Manevi zarar, haksız bir fiil veya sözleşmeye aykırılık sonucu bir kişinin şahsi varlığında yaşadığı manevi acı, keder, üzüntü ve duygusal zararları ifade eden bir kavramdır. Maddi zarardan farklı olarak ekonomik kayıplarla değil, bireyin ruhsal dünyasında yarattığı olumsuz etkilerle ilgilidir. Bu zararların giderilmesi ise manevi tazminat yoluyla mümkün olabilir. MANEVİ ZARARIN TANIMI Manevi zarar, Türk Borçlar…
KAMU MALLARININ HACZİ VE ŞARTLARI Kamu mallarının haczi, devletin alacaklarını tahsil etmek için başvurduğu önemli bir yoldur. Kamu mallarının haczi süreci, alacaklı kurumun alacağına karşılık, borçlunun kamu mallarına el koyması anlamına gelir. Haciz, borçlu için ciddi sonuçlar doğurabilir ve mali durumunu olumsuz etkileyebilir. Bu nedenle, kamu mallarının haczi konusu, hem borçlular hem de alacaklılar için…
Tazminat davası, bir kişinin başka bir tarafından uğradığı zararın telafisi için başvurulan hukuki bir yol olarak tanımlanır. Bu süreç, maddi ve manevi tazminat davası olmak üzere iki ana kolda incelenir. Maddi tazminat, somut zararları kapsarken, manevi tazminat, duygusal ve psikolojik zararları içerir. Tazminat davalarının şartları ve çeşitleri, genellikle olayın karmaşıklığına ve yasal düzenlemelere göre değişiklik…
Devlet memurluğundan çıkarma cezası, kamu görevlileri için en ağır disiplin cezasıdır. Peki, bu cezanın verilme şartları nelerdir ve hangi durumlarda uygulanır? Kamu hizmetinde güveni sarsan davranışlar nelerdir? Bu yazımızda, devlet memurluğundan çıkarma cezasının ardındaki detayları ve sürecin nasıl işlediğini keşfedeceğiz. DEVLET MEMURLUĞUNDAN ÇIKARMA CEZASI NEDİR? Devlet memurluğundan çıkarma cezası, bir kamu görevlisinin belirli disiplin ihlalleri…
Devlet memurluğundan çekilmiş sayılma diğer bir deyişle müstafi sayılma, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda düzenlenen devlet memurlarına tanınan çekilme hakkının (istifa) yanında devlet memurunun icrai bir istifa hali olmaksızın istifa etmiş sayılacağı hallerden biri olarak düzenlenmiştir. Devlet memurluğundan çekilmiş sayılma halleri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun farklı maddelerinde düzenlenmiş olup işbu hallerden birinin gerçekleşmesi halinde…
Teşvik, devlet veya özel kuruluşlar tarafından belirli ekonomik, sosyal veya kültürel hedeflere ulaşmak amacıyla bireylere, şirketlere veya sektörlere sağlanan destek ve kolaylıkları ifade eder. Teşvikler, ekonomik büyümeyi hızlandırmak, işsizliği azaltmak, bölgesel kalkınmayı sağlamak ve toplumsal refahı artırmak gibi amaçlarla uygulanır. Bu destekler, finansal yardımlar, vergi indirimleri, kredi kolaylıkları, eğitim programları gibi çeşitli şekillerde sunulabilir. Bu…
Döner sermaye, kamu kurum ve kuruluşlarının, belirli bir hizmet veya mal üretimini gerçekleştirebilmek için işletme mantığıyla gelir elde etme amacını güden mali sistemidir. Döner sermaye, genellikle kamu hizmetlerinin finansmanında, özellikle de eğitim, sağlık ve kültür gibi alanlarda kullanılır. Bu sistem, hizmet sunumunun sürdürülebilirliğini sağlarken, kamu bütçesine ek bir yük getirmeden kaynak yaratmayı amaçlar. Bu makalede,…
Aday memurluk, Aday Memurların Yetiştirilmelerine İlişkin Genel Yönetmeliği 3. Maddesinde tanımlanmıştır. Madde 3/a : Aday Memur “İlk defa Devlet memurluğuna atanacaklar için uygulanacak” merkezi sınavı kazanarak temel, hazırlayıcı eğitim ve staja tabi tutulmak üzere herhangi bir kurum veya kuruluşa atananları ifade eder” denilmektedir. İdare hukuku avukatı iletişim ADAY MEMURLUK NEDİR? Aday Memurların Yetiştirilmelerine İlişkin Genel…
Doktorun aydınlatma yükümlülüğü, hastaya uygulanacak tedavi, riskler ve alternatifler hakkında anlaşılır ve kapsamlı bilgi verme zorunluluğudur. Bu yükümlülük, hastanın bilinçli onam verebilmesi için tıbbi müdahale öncesinde yerine getirilmelidir. Gündelik hayatta doktorlardan çok çeşitli ve birden fazla tedavi alınmaktadır. Bu bağlamda tüm tedavilerin kapsamının bir vatandaş olarak bilinmesinin mümkünatı yoktur. Tam olarak bu noktada “doktorun aydınlatma…
Türk hukukunda icra ve iflas hükümlerini içeren 2004 sayılı Kanun alacaklının alacağına kavuşması için birtakım düzenlemeler öngörmüştür. Bu kapsamda hukukumuza kabul edilen bir icra prosedürü bulunmaktadır ve bu icra prosedürü kapsamında borcunu ödeyemeyen borçlunun malları haczedilerek satılır ve böylece alacaklı alacağına kavuşur. Bu noktada aslolan husus, alacaklının alacağına kavuşmasıdır bu yüzden de kural olarak borçlunun…