Yabancılar HukukuİKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ

İkamet izni, Türkiye’de bulunan Türk vatandaşı olmayan kişilerin yasal olarak kalabilecekleri süreden daha uzun kalmak istemeleri durumunda almak zorunda oldukları izin belgesidir. Yabancı uyruklu kişiler, sahip oldukları vize süresinden daha uzun süre Türkiye’de kalmak istemeleri durumunda ikamet izin belgesi almak zorundadır.

İkamet izni, Türkiye’de bulunmak isteyen yabancılar için önemli bir husustur. Ülkemizde bulunan yabancılar çeşitli hak ve yükümlülüklere sahiptirler. İkamet izni de bu yükümlülükler çerçevesinde yabancı devlet vatandaşlarının ülkemizde yasal bir şekilde oturmalarını sağlamaktadır. 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununa göre ikamet izni Türkiye’de kalmak üzere verilen izin belgesini ifade etmektedir. Kamusal düzenin sağlanması ve korunması adına önem taşıyan ikamet izni; yabancının talepte bulunması, istenilen evraklarla başvurması ve talepte bulunduğu ikamet izni türünde gerekli şartları taşıması halinde düzenlenmektedir.

Ülkemizde vize veya vize muafiyetinin tanıdığı süreden ya da 90 günden fazla kalacak yabancıların e-ikamet sistemi üzerinden şartlarını taşıdığını düşündüğü ikamet izni türüne müracaatta bulunması mecburidir.  Ülkemiz içinde ikamet izni; kamu düzenini korumak, karışıklıkları önlemek ve yabancı uyruklu kişileri tespit etmek açısından önem arz etmektedir.

Yabancı uyruklu kişilerin Türkiye’de bulunmak isteme nedenleri çeşitlilik gösterir. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu yabancı uyruklu kişilere farklı ihtiyaç ve koşullara cevap vermek üzere hazırlanmış çeşitli ikamet izni hükümleri içermektedir. Öte yandan ikamet izni alabilmek için belirli şartlar gerekmektedir. Yabancı uyruklu kişiler, bu şartları sağlamadığı takdirde ikamet izni başvurusunun reddi ile karşı karşıya kalacaklardır. Yabancı uyruklu kişilerin uzun süre kalabilmeleri için izin belgesini almaları bakımından söz konusu şartlar büyük önem arz etmektedir. Ayrıca ikamet izni başvurusunda birden fazla ikamet çeşidi olduğundan dolayı başvurulacak ikamet iznine özel olarak yer alan şartların her birinin sağlanması zaruridir.

İKAMET İZNİ BAŞVURUSU NEDEN REDDEDİLİR?

İkamet izni başvurusu, farklı izin türleri olması gerekçesiyle çeşitli ret sebeplerine tabidir. Bu ret sebepleri, genel bir ret sebebi olabileceği gibi ikamet izninin özel olarak aradığı bir şarttan kaynaklı da olabilmektedir. İkamet izni başvurusunun incelenmesi ve sonuçlandırılması adına birtakım hususlar dikkate alınmaktadır. Söz konusu hususlar, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik madde 32’de belirtilmiştir. Buna aşağıda detaylı olarak değinileceği üzere, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununda genel olarak ret sebeplerine yer verilmiştir. Şöyle ki;

  1. Söz konusu Kanunun 32. Maddesinde aranan şartlardan birinin veya birkaçının yerine getirilmemesi veya ortadan kalkması,
  2. İkamet izninin veriliş amacı dışında kullanıldığının belirlenmesi,
  3. Son bir yıl içinde toplamda yüz yirmi günden fazla süreyle yurt dışında kalınması,
  4. Hakkında geçerli sınır dışı etme veya Türkiye’ye giriş yasağı kararı bulunması,

Hallerinde ilgili kişi hakkında ikamet izni başvurusunun reddine karar verilir. Eğer kişi, ikamet iznini haiz bir kimse ise ikamet izni iptal edilir.

İKAMET İZNİ BAŞVURUNUZUN REDDİ KONUSUNDA HUKUKİ DESTEK İÇİN BİZİ ARAYABİLİRSİNİZ

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ AVUKATA SOR

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ AVUKATA SOR

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİNE YOL AÇAN DURUMLAR

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile bu kanunun uygulanmasına ilişkin yönetmelik, ikamet izni başvurusunun reddine yönelik birtakım kriterler ortaya koymaktadır. İkamet izni başvurusunun reddine ilişkin sebep, ikamet izni türüne göre çeşitlenmektedir. Ancak genel olarak ikamet izni başvurusunun reddine dair sebepler, kanunda belirtilmiştir.

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmeliğin 22. Maddesinde, ikamet izni başvurularının incelenmesi aşamasında nelerin göz önünde bulundurulacağı, hangi unsurların göz önünde bulundurulması gerektiği açıkça belirlenmiştir. Söz konusu yönetmelik uyarınca bu hususlar şu şekilde sıralanabilir:

  1. Kamu düzeni veya güvenliği açısında sakıncaların söz konusu olması,
  2. Kamu sağlığını tehdit eden bir hastalığının bulunması,
  3. Aile ve uzun dönem ikamet izni dışındaki ikamet izni başvurularında ülkede kalınacak süre içerisinde yeterli ve düzenli maddi imkanının olmadığının tespit edilmesi,
  4. Vize ihlalinden veya önceki ikamet izninden doğan ya da 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanuna göre takip ve tahsil edilmesi gereken alacakları, taraf oldukları yargılama sonucunda ödemelerine hükmedilen yargılama gideri ve vekalet ücretini veya 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre takip edilen borç ve cezalarının ödenmemiş olması,
  5. Sahip olduğu ikamet izninin süresinin bitmesi
  6. Yabancılardan, talep ettikleri ikamet izni süresini kapsayan geçerli sağlık sigortasına sahip olunmaması,
  7. Yabancı uyruklu kişinin, ikamet izni alabilmesi için sahip olması gereken özelliklere ve hususlara sahip olmaması,
  8. Yabancı uyruklu kişinin, başvurmuş olduğu ikamet izni için gerekli olan belgelere sahip olmaması,
  9. İkamet izni için gereken şartların sonradan ortadan kalkması,
  10. İkamet izni, sadece verilen amaç doğrultusunda kullanılabileceğinden dolayı söz konusu iznin verilen amaç dışında kullanılması,
  11. Yabancı uyruklu kişinin, Türk hukuku uyarınca belirlenmiş olan sebepler dolayısıyla sınır dışı edilme kararı alınması veya Türkiye’ye giriş yasağının bulunması,
  12. Yabancı uyruklu kişinin, ikamet izni alması halinde Türkiye’de kalacağı adresi bildirmemesi.

Önemle belirtmek gerekir ki sayılan sebepler, mevzuatta tahdidi olarak sayılmamıştır. Başvurulan ikamet izni belgesinin türüne ve somut olayın özelliklerine göre farklı ret sebepleri ile karşılanabilmektedir. Başvuru sahibi, Türkiye’nin güvenliği için tehdit oluşturacak davranışlara sahip olursa veya faaliyetlerde bulunursa yahut buna yönelik bir sakınca oluşturduğuna dair bir bilgi veya bulgu varsa, başvuru reddedilir. Yabancı uyruklu kişi, ikamet izni başvurusu sırasında sahte belge kullanırsa ya da ikamet iznini alabilmek amacıyla yanıltıcı bilgi aktarımında bulunursa, söz konusu durumun tespiti akabinde başvuru reddedilir.

Ayrıca ikamet izni başvurusunun reddine ilişkin sebepler tahdidi olarak sayılmadığından dolayı başvuru yapılacağı aşamada ve başvurudan sonra söz konusu şartların göz önünde bulundurulması büyük önem arz etmektedir.

Öte yandan Türkiye’de ikamet izni başvurusunun yapılabileceği ve yapılamayacağı bölgeler bulunmaktadır. Söz konusu bölgeler, Göç İdaresi Başkanlığı tarafından açıklanmamıştır. Bu nedenle Başkanlıktan doğrudan bilgi alınması gerekmektedir. Bahse konu hususlar, dikkatli bir biçimde incelenmelidir ve hata yapmamaya dikkat edilmelidir. Bu nedenle söz konusu hususlara ilişkin hukuki destek almak önem arz etmektedir.

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ 32. MADDE GENEL RET SEBEPLERİ

Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 32. maddesinde ikamet izni verilmesinde birtakım şartlar sayılmıştır. İlgili madde uyarınca ikamet izni verilmesinde aşağıdaki şartlar aranmaktadır:

  1. maddenin birinci fıkrasında sayılan gerekçelerden biri veya birkaçını ileri sürerek talepte bulunmak ve bu talep ile ilgili bilgi ve belgeleri ibraz etmek,
  2. madde kapsamına girmemek,
  3. Genel sağlık ve güvenlik standartlarına uygun barınma şartlarına sahip olmak,
  4. İstenilmesi halinde vatandaşı olduğu veya yasal olarak ikamet ettiği ülkenin yetkili makamları tarafından düzenlenmiş adli sicil kaydını gösteren belgeyi sunmak.

Kanunun 31. maddesinde ikamet izni verilebilecek yabancı uyruklu kişilerin sahip olması gereken hususlar belirtilmiştir. Şöyle ki;

  1. Bilimsel araştırma amacıyla gelecekler,
  2. Türkiye’de taşınmaz malı bulunanlar,
  3. Ticari bağlantı veya iş kuracaklar,
  4. Hizmet içi eğitim programlarına katılacaklar,
  5. Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu anlaşmalar ya da öğrenci değişim programları çerçevesinde eğitim veya benzeri amaçlarla gelecekler,
  6. Turizm amaçlı kalacaklar,
  7. Kamu sağlığına tehdit olarak nitelendirilen hastalıklardan birini taşımamak kaydıyla tedavi görecekler,
  8. Adli veya idari makamların talep veya kararına bağlı olarak Türkiye’de kalması gerekenler,
  9. Aile ikamet izninden kısa dönem ikamet iznine geçenler,
  10. Türkçe öğrenme kurslarına katılacaklar,
  11. Kamu kurumları aracılığıyla Türkiye’de eğitim, araştırma, staj ve kurslara katılacaklar,
  12. Türkiye’de yükseköğrenimini tamamlayanlardan mezuniyet tarihinden itibaren altı ay içinde müracaat edenler,

İkamet iznine başvurabilecek kişiler olarak Kanunda sayılmıştır.

Söz konusu maddede belirtilen “7. Madde kapsamında olmayan kişiler” Türkiye’ye girişine izin verilmeyen kişilerdir. Bu kişiler, şu şekilde belirtilmiştir:

  1. Pasaportu, pasaport yerine geçen belgesi, vizesi veya ikamet ya da çalışma izni olmayanlar ile bu belgeleri veya izinleri hileli yollarla edindiği veya sahte olduğu anlaşılanlar,
  2. Vize, vize muafiyeti veya ikamet izin süresinin bitiminden itibaren en az altmış gün süreli pasaport veya pasaport yerine geçen belgesi olmayanlar,
  3. 15 inci maddenin ikinci fıkrası saklı kalmak kaydıyla, vize muafiyeti kapsamında olsalar dahi, 15 inci maddenin birinci fıkrasında sayılan yabancılar.

Bunun dışında 32. Maddede açıkça belirtildiği üzere, genel sağlık ve güvenlik standartlarına sahip olmayanların ve istenilmesi halinde vatandaşı olduğu veya yasal olarak ikamet ettiği ülkenin yetkili makamları tarafından düzenlenmiş adli sicil kaydını gösteren belgeyi sunmayanların başvurusu reddedilir.

İKAMET İZNİ REDDİ SONRASINDA HANGİ ADIMLAR ATILMALI?

İkamet izni için başvuru yapıldığı takdirde başvuru reddedilebilir veya verilen iznin süresi sona erdiği takdirde ikamet izninin süresi uzatılmayabilir yahut izin alınsa dahi idarenin ikamet iznini iptal etmesi gibi bir durumla karşı karşıya kalınabilir. Başvuru sahibinin ikamet izni başvurusu reddedildiği, uzatılmadığı veya iptal edildiği takdirde, idarenin vermiş olduğu bu karara itiraz hakkı bulunmaktadır. İtiraz, kararı veren merciye veya bir üst merciye yapılmaktadır. Eğer idare, söz konusu itirazı reddederse veya süresi içerisinde itiraza cevap vermezse başvuru reddedilmiş sayılacağından dolayı başvuru sahibi, dava açma hakkını kullanabilir.

RET KARARINA İTİRAZ ETME SÜRECİ

İdare, ikamet izni başvurusunu yukarıda açıklanan sebeplere dayanarak reddedebilir. Ret kararının başvuru sahibine tebliğ edildiği andan itibaren söz konusu ret kararına karşı itiraz hakkı kullanılabilir. İtirazlar, ret kararının tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde Göç İdaresi Başkanlığı’na yapılmalıdır. Ret kararına itiraz edilmesi sonucunda idare, 30 gün içerisinde cevap vermelidir. İdare, söz konusu süreyi cevap vermeden geçirirse, başvuru reddedilmiş sayılmaktadır. Buna zımni reddetme kararı denilmektedir. İdare, itirazın reddine karar verir veya bu süreyi cevap vermeden geçirirse başvuru sahibi iptal davası açma hakkına sahiptir.

İDARİ DAVA AÇMA HAKLARI

İkamet izni başvurusunun reddi, bir idari işlemdir ve bu tür işlemler idari yargı denetimine tabidir. Başvuru sahibi, ret kararının hukuka aykırı olduğunu düşünüyorsa, kararın iptal edilmesi için dava açma yoluna gidebilmektedir. Başvuru sahibi, ret kararının tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde idare mahkemesinde dava açabilmektedir.

Önemle belirtmek gerekir ki, idari yargıda iptal dava açılabilmesi için idareye itiraz yoluna başvurmak bir zorunluluk arz etmemekte, doğrudan idari yargıda dava açılabilmektedir. Ancak itiraz yoluna başvurmak isteyen başvuru sahipleri önce idareye itiraz edebilirler.

İKAMET İZNİ BAŞVURUSU REDDİNE İTİRAZ NASIL YAPILIR?

İkamet izni reddedilen başvuru sahibi, kararın kendisine tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde bu karara itiraz edebilir. Söz konusu itiraz Göç İdaresi Başkanlığına yapılmalıdır.

İtiraz için başvuru sahibi tarafından buna ilişkin bir dilekçe hazırlanmalıdır. Söz konusu dilekçe, başvuru sahibinin başvurusuna verilen reddin neden hukuka aykırı olduğunu, hukuka aykırı olarak verilen kararın ne gibi sonuçlar doğurduğu gerekçeli bir biçimde açıklanmalıdır. Başvuru sahibi, iddialarını destekleyecek belge ve benzeri hususlara sahipse, bunları da dilekçe ile birlikte sunmalıdır. İkamet izni başvurusunun reddine itiraz, başvuru sahibinin kendisi tarafından yapılabileceği gibi süreç, daha sağlıklı bir sonucun elde edilmesi açısından avukat aracılığıyla da yürütülebilir.

İKAMET İZNİ BAŞVURUSU REDDİNİN İPTALİ DAVASI

İkamet izni başvurusunun reddi davası, başvuru sahibinin başvurusunun reddedilmesi üzerine kararın hukuka aykırı olduğu düşüncesinden hareketle idari yargıda açılan bir davadır. İptal davası açabilme hakkı ile başvuru sahibine hukuka aykırı olan kararın iptaline yönelik karar alma ve buna dayanarak ikamet izni alması sağlanmaktadır. Böylece başvuru sahibinin adil yargılanma hakkı korunduğu gibi savunma hakkına da halel gelmemektedir.

İdari yargıda iptal davası, idare mahkemesinde açılmaktadır. İptal davasının açılabilmesi için ret kararının tebliği tarihinden itibaren 60 günlük süre bulunmaktadır. Başvuru sahibi bu süreyi geçirdiği takdirde dava açma hakkını kaybedecektir.

Ayrıca başvuru sahibi, ret kararına karşı idareye itiraz yoluna da başvurabilme hakkına sahiptir. Ancak itiraz yoluna başvurmak bir zorunluluk olmayıp başvuru sahibi isterse itiraz yoluna başvurmadan idari yargıda iptal davası açabilmektedir. İtiraz yoluna başvurulduğu takdirde, iptal davası açmak için süre, idarenin itirazın reddi kararının tebliğ edilmesinden itibaren başlamaktadır. İdare, itiraza ilişkin bir karar vermemişse, cevap için öngörülen 30 günlük yasal sürenin dolmasından itibaren 60 gün içerisinde idari yargıda iptal davası açılabilmektedir.

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ İPTAL KARARI

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ İPTAL KARARI

SIKÇA SORULAN SORULAR

İkamet İzni Başvurusu Reddedilenler Ne Yapmalı?

İkamet izni başvurusu reddedilen başvuru sahipleri, kanunda öngörülmüş iki yol olan itiraz yoluna ve dava yoluna başvurabilirler. İptal davası açmak için itiraz yoluna başvurmak bir zorunluluk olmamakla beraber başvuru sahibi ret kararının tebliğinden itibaren 60 gün içerisinde idareye itiraz edebilir. Öte yandan başvuru sahibi, ret kararının kendisine tebliğinden veya itirazın reddine karar verildiğine ilişkin tebligatın yapıldığı yahut idarenin yasal süre içerisinde itiraza cevap vermemesi üzerine 60 gün içerisinden iptal davası açabilir.

İkamet Başvurusu Olumsuz Olursa Ne Olur?

İkamet izni başvurusunun olumsuz olması durumunda başvuru sahibi, başvurulan ikamet izni türünün sağladığı haklardan yararlanamaz. Bununla birlikte en önemli sonuç olarak başvuru sahibi, Türkiye’den yasal olarak ayrılmak zorunda kalabilir. Eğer yabancı uyruklu kişinin geçerli bir vizesi veya ikamet izni bulunmuyorsa, Türkiye’de kalması yasa dışı hale gelecektir. Bu nedenle başvurusu reddedilen kişi, Türkiye’de yasal statüsünü kaybettikten sonra sınır dışı edilebilir. Yabancı uyruklu kişi, kendi isteği ile ülkeyi terk etmediği takdirde, kolluk kuvvetleri tarafından zorla sınır dışı edilir.

İkamet İzni Reddi Davası Kime Açılır?

İkamet izni başvurusunun reddi, bir idari işlemdir. İdari yargıda idari işlemlere karşı iptal davası, idari işlemi gerçekleştiren merciye karşı açılmaktadır. İkamet izni başvurusunun reddi, İl Göç İdaresi tarafından alınan bir karar olduğundan dolayı iptal davası, İl Göç İdaresine karşı açılmaktadır.

Göç İdaresi 32. Madde Ne Demek?

  1. Madde ikamet izni için başvuruda bulunup da başvuruları reddedilen yabancıların sıkça karşılaştığı bir ibaredir. Bu ifade ile Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 32. Maddesi ifade edilmektedir. İlgili kanunun 32. Maddesi, ikamet izninin şartlarını içermektedir. Söz konusu şartlara ve içeriğine ilişkin açıklamalara yukarıda detaylı bir şekilde yer verilmiştir. Ancak ifade edecek olursak bu şartlar kanunda şu şekilde sıralanmaktadır:
  2. Maddenin birinci fıkrasında sayılan gerekçelerden biri veya birkaçını ileri sürerek talepte bulunmak ve bu talebiyle ilgili bilgi ve belgeleri ibraz etmek,
  3. Madde kapsamına girmemek,
  4. Genel sağlık ve güvenlik standartlarına uygun barınma şartlarına sahip olmak,
  5. İstenilmesi hâlinde, vatandaşı olduğu veya yasal olarak ikamet ettiği ülkenin yetkili makamları tarafından düzenlenmiş adli sicil kaydını gösteren belgeyi sunmak.

İkamet İzni Reddine İtiraz Nasıl Yapılır?

İkamet izni başvurusunun reddedilmesinden itibaren 60 günlük yasal süre içerisinde başvuru sahibi itiraz yoluna başvurabilir. Başvurunun reddine ilişkin tebliğden itibaren 60 günlük yasal süre içerisinde itiraz yapılmazsa, itiraz yoluna başvurulamaz. İtiraz, bir dilekçe ile İl Göç İdaresine yapılmaktadır. Dilekçede itirazın sebepleri, ret kararının neden hukuka aykırı olduğu vb. hususlar gerekçeli bir şekilde belirtilmelidir.

İkamet İzni Reddi Davası Ne Kadar Sürer?

İdare mahkemesinde iptal davasının, 6 ay ila 1 yıllık bir zaman diliminde tamamlanacağı öngörülmektedir. Ancak dava içerisindeki ortaya çıkabilecek özel durumlar, bilirkişi raporları, gerekli belgelerin toplanması, duruşmalı yargılamalarda gösterilen özen vb. hususlar, davanın ne kadar süreceğine ilişkin olarak büyük önem arz etmektedir.

İkamet İzni Başvurusu Reddedilen Yabancı Ülkeden Hemen Çıkmalı Mıdır?

İkamet izni başvurusu reddedilen yabancı uyruklu kişinin ülkeden hemen çıkıp çıkmaması, yasal statüsüne göre değişkenlik gösterir. Eğer yabancı uyruklu kişi, ülkede kalmak için hak kazandığı yasal süresi dolmadan ikamet izni başvurusu yaptıysa ve süresi dolmamış vize veya ikamet iznine sahipse, bunların süresi sona erene kadar ülkede kalabilir. Ancak yabancı uyruklu kişi, yasal statüsünü kaybettiyse ve vize, ikamet izni vb. haklara sahip değilse, başvurunun reddini izleyen günden itibaren başlamak üzere 10 günlük süresi vardır. Kişi, 10 gün içerisinde ülkeyi terk etmek zorundadır.

İkamet İzni Başvurusu Reddedilen Yabancı Ülkeden Çıkış Yapmazsa Ne Olur?

Ret kararı alan yabancı uyruklu kişi, 10 içerisinde ülkeden çıkış yapmazsa bunun birçok sonucu olabilir. Yasal süre içerisinde ülkeden ayrılmayan yabancı uyruklu kişi hakkında sınır dışı edilme karar alınır ve ülkeden çıkışı zorla sağlanır. Bunun yanı sıra yabancı uyruklu kişi, ülkeden kaldığı her bir gün için idari para cezasına çarptırılabilir. Ayrıca somut olayın özelliğine göre yabancı uyruklu kişi hakkında ülkeye giriş yasağı konulması da mümkündür.

Oturma İzni Başvurusunun Reddi Sonrasında Yeniden Başvuru Yapmak Mümkün Mü?

İkamet izni başvurusu reddedilen yabancı uyruklu kişinin, yeniden ikamet izni başvurusu yapmasının önünde engel yoktur. Ancak tekrardan yapacağı başvuruyu ne zaman yaptığına ilişkin bir ayrım yapmak gerekmektedir. Şöyle ki, başvurusu reddedilen yabancı uyruklu kişi, başvurunun reddinden itibaren 6 ay içerisinde aynı sebebe dayanarak tekrardan aynı ikamet izni türüne başvuru yapamaz. Bu durumda farklı bir gerekçe öne sürmek zorundadır. Başvurunun reddinden itibaren 6 ay geçtikten sonra ise kanunda belirtilen sebeplere dayanılarak herhangi bir ikamet izni türüne başvuru yapılabilmektedir.

EREN EVREN

 

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ

ANTALYA ( ) İDARE MAHKEMESİNE

YÜRÜTMEYİ DURDURMA TALEPLİDİR

DAVACI:

VEKİLİ : Av. HAŞİM ELMAS
Hürriyet Mahallesi Dr. Cemil Bengü Caddesi No:39 D:1 Kağıthane/İstanbul

DAVALI : Antalya Valiliği

DAVANIN KONUSU:

Antalya İl Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün davacılar ……’ın kısa dönem ikamet izninin uzatılması başvurusunun reddine ilişkin işleminin öncelikle yürütmesinin durdurulmasına akabinde iptaline karar verilmesi istemidir.

AÇIKLAMALAR:

  • Müvekkiller, turizm amaçlı Türkiye kısa dönem ikamet iznine başvurmuş, Antalya İl Göç İdaresi Müdürlüğü başvurusunu; 6458 sayılı Kanun’un 33. Maddesinin 1. Fıkrasının (a)bendinde belirtilen ’32. Maddede aranan şartlardan birinin veya birkaçının yerine getirilmemesi veya ortadan kalkması’ kapsamında müvekkillerin ikamet izni talebini reddetmiştir.
  • Öncelikle belirtmek gerekir ki, İl Göç İdaresinin bu Kararı herhangi bir Kanun Hükmüne, Yönetmeliğe veya Genelgeye dayanmamaktadır. Kaldı ki, kısa dönem ikamet izninin iptal nedenleri 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nda Numerus Clausus yani sınırlı sayıdadır, bu sebepler haricinde bir sebebe dayanılarak kısa dönem ikamet izninin iptaline karar verilemez.
  • Dava konusu idari işlemin, davacılar yönünden telafisi güç zararlara sebebiyet vereceği aşikardır. Bu karar sebebiyle müvekkiller sınır dışı edilecek, işbu davayı açmasının bir amacı kalmayacaktır. Verilen idari kararın herhangi bir kanuna dayanmaması tek başına işlemin iptalini gerektirir bir durumdur, bu sebeple, dava sonuçlanıncaya kadar, açıkça hukuka aykırı olarak verilen idari işlemlerin yürütmelerinin durdurulması kararı verilmesini Sayın Mahkemeden talep etmekteyiz.
  • 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu kısa dönem ikamet iznini madde 31,32 ve 33’de düzenlemiştir. Sayın Mahkemenin işini kolaylaştırmak adına ilgili maddeler mevzuat.gov.tr sitesinden alınarak aşağıda sıralanmış, müvekkillerin reddedilme sebeplerini içeren kısımların yazıları kalınlaştırılmıştır.

Kısa dönem ikamet izni

MADDE 31 – (1) Aşağıda belirtilen yabancılara kısa dönem ikamet izni verilebilir:
a) Bilimsel araştırma amacıyla gelecekler
b) Türkiye’de taşınmaz malı bulunanlar
c) Ticari bağlantı veya iş kuracaklar
ç) Hizmet içi eğitim programlarına katılacaklar
d) Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu anlaşmalar ya da öğrenci değişim programları çerçevesinde eğitim veya benzeri amaçlarla gelecekler
e) Turizm amaçlı kalacaklar
f) Kamu sağlığına tehdit olarak nitelendirilen hastalıklardan birini taşımamak kaydıyla tedavi görecekler
g) Adli veya idari makamların talep veya kararına bağlı olarak Türkiye’de kalması gerekenler
ğ) Aile ikamet izninden kısa dönem ikamet iznine geçenler
h) Türkçe öğrenme kurslarına katılacaklar
ı) Kamu kurumları aracılığıyla Türkiye’de eğitim, araştırma, staj ve kurslara katılacaklar
i) Türkiye’de yükseköğrenimini tamamlayanlardan mezuniyet tarihinden itibaren altı ay içinde müracaat edenler
j) (Ek: 28/7/2016-6735/27 md.) Türkiye’de çalışmayan ancak Cumhurbaşkanınca belirlenecek kapsam ve tutarda yatırım yapacaklar ile bunların yabancı eşi, kendisinin ve eşinin ergin olmayan veya bağımlı yabancı çocuğu11
k) (Ek: 28/7/2016-6735/27 md.) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti vatandaşları
(2) (Değişik: 28/7/2016-6735/27 md.) Kısa dönem ikamet izni, birinci fıkranın (j) ve
(k) bentleri hariç olmak üzere, her defasında en fazla ikişer yıllık sürelerle verilebilir.
(3) Birinci fıkranın (h) bendi kapsamında verilen ikamet izinleri en fazla iki defa verilebilir.
(4) Birinci fıkranın (i) bendi kapsamında verilen ikamet izinleri, bir defaya mahsus olmak üzere en fazla bir yıl süreli verilebilir.
(5) (Ek: 28/7/2016-6735/27 md.) Birinci fıkranın (j) ve (k) bentleri kapsamında verilen ikamet izinleri en fazla beşer yıllık sürelerle verilebilir.

Kısa dönem ikamet izninin şartları

MADDE 32 – (1) Kısa dönem ikamet izinlerinin verilmesinde aşağıdaki şartlar aranır:
a) 31 inci maddenin birinci fıkrasında sayılan gerekçelerden biri veya birkaçını ileri sürerek talepte bulunmak ve bu talebiyle ilgili bilgi ve belgeleri ibraz etmek
b) 7 nci madde kapsamına girmemek
c) Genel sağlık ve güvenlik standartlarına uygun barınma şartlarına sahip olmak
ç) İstenilmesi hâlinde, vatandaşı olduğu veya yasal olarak ikamet ettiği ülkenin yetkili makamları tarafından düzenlenmiş adli sicil kaydını gösteren belgeyi sunmak
d) Türkiye’de kalacağı adres bilgilerini vermek

Kısa dönem ikamet izninin reddi, iptali veya uzatılmaması

MADDE 33 – (1) Aşağıdaki hâllerde kısa dönem ikamet izni verilmez, verilmişse iptal edilir, süresi bitenler uzatılmaz:

a) 32 nci maddede aranan şartlardan birinin veya birkaçının yerine getirilmemesi veya ortadan kalkması

b) İkamet izninin, veriliş amacı dışında kullanıldığının belirlenmesi

c) (Mülga: 28/7/2016-6735/27 md.)

ç) Hakkında geçerli sınır dışı etme veya Türkiye’ye giriş yasağı kararı bulunması

(2) (Ek: 28/7/2016-6735/27 md.) İkamet izninin yurt dışında kalış süresi bakımından iptaline ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.

Yukarıdaki mevzuat hükümlerine göre; kısa dönem ikamet izni alacak bir kimsenin 32. Maddedeki şartları taşıması, 7. Madde kapsamına giren bir durumda yani kaçak durumda olmaması, hangi amaçla Türkiye’ye geleceğini bildirmesi ve istenilmesi halinde bu durumu belgelendirmesi, kısa dönem ikamet izninin verilmesi için yeterli bir durumdur.

Başvurusu reddedilen müvekkiller, başvuru tarihinde, 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu md. 7 anlamında kaçak bir kimse değillerdir. 32/b ‘de sayılan yeterliliğe sahiplerdir. Müvekkiller, başvuru sırasında; genel sağlık ve güvenlik standartlarına uygun barınma şartlarına sahip olmakla birlikte başvuru sırasında ikamet edeceği adresi de ilgili kamu kurumuna sunmuştur. Kaldı ki müvekkiller Türkiye’de 8 yıldır yaşamakta olup bu zamana kadar da kanuna aykırı herhangi bir eylem ve işlemde bulunmamışlardır.

Müvekkillerin sunduğu adresteki binada yüzlerce Türk vatandaşı yaşamaktadır ve bina genel sağlık ve güvenlik standartlarına uygundur, durumun aksi yönde olup olmadığı zaten idarece araştırılmamıştır. Kısa dönem ikamet izni başvurusunda müvekkillerden adli sicil kaydını gösterir belge istenmemiştir. Ayrıca müvekkillerden küçük Ivan Spodin 14 yaşında olup eğitim-öğretim hayatına da Türkiye’de devam etmektedir. Yine …… adlı müvekkilin ortodontik tedavasi halihazırda görülmekte olup buna ilişkin evrak da ekte sunulacaktır. Müvekkil ….., sorumluluk sahibi bir anne olup tek isteği çocuğunun güvenliği ve mutluluğudur. 8 yıldır ikamet sahibi olarak ülkemizde örnek insan olarak yaşayan müvekkiller, bu süreçte kanunun aradığı şartların hepsini yerine getirmiştir.

8 yıl gibi uzun bir süredir ikamet izni onaylanan müvekkillere, davalı idare tarafından somut bir gerekçe sunulmadan ve müvekkillerin şartlarında hiçbir değişiklik olmadığı halde son ikamet izni başvurusu müvekkillerin kısa dönem ikamet iznine sahip olma şartları olan 6458 sayılı kanununun 32 ve 33. Maddelerindeki şartları sağlamadığı şeklindeki genel geçer dayanaksız ve mesnetsiz gerekçeler ile ikamet izni başvurusunun reddine karar verilmiştir. Müvekkiler bu red kararını …. tarihinde ilgili kurumun internet sayfasında yaptıkları sorgulama sonucunda haricen öğrenmişlerdir. Buna ilişkin ekran görüntüsünü ekte sunuyoruz [EK-1].

Özellikle belirtmek gerekir ki hali hazırda Rusya- Ukrayna arasında devam eden savaş nedeniyle müvekkillerin Rusya’ya dönmeleri mümkün değildir. Rusya’ya ya dönmeleri can güvenlikleri açısından tehlike arz etmektedir. Kaldı ki küçük müvekkilin Türkiye’de eğitim-öğretim hayatına başlamış olması ve ortodontik tedavilerinin sürüyor olması söz konusu iptali istenen idari işlemin uygulanması ona telafisi güç mağduriyetler yaşatacaktır.

Bilindiği üzere çocuğun üstün yararı Birleşmiş Milletler çocuk hakları sözleşmesinin Madde 3(1), 9, 18, 20,21,37 ve 40’ta düzenlenmektedir. Çocuğun üstün yararı ilkesinin temel amacı, çocuğun her türlü kararda ve eylemde en iyi şekilde korunması ve yararının gözetilmesidir. Bu ilke ile 18 yaşını doldurmamış küçüğün fiziksel, bedensel, psikolojik, zihinsel vb. gelişimlerinin sağlanabilmesi için çocuğun haklarının ön planda tutarak onların faydalarının gözetilmesi sağlanmaya çalışılmaktadır. Çocuğun üstün yararı ilkesi çocukların haklarına ve çıkarlarına öncelik tanınması gerektiğini vurgular.

Bu ilke, çocuğun yaşamı boyunca eğitim, sağlık hizmetleri, aile yaşamı, sosyal koruma, yargısal işlemler ve diğer her türlü karar ve eylemde dikkate alınmalıdır. Bu ilke özellikle çocuğun savunmasız olduğu durumlarda daha da önem kazanmaktadır. Somut olayımızda da 14 yaşındaki küçük müvekkil Türkiye’de okula gitmekte olup bütün hayatı burada şekillenmiştir. Buna ilişkin okul karnesi ve öğrenci belgesi ekte sunulacaktır [EK-2]. Aynı zamanda müvekkil …. hali hazırda diş tedavisi görmekte olup tedavisi ve devamında kontrol ve takip için en az 6 ay boyunca gözetim altında kalması ve tedavisine burada devam edilmesi gerekmektedir. Bu durumu ilişkin Antalya İl Göç İdaresi’ne sunulan doktor raporunu ekte sunuyoruz [EK-3].

Yukarıdaki paragrafta sayılan durumların yanında müvekkiller turizm amaçlı kısa dönem ikamet izni başvurusunda bulunmuştur. Bu amaçla Antalya ilinde yıllardır yaşamakta olup müvekkillerin kurulu bir düzeni bulunmaktadır. Bu konu ile ilgili evrakları Antalya İl Göç İdaresi’ne sunmuştur. İddialarımızı destekler deliller davalı idarenin kayıtlarında mevcuttur.

İLGİLİ MEVZUAT: 6458 Sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Yönetmeliği, İdari Yargılama Usulü Kanunu, ilgili sair mevzuat

DELİLLER
Dava dilekçesinde anlatılan hususların tamamına dair deliller, davalı idarenin müvekkil ile ilgili kayıtlarında mevcuttur.

SONUÇ VE İSTEM:

Antalya İl Göç İdaresi Müdürlüğü’nün kısa dönem ikamet izninin uzatılması başvurusunun reddine ilişkin kararın öncelikle yürütmesinin durdurulmasına akabinde iptaline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla bilvekale talep ederim. 13.05.2024

Davacı Vekili
Av. Haşim ELMAS

EK:

  • Kısa dönem ikamet izni reddedilme kararının haricen öğrenildiğine ilişkin ekran görüntüsü
  • Davacı ….ın okul karnesi ve öğrenci belgesi
  • Müvekkilin oğlunun diş tedavisi ve takibinin gerekli olduğuna ilişkin doktor raporu
  • Davacıların ikamet izin belgeleri ve ikamet izni kısa dönem kayıt formları
İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ İPTAL KARARI

İKAMET İZNİ BAŞVURUSUNUN REDDİ İPTAL KARARI

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment