyebilirler.

Görüldüğü üzere, taksici işçi statüsünde çalışan bir şoförün hakları sadece kıdem ve ihbar tazminatı ile sınırlı değildir. İş Kanunu kapsamında sahip olduğu birçok mali hak bulunmaktadır. Bu hakların her biri için farklı zamanaşımı süreleri ve ispat koşulları olabileceğini unutmamak gerekir.

Taksi Şoförlerinin Tazminat Hakları

Taksi Şoförlerinin Tazminat Hakları

Haklarınızı Ararken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Taksici işçilerin tazminat ve diğer alacaklarına ilişkin süreçlerde her durumun özel koşulları farklılık gösterebilir. Hak kaybına uğramamak için hem çalışanların hem de işverenlerin dikkat etmesi gereken bazı önemli noktalar vardır:

  • İhtarname ve Faiz: İşten çıkarılan taksi şoförünün, ödenmemiş ücret, fazla mesai, tazminat gibi alacakları varsa, öncelikle işverene karşı noterden bir ihtarname çekilmesi faydalı olacaktır. Bu resmi bildirimde işçiye ödenmeyen tüm haklar listelenir ve ödenmesi talep edilir. İhtarname gönderilmesi, eğer ödeme yapılmaz ve konu yargıya taşınırsa, gecikme faizinin fesih tarihinden itibaren işlemesi avantajını sağlar. Aksi takdirde dava açılana kadar geçen sürede faiz işletilemez ve bu da işçinin maddi kaybına yol açabilir. Bu nedenle, haklarınızı talep etmek için gecikmemek ve mümkünse uzman bir avukat aracılığıyla ihtarname göndermek yerinde olacaktır.
  • Zamanaşımı Süreleri: İşçilik alacakları sonsuza dek talep edilemez; belirli zamanaşımı süreleri vardır. Taksi şoförlerinin ücret, fazla mesai, tatil ücreti, ihbar tazminatı gibi periyodik eda niteliğindeki alacakları için fesih tarihinden itibaren 5 yıl zamanaşımı süresi uygulanır. Bu süre içinde talep edilmeyen alacaklar zamanaşımına uğrayarak yasal olarak talep edilemez hale gelir. Kıdem tazminatı için ise kanunen 10 yıllık zamanaşımı öngörülmüştür (fesih tarihi 2018 sonrası ise kıdem tazminatı için de 5 yıl olarak uygulanmaktadır, zira yeni düzenleme ile tüm işçilik alacakları 5 yıla indirildi). İş kazası nedeniyle açılacak tazminat davalarında ise zamanaşımı ayrı hükümlere tabidir (öğrenme tarihinden itibaren 2 yıl, her hâlükârda 10 yıl gibi). Bu detaylar, hak talep ederken sürelerin kaçırılmaması gerektiğini gösterir. İşten ayrıldıktan sonra ne kadar erken yasal girişimde bulunulursa o kadar iyi olacaktır.
  • Arabuluculuk Şartı: Türkiye’de İş Kanunu kapsamındaki alacaklar için dava açmadan önce arabuluculuk başvurusunda bulunma zorunluluğu vardır. Kıdem, ihbar, fazla mesai, izin ücreti gibi talepleriniz için öncelikle arabulucuya başvurmalı, anlaşma sağlanamazsa dava yoluna gitmelisiniz. Bu prosedür, usulü eksiklik yaşamamak için önemli bir adımdır. Arabuluculuk sürecine, haklarınızı net bir biçimde ortaya koyarak ve mümkünse hukuki danışmanlık alarak hazırlanmanız, alacaklarınızı daha hızlı elde etmenize yardımcı olabilir.
  • Delillerin Toplanması: Hak arama sürecinde, özellikle fazla mesai veya sigortasız çalışma gibi iddialarda ispat yükümlülüğü doğacaktır. Taksi şoförlerinin çalışma saatlerini kanıtlamak için taksi durağı kayıtları, dijital taksimetre verileri, günlük hasılat defterleri, şahit beyanları gibi her türlü delil değerlidir. Benzer şekilde sigortasız çalışılan dönemleri kanıtlamak için diğer şoförlerin veya müşterilerin tanıklığına başvurulabilir. İşten ayrılmadan önce mümkünse yazılı belge ve kayıtları temin etmek ileride açılacak davalarda avantaj sağlar.

Sonuç olarak, her iki tarafın da (işçi ve işveren) hak ve yükümlülükleri konusunda bilinçli olması, ileride çıkabilecek hukuki sorunları en aza indirecektir. Özellikle taksi şoförleri, haklarının ihlal edildiğini düşündüklerinde vakit kaybetmeden yasal yollara başvurmalı ve uzman bir iş hukuku avukatından destek almalıdır.

İşverenin Yasal Yükümlülükleri ve İhlalin Sonuçları

Taksi plakası sahibi işverenler için de bazı önemli yasal yükümlülükler bulunmaktadır. Hem kanuni yaptırımlarla karşılaşmamak hem de iş ilişkisini sağlıklı yürütmek adına işverenlerin şu konulara dikkat etmesi gerekir:

  • Sigorta ve Vergi Yükümlülükleri: İşveren, yanında çalışan taksi şoförünü sigortasız çalıştırmamalı ve SGK primlerini tam ve zamanında yatırmalıdır. Aksi takdirde SGK tarafından idari para cezaları uygulanabilir ve primlerin gecikme zamlarıyla tahsili yoluna gidilir. Ayrıca, ücretlerin bankadan ödenmesi zorunluluğu gibi finansal kurallara uyulmalıdır (özellikle çalışan sayısı veya ücret miktarı belirli sınırların üzerindeyse).
  • Ücret ve Fazla Mesai Ödemeleri: İşveren, taksi şoförünün maaşını asgari ücretin altında olmamak kaydıyla kararlaştırıldığı şekilde ödemelidir. Fazla mesai yaptırıyorsa, bunun ücretini kanuna uygun biçimde (%50 zamlı olarak) vermelidir. Aylık ücretin düzenli ödenmemesi veya eksik ödenmesi, işçiye haklı fesih imkanı tanıyabileceği gibi, işverene de gecikme faiziyle birlikte ödeme yükümlülüğü ve olası dava masrafları doğuracaktır.
  • Çalışma Süreleri ve İzinler: Taksi şoförlerinin de dinlenme hakları vardır. İşveren, her hafta bir gün izin kullandırmalı veya çalıştırıyorsa ekstra ücret ödemelidir. Yıllık izin haklarını yasa gereği sağlamakla yükümlüdür. İzin kullandırmamak veya resmi tatillerde sürekli çalıştırmak uzun vadede işçinin verimliliğini ve motivasyonunu düşüreceği gibi yasal açıdan da sakıncalıdır.
  • İş Sağlığı ve Güvenliği: Her ne kadar taksi şoförleri kendi başlarına araç kullanıyor olsalar da işverenin iş sağlığı ve güvenliği konusundaki sorumlulukları devam eder. Araçların periyodik bakımlarının yapılması, lastiklerinin durumu, emniyet kemeri ve hava yastığı gibi donanımların işler halde olması, gerekiyorsa şoföre güvenli sürüş eğitimlerinin verilmesi işverenin sorumluluk alanına girer. Aksi takdirde meydana gelebilecek kazalarda işveren, ihmalden dolayı tazminat sorumluluğu ile karşılaşabilir.
  • Yasal ve İdari Sonuçlar: İşveren eğer yukarıdaki yükümlülüklerini ihlal ederse çeşitli sonuçlarla karşılaşabilir. Örneğin, sigortasız işçi çalıştırdığı tespit edilirse SGK idari para cezası uygular ve primleri tahsil eder. İşçi haklarını ödemeden işten çıkarırsa, arabuluculuk ve dava süreçleri sonunda kıdem, ihbar tazminatı, izin ücreti, fazla mesai gibi birçok kalemde toplu ödeme yapma zorunluluğu doğabilir. Ayrıca mahkeme masrafları ve karşı tarafın avukatlık ücretleri de işverene yüklenir. Çalışma koşullarının iyileştirilmemesi ve hak ihlallerinin sürekliliği ise işyerinde verimsizlik, yüksek işçi devir oranı ve itibara zarar gelmesi gibi dolaylı sonuçlar doğurabilir.

Özetle, taksi plakası sahiplerinin, çalıştırdıkları şoförlere karşı işveren konumunda olduklarını unutmamaları gerekir. İş Kanunu kapsamına giren bir durumda olduklarını bilerek hareket ederlerse, hem yasal yaptırımlardan kaçınırlar hem de insan haklarına ve emeğe saygılı bir çalışma ortamı sağlamış olurlar. Aksi halde, kısa vadede kaçındıkları yükümlülükler uzun vadede katlanarak karşılarına çıkabilir.

TAKSİ ŞÖFÖRLERİNİN HAKLARI

TAKSİ ŞÖFÖRLERİNİN HAKLARI

Sonuç

Taksici işçilerin tazminat hakkı ve genel olarak işçilik hakları, Türk iş hukuku kapsamında işçilerin korunmasını hedefleyen önemli düzenlemelerdendir. Bir taksi şoförü gerekli koşulları sağladığında, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının yanı sıra fazla mesai ücreti, yıllık izin ücreti, hafta tatili ve bayram tatili ücreti, sigorta ve emeklilik hakları gibi pek çok haktan yararlanabilir. Bu hakların doğru şekilde kullanılması ve ihlal edilmesi halinde yasal yollarla aranması, hem bireysel adaletin sağlanması hem de sektörde kayıtlı ve adil bir çalışma düzeninin temini için şarttır.

Harbiye Hukuk Bürosu olarak, taksi şoförlerinin uğradığı haksızlıkların giderilmesi ve yasal haklarının alınması hususunda Türkiye genelinde hukuki destek sağlamaktayız. Amacımız, bu alanda avukat ihtiyacı duyan vatandaşların haklarını sonuna kadar savunmak ve bilinçli bir şekilde hareket etmelerine yardımcı olmaktır. Eğer bir taksi şoförü olarak tazminat ve diğer işçilik haklarınızı kullanmak istiyorsanız ya da bir taksi plakası sahibi olarak hukuki yükümlülükleriniz hakkında sorularınız varsa, deneyimli ekibimizle sizlere danışmanlık sunmaya hazırız. Haklarınızın ihlal edildiğini düşünüyorsanız, bizimle iletişime geçerek profesyonel hukuki yardım almanız faydalı olacaktır. Unutmayın, bilgi sahibi olmak ve zamanında harekete geçmek hak kayıplarının önüne geçmenin en etkili yoludur.

Sıkça Sorulan Sorular

Taksi şoförleri işçi sayılır mı?

Evet, eğer bir taksi şoförü bir taksi plakası sahibi adına düzenli şekilde çalışıyor, belirlenen mesai saatlerine uyuyor ve yaptığı iş karşılığında ücret alıyorsa, İş Kanunu’na göre işçi sayılır. Bu durumda aralarında bir işçi-işveren ilişkisi var demektir ve taksi şoförü iş hukukundan kaynaklanan tüm haklara sahiptir. Şoförün kendi hesabına çalışmayıp işverene bağlı olması, iş görme edimini işverenin talimatları altında gerçekleştirmesi onun işçi olarak kabul edilmesinin temel kriterleridir.

Taksi şoförü kıdem tazminatı alabilir mi?

Evet, taksi şoförleri de gerekli şartlar sağlandığında kıdem tazminatı alabilir. En az 1 yıl aynı işverenin yanında çalışmış olmak ve iş akdinin kanunda sayılan nedenlerden biriyle sona ermesi gerekir. Örneğin taksi şoförü haksız yere işten çıkarılırsa veya askerlik, emeklilik gibi nedenlerle ayrılırsa kıdem tazminatına hak kazanır. Kendi isteğiyle istifa eden şoför ise (haklı bir sebep olmadıkça) kıdem tazminatı alamaz. Kıdem tazminatı her çalışma yılı için 30 günlük ücret tutarında hesaplanır ve işten ayrılırken topluca ödenir.

Taksi şoförü kendi isteğiyle ayrılırsa tazminat alabilir mi?

Genel kural olarak, işçi kendi isteğiyle işten ayrıldığında kıdem ve ihbar tazminatı gibi tazminat haklarını kaybeder. Ancak bazı istisnalar vardır. Taksi şoförü eğer haklı bir nedenle (örneğin işverenin ücretleri ödememesi, sigortayı yapmaması, iş güvenliğini tehlikeye atması gibi nedenlerle) işi bırakıyorsa bu durumda istifa etmiş olsa bile kıdem tazminatına hak kazanabilir. Ayrıca emeklilik hakkının doğması, erkek işçi için askere gidiş, kadın işçi için evlilik nedeniyle 1 yıl içinde ayrılma gibi kanunda belirtilen özel sebeplerle işten ayrılan taksi şoförleri de kıdem tazminatı alabilir. Bu şartlar dışında kendi isteğiyle ayrılan (istifa eden) şoförler tazminat hakkını kullanamaz.

Taksi şoförü ihbar tazminatı alabilir mi?

Evet, taksi şoförleri işten çıkarılırken ihbar süresine uyulmadığı takdirde ihbar tazminatı alabilirler. İhbar tazminatı, işverenin işçiyi önceden haber vermeden çıkarması halinde, işçinin çalışması gereken ihbar süresine ait maaşının tazminat olarak ödenmesidir. Örneğin işveren hiç bildirim yapmadan şoförü işten çıkardıysa, şoförün kıdemine göre (örneğin 2 yıl çalıştıysa 6 haftalık) ihbar tazminatını ödemez zorundadır. Öte yandan, eğer şoför işi bırakacaksa o da işverene ihbar süresi kadar önceden haber vermelidir; aksi halde işveren de şoförden ihbar süresine karşılık gelen ücreti talep edebilir.

Sigortasız çalıştırılan taksi şoförü hak talep edebilir mi?

Kesinlikle evet. Bir taksi şoförünün sigortasız çalıştırılması, onun kıdem tazminatı, ihbar tazminatı gibi haklarını ortadan kaldırmaz. Şoför gerçekte çalışmışsa, sigorta yapılmamış olması işçilik alacaklarını talep etmesine engel değildir. Sigortasız çalışan taksi şoförü, hizmet süresini ve çalışma olgusunu ispatlayarak hem geriye dönük SGK hizmetlerinin tespitini sağlayabilir hem de kıdem, ihbar, fazla mesai gibi tüm alacaklarını işverenden talep edebilir. Önemli olan, fiilen bir iş ilişkisi içinde çalıştığını kanıtlamasıdır. Bu nedenle sigortasız çalışan bir taksi şoförü iseniz, kayıt dışı çalıştığınız döneme dair mümkün olduğunca belge ve tanık temin etmeli ve hukuki yollara başvurmaktan çekinmemelisiniz.

Taksi şoförlerinin yıllık izin ve fazla mesai hakkı var mı?

Evet, taksi şoförleri de diğer işçiler gibi yıllık ücretli izin hakkına ve fazla mesai ücreti hakkına sahiptir. En az bir yıl çalışan taksi şoförü, iş yerindeki kıdemine göre yılda en az 14 gün ücretli izin kullanabilir. İş yoğunluğu gerekçesiyle dahi olsa yıllık izin hakkının kullandırılmaması yasal değildir; kullanılmayan izinler daha sonra ücrete çevrilerek de olsa ödenmelidir. Fazla mesai konusuna gelince, haftalık 45 saati aşan her çalışma için şoföre zamlı ücret ödenmelidir. Taksi şoförleri pratikte uzun saatler çalışsalar bile bu onların kanuni fazla mesai ücretini alma hakkını ortadan kaldırmaz. İşverenle aralarında farklı bir anlaşma yapılsa bile (örneğin “fazla mesai ücreti ücrete dahildir” gibi) bu ancak yasal sınırlara uygun şekilde yapılabilir; aksi takdirde şoför geçmişe dönük fazla çalışma ücretlerini talep edebilir.

Taksi plakası sahibi “esnaf” sayılırsa şoför tazminat alamaz mı?

Geçmişte küçük ölçekli taksi sahipleri “esnaf” kapsamında değerlendirildiğinde, yanında çalışan şoförler İş Kanunu dışında kalabiliyordu. Ancak günümüzde bu ayrım net değildir ve her somut olaya göre değerlendirme yapılır. Genel olarak, eğer taksi sahibi bizzat aracı kullanmayıp bir veya daha fazla şoför çalıştırıyorsa, bu bir işveren-işçi ilişkisi olarak kabul edilme eğilimindedir. Yargıtay kararları da, taksi sahibinin sırf esnaf odasına kayıtlı olmasının, işçi çalıştırdığı durumda onu İş Kanunu sorumluluklarından kurtarmayacağını belirtmektedir. Yani taksi plakası sahibi “ben esnafım” diyerek yükümlülükten kaçamaz; şoförle arasında hizmet akdi unsurları varsa (ücret, bağımlılık, devamlı çalışma gibi) şoför kıdem ve ihbar tazminatı dahil tüm işçilik haklarını talep edebilir. Bununla birlikte, gerçekten esnaf kapsamına giren (örneğin tek başına çalışan veya sadece bir yedek şoförle sınırlı şekilde kendi de direksiyon başında olan) durumlarda İş Kanunu yerine Borçlar Kanunu hükümleri uygulanabilir. Bu oldukça teknik bir konudur; böyle bir durumda hak kaybına uğramamak için hukuki danışmanlık almak doğru olacaktır.

Taksi şoförü haklarını almak için ne yapmalı?

Taksi şoförü olarak çalışıyorsanız ve haklarınızın ödenmediğini düşünüyorsanız, öncelikle durumu belgelendirmeye çalışın. Ücret bordrolarınızı, alacaklarınızı gösteren kayıtları saklayın. İşten çıkarıldığınızda veya ayrıldığınızda işverenden yazılı bir fesih belgesi (işten çıkış kodu ve nedeni ile) isteyin. Ödenmemiş alacaklar için noter kanalıyla bir ihtarname göndererek haklarınızı talep edin. Ardından, Zorunlu Arabuluculuk sürecini başlatın; burada anlaşma sağlanamazsa İş Mahkemesi’nde dava açabilirsiniz. Bu süreçlerde uzman bir iş hukuku avukatı ile çalışmak, gerek dilekçelerin hazırlanması gerek delillerin sunulması aşamasında büyük avantaj sağlayacaktır. Unutmayın, haklarınızı yasal zeminde aradığınızda gecikme faizleriyle birlikte alacaklarınıza kavuşma imkanınız vardır. Hak arama sürecini ne kadar geciktirirseniz, zamanaşımı nedeniyle bazı haklarınızı kaybetme riskiniz artar. Bu yüzden bir an önce profesyonel destek alarak yasal yollara başvurmanız önerilir.

Taksi plakası sahibi, şoförü işçi olarak göstermemek için ne yapabilir?

Taksi plakası sahibi, eğer yanında bir şoför çalıştırmak istemiyor ve tazminat gibi yükümlülüklere girmemek istiyorsa, şoförle arasındaki ilişkiyi bir hasılat kirası (kiralama) sözleşmesine dayandırabilir. Bu durumda plaka sahibi aracı belirli bir bedel karşılığı şoföre kiralar, şoför de bağımsız bir esnaf gibi çalışır. Şoför tüm masrafları üstlenir ve kazancın tamamı (veya sözleşmede kararlaştırılan oranı) kendisine kalır, plaka sahibine sadece kira bedelini öder. Böyle bir ilişkide kağıt üzerinde işçi-işveren ilişkisi yoktur, bu nedenle kıdem veya ihbar tazminatı gibi haklar doğmaz. Ancak, burada çok önemli bir nokta vardır: Yapılan sözleşmenin gerçekten uygulanıp uygulanmadığına bakılır. Eğer plaka sahibi, kira sözleşmesi olmasına rağmen işe karışıyor, kuralları koyuyor ve şoför üzerinde otorite kuruyorsa, fiilen bir iş ilişkisi var demektir. Bu durumda mahkemeler sözleşmeye bakmayıp gerçekte nasıl çalışıldığına göre karar verir ve şoförü işçi kabul edebilir. Yani sırf kağıt üzerinde “kiraladım” demek, eğer fiili durum öyle değilse plaka sahibini sorumluluktan kurtarmaz. Dolayısıyla plaka sahiplerinin ileride dava riskine karşı dürüst ve tutarlı hareket etmeleri, mümkünse her iki tarafın da haklarını net belirleyen yazılı sözleşmeler yapmaları en doğrusudur.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment