İcra ve İflas HukukuİCRA YOLUYLA HACZEDİLEN MALIN SATIŞI VE İHALE SÜRECİ

İcra takibi sürecinde haciz işlemi, borçlunun malvarlığına geçici olarak el konulması anlamına gelir; ancak tek başına bu işlem alacaklının alacağını tahsil etmesini sağlamaz. Haciz edilen malın paraya çevrilmesi, yani satılarak gelir elde edilmesi gereklidir. Alacaklı aslında borçlunun malının kendisine verilmesini değil, o malın satışından elde edilecek parayı almayı hedefler. Bu satış süreci, icra müdürlüğü gözetiminde ve günümüzde çoğunlukla elektronik ortamda, açık artırma yoluyla gerçekleştirilir.

Bu yazıda, hacizli malların satışının nasıl yapıldığını, satış işleminin hangi usullere tabi olduğunu ve ihale sürecinin nasıl ilerlediğini ayrıntılı biçimde ele alacağız. Taşınır (movable) ve taşınmaz (immovable) malların satışındaki farklar, satış öncesi yapılması gereken işlemler (ör. kıymet takdiri), satış ilanlarının yayınlanması, ihaleye katılım koşulları ve satış sonrası haklar gibi konularda uygulamaya yönelik pratik bilgiler sunacağız.

İÇİNDEKİLER

1. SATIŞ SÜRECİNİN HUKUKİ TEMELİ – PARAYA ÇEVİRME İLKESİ

İcra hukukunun temel prensiplerinden biri “paraya çevirme ilkesi” olarak adlandırılır. Bu ilkeye göre alacaklı, borçluya ait hacizli malın kendisine aynen devredilmesini değil, o malın satılmasıyla elde edilecek para bedeli üzerinden alacağını tahsil eder. Başka bir deyişle, borçlunun haczedilen malları doğrudan alacaklıya verilmez; bu mallar açık artırma yoluyla nakde çevrilir ve satıştan elde edilen tutar alacaklıya ödenir.

Paraya çevirme ilkesi, yalnızca alacaklının bireysel tahsilini hedeflemez; aynı zamanda alacaklılar arasında adil bir paylaşım sağlanmasını ve malın piyasa değerinde satılmasını amaçlar. Bu yaklaşım sayesinde:

  • Hacizli malın değerinin çok altında elden çıkarılması önlenir.
  • Açık artırma yoluyla rekabet ortamı yaratılarak malın gerçek piyasa değeri ortaya çıkar.
  • Alacaklı alacağını daha yüksek oranda tahsil edebilirken, borçlu da malını değerine yakın bir bedelle satıldığı için nispeten daha az zararla karşılaşır.

Not: Borçlunun maaşı veya banka hesabı gibi parasal gelirleri, haciz konulduğunda doğrudan alacaklının tahsiline gider. Örneğin, maaş haczi veya banka hesabına haciz uygulandığında ayrıca bir satış işlemi yapılmasına gerek kalmadan, bu kaynaklardan doğrudan ödeme alınır. Paraya çevirme ilkesi ise borçlunun paraya çevrilmesi gereken menkul veya gayrimenkul malvarlığı değerleri için geçerlidir. Ayrıca kanunen haczedilemeyen mal ve haklar (örneğin borçlunun temel ev eşyaları gibi) hiçbir şekilde haczedilip satışa çıkarılamaz.

2. HACZEDİLEN MALLARIN SATIŞ TALEBİ VE SÜRELERİ

Haciz işlemi tamamlandığında, bu durum borcun tahsil olduğu anlamına gelmez. Alacaklının tahsilatı ancak haczedilen malların paraya çevrilmesi ile mümkün hale gelir. Bu nedenle hacizli malın satışının yapılabilmesi için icra dairesine (icra müdürlüğüne) satış talebinde bulunmak gerekir.

2.1. SATIŞ TALEBİNDE KİMLER BULUNABİLİR?

Geçmişte satış talebini yalnızca alacaklı yapabilirdi. Ancak 7343 sayılı Kanun ile İcra ve İflas Kanunu’nda yapılan değişiklik sayesinde artık borçlu da hacizli malların satılmasını talep edebilir. Yani güncel uygulamada, alacaklı ve borçlu haczedilen malın satışını isteme hakkına sahiptir.

Bu düzenleme borçluya, icra sürecinde pasif kalmanın ötesine geçerek borcun tasfiyesinde aktif rol alma imkânı tanımıştır. Borçlu, hacizli malının satışı talebinde bulunarak:

  • Borcun tamamını karşılayacak değer gördüğü malını satışa çıkartabilir, böylece diğer malları üzerindeki hacizlerin kaldırılmasını sağlayabilir.
  • İcra takibinin uzun süre devam etmesinden kaynaklanan baskıyı azaltabilir, malını satarak borcunu ödeyip ekonomik özgürlüğünü daha erken kazanabilir.

Borçlunun da satış talep edebilmesi, alacaklı yönünden de tahsil sürecini hızlandırıcı etki yapabilir. Borçlu satış sürecini başlatarak borcu daha kısa sürede kapatmaya çalışırken, alacaklı da uzun süre beklemeden alacağını tahsil etme imkânına kavuşabilir.

2.2. SATIŞ TALEBİ SÜRELERİ

Haczedilen malların satışı için talepte bulunma süresi, İcra ve İflas Kanunu’nda taşınır ve taşınmaz mallar bakımından aynı süre olarak belirlenmiştir. Genel kural olarak:

  • Alacaklı veya borçlu, haczin fiilen uygulandığı tarihten itibaren bir yıl içinde satış talebinde bulunmak zorundadır. (Süre, haciz kararının alındığı günden değil fiilen haczin yapıldığı günden başlar.)

Bu bir yıllık hak düşürücü süredir; icra müdürlüğü sürenin geçip geçmediğini re’sen (kendiliğinden) dikkate alır.

  • İstisnaî Hâller: Bazı durumlarda, satış talebi beklenmeden icra müdürü re’sen (kendiliğinden) satış kararı Örneğin değeri çabuk düşen, saklanması masraflı veya bozulabilecek nitelikte olan hacizli mallar için satış talebi olmasa da icra müdürlüğü hemen satışa karar verip malı açık artırmaya çıkarabilir. Bu uygulama, malın değer kaybetmesini veya depolama yüzünden gereksiz masraf oluşmasını engellemek amacıyla benimsenmiştir.

Örnek: Haczedilen mallar arasında canlı hayvanlar, bozulabilir gıda maddeleri veya ikinci el piyasa değeri hızla eriyen elektronik cihazlar varsa, icra dairesi bunların satışı için bir yıl beklemeden derhal satış işlemi yapabilir.

(Not: 2021 yılında yapılan kanun değişikliği ile taşınır mallar için de satış talebi süresi bir yıla çıkarılarak taşınmazlarla eşitlenmiştir. Önceden taşınır mallarda bu süre daha kısa idi. Bu değişiklik, uygulamada süre birliği sağlamıştır.)

2.3. SÜRESİNDE SATIŞ TALEBİNDE BULUNULMAMASININ SONUÇLARI

Haczedilen mal, yukarıda belirtilen bir yıllık süre içinde satışa konu edilmez (satış talebi yapılmaz) ise haciz kendiliğinden kalkar. Bu durumda, söz konusu mal üzerindeki haciz hükmü ortadan kalkar ve mal yeniden borçlunun serbest malvarlığı haline gelir. Alacaklı alacağını tahsil edebilmek için dilirse aynı mal üzerine yeniden haciz koydurmak zorundadır (yeni bir haciz işlemi başlatabilir).

Burada önemli bir nokta, haczin düşmesinin icra takibinin tamamen sona ermesi anlamına gelmediğidir. Haciz düştüğünde icra dosyası kapanmaz; alacaklı aynı takip dosyası içinde, gerekiyorsa başka malvarlıklarına haciz koyulmasını talep ederek takibe devam edebilir. Yalnızca, süresinde satış istenmediği için o mal üzerindeki hukuki güvence (haciz şerhi) ortadan kalkmış olur.

Önemli: Haczin düşmesi halinde alacaklının dosyayı yenileme hakkı saklıdır. Alacaklı, genel zamanaşımı süresi içinde dosyayı işlemsiz bırakmış olsa bile, düşen haciz yerine yeni bir haciz talebiyle takibi sürdürebilir. Bu yüzden, haczin düşmesi borçtan kurtuluş anlamına gelmez, sadece o mal üzerindeki kısıtlama kalkar. (Örneğin, süresinde satış istenmedi diye borçlu rehavete kapılmamalıdır.)

3. KIYMET TAKDİRİ NEDİR VE NASIL YAPILIR?

Haczedilen malların satışa çıkarılabilmesi için öncelikle bu malların piyasa değerinin tespiti, yani kıymet takdiri yapılması zorunludur. Kıymet takdiri, satış sürecinin sağlıklı işlemesi açısından kritik bir aşamadır; çünkü açık artırmada başlangıç fiyatı ve asgari kabul edilebilir bedel bu değer tespiti ile belirlenir.

3.1. KIYMET TAKDİRİNİN AMACI VE HUKUKİ DAYANAĞI

İcra ve İflas Kanunu uyarınca, haczedilen malın değerine yakın bir bedelle satılmasını sağlamak için satış öncesinde kıymet takdiri yapılması gerekir. Kanun, özellikle taşınmaz malların değer tespiti konusunda ayrıntılı hükümler içermektedir.

Amaç, ne alıcının ne de alacaklının haksız kazanç sağlamaması için malın gerçek değerine yakın bir takdir fiyatı belirlemektir. Bu sayede hem malın çok düşük bir bedelle elden çıkarılması önlenir, hem de açık artırmada yüksek teklif gelmezse bile en azından belirli bir taban değer oluşur.

3.2. TAŞINMAZ MALLARDA KIYMET TAKDİRİ

Hacizli bir taşınmaz mal (ör. ev, arsa, işyeri) satışa çıkarılmadan önce icra dairesince bilirkişi görevlendirilerek değer tespiti yaptırılır. Taşınmaz mallarda kıymet takdiri süreci genel olarak şu adımlarla yürür:

  • Bilirkişi İncelemesi: İcra müdürlüğünün görevlendirdiği bağımsız ve uzman bilirkişi, taşınmazın bulunduğu yerde inceleme yapar. Gerekirse tapu kayıtları, belediye rayiçleri gibi belgelere de bakar.
  • Değerin Belirlenmesi: Bilirkişi, taşınmazın konumu, büyüklüğü, niteliği, imar durumu, piyasa koşulları ve benzer emsal satış fiyatlarını dikkate alarak bir piyasa değeri
  • Gerekçeli Rapor: Bilirkişi ulaştığı değer sonucunu, dayandığı tüm verilerle birlikte bir rapor halinde icra dairesine sunar. Raporda taşınmazın özellikleri ve nasıl bir yöntemle bu değere ulaşıldığı ayrıntılı şekilde açıklanır.

İcra müdürü, bilirkişiye rapor hazırlarken dikkat edilmesi gereken noktaları (örneğin tapu kaydındaki ipotek, haciz, irtifak hakları gibi takyidatları) bildirir. Bilirkişi raporu bu hususları da göz önünde bulundurarak değerlendirme yapar.

3.3. BİLİRKİŞİ RAPORUNUN TEBLİĞİ VE İTİRAZ HAKKI

Kıymet takdiri tamamlandıktan sonra hazırlanan bilirkişi raporu hem alacaklıya hem borçluya tebliğ edilir. Tebliğ, ilgililerin hak kaybına uğramaması için yasal bir zorunluluktur.

Raporun taraflara ulaşmasının ardından, itiraz etmek isteyen olursa tebliğden itibaren 7 gün içinde icra mahkemesine başvurarak rapora itiraz edebilir. Eğer rapor, usulüne uygun olarak tebliğ edilmezse (örneğin borçluya hiç ulaşmadıysa) bu durumda 7 günlük itiraz süresi işlemeye başlamaz; taraf, rapordan haberdar olduğu andan itibaren 7 gün içinde itiraz edebilir.

4. KIYMET TAKDİRİNE İTİRAZ

Kıymet takdiri raporu, haczedilen malın satışında esas alınacak muammen değeri (tahmini değeri) belirlediği için hem alacaklı hem borçlu yönünden büyük önem taşır. Bu nedenle rapor hatalı, eksik ya da gerçek dışı ise tarafların buna itiraz etme hakkı vardır.

İtiraz Süresi ve Usulü: Kıymet takdiri raporuna itiraz, İcra ve İflas Kanunu uyarınca icra mahkemesine şikâyet yoluyla yapılır. Taraflar raporun tebliğinden itibaren 7 gün içinde itiraz dilekçesi verebilir.

  • Eğer rapor hiç tebliğ edilmemişse veya usulsüz tebliğ edilmişse, 7 günlük süre işlemeye başlamaz. Bu durumda taraf, raporu ne zaman öğrendiyse o tarihten itibaren 7 gün içinde itiraz hakkını kullanabilir.

Kimler İtiraz Edebilir:

  • Borçlu, eğer malının değerinin düşük takdir edildiğini düşünüyorsa rapora itiraz edebilir.
  • Alacaklı, belirlenen değerin çok düşük olması nedeniyle alacağının karşılanamayacağı endişesiyle itiraz edebilir.
  • Haciz dosyasında hak sahibi üçüncü kişiler (örneğin ipotek alacaklısı gibi öncelikli alacaklılar) da kendi haklarının zedelenmemesi için kıymet takdirine itiraz edebilir.

İtiraz Gerekçeleri: Kıymet takdiri raporuna yapılacak itirazlar genellikle şu nedenlerle olur:

  • Takdir edilen değer piyasa gerçeklerine göre çok düşük veya fahiş şekilde yüksekse,
  • Rapor yüzeysel hazırlanmış, gerekçeleri yetersiz veya teknik hatalar içeriyorsa,
  • Bilirkişinin uzmanlığı veya tarafsızlığı konusunda ciddi şüpheler varsa,
  • Malın hukuki durumu (üzerindeki ipotek, haciz, şerh gibi kayıtlar) göz ardı edilmişse,
  • Tebligat usulüne uygun yapılmadığından tarafların savunma hakkı ihlal edilmişse.

Mahkemenin İncelemesi: İcra mahkemesi itirazı evrak üzerinden inceleyebileceği gibi gerekli görürse duruşma açabilir. Hatta bazen mahkeme, itirazı yerinde bulursa yeni bir bilirkişi atayarak malın değerlemesini tekrar yaptırabilir.

  • İtiraz haklı bulunursa mevcut kıymet takdiri raporu iptal edilir ve yerini yeni rapor alır (satış süreci yeni rapora göre yürür).
  • İtiraz reddedilirse rapor kesinleşir ve satış işlemleri itiraz edilen rapordaki değer üzerinden devam eder.

Not: Kıymet takdiri kesinleşmeden haczedilen malın satışı yapılamaz. Ayrıca, kıymet takdirindeki bariz bir eksiklik veya hata, satış tamamlandıktan sonra bile ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürülebilir (örneğin çok eski bir takdir değeriyle satış yapılmışsa alıcılar itiraz edebilir).

5. SATIŞ İLANI VE İHALE HAZIRLIKLARI

5.1. SATIŞ İLANININ HAZIRLANMASI VE İÇERİĞİ

Kıymet takdiri kesinleştikten sonra, icra dairesi satışın yapılabilmesi için bir satış ilanı hazırlar. Satış ilanında yasal olarak yer alması gereken bazı önemli bilgiler şunlardır:

  • Satışa konu malın cinsi, türü ve önemli nitelikleri (örneğin bir araç ise marka-model, taşınmaz ise adres, yüzölçümü gibi),
  • Kıymet takdirine göre belirlenen değeri (tahmini değeri),
  • Malın bulunduğu yer (nerede görülebileceği veya teslim edileceği),
  • Artırmanın (ihalenin) yapılacağı tarih ve saat aralığı,
  • Satışın elektronik ortamda açık artırma suretiyle (e-İhale yoluyla) yapılacağı bilgisi.

İcra müdürlüğü satış ilanını hazırlarken hem alacaklı hem borçlunun menfaatini gözetecek şekilde hareket eder. İlanda mal hakkında yanıltıcı olmayan, yeterli seviyede açıklayıcı bilgilere yer verilir. Özellikle taşınmaz satışlarında tapu kaydındaki önemli bilgiler (ipotek, haciz gibi) ve artırma şartnamesinin nasıl görülebileceği belirtilir.

5.2. ELEKTRONİK SATIŞ PORTALI (E-SATIŞ) VE İLANIN YAYINLANMASI

İcra yoluyla satış işlemlerinde ilanların yayımlandığı resmî elektronik platform, Adalet Bakanlığı’na bağlı e-Satış Portalı’dır. Tüm icra ihaleleri için bu sistemin kullanılması kanunen zorunludur.

Satış ilanı, e-Satış Portalı üzerinden elektronik ortamda yayınlanır ve artırma (ihale) sona erene kadar portalda erişime açık kalır. İlgililer, bu portal üzerinden satış ilanının detaylarını inceleyebilir.

🔗 Resmi e-Satış Portalı: esatis.uyap.gov.tr

Ayrıca gerekli görülürse ilan, Basın İlan Kurumu aracılığıyla ilan.gov.tr platformunda veya uygun görülürse yerel/ulusal gazetelerde de yayımlanabilir. İcra müdürlüğü, ilanı hangi ek mecralarda yayınlayacağına, satışın sağlıklı ve şeffaf biçimde gerçekleşmesine hizmet edecek şekilde karar verir.

Not: İlanın elektronik ortamda yayımlanması icra dairesinin takdirine bırakılmamıştır, kanunen zorunludur. E-Satış portalında yayınlanan ilanlara ek olarak adliyelerin ilan panolarında duyuru yapılması da uygulamada sıkça görülür.

5.3. SATIŞ İLANI SÜRESİ

Satış ilanı, artırmanın başlayacağı tarihten en az 15 gün önce ilan edilmelidir. İlanın, açık artırma (e-ihale) başlangıç tarihinden makul bir süre önce yapılması, daha fazla ilgilinin haberdar olmasını ve ihaleye katılımın artmasını sağlamayı amaçlar.

Özetle satış ilanı, açık artırmanın başlangıç gününden en az 15 gün evvel e-Satış portalında yayımlanmış olmalıdır. Bu süre kuralı hem taşınır hem taşınmaz mallar için geçerlidir. Taşınmaz mallarda uygulamada ilan süresi fiilen daha uzun olabilmektedir (birinci ihale tarihinden bir ay önce ilan gibi), ancak kanuni asgari süre 15 gündür.

İlan bir kere yayımlandıktan sonra, ihale bitimine kadar e-Satış sisteminde erişime açık kalır. Böylece satış süreci boyunca herkes malın ilanını inceleme fırsatı bulur. Gerek duyulursa (örneğin mal çok değerliyse veya alıcı kitlesine ulaşmak için) ilan metni gazetede de çıkabilir. Ancak elektronik ilan yapılması şartı değişmez.

5.4. MÜKELLEFİYETLER LİSTESİ

Taşınmaz malların satışında, icra dairesi satış öncesinde taşınmaz üzerindeki yükümlülükleri gösteren bir mükellefiyetler listesi hazırlar. Bu listede ilgili taşınmazın tapu kaydındaki tüm önemli kayıtlar detaylı olarak belirtilir. Örneğin listede:

  • Haciz şerhleri (hangi alacaklılar tarafından haciz konulduğu),
  • İpotek hakkı varsa alacaklı ve miktarı,
  • İrtifak hakları (kullanım hakkı, üst hakkı vs.),
  • Varsa diğer sınırlayıcı takyidatlar (örneğin şerhler, ipotek benzeri haklar)

yer alır. Mükellefiyetler listesi borçluya ve haciz koyduran alacaklılara tebliğ edilir. Tebliğden itibaren 3 gün içinde listede yazılanlara itiraz edilebilir. İtiraz olmaz ya da itirazlar sonuçlandırılıp reddedilirse liste kesinleşir. Kesinleşmiş mükellefiyetler listesi, taşınmaz ihalesini kazanan kişinin taşınmazı hangi yükümlülüklerle devralacağını gösterir. (Örneğin, taşınmaz üzerindeki ipotekler ihale alıcısını bağlamaya devam edecek mi, listede yazar.)

5.5. ARTIRMA ŞARTNAMESİ

İcra dairesi ihaleye ilişkin koşulları içeren bir artırma şartnamesi hazırlar. Artırma şartnamesi, ihaleye katılacak herkesin uyması gereken kuralları ve satışın şartlarını düzenleyen belgedir. Şartnamede özellikle:

  • İhaleye katılım için gerekli belgeler (ör. kimlik, vekil ise vekaletname vb.),
  • Teminat oranı ve yatırma şekli (genelde %10 oranında ve nakit veya banka teminat mektubu),
  • Satış bedelinin ödeme süresi ve yöntemi (ihale sonrası kaç gün içinde ödeme yapılacağı),
  • Elektronik ortamda teklif verme ve artırma kuralları,
  • Satışa ilişkin vergi, harç ve masrafların kimin tarafından ödeneceği (genelde damga vergisi, KDV, tapu harcı gibi masraflar alıcıya aittir)

gibi hususlar yer alır.

Artırma şartnamesi, ihaleye çıkarılacak malın satış koşullarını hukukî olarak bağlayıcı şekilde ortaya koyar. İhaleye katılacak kişiler şartnameyi önceden inceleyip şartlarını kabul etmiş sayılırlar. Böylece daha sonra “ben bunu bilmiyordum” deme imkânları olmaz.

İCRA YOLUYLA HACZEDİLEN MALIN SATIŞI VE İHALE SÜRECİ

İCRA YOLUYLA HACZEDİLEN MALIN SATIŞI VE İHALE SÜRECİ

6. İHALE VE AÇIK ARTIRMA SÜRECİ

6.1. SÜRELER VE GENEL ESASLAR

Kıymet takdirinin kesinleşmesinin ardından icra dairesi satış ilanını yayınlar ve belirtilen tarihte ihale süreci başlar. İcra ihaleleri, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP)’a entegre e-Satış Portalı üzerinden tamamen elektronik ortamda gerçekleştirilmektedir. 7343 sayılı Kanun ile yapılan düzenleme sonrası fiziki ihale usulü bırakılarak elektronik açık artırma sistemine geçilmiştir.

Satış ilanında belirtilen tarih ve saat geldiğinde artırma başlar ve yasal olarak 7 gün süreyle açık kalır. Bu süre boyunca sistem üzerinden teklifler verilebilir (birinci artırma dönemi). İlgililer, ilanda yazılı süre boyunca istedikleri zaman e-ihale sistemine girerek teklifte bulunabilirler (gece gündüz 7/24 teklif imkanı vardır).

Birinci Artırma: İlan edilen birinci artırma süresi sonunda geçerli bir teklif oluşursa ihale bu ilk artırma dönemi sonunda sonuçlanır. Eğer birinci artırmada geçerli bir teklif çıkmazsa (örneğin teklif veren olmadıysa veya verilen teklifler yasal asgari bedelin altında kaldıysa) satış gerçekleşmez ve ikinci artırma sürecine geçilir.

İkinci Artırma: İlk artırmada satış yapılamazsa, icra dairesi en geç bir ay içinde ikinci bir artırma tarihini belirleyip yeniden ilan eder. İkinci artırma da yine 7 gün süreyle elektronik ortamda açık kalır ve ilk artırma ile aynı kurallara tabidir. İkinci artırma sonunda geçerli teklif varsa mal o teklifi verene ihale edilir; ikinci artırmada da alıcı çıkmaz veya gerekli şartlar oluşmazsa satış işlemi düşer.

Teklif Sırasında Uzatma Kuralı: E-ihale sistemi, açık artırmanın son anlarında haksız rekabet olmaması için otomatik uzatma özelliğine sahiptir. Şöyle ki; açık artırmanın bitimine son 10 dakika kala yeni bir teklif verilirse, sistem ihale süresini 3 dakika daha uzatır. Yine son uzatılan sürenin son 10 dakikası içinde bir teklif gelirse, tekrar 3 dakika eklenir. Bu şekilde teklifler geldikçe uzatma devam eder ancak toplam uzatma süresi en fazla 1 saat olabilir (Adalet Bakanlığı bu süreyi artırıp azaltabilir veya tamamen kaldırabilir). Bu uygulama, son anda düşük bir teklifle malın gitmesini önlemek ve gerçekten en yüksek bedeli bulmayı sağlamaktır.

Gizlilik ve Güvenlik: Elektronik ihalede teklif veren kişilerin kimlik bilgileri gizlidir. Sistemde, artırma devam ederken kim ne kadar teklif vermiş göremezsiniz; sadece verilen rakamlar görünür ancak kimin verdiği anonim kalır. Böylece şeffaf ama katılımcıları baskıdan koruyan güvenli bir ortam sağlanır.

Not: İcra ihaleleri adlî tatil döneminde de yapılır. Adlî tatil (yıllık adliye tatili) Temmuz sonundan Ağustos sonuna kadar sürer. Ancak icra daireleri ve ihaleler kanunen tatilden etkilenmez. Örneğin bir taşınmazın ihalesi 10 Ağustos’ta bitiyorsa, sadece adli tatilde diye ertelenmez; belirtilen tarihte e-ihale sona erer. (İcra mahkemeleri de şikayet ve itirazları görmeye devam eder; icra birimleri fiilen tatil yapmaz. Detaylı bilgi için bkz. Adli tatilde görülen davalar.)

Açık artırma sonunda en yüksek teklifi veren, ihaleyi kazanan kişi (ihale alıcısı) olur. Ancak bu, malın hemen teslim edildiği anlamına gelmez – ihalenin geçerli olabilmesi için bazı asgari şartlar vardır (aşağıda 6.2’de açıklanmıştır) ve ayrıca ihalenin kesinleşmesi gerekir (bkz. 8.1).

6.2. ARTIRMA BEDELİNİN GEÇERLİLİK ŞARTLARI

Elektronik ortamda yapılan icra ihalelerinde, bir mal için en yüksek teklifi vermek tek başına o malı almaya hak kazanmak için yeterli değildir. Verilen teklifin geçerli sayılarak satışın yapılabilmesi için kanunen aranan üç koşulun birlikte sağlanması gerekir:

  • %50 Kuralı: Teklif edilen bedel, malın belirlenen kıymet takdiri değerinin en az %50’sine ulaşmalıdır. Örneğin kıymeti 100.000 TL olan bir mal için en az 50.000 TL teklif verilmiş olmalıdır; bu rakamın altındaki teklifler en yüksek olsa bile yasal olarak satışa yeterli sayılmaz.
  • Rüçhanlı Alacaklar Kuralı: Teklif bedeli, o mal üzerinde hakkı olan rüçhanlı (öncelikli) alacakların toplamını aşmalıdır. Örneğin hacizli mal bir taşınmaz ise ve üzerinde 30.000 TL ipotek alacağı varsa, teklif en az ipotek bedelini karşılamalıdır. Bu kural, mal üzerinde öncelikli hakkı bulunan alacaklıların haklarını korumak içindir.
  • Masraflar Kuralı: Teklif bedeli, satış ve paylaştırma masraflarını da karşılayacak düzeyde olmalıdır. İcra dairesi satış ilanında yaklaşık masraf tutarını belirtir. Teklif, bu masrafları çıkarttıktan sonra alacaklılara pay bırakacak kadar yüksek olmalıdır.

Bu üç koşul sağlanmadan ihale sonuçlanmış sayılmaz. Diyelim ki 100.000 TL değer biçilen bir mal için en yüksek teklif 45.000 TL oldu – %50 kuralı sağlanmadığı için satış yapılamaz ve ikinci artırmaya gidilir. Ya da teklif %50’yi aştı ama mal üzerinde 60.000 TL ipotek varsa ve teklif 55.000 TL’de kaldı – rüçhanlı alacak kuralı sağlanmadığı için ihale gerçekleşmez.

6.3. ARTIRMAYA KATILMAK İÇİN TEMİNAT ŞARTI

İcra ihalelerine katılmak isteyen herkesin, teklif vermeden önce teminat yatırması zorunludur. Bu uygulama, ciddi alıcılar ile sözde alıcıları ayırt etmek ve ihalenin ciddiyetini sağlamak amacı taşır.

Teminat Miktarı: İhaleye girmek isteyen kişi, satışa çıkarılan malın tahmin edilen değerinin %10’u oranında teminat yatırmak zorundadır. Örneğin malın muhammen değeri 200.000 TL ise 20.000 TL teminat ödenmelidir. Teminat, icra dairesinin banka hesabına nakit olarak yatırılabileceği gibi, aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu da verilebilir. Teminat yatırılmadan sistem üzerinden teklif verme fonksiyonu açılmaz.

Teminat Muafiyeti: Kanun, bazı özel durumlarda teminat yatırma zorunluluğunu kaldırmıştır. Şu kişiler teminat ödemeden ihaleye katılabilir:

  • Satışı talep eden alacaklı, alacak miktarı teklifte gereken teminat tutarını karşılıyor ise ayrıca para yatırmaz.
  • Ortaklığın giderilmesi davalarında, satışa konu payın maliki olan ortaklar kendi payları için teminat yatırmadan ihaleye katılabilirler.

Bu kişiler ihaleden önceki iş günü mesai bitimine kadar icra dairesine yazılı başvurup teminattan muafiyet talep etmelidir. Örneğin alacaklı, 100.000 TL alacağı için haciz yaptırmışsa ve malın değeri 80.000 TL ise zaten teminat tutarını (8.000 TL) karşılayacak bir alacağı vardır; dilekçe vererek teminat yatırmadan ihaleye katılabilir. Benzer şekilde, bir taşınmazın ortak satışında hissedar olan taraf kendi malı için teminat aranmadan artırmaya girebilir. (Ortak satış süreçleri için bkz. Ortaklığın Giderilmesi Davası.)

Borçlunun İhaleye Girmesi: Borçlu, kendi hacizli malının satışına teklif vererek katılamaz. İcra ve İflas Kanunu’na göre borçlu, eşi, usul ve füruu (üstsoy-altsoy yakın akrabaları) kendi mallarının icra ihalesine giremeyecektir. Bu yasak, borçlunun mallarını ucuza kendisinin satın alarak borcunu eksik ödemesini önlemek için getirilmiştir.

Teminat sistemi, ihalede gerçekten satın alma niyeti olanların yarışmasını sağlar. Teminat yatıran kişinin ihale sonucunda alıcı olmaması halinde teminatı iade edilir. İhale üzerinde kaldığı halde yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyenlerin teminatı ise Hazine’ye gelir yazılır.

7. İHALE SÜRECİ NASIL İŞLER?

Haczedilen malların satış süreci, artık tamamen elektronik ihale yöntemiyle işlemektedir. 7343 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası, icra satışları UYAP sistemine entegre Elektronik Satış Portalı üzerinden yürütülmektedir. İhale sürecinin adımlarını özetleyelim:

  • İhalenin Başlaması: İlan edilen tarih ve saatte e-ihale açılır. Portal üzerinden malın satış sayfası 7 günlük süre için erişime açılmıştır.
  • Tekliflerin Verilmesi: İhaleye katılma şartlarını (teminat vb.) yerine getiren herkes, sistemde belirtilen asgari artış adımına uyarak teklif verebilir. Sistem genelde bir artırma aralığı belirler (muhammen değerin binde 5’i ve en az 1.000 TL gibi). Verilen her teklif, bir önceki tekliften belirli bir asgari fark kadar yüksek olmalıdır.
  • Teklifin Geri Çekilememesi: En yüksek teklifi vermiş olan kişi, başka biri daha yüksek teklif verene kadar teklifini geri alamaz ve yatırdığı teminatı çekemez. İhale boyunca en üst teklif sahibi, bu sorumluluğu taşır.
  • Uzatma Süresi: Yukarıda açıklandığı gibi, son 10 dakikada teklif gelirse sistem otomatik uzatma yapar (max +1 saat).
  • İhalenin Sonuçlanması: Süre bitiminde en yüksek geçerli teklifi veren ihale alıcısı olmaya hak kazanır. Sistem elektronik ortamda bir satış tutanağı oluşturur ve kazananı ilan eder.
  • Tutanak ve Bildirim: İcra müdürlüğü, e-ihale bitiminde derhal bir tutanak düzenleyerek ihalenin sonucunu ve kazananın bilgilerini kayda geçirir. Bu tutanak hem UYAP üzerinden hem de fiziken dosyaya konur. Alıcı ve taraflara sonuç bildirilir.

Elektronik satış süreci bu şekilde şeffaf, hızlı ve güvenli bir şekilde ilerler. İhale sonucunda ortaya çıkan satışın kesinleşmesi ve malın devri ise ayrıca bazı prosedürlere tabidir (aşağıda bölüm 8 ve 9’da anlatılmıştır).

8. İHALENİN KESİNLEŞMESİ VE FESHİ (İPTALİ)

8.1. İHALENİN KESİNLEŞMESİ

Açık artırma sonunda en yüksek teklifi veren kişi ihale alıcısı olur. Ancak satışın tamamlanması için ihalenin kesinleşmesi gerekir. İhale kesinleşmeden mal teslim edilmez ve resmi sicile (tapu gibi) alıcı adına tescil yapılmaz.

İhalenin kesinleşmesi için kanunen, ihale tarihinden itibaren 7 günlük yasal bekleme süresi öngörülmüştür. Bu 7 gün içinde ihalenin usulüne aykırı yapıldığını düşünen ilgililer (borçlu, alacaklı veya diğer hak sahipleri) icra mahkemesine başvurarak ihalenin feshi talebinde bulunabilir. Eğer 7 gün içinde böyle bir başvuru yapılmazsa veya yapılan başvuru mahkemece reddedilirse, süre bitiminde ihale kesinleşir.

İhale kesinleştikten sonra icra müdürlüğü alıcıya resmi ihale kesinleşme belgesini verir ve malın devir işlemleri başlayabilir.

Not: İhalenin feshi talebi, ihale bedelinin yatırılması yükümlülüğünü ertelemez. Yani bir kişi ihalenin feshi için mahkemeye başvurmuş olsa dahi, ihaleyi kazanan alıcı yasal ödeme süresinde bedeli ödemek zorundadır. Fesih davası olduğu gerekçesiyle ödeme ihmal edilirse teminat yanar.

8.2. İHALENİN FESHİ VE BAŞVURU SÜRECİ

İcra ihalesinin kanuna aykırı yapıldığını iddia eden kişiler, satışın iptali için icra mahkemesine şikâyet yoluyla başvurabilirler. İhalenin feshi talebinde bulunabilecek kişiler şunlardır:

  • Borçlu,
  • Alacaklı,
  • Taşınmazın tapu kaydında hakkı olan üçüncü kişiler (ipotek alacaklısı, intifa hakkı sahibi vs.),
  • İhaleye girip teklif veren herhangi bir istekli (bu kişiler fesih başvurusu yapabilmek için nispi harcı yatırmak zorundadır).

Fesih talebinde bulunan kişi, ihalede yapılan usulsüzlük nedeniyle menfaatinin zarar gördüğünü ortaya koymalıdır. Yani her hatalı işleme karşı herkes fesih isteyemez; başvurucu, o usulsüzlük yüzünden doğrudan etkilenmiş olmalıdır.

Başvuru Süresi: Normalde ihale feshi şikâyeti, ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde yapılmalıdır. Ancak bazı durumlarda bu süre, hatanın sonradan öğrenilmesine göre işlemeye başlar:

  • Eğer satış ilanı ilgiliye tebliğ edilmemiş veya usulsüz tebliğ edilmişse, ilgilinin ilanı gerçekte öğrendiği tarihten itibaren 7 gün sayılır.
  • İhaleye fesat karıştırılması gibi durumlarda, bu durumun öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içinde fesih istenebilir.

Her halükarda ihalenin feshi, ihale tarihini takip eden en geç 1 yıl içinde istenebilir; 1 yıl geçtikten sonra (tescil yapılmış olsa bile) ihalenin iptali talep edilemez.

8.3. FESİH SEBEPLERİ VE YARGILAMA

İhalenin feshi davası (şikâyeti), icra mahkemesi tarafından ivedilikle ve basit yargılama usulüyle görülür. Mahkeme genelde tek celsede incelemeyi bitirmeye çalışır çünkü satış konusu malın akıbeti belirsizlikte kalmamalıdır.

Kanunda ve yargı kararlarında sıkça görülen ihalenin feshi sebeplerinden bazıları şunlardır:

  • Satış İlanının Usulsüzlüğü: İlan gerekli kişilere tebliğ edilmediyse veya yasal süreler uygun değilse,
  • Kıymet Takdirinin Eskiliği: İhale yapılırken dayanak alınan kıymet takdiri çok eski ise (örneğin yıllar önce yapıldıysa) ve malın değeri değişmişse,
  • İhalenin Usulsüz Yapılması: İhalenin ilan edilen gün ve saat dışında yapılması, gizli yapılması gibi açık aykırılıklar,
  • Yanıltıcı Bilgi: Alıcının ihaleye girerken taşınmazın durumu hakkında yanlış bilgilendirilmesi (örneğin üzerinde ağır bir takyidat gizlenmişse),
  • İhaleye Fesat Karıştırılması: Tehdit, baskı, danışıklı teklif gibi hileli işlemlerle gerçek rekabetin engellenmesi.

Mahkeme, şikâyeti haklı bulursa ihaleyi fesheder; haksız bulursa reddeder. Şikâyet kötü niyetle yapıldıysa ve reddedilirse şikâyet eden, ihale bedelinin %10’u oranında para cezasına mahkûm edilebilir (bu tutar alıcıya tazminat olarak ödenir). Ancak süreyi kaçırmak gibi şekilsel nedenle reddedilen başvurularda bu ceza uygulanmaz.

İhalenin feshedilmesi halinde, alınan ihale kararının tüm sonuçları iptal edilir. İhale alıcısı malı teslim almışsa geri vermek zorunda kalır. Ödediği parayı faizleriyle birlikte geri alır. Alıcı, malı kullanmışsa bu kullanımdan dolayı borçluya ecrimisil (haksız kullanım tazminatı) ödemez; ancak maldan elde ettiği kira, gelir gibi kazançlar varsa onları iade etmelidir. Ayrıca mal için yaptığı zaruri veya faydalı masrafları (örneğin tamirat, vergi ödemesi gibi) borçludan talep edebilir.

9. SATIŞIN GERÇEKLEŞMESİ VE TAPU TESCİL SÜRECİ

Elektronik açık artırma sonucunda geçerli en yüksek teklifi veren kişi ihaleyi kazanmış olur. İhalenin kanunen kesinleşmesiyle birlikte, satış işleminin tamamlanması için gerekli adımlar atılır. Satışın başarıyla gerçekleşip malın mülkiyetinin alıcıya geçebilmesi için aşağıdaki süreç tamamlanır:

  1. Satışın Kesinleşmesi: İhale bittikten sonra icra müdürlüğü derhal bir ihale tutanağı düzenler ve sonucu ilan eder. Bu aşamada henüz mülkiyet geçmez. Yukarıda belirtildiği gibi 7 günlük fesih şikâyeti süresi beklenecek, şikâyet yoksa veya sonuçlanınca ihale kesinleşmiş sayılacaktır. İhalenin kesinleştiği, icra dosyasına konulan kesinleşme şerhi ile belgelenir.
  2. Bedelin Ödenmesi: İhaleyi kazanan alıcı, ihale bedelinin tamamını icra dairesinin belirttiği süre içinde nakden ve peşin ödemek zorundadır. Uygulamada bu süre genellikle ihale kesinleşmesinden sonra başlar ve icra müdürü tarafından en fazla 10 gün kadar süre verilir. Tek seferde ve eksiksiz ödeme şarttır – taksitlendirme yapılamaz.

Eğer alıcı, süresi içinde ihale bedelini ödemezse satış hükümsüz kalır (ihale düşer). Bu durumda yatırdığı teminat bedeli Hazine’ye gelir kaydedilir (yanar) ve mal yeniden satışa çıkarılır. Bu kural, ihaleye katılımda ciddiyeti sağlamak içindir.

  1. Tapu Tescili (Taşınmazlarda): Satış konusu mal bir taşınmaz ise, ihale kesinleşip bedel ödendikten sonra icra müdürlüğü tarafından alıcı adına resmî satış belgesi (icra satış kesinleşme belgesi) düzenlenir. Bu belge ile birlikte tapu müdürlüğünde tapu tescil işlemi yapılır. İcra dairesi, ilgili tapu siciline müzekkere yazarak taşınmazın alıcı adına tescilini ve varsa haciz/ipotek gibi kısıtlamaların kaldırılmasını sağlar.

Tescil işlemi tamamlandığında taşınmazın mülkiyeti yeni alıcıya geçmiş olur. Taşınmaz üzerindeki eski hacizler ve borçluya ait ipotekler (kanunen devam edecek olanlar hariç) tapu sicilinden terkin edilir. İhale alıcısı, taşınmazın sahibi sıfatıyla tapuda kayıtlanır.

Not: Taşınmaz satışlarında ihale alıcısından genellikle damga vergisi ve KDV tahsil edilir. İhale sonucu taşınmaz devri, Katma Değer Vergisi Kanunu gereği KDV’ye tabi olabilir (istisnaları vardır). Ayrıca alıcı tapu harcı ödeme yükümlüsü de olabilir. Bu vergiler ödenmeden tapu tescili yapılamaz.

9.1. SATIŞ BEDELİNİN ÖDENMESİ VE DAĞITILMASI

İcra ihalesi kesinleşip alıcı satış bedelini tam olarak ödedikten sonra, icra dairesi elde edilen satış bedelini dosya kapsamında paylaştırır. Birden fazla alacaklının bulunduğu durumlarda, bu paylaştırma ayrı bir aşamadır ve belirli öncelik kurallarına tabidir:

Öncelikle Karşılanan Masraflar: Satış bedelinden ilk önce satışın yapılması ve paranın paylaştırılması için yapılan masraflar kesilir. Örneğin ilan giderleri, ekspertiz ücreti, ihale pulu, tellâliye ücreti gibi yasal giderler öncelikle tahsil edilir. Ayrıca takip nedeniyle yapılmış harç ve haciz masrafları da öncelikli olarak kasaya alınır.

Alacaklılara Ödeme (Sıra Cetveli): Masraflar çıkarıldıktan sonra kalan tutar, alacaklılar arasında paylaştırılır. İcra müdürlüğü bu amaçla bir sıra cetveli düzenler. Sıra cetvelinde alacaklılar kanuni öncelik durumlarına göre listelenir:

  • Rüçhanlı alacaklılar (örneğin ipotek alacaklısı) ilk sırada pay alır. Öncelikli alacaklar, satış bedelinden kendi alacaklarını tercihen tahsil ederler.
  • Kalan tutar olursa diğer alacaklılara alacak miktarları oranında pay verilir.
  • Eğer alacaklılar arasında sıralama veya paya itiraz eden olursa, sıra cetveline karşı dava yoluna gidebilirler (ayrı bir hukuki süreçtir).

Borçluya Artan Paranın İadesi: Satış bedeli tüm alacakları karşılayıp halen artırıyorsa, bu bakiye tutar borçluya geri verilir. Örneğin malın satışı sonucu 300.000 TL elde edildi, tüm alacaklar ve masraflar toplam 250.000 TL idi, geriye kalan 50.000 TL borçluya ödenir. Bu, borçlunun hakkını korumak için kanunda öngörülmüş bir kuraldır – icra takibi borçtan fazlasını almayı amaçlamaz, amaç alacaklının alacağını almaktır. Borçlunun fazladan malvarlığı değeri, satış sonrası kendisine iade edilir.

Önemli: Satış bedeli tüm alacaklıları tamamen tatmin edemeyecek kadar düşük kalmışsa (örneğin çok sayıda alacaklı var ve sıra cetveline göre bazılarına ödeme yapılamıyor), bu durumda ödenemeyen kısım için takip devam eder. Alacaklılar kalan alacaklarını tahsil için borçlunun başka malvarlığı olup olmadığını araştırabilir veya gerekirse yeni hacizler talep edebilir. Ancak ilgili mal yönünden dosya kapanmış olur.

Sonuç olarak, haczedilen malın satışından elde edilen para uygun biçimde dağıtıldıktan sonra icra takibi de sonuçlanmış olur. Alacaklı alacağını alabildiği ölçüde tatmin olur, borçlu da borcundan kurtulur. Artan para borçluya verilerek dosya kapatılır (icra dosyası sonlandırılır). Böylece icra takibinin mal satışına ilişkin aşaması tamamlanmış olur.

SIKÇA SORULAN SORULAR

Haczedilen Malın Satışı Ne Kadar Sürer?

Haczedilen bir malın satış süresi, haczin yapıldığı tarihten açık artırmanın bitimine kadar geçen aşamaları kapsar. Kanunen, hacizden itibaren en geç 1 yıl içinde satış talep edilmelidir. Satış talebi yapıldıktan sonra icra dairesi genellikle birkaç hafta içinde ilan sürecini başlatır. İlan süresi asgari 15 gün olduğundan, pratikte bir mal haczedildikten sonra satışının gerçekleşmesi (eğer hemen satış talep edilmişse) ortalama 1-2 ay sürebilmektedir. Taşınmazlarda kıymet takdiri, ilan derken bu süre uzayabilir (3-6 ayı bulabilir). Eğer ilk ihalede alıcı çıkmazsa ikinci ihale bir ay içinde yapılacağından süreç bir miktar daha uzar. Kısacası, haciz konulan bir malın satılıp paraya çevrilmesi birkaç ay ile bir yıl arasında değişebilir. Süreç; kıymet takdiri itirazları, ilan süreleri ve olası fesih davaları gibi faktörlere bağlı olarak uzayabilir.

İcra İhalesine Kimler Katılabilir?

İcra ihalesine, gerekli teminatı yatıran ve yasal şartları taşıyan herkes katılabilir. Gerçek kişiler TC kimlik numarasıyla, tüzel kişiler (şirketler) vergi kimlik numarası ve temsilcileri aracılığıyla ihaleye girebilir. Bunun için e-Satış Portalı’na kayıt olup teminat yatırmaları yeterlidir. Ancak borçlu, eşi, annesi, babası veya çocuğu gibi yakınları kendi mallarının ihalesine katılamaz (kanunen yasaktır). Onun dışında kalan tüm yerli veya yabancı istekliler ihaleye girebilir. Satışı talep eden alacaklı ise (eğer alacağı teminat tutarını karşılıyorsa) teminat yatırmadan katılma hakkına sahiptir. Benzer şekilde ortaklığın giderilmesi durumlarında satış konusu malda hissesi olan ortaklar da kendi malları için teminatsız katılım hakkına sahiptir. Bu ayrıcalıklar dışında, ihaleye katılan herkes için eşit rekabet koşulları geçerlidir.

İcra İhalesinde Teminat Ne Kadardır?

İcra ihalelerine katılmak için yatırılması gereken teminat miktarı, satışa çıkarılan malın muhammen (tahmini) değerinin %10’u kadardır. Örneğin icra dosyasında değeri 50.000 TL olarak belirlenen bir araç satılacaksa ihaleye girmek isteyenlerin 5.000 TL teminat yatırması gerekir. Teminat, icra dairesinin banka hesabına nakit olarak yatırılabilir veya aynı tutarda kesin ve süresiz banka teminat mektubu sunulabilir. Teminat bedeli, ihaleye katılım sonrası alıcı olunmazsa iade edilir. Ancak ihaleyi kazanıp da yükümlülüklerini yerine getirmeyen (ihale bedelini yatırmayan) kişinin teminatı yanar ve Hazine’ye gelir kaydedilir. Satışı talep eden alacaklı ile ortaklığın giderilmesi satışında paydaş olan kişiler, alacak veya pay tutarları teminata karşılık geldiği takdirde teminat ödemekten muaf tutulurlar (ihale öncesi yazılı başvuru yaparak).

İhalenin Feshi Nedir, Nasıl Yapılır?

İhalenin feshi, yapılan icra ihalesinin usule veya kanuna aykırı olması nedeniyle iptal edilmesi (bozulması) anlamına gelir. Borçlu, alacaklı, ihale katılımcıları veya taşınmazdaki hak sahipleri ihalenin feshi için başvurabilir. İhalenin feshi talepleri, ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde icra mahkemesine şikâyet yoluyla yapılır. Başvuran, ihalede kendi menfaatini zarara uğratan bir usulsüzlük olduğunu ileri sürmelidir. Örneğin satış ilanı doğru yapılmamışsa, kıymet takdiri eskiyse, ihaleye fesat karıştırılmışsa fesih istenebilir. İcra mahkemesi konuyu hızlıca inceler; haklı bulursa ihaleyi iptal eder, haksız bulursa reddeder. İhale feshedilirse mal borçluya geri döner ve gerekirse yeniden satışa çıkarılır. İhalenin feshi davası devam ederken ihale alıcısı satış bedelini ödemek zorundadır; fesih davası ödeme yükümlülüğünü durdurmaz. Mahkeme fesih talebini reddederse (ve kötü niyet varsa) şikâyet edene, ihale bedelinin %10’u oranında tazminat yükümlülüğü de doğabilir.

Borçlu Hacizli Malın Satışını Talep Edebilir Mi?

Evet, borçlu da kendi hacizli malının satışını talep edebilir. 2021 yılında yürürlüğe giren yasal düzenleme ile (7343 sayılı Kanun) İcra ve İflas Kanunu’nun 106. maddesinde değişiklik yapıldı ve satış isteme yetkisi alacaklının yanı sıra borçluya da tanındı. Borçlu, hacizden itibaren bir yıl içinde malının satılmasını icra dairesinden isteyebilir. Borçlunun bu talebi, alacaklıya tanınan hakla aynıdır ve aynı süreye tabidir. Borçlu, örneğin değeri borcunu karşılayacak bir taşınmazın satılmasını sağlayarak diğer malları üzerindeki hacizleri kaldırtabilir. Borçlu tarafından satış talep edilmesi, borcun faiziyle büyümesini önleyebileceği gibi icra baskısını azaltır. Kısacası güncel hukuka göre borçlu, “haczedilen malımı satın, borcumu ödeyin” diyebilmektedir. (Not: Ayrıca borçlu, Kanun’un ek 111/a maddesiyle, uygun koşullarla kendi alıcı bularak malını rızaen satma yetkisine de sahiptir, ancak bu konu bu yazının kapsamı dışındadır.)

Hacizli Malın Değeri Nasıl Belirlenir?

Hacizli malın satışa esas değeri, icra müdürlüğünce atanan bilirkişiler tarafından yapılan kıymet takdiri ile belirlenir. İcra takibinde mal haczedildikten sonra, icra dairesi o malın piyasa fiyatını tespit ettirir. Taşınmaz mallarda bir bilirkişi yerinde inceleme yaparak taşınmazın konumunu, büyüklüğünü, emsallerini değerlendirip bir rapor sunar. Araç gibi taşınır mallarda da genellikle ekspertiz değeri tespit edilir. Bu raporda belirtilen muammen değer, satış ilanına yazılır ve açık artırmada teklifler bu değerin belli bir yüzdesine ulaşmak zorundadır (en az %50’si, bkz. ilgili bölüm). Taraflar bu değerin adil olmadığını düşünüyorlarsa rapora 7 gün içinde itiraz edebilir; gerekirse mahkeme yeni bilirkişi atayabilir. Sonuç olarak, hacizli malın satış değeri tek taraflı belirlenmez, uzman bilirkişi eliyle objektif biçimde tespit edilir ve tarafların denetimine açıktır.

Hacizli Malın Satış İlanlarını Nerede Bulabilirim?

Hacizli malların satış ilanları, Adalet Bakanlığı’nın resmi e-Satış Portalı üzerinden yayınlanır. Tüm Türkiye’deki icra dairelerinin satış ilanlarını bu platformda görmek mümkündür. Portal adresi esatis.uyap.gov.tr olup burada il il, kategori kategori arama yapabilirsiniz. Ayrıca Basın İlan Kurumu’nun ilan.gov.tr sitesinde de icra satış ilanları yayınlanabilmektedir. İlanda malın cinsi, değeri, ihale tarihleri ve katılım koşulları detaylı şekilde yer alır. İlanları takip ederek ilgilendiğiniz bir malın ihalesine katılabilirsiniz. Bunun dışında yerel gazetelerin ilan sayfalarında da zaman zaman icra satış ilanları çıkar. Ancak en güncel ve kapsamlı kaynak UYAP e-Satış Portalıdır. Burada filtreleme yaparak ihale şehirlerini, mal türünü, tarih aralığını girip aradığınız ilanı bulabilirsiniz. En yüksek teklif bilgileri de ihale sonunda portalda görünür. İhaleye katılmak için yine aynı sistem üzerinden teminat yatırarak üyelik hesabınızla teklif verebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment