İŞVERENİN İŞÇİYE AÇABİLECEĞİ DAVALAR

İşçi, çeşitli durumlarda işverenden belli taleplerde bulunabileceği gibi, işvereninde işçi açabileceği tazminat davaları vardır. İşçi hiçbir geçerli yasal gerekçe göstermeden işten ayrılırsa ihbar süresi için ihbar tazminatı davası açabileceği gibi İşçinin işverene, işyerine, işyerinde herhangi bir nedenle bulunan eşyalara kusurlu fiili sonucunda zarar vermesine işçinin işvereni zarara uğratması davası da açabilir. kısaca işverenin işçiye karşı açabileceği davaları sıralayacak olursak;

  • Yasal mazereti olmadan ihbar süresine uymayarak işten ayrılan işçiye karşı ihbar tazminatı davası,
  • İşvereni zarara uğratması nedeniyle tazminat davası
  • İşçinin rekabet yasağına aykırı davranışları nedeniyle tazminat davası,
  • İşyeri ekipmanlarını iade etmemesi nedeniyle savcılık şikayeti ve tazminat davası,
  • İşçinin işverene veya işyeri çalışanlarına hakaret etmesi nedeniyle manevi tazminat davası,

açılabilecek davalardan bazılarıdır. İşyerinde işçiniz tarafında mağdur edildiyseniz iletişim bölümünden bizlere ulaşabilir detaylı hukuki destek alabilirsiniz.

Belirtmemiz gerekir ki işçinin işvereni zarara uğratması ile ilgili hukuki sonuçların ortaya çıkabilmesi için işçinin kasıtlı hareket etmiş olması gerekmez. İşçi ihmali bir davranış ile işçiye aşağıda bahsedeceğimiz şekilde zarar vermiş olursa yine sorumlu olur. Ancak işçinin ihmali sonucu ortaya çıkan zararda işverenin güvenlik önlemlerini almamış olması da pay sahibi ise o zaman sorumluluk için ayrı bir değerlendirme yapılır. İşverenin işçiye açabileceği davalar işçinin işvereni zarara uğratması iki şekilde olabilir: Maddi zarar ve Manevi zarar

İŞVERENİN İŞÇİYE KARŞI İHBAR TAZMİNATI TALEP EDEBİLİR

İhbar tazminatı, ihbar sürelerine uyulmaması halinde gündeme gelir. Eğer işçinin bir haklı fesih sebebi yoksa, yani işçi istifa ederek işten ayrılacaksa, bu durumu işverene belirli bir süre önceden bildirmek zorundadır.

Bu bildirim süresi yükümlülüğü işçinin, o işyerindeki kıdemine göre belirlenmektedir.  Buna göre;

  • Kıdemi 6 aya kadar olan işçi en az 2 hafta önce
  • Kıdemi 6 ay ile 1,5 yıl arasında olan işçi en az 4 hafta önce
  • Kıdemi 1,5 yıldan 3 yıla kadar olan işçi en az 6 hafta önce
  • Kıdemi 3 yıldan çok olan işçi en az 8 hafta önce

İşverene yazılı bildirimde bulunmak zorundadır. Bir başka deyişle işçi, bu süreler kadar önceden işverene, belirli bir tarihte işten ayrılacağını bildirmekle mükelleftir.

İşte bu süreye uymadan, yani ortada haklı bir gerekçesi yokken aniden işten ayrılan işçiden, işveren ihbar tazminatı talep edebilir. İşverenin işçiye açabileceği davalar İhbar tazminatının tutarı ise, yukarıda belirtilen süreler kadar işçinin brüt ücreti tutarında olacaktır.

İŞTEN AYRILAN İŞÇİNİN ELİNDE BULUNAN İŞYERİNE AİT EKİPMANLARIN İADESİ

İşveren işçisine emaneten iş yerindeki işlerin yapılması için vermiş olduğu ekipmanların iadesini talep edebilir. işçi işten ayrılırken işyeri eşyalarını eksiksiz iade etmek zorundadır. İşçi işyerindeki eşyalarını tazminatlarını alamadığı gerekçesiyle hapis hakkı çerçevesinde elinde tutabilir bu istisnadır. Onun dışında işveren alamadığı eşyalarla alakalı güveni kötüye kullanma suçundan dolayı savcılık şikayetinde bulunabileceği gibi tazminat davası da açabilir.İşverenin işçiye açabileceği davalar bununla sınırlı değildir.

İŞVERENİ ZARARA UĞRATAN İŞÇİNİN İŞTEN ÇIKARILMASI

İşçinin işverenin malına zarar vermesi halinde iş akdinin feshi mümkündür. 4857 sayılı İş Kanunu madde 25/2-ı düzenlemesi uyarınca “işçinin kendi isteği veya savması yüzünden işyerinin malı olan veya malı olmayıp da eli altında bulunan makinaları, tesisatı veya başka eşya ve maddeleri 30 günlük ücretinin tutarıyla ödeyemeyecek derecede hasara ve kayba uğratması” durumunda işveren haklı nedenle fesih imkanını kullanabilir.

Görüldüğü üzere burada işçinin kendi isteği veya savsaması ile bu sonucun doğması gerekiyor ve sonuç olarak ortaya çıkan zararın işçinin 30 günlük ücreti ile ödeyemeyeceği bir zarar olması gerekiyor. Bu durumda işveren haklı nedenle fesih imkanını kullanabilir.

İşçinin burada en azından kusuru olması gerekir. İhmali davranış veya kasıt olmalıdır. Bununla birlikte eğer işveren iş güvenliği önlemi almamışsa, gerekli malzemeyi sağlamamış veya eğitimi vermemişse bunlar işçinin kusurunu etkiler.İşverenin işçiye açabileceği davalar bununla sınırlı değildir.

İŞÇİNİN İŞVERENİ ZARARA UĞRATMASI NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI

İşçinin işverenin malına zarara vermesi halinde zararın tazmini gerekir. Esasen burada zararın tazmini işçi – işveren ilişkisini aşarak genel hükümlere göre istenir. Yani bir kişi kusurlu bir fiili ile bir başka kişiye zarar verdiği zaman ortaya çıkan zarar o kişinin fiilinden kaynaklanıyorsa bunu karşılaması gerekir.

Burada zarar tazmininin genel hükümlere göre yapılacağı, İş Kanunu madde 26’da da açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla işveren işçisine karşı ilamsız icra takibi başlatacak yahut tazminat davası açarak ilamlı icra takibi başlatacaktır.

İşverenin işçiye açabileceği davalarında işveren ortaya çıkan zararı işçinin alacak hakkından gelişigüzel kesme hakkına sahip değildir. Dolayısıyla işçi, işçi alacağı davası açtığı zaman bu davada işçinin işvereni zarara uğrattığı iddiası öne sürülemez. Bunlar birbirinden ayrı davalardır.

İşçi bir zarara neden olduğu zaman işveren bunu hemen işçinin maaşından kesemez. Eğer böyle bir durum olursa bu işverenin aleyhine olur ve işçi iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir yahut maaşı ödenmeyen işçinin başvurabileceği diğer yollara başvurabilir. Tabi işçinin rızası olduğu hallerde de kesinti yapılabilir ancak bu rıza gerçek bir rıza olmalı zorlanmış olmamalıdır. İşverenin işçiye açabileceği davalar bununla sınırlı değildir.

İŞÇİNİN İŞ YERİ GİZLİ BİLGİLERİNİ BAŞKA İŞYERİ İLE PAYLAŞMASI – REKABET YASAĞI

İşçi iş yeri bilgilerini maddi bir menfaat karşılığında başka bir işyeri ile paylaşırsa İşçinin “işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan davranışlarda bulunması” İş Kanunu Md. 25. II. e) hükmüne göre bildirimsiz haklı fesih nedeni oluşturur. Rekabet yasağına ilişkin Yasada yer alan ve derhal fesih yaptırımına bağlı haller yazılanlarla sınırlı değildir. Ancak yasada ” işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak” gibi açıkça zikredilmeyen bir fesih nedeninin doğruluk ve bağlılığa uymayan ” davranışlardan” birini oluşturup oluşturmadığı hususunda uyuşmazlığı inceleyen hakim takdir yetkisini kullanarak karar verecektir. İşverenin işçiye açabileceği davalar bununla sınırlı değildir.

İŞÇİYE DAVA AÇMADAN ÖNCE ZORUNLU ARABULUCULUK

İşverenin işçiye açabileceği davalar öncesi arabuluculuk başvurusu zorunludur. Zorunlu arabuluculuk düzenlemesini ihtiva eden 5521 sayılı kanunun 3. maddesine göre; kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi alacağı ile işe iade talebiyle açılacak davalarda, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunludur. Öyle ki bu başvurunun yapılması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 115. maddesi kapsamında bir dava şartı olarak öngörülmüştür. Kanun tasarısının gerekçesine baktığımızda zorunlu arabuluculuk kurumunun getirilmesinin en önemli sebebinin iş davalarının yargıda ağırlık bir yer teşkil etmesidir. İşverenin işçiye açabileceği davalarda Aynı zamanda şu ana kadar uygulanan ihtiyari arabuluculuk kurumunun çok kısa sürelerde olumlu sonuçlar kazandırması bu tasarının oluşturulmasında büyük rol oynamıştır.

ZORUNLU ARABULUCULUK BAŞVURUSU NEREYE YAPILACAK?

İşverenin işçiye açabileceği davaları öncesi Başvuru; karşı tarafın, karşı taraf birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yerindeki veya işin yapıldığı yerdeki en yakın adliyedeki arabuluculuk bürosuna, arabuluculuk bürosu kurulmayan yerlerde ise adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonu tarafından görevlendirilen sulh hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüğüne yapılacaktır.

İŞÇİNİN İŞVERENİN KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI ŞEKLİNDEKİ HAREKETLERİNDEN DOLAYI MANEVİ TAZMİNAT TALEBİ

Uygulamada çok sık rastlanan bir durum olmasa da; işçinin, işverenin kişilik haklarına saldırı şeklinde tavır ve davranışlarda bulunduğu bazı durumlarda yaşanabilmektedir. Bu gibi hallerin yaşanması durumunda işveren işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebileceği gibi, aynı zamanda işçi aleyhine manevi tazminat talebinde de bulunabilir. Bahse konu durumlarda istenecek manevi tazminat borçlar hukuku genel hükümler çerçevesinde talep edilecektir. Borçlar Kanunu’nun konuyla ilgili 58. Maddesi “Kişilik hakkının zedelenmesinden zarar gören, uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar para ödenmesini isteyebilir” şeklindedir.  İşçisinin hakaretinden veya başka türlü herhangi bir hareketinden kişilik hakları saldırına maruz kalan işveren bu madde gereğince tazminat talep edebilecektir. İşverenin işçiye açabileceği davalar bununla sınırlı değildir.

İŞ HUKUKU AVUKATI VE İŞ DAVALARI AVUKATI EKİBİMİZİN İŞÇİ HAKLARI HİZMETLERİ

İş hukuku uyuşmazlıklarında işçi veya işveren avukatlığı hizmeti almak her zaman en güvenilir yoldur. İş hukuku davaları kendi özel usul ve esasları olan ve özel mahkemelerde görülen davalardır. İstanbul’da faaliyet gösteren Harbiye Hukuk Bürosu olarak tecrübeli ve uzman avukat kadromuzla müvekkillerimize iş hukuku avukatı olarak davalarını ve uyuşmazlıklarını en hızlı şekilde sonuçlandırmak, menfaatlerini korumak bizim önceliğimizdir. Ücret konusunda baro asgari tarifesi baz alınmaktadır. Hukuk büromuzda aynı zamanda arabulucu olan tecrübeli iş hukuku avukatlarımız, iş hukuku uyuşmazlıklarında dava şartı olan arabuluculuk hizmeti vermekte, arabuluculuğun sonuçsuz kaldığı noktada dava yoluna gidip iş ve dava takibi yapmaktadır. İş hukuku avukatı olarak vermiş olduğumuz hizmetleri sıralayacak olursak;

  • İşverenin işçiye açabileceği davaları,
  • işçi ve işveren arasındaki uyuşmazlıkların arabuluculuk yoluyla çözülmesi,
  • Kıdem, ihbar tazminatlarının temini,
  • İşe iade davaları,
  • İş Hukuku işçilik alacakları arabuluculuk başvurusu ve sürecin takibi,
  • Ödenmeyen veya eksik ödenen Fazla mesai, resmi ve dini tatil ücretlerine ilişkin davalar,
  • İş hukukunda güncel mevzuata uyumlu iş sözleşmelerinin hazırlanması,
  • Mobbing ve kötü niyet tazminatlarına ilişkin davalar,
  • İşverenin işçiye açabileceği davaları ve İş hukukundan kaynaklı diğer tüm uyuşmazlıklara ilişkin davalar

İşçi Hakları ve İşveren Hakları konusunda İstanbul İşçi Avukatı ve İş Hukuku Avukatı İçin Harbiye Hukuk Büromuza Ulaşabilirsiniz. İstanbul’da faaliyet gösteren Harbiye Hukuk Bürosu alanında uzman kadrosu ile iş hukuku ve işçi hakları ile ilgili tüm uyuşmazlık konularında işçi ve işveren arasında arabuluculuk ve danışmanlık yapmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorum Yap