Aile HukukuVELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI

Velayetin değiştirilmesi davası, boşanma sonrası velayeti kendisinde bulunmayan eşin çocuğun velayetinin bulunduğu diğer eşe karşı açtığı bir davadır. Bilindiği üzere boşanma davası sonrası çocuğun velayeti, ebeveynlerden birine verilmektedir. Bu noktada çocuğun üstün yararı ilkesi çocuğun velayeti konusunda hakime yol haritası çizmektedir. Boşanma davası neticesinde çocuğun velayeti bir eşe verildikten sonra, velayetin süresiz bir şekilde aynı eşte kalması söz konusu değildir. Zira, değişen koşulların çocuğun gelişimi açısından önemli bir boyuta ulaşması durumunda velayeti kendisinde bulunmayan eş, velayeti kendisinde bulunan eşe karşı velayetin değiştirilmesi davası açabilecektir. Burada önemli olan husus, yine çocuğun üstün yararıdır. Velayetin değiştirilmesi davasında hakim, değişen koşulların çocuğun aleyhine olup olmadığı gibi durumları tetkik ederek kararı verecektir.

Boşanma ve boşanmanın sonuçları konularında hak kaybı yaşamamak adına alanında uzman aile hukuku avukatlarımıza danışmak için buraya tıklayabilirsiniz.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ NEDENLERİ NELERDİR?

  1. Velayetin değiştirilmesi davası, velayet hakkının anne veya babaya verilmesinden sonra, velayetin kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve sonradan ortaya çıkan çeşitli nedenlerden ötürü velayeti alan anne ya da babanın velayet hakkını gereği gibi kullanamaması ile çocuğun menfaatinin gerektirdiği durumlarda açılan bir davadır.
  2. Velayetin değiştirilmesi davası için bir olayın olması ve bu durumun velayet görevini aksatmış olması gerekir. Bu durum, velayetin kaldırılmasından ayırılır. Çünkü velayetin kaldırılmasında velayet görevinin ağır bir şekilde kötüye kullanılması veya aşırı bir şekilde ihmal edilmiş olması aranır.
  3. Velayetin değiştirilmesi davasına ilişkin şartlar Türk Medeni Kanunu’nda açıkça düzenlenmiştir. TMK’nın “Durumun Değişmesi” başlıklı 183. maddesinde; “Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.” hükmüne yer verilmiştir.
  4. Söz konusu madde, velayetin değiştirilmesi davasının sebeplerini hüküm altına almıştır. Buna göre; çocukla kişisel ilişki kurulmasının engellenmesi, çocuğun fiilen velayet hakkı olmayan annede ya da babada bırakılması veya çocuğun üçüncü kişinin yanında bırakılması, çocuğun menfaatinin gerektirdiği nedenler (örneğin sağlık, eğitim, ahlâk, güvenlik), velayeti kendisinde bulunan annenin ya da babanın yeniden evlenmesi, velayet hakkı kendisine verilen tarafın bir başka yere gitmesi, ölüm veya velayet görevinin kullanılmasının engellenmesi velayetin değiştirilmesi sebepleri olarak sayılabilir.
  5. Yukarıda sayılan sebeplerin gerçekleşmesi durumunda velayetin değişmesinin birtakım sonuçları da ortaya çıkmaktadır. Velayetin değiştirilmesi davası ile birlikte velayeti kendisinde bulunmayan anne veya babanın çocukla kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı bulunmakta olup, mahkemece de bu ilişkinin kurulması gerekir. Ayrıca, velayeti kendisine verilmeyen tarafın çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılma zorunda olduğu da unutulmamalıdır.
  6. Bahsi geçen katılma durumu iştirak nafakası olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nafaka, velayetin değiştirilmesine yönelik yerel mahkeme kararının kesinleşme tarihinden itibaren hükmedilmesi gereken bir nafakadır.

VELAYETİN KALDIRIMASI DAVASININ ŞARTLARI NELERDİR?

  1. Çocuğun korunmasına yönelik diğer önlemlerden sonuç alınamadığı veya bu önlemlerin yetersiz olduğu önceden anlaşılır ise, hakim aşağıdaki durumlarda velayetin kaldırılmasına karar verebilir:
  2. Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biri nedeniyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi.
  3. Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması.
  4. Velayet, ana ve babanın her ikisinden kaldırılırsa, çocuğa bir vasi atanır.
  5. Kararda aksi belirtilmedikçe, velayetin kaldırılması mevcut ve doğacak bütün çocukları kapsar.
  6. Mahkeme, çocuğun hile ilgili velayet hakkının kaldırılmasına karar verirken, velayetin kaldırılması gerekmeyen diğer çocuklar hakkında da velayetin kaldırılmasına yer olmadığına karar vermelidir; aksi takdirde diğer çocuklar açısından da velayet kaldırılmış olur. “Velâyet altında bulunmayan her küçük vesayet altına alınır. Görevlerini yaparlarken vesayeti gerektiren böyle bir hâlin varlığını öğrenen nüfus memurları, idarî makamlar, noterler ve mahkemeler, bu durumu hemen yetkili vesayet makamına bildirmek zorundadırlar.”

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ VE KALDIRILMASI ARASINDAKİ FARK NEDİR?

 

Özellik Velayetin Değiştirilmesi Davası Velayetin Kaldırılması Davası
 

Tanım

 

Velayet hakkının değiştirilmesi, velayetin kendisine verilen tarafın durumunun değişmesi ve çocuğun menfaatini gerektiren nedenlerle açılan bir davadır.

 

Çocuğun menfaati ve gelişimi tehlikede olduğunda, ana ve baba çözüm bulamaz veya güçleri yetmezse hakim uygun önlemleri alır.

 

Nedenler

 

Velayeti alan tarafın durumunun değişmesi ve çocuğun menfaatini gerektiren çeşitli nedenler.

 

Çocuğun bedensel ve zihinsel gelişimi tehlikede veya manen terk edilmiş durumda ise.

 

Sonuç

 

Velayet görevi değişir; velayeti alan tarafın yerine başka bir aile bireyine veya yakın akrabaya velayet verilebilir.

 

Çocuk, ana ve babadan alınıp bir aile yanına veya bir kuruma yerleştirilebilir.

 

Mahkeme Yeri

 

Aile mahkemesinde açılır.

 

Aile mahkemesinde açılır.

 

Temel İlke

 

Çocuğun yüksek yararı gözetilir.

 

Çocuğun yüksek yararı gözetilir.

 

Amaç

 

Çocuğun en iyi çıkarlarını korumak ve velayeti daha uygun birine transfer etmek.

 

Çocuğun korunması ve gelişiminin sağlanması için uygun önlemleri almak.

VELAYETİN DEĞİŞTİRLMESİ DAVASI

Velayet, çocuğun malvarlığı ve şahıs varlığını yönetme yetkisi olarak Medeni Kanun’da tanımlanmıştır. Velayet kural olarak anne ve babanın ortak sorumluluğundadır. Vefat durumunda sağ kalan ebeveyn velayet hakkını alır. Boşanma durumunda ise boşanma davasına bakan hakim velayetin nereye bırakılacağına karar verir, ortak velayet kararı da mümkündür.

Ancak boşanma sonrası verilen velayet kararı kesin değildir. Taraflardan birine veya ortak velayet hükümlerine karar verilmesi, velayetin ilerleyen zamanlarda değiştirilmesine engel değildir. Boşanmadan sonra velayet alan taraf velayet hakkını doğru yerine getiremezse mahkeme velayeti değiştirme kararı alabilir, buna “velayet değişikliği” denir.

Velayetin değiştirilmesi davası, çocuğun üstün yararı temelinde yapılan bir incelemeyi içerir ve hakim, çocuğun yararı için gerekli gördüğü önlemleri alabilir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI NASIL AÇILIR

Velayetin değiştirilmesi davasında görevli mahkeme aile mahkemesidir. Yetkili aile mahkemesine sunulacak bir dilekçe ile velayetin değiştirilmesi davası açılabilecektir. Velayetin değiştirilmesi davası açılırken dilekçedeki hususlara dikkat etmek gerekmektedir. Bu noktada alanında uzman bir aile hukuku avukatından destek almak gerekecektir. Ayrıca dilekçede öne sürdüğü iddiaları tutarlı bir şekilde ispata elverişli delillerle desteklemelidir. Aksi halde davanın seyri aleyhe işleyebilir. Velayetin değiştirilmesi davası için yetkili adliyede tevzi bürosuna velayetin değiştirilmesi davası dilekçesi sunulacaktır. Velayetin değiştirilmesi davasının masrafı ise 2.462 TL’dir.

GEREKLİ EVRAKLALAR VE DELİLLER NELERDİR?

Velayet davası açmak için gerekli evrakları toplarken, dikkat edilmesi gereken önemli bir süreç vardır. Ancak davada delillerin kullanımı da oldukça kritiktir. Yapılan bir karar düzeltme incelemesi sonucunda, velayetin değiştirilmesi davasının kamu düzenine ilişkin olduğu ve re’sen araştırma ilkesinin geçerli olduğu belirtilmiştir.

Velayetin değiştirilmesi davası sürecinde her türlü delil kullanılabilir. Ses kaydı, video kaydı, uzman raporu, tanık ifadesi, mesajlaşmalar ve darp raporları gibi çeşitli deliller mahkemede kabul görebilir. Ancak, sunulan delillerin hukuki normlara uygun ve özel hayatın gizliliğini ihlal etmeyen nitelikte olması önemlidir.

Özellikle velayet davalarında uzman raporu önemli bir delil olabilir. Mahkeme, çocuğun menfaatlerini araştırmak adına uzman görevlendirme yetkisine sahiptir. Küçüğün dinlenmesi ve görüşünün alınması ilkesi benimsenmiş olsa da, çocuğun menfaatleri doğrultusunda karar verme yetkisi mahkemeye aittir. Velayetin değiştirilmesi davası kamu düzenine ilişkin olduğu için, hakim delillerle bağlı olmayıp kendi araştırmasını yapma yetkisine sahiptir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA ÇOCUĞUN GÖRÜŞÜ

Velayetin değiştirilmesi davasında çocuğun görüşü büyük önem taşır. Bu süreç, çocuğun yaşına ve olgunluk seviyesine uygun bir şekilde ele alınmalıdır. Mahkeme, çocuğun görüşünü değerlendirirken sadece bu faktörü göz önünde bulundurmaz; aynı zamanda diğer koşulları da inceler. Velayetle ilgili hükümler, kamu düzenine ilişkin olduğu için hakimin takdirine bağlıdır ve sadece tarafların iradesine değil, çocuğun çıkarlarına odaklanır.

Çocuğun görüşü, idrak yaşı itibariyle belirlenir ve Yargıtay içtihatlarına göre bu yaş genellikle 8 olarak kabul edilir. Ancak çocuğun olgunluk seviyesi de göz önünde bulundurularak değerlendirilir. Bu görüşmeler, bir pedagog eşliğinde gerçekleştirilir ve çocuğun yaşı ve ihtiyaçları dikkate alınarak değerlendirilir. Uluslararası sözleşmeler de, çocuğun katılımının, yaşı ve olgunluk derecesine uygun bir şekilde, gereken özenle sağlanması gerektiğini vurgular.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

Velayetin değiştirilmesi davasında görevli mahkeme, genellikle aile mahkemeleridir. Velayeti elinde bulundurmayan taraf, velayet değişikliği sebeplerini ve delillerini içeren dilekçe ile aile mahkemesine başvurmalıdır.

Yetkili mahkeme ise çocuğun oturduğu yer mahkemesi veya davalının yerleşim yeri mahkemesidir. Ancak velayet değiştirme davalarında kesin bir yetki kuralı bulunmamaktadır. Bu nedenle, dava yetkili mahkemede açıldıktan sonra, davalı tarafın ilk itirazda bulunmaması durumunda, yetkili mahkeme o davayı işleyecektir. Ayrıca, velayetin değiştirilmesi davasında çekişmesiz üçgen talep eden kişinin oturduğu yer mahkemesi de yetkili olabilir. Yani davacı, kendi ikamet ettiği yer mahkemesinden velayetin değiştirilmesini talep edebilir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI NE KADAR SÜRER

Velayet davası başvurusu için ilk adım dilekçe aşamasıdır. Dilekçe teslimiyle başlayan süreçte dilekçenin incelenmesi ve hazırlanması 7 gün sürer. Velayet davası dilekçesi karşı tarafa ise 30 gün içinde tebliğ edilir. Dilekçenin iletilmesiyle birlikte cevap süreci ise 14 gün olarak belirlenmiştir. Bu aşamalardan sonra davalar genellikle hızla ilerler ve sonuca ulaşılır.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI SÜRESİNDE NAFAKA ÖDENİR Mİ ?

Velayetin değiştirilmesi davası açılması durumunda, velayeti kendisine verilmeyen eş, hakim tarafından belirlenen miktarla iştirak nafakası ödemekle yükümlüdür. Bu dava, doğrudan nafaka yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Ancak velayetin değiştirilmesi davası sırasında tedbir talebinde bulunarak çocuğun teslimi ve nafakanın kaldırılması istenebilir. Velayetin değiştirilmesi davası sonrasında çocuğa fiili olarak bakan taraf lehine öncelikli olarak tedbir nafakası ve ardından iştirak nafakasına hükmedilir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİNE KARAR VERİLİRSE NAFAKA NASIL BELİRLENİR?

Velayetin değiştirilmesine karar verilirse eşlerin çocuğun eğitim, sağlık, barınma ve giyim gibi bakım giderlerini karşılama yükümlülüğü devam eder. Velayet hakkı kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım giderleri için mahkeme tarafından belirlenen iştirak nafakasını öder. Ancak velayetin değiştirilmesiyle birlikte, iştirak nafakasının alıcı tarafı da değişebilir. Bu sebeple velayetin değiştirilmesi, nafaka ödeme yükümlülüğünün kim tarafından yerine getirileceğini de etkiler.

SIKÇA SORULAN SORULAR

Velayetin değiştirilmesi davasında nafaka talep edilir mi?

Örneğin, velayeti annede olan bir çocuk için, baba velayet davası açmış ve çocuk için de nafaka ödüyorsa, açtığı velayet davasında nafakanın kaldırılmasını isteyebileceği gibi diğer taraftan çocuk için nafaka da talep edebilir.

Ne gibi durumlarda nafaka ödenmez?

Nafaka alan tarafın evlenmesi, maddi yoksunluğun sona ermesi, taraflardan birinin vefatı, nafaka alan tarafın evlilik dışı beraberlik yaşaması ve haysiyetsiz bir yaşantı sürmesi durumlarında verilmekte olan nafaka kesilir.

Anlaşmalı velayet değişikliği ne kadar sürer?

Dilekçe teslimi ile başlayan süreç üzerinde dilekçenin incelenmesi ve hazırlanması süreci 7 gün olarak kabul edilir, velayet dava dilekçesi karşı tarafa ise 30 gün içinde tebliğ edilir. Dilekçenin iletilmesi ile birlikte cevap süreci ise 14 gün olarak belirlenmiştir.

VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ

…………… NÖBETÇİ AİLE MAHKEMESİ’NE

DAVACI:  İsim-Soyisim, T.C Kimlik Numarası, Adres

VEKİLİ:  İsim-Soyisim, Baro Sicil Numarası, Adres, UETS Numarası

(Avukatınız var ise bu kısmı doldurunuz)

DAVALI: İsim-Soyisim, T.C Kimlik Numarası, Adres

KONU: Velayetin değiştirilmesi talebinden ibarettir.

AÇIKLAMALAR:

  1. Taraflar arasında gerçekleşen boşanma, … Aile Mahkemesi’nin …/…/… tarihli ve …/… Esas, …/… Karar sayılı kararı ile sonuçlanmış olup, bu kararla birlikte …….. doğumlu ……… çocuğun velayeti davalıya verilmiştir.
  2. Davalı, velayeti kendisine bırakılan çocuğuna yeterli özeni göstermemekte, uzun çalışma saatleri nedeniyle çocuğun bakımı ve okul ihtiyaçlarına komşuları tarafından karşılanmaktadır. ……… sınıfa devam eden çocuğun normalden daha fazla anne ilgisine ihtiyaç duyduğu bir dönemde, davalı bu sorumluluğunu yerine getirmemektedir. Bu durum, davalının, yasal yükümlülüklerini ciddi şekilde ihmal ettiğini göstermektedir (4721 sayılı Türk Medeni Kanunu madde 348/1, 2).
  3. Ayrıca, davalı, çocuğuyla ilgili temel yükümlülüklerini yerine getirmemekle kalmayıp zaman zaman çocuğa şiddet uygulamaktadır. Bu husus, müvekkilim tarafından ……… Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulmuştur. Belirtilen sebeplerden anlaşılacağı üzere, çocuğun ahlaki terbiyesi ve sağlığı ciddi bir tehlike altındadır. Bu sebeplerle, bu davayı açma zorunluluğu ortaya çıkmıştır.

HUKUKİ DELİLLER: Nüfus Kaydı, …… Aile Mahkemesi …/… Esas Sayılı Boşanma Kararı,  …….. Cumhuriyet Başsavcılığı …/… Numaralı Soruşturma Dosyası, Tanık İfadeleri ve sair hukuki deliller

HUKUKİ SEBEPLER: Türk Medeni Kanunu madde 336, madde 337, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve sair hukuki sebepler

NETİCE-İ TALEP: Belirttiğim sebepler ile birlikte, re’sen incelenmesi gereken diğer hususlar da dikkate alınarak; davalı olan anne üzerinde bulunan velayetin kaldırılması ve velayetin müvekkilime verilmesi talep edilmektedir. Ayrıca, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin karşı tarafça üstlenilmesini, saygılarımla talep ederim.(…../……../……)

İSİM-SOYİSİM

İMZA

SULTAN DİLARA BARDİ

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorum Yap