Ceza HukukuİZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMAK

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMAK SUÇ MUDUR?

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMAK SUÇ MUDUR?

Kişinin görüntüsü ve sesi kişinin kişisel değerlerindendir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kişiyi diğer kişilerden ayırt etmeye yarayan özellikleri özel hayatın gizliliği kapsamında kabul etmektedir. Kişinin kişisel bütünlüğüne zarar verici her ihlal, özel hayatın gizliliği başlığı altında incelenmektedir. İzinsiz ses veya görüntü kaydı almak, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun dokuzuncu bölümünde “Özel Hayata ve Hayatın Gizli Alanına Karşı Suçlar” başlığı altında 132, 133 ve 134. maddelerde düzenlenmiştir. 

HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU (TCK 132)

HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU (TCK 132)

  1. maddede haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu düzenlenmiştir. Burada kişiler arasında gizli kalınması istenilen bir haberleşmenin içeriğinin öğrenilmesiyle, dinlenilmesiyle ya da okumak suretiyle suç gerçekleşir. Mektup, telefon, telgraf, e-posta yoluyla bu suç işlenebilir. Suçu yalnızca haberleşmenin tarafı olmayan bir kişi işleyebilir. Birinci fıkranın ikinci cümlesinde konuşulanların veya yazılanların kayda alınması suretiyle işlenmesi suçun nitelikli şeklidir. Örnek vermek gerekirse, kişiler arasında yapılan telefon konuşmalarının ses veya video kaydı alınması hâlinde, suçun nitelikli hâli gerçekleşmektedir. İkinci fıkrada alınan kaydın ifşalanması ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. Üçüncü fıkrada ise gizli kalınması istenen bilginin aleni bir şekilde açıklanması da ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. 

KİŞİLER ARASINDAKİ KONUŞMALARIN DİNLENMESİ VE KAYDA ALINMASI SUÇU (TCK 133)

KİŞİLER ARASINDAKİ KONUŞMALARIN DİNLENMESİ VE KAYDA ALINMASI SUÇU (TCK 133)

  1. maddede fail konuşmacılardan biri değil (3. kişi konumunda) ve alınan  izinsiz ses veya görüntü kaydı başkalarıyla paylaşmışsa suç oluşmuştur. Birinci fıkrada kişilerin arasında geçen ve aleni olmayan bir konuşmayı ses veya video kaydı almak suç olarak düzenlenmiştir. İkinci fıkrada aleni olmayan bir söyleşiyi rıza olmaksızın ses veya video kaydı almak düzenlenmiştir. Üçüncü fıkrada ise elde edilen kayıtların başkalarıyla paylaşılması ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. ses veya video kayıtlarının basın ve yayın yoluyla yayınlanması ise suçun nitelikli hali olarak belirtilmiştir.

ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU (TCK 134)

ÖZEL HAYATIN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU (TCK 134)

Kişinin özel hayatına ait ses ve görüntülerin kayda alınması söz konusu ise TCK 134’teki suçtan bahsedilir. Kişinin mahremiyet hakkının ihlali oluşmuştur. Birinci fıkrada kişinin özel hayatına bir müdahale söz konusudur ve bu ses veya görüntü kaydı alarak yapılmışsa nitelikli halden söz edilmektedir. İkinci fıkrada alınan ses veya görüntü kaydının başkalarıyla paylaşılması ayrı bir suç olarak düzenlenmiştir. Kişinin kendisine ait herhangi bir bilginin kendi rızası olmaksızın açıklanması, yayılması ve bu bilgilere başkalarının ulaşmasına sebep olan kişi bu maddede yer alan suçu işlemiş olmaktadır. Basın ve yayın yoluyla işlenmişse suçun ağırlaştırıcı şekli oluşmuştur. 

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMANIN CEZASI NEDİR?

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMANIN CEZASI NEDİR?

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu işlemiş ise 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (TCK 132)

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu işlemiş ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (TCK 133)

Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu işlemiş ise 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (TCK 134)

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMAK HANGİ DURUMLARDA YASALDIR?

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMAK HANGİ DURUMLARDA YASALDIR?

1- Görevin İfası: Anayasa 13. madde, TCK 24 ve  CMK 160,161’de düzenlenmiştir.

2- Beden Muayenesi ve Moleküler Genetik İnceleme: CMK madde 75’te şüpheli veya sanığın beden muayenesi ve vücudundan örnek alınması işlemlerinin hukuken nasıl yapılacağı düzenlenmiştir.

3- Arama ve El koyma: CMK’nin 119-132. maddeleri arasında düzenlenmiştir.

4- İletişim Denetlenmesi: CMK 135-138 maddeleri arasında düzenlemiştir.

5- Gizli Soruşturmacı: CMK 139’da düzenlenmiştir.

6- Teknik Araçlarla İzleme: CMK 140’ta ele alınmıştır.

7- Hakkın Kullanılması

8- Savunma Hakkı (Meşru Müdafaa): TCK madde 25/1’de düzenlenmiştir.

9- Zaruret Hali: Türk Borçlar Kanunu 52. maddesinin 2. fıkrasında ve TCK’da ise zaruret hali; 25. maddenin 2. Fıkrasında düzenlenmiştir.

10- Basının Haber Verme Hakkı: Anayasa madde 28 ve 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 1. ve 3. maddelerinde düzenlenmiştir.

11- Mağdurun Rızası: Rızanın söz konusu olabilmesi için hukuka uygun şekilde verilmiş ve hukuken geçerli bir rıza olmalıdır. Rıza veren kişinin rızaya ehliyetinin ve fiil ehliyetinin olması gereklidir.

EŞLER ARASINDAKİ SES KAYITLARI SUÇ TEŞKİL EDER Mİ?

EŞLER ARASINDAKİ SES KAYITLARI SUÇ TEŞKİL EDER Mİ?

Kişiler evli olsa bile bu suç işlenebilmektedir. Taraflar evli bile olsa bu onlara özel yaşama müdahale hakkını vermemektedir. Kişinin mahremiyet hakkı hukuken korunmaya devam eder. Burada hukuka uygunluk sebeplerinden zaruret hali bulunduğu durumda suçun oluşmayacağını söyleyebiliriz. Örneğin şiddet gibi durumlarda kişi bunu başka türlü ispatlayamıyorsa o halde bunu ses veya görüntü kaydı almışsa suç oluşmaz ve delil olarak kullanılabilir. Bu kayıtların önceden planlanarak yapılması durumunda delil olarak değerlendirilmemektedir. Kayıt almanın amacı yetkili mercilere ulaştırma olmalıdır.

İZİNSİZ ALINAN SES VEYA VİDEO KAYDI DELİL OLARAK KULLANILABİLİR Mİ?

İZİNSİZ ALINAN SES VEYA VİDEO KAYDI DELİL OLARAK KULLANILABİLİR Mİ?

Ses, görüntü veya video kaydı alan kişinin eyleminin hukuka uygun kabul edilmesi için zaruret halinin koşullarının gerçekleşmesi aranmaktadır. Bu koşullara bakılırsa; öncelikle kişinin buradaki kayıt alma amacı yetkili mercilere ulaştırmak olmalıdır. Zarara veya tehdide maruz kalan kişinin bu haksız saldırıyı yetkili mercilere başka türlü başvurma şansı bulunmamalıdır. Kişinin başka bir çaresi olmadığı takdirde hukuken aldığı kayıtlar delil niteliği taşıyabilmektedir. Önceden planlanmış bir şekilde bir kişinin sesi, görüntüsü kayda alınırsa bu hukuka aykırı delil niteliğindedir. Kişinin kendisine veya yakınlarına yönelmiş önemli bir zarar oluşmalıdır. Veya bu konuda önemli denilebilecek bir tehdit bulunmalıdır. Kişi kendisine veya yakınlarına yönelmiş bu haksız saldırı veya tehdidi önlemek amacıyla bu kaydı almışsa delil olarak kullanılabilecektir. 

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMA CEZASI PARA CEZASINA ÇEVRİLEBİLİR Mİ?

İZİNSİZ SES VEYA VİDEO KAYDI ALMA CEZASI PARA CEZASINA ÇEVRİLEBİLİR Mİ?

Bir suçun para cezasına çevrilebilmesi için suç için verilen cezanın alt sınırının 1 yıl olması gerekmektedir. 2 ile 6 yıl arası cezası bulunan izinsiz ses veya video kaydı alma suçunun para cezasına çevrilme imkanı bulunmamaktadır. 

KAMERA İLE SES KAYDI ALMAK YASAL MIDIR?

KAMERA İLE SES KAYDI ALMAK YASAL MIDIR?

TCK 133’te bahsi geçen kişilerin konuşmalarının dinlenmesi ve kaydedilmesi suçu oluşmaktadır. Kamere kullanarak da bir kişinin sesi kaydedilmiş veya videoya alınarak bu görüntü, sesler kullanılmış olabilir. Ses kaydı alabilme niteliği bulunan tüm cihazlarla bu suç işlenebilir.

TELEFONLA KONUŞURKEN SES KAYDI ALMAK SUÇ MU?

TELEFONLA KONUŞURKEN SES KAYDI ALMAK SUÇ MU?

Salt bir şekilde konuşmanın ses kaydını almak haberleşmenin gizliliği suçunu oluşturmaz. Bunun için iki farklı koşulun gerçekleşmesi aranmaktadır. Bunlardan ilki haberleşme içeriğinin üçüncü bir kişi tarafından kaydedilmesi; ikincisi ise izinsiz alınan bu ses kaydı başkalarıyla paylaşılmalıdır. Konuşmanın taraflarından birinin kayda alması bu suça sebebiyet vermemektedir. 

TELEFONU HOPARLÖRE ALMAK SUÇ MU?

TELEFONU HOPARLÖRE ALMAK SUÇ MU?

Biriyle telefonla konuşma esnasındayken telefonu hoparlöre alarak üçüncü kişi veya kişilerin duymasını sağlamak haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunu oluşturmaktadır. TCK m. 133 hükmüne göre 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilmektedir. Tarafların rızası bulunduğu müddette hukuka uygunluk sebebi oluşmuş olur ve suç oluşmaz.

İZİNSİZ SES KAYDI ALINMASI SUÇU HAKKINDA YARGITAY KARARLARI

İZİNSİZ SES KAYDI ALINMASI SUÇU HAKKINDA YARGITAY KARARLARI

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/3265 E. ,2018/73K. Sayılı Kararı

“Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/511 esas sayılı dosyasında görülmekte olan kamu davasında, eşinin avukatı olarak vekalet görevini yürüttüğünü, davalının talebi ile ofisinde yapılan görüşmenin izinsiz bir şekilde ses kaydının yapıldığını ve bu kaydın ceza dosyasına delil olarak sunulduğunu, davalının suç teşkil eden eylemi nedeniyle şikayetleri üzerine açılan kamu davası sonucunda … . Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/230 esas, 2014/457 sayılı kararı ile davalı hakkında TCK. 133/3 maddesi gereğince mahkumiyet kararı verildiğini beyanla, davalının bu şekilde haksız eylemi nedeniyle manevi tazminat talep etmiştir.
Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, manevi tazminat şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. 

Dosyada mevcut delillere ve özelikle yukarıda belirtilen Asliye Ceza Mahkemesinin dosyasında toplanan delillere göre; davalının sanık sıfatıyla yargılandığı ve davacının katılan vekili olarak yer aldığı ceza yargılaması sırasında, davacının avukatlık ofisinde yapılan görüşmenin davacının izni olmaksızın davalı tarafından kaydedildiği ve mahkemeye delil olarak sunulduğu hususu sabit olmakla, davalının bu şekildeki eylemi davacının kişilik haklarına saldırı mahiyetindedir. Bu nedenle, mahkemece olayların gelişimi ve mahiyeti de gözetilerek, davacı lehine uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekir. Kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.”

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 03.04.2019 Tarih, 2018/4933E. 2019/4453K. Sayılı Kararı:

 “… Sanığın, dolandırıcılık ve tehdit suçlarından dolayı şikayetçi sıfatıyla suç duyurusunda bulunmak amacıyla Cumhuriyet Başsavcılığına giderek şikayet dilekçesi vermek istediği, görevli zabıt katibi Uğur’un sanığı refakatine alarak Cumhuriyet savcısının odasına götürdüğü, Cumhuriyet savcısı tarafından sanığın şikayet dilekçesi incelenip, öğle tatilinden sonra gelerek ifade vermesinin söylendiği, sanığın ifade vermek için öğleden sonra tekrar adliyeye geldiği, zabıt katibi Uğur tarafından sanığın doğrudan zabıt katiplerinin bulunduğu kalem odasına götürüldüğü, bu esnada sanığın, üzerinde bulunan cep telefonunun video kayıt özelliğini açarak, zabıt katibi tarafından ifadesinin alınması sürecini kaydettiği ve kamera görüntüsüne aynı kalem odasında çalışan diğer zabıt katipleri … ile Şefika’nın da dahil olduğu, bir süre sonra, dolandırıcılık ve tehdit suçlarından dolayı sanığın şikayeti üzerine başlatılan adli soruşturma ile ilgili kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini müteakip, sanığın, ifadesinin Cumhuriyet savcısı tarafından bizzat ve zabıt katibi tarafından da gereği gibi alınmaması nedeniyle eksik soruşturma yapıldığı gerekçesine dayalı olarak kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz ettiği ve itiraz dilekçesine şikayete konu kaydı içeren CD’yi eklediği, ayrıca, Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (BİMER’e) elektronik ortamda başvurarak, Cumhuriyet savcısından ve ifadesini alan zabıt katibinden şikayetçi olduğunu bildirdiği, bu sürecin ardından sanık hakkında başlatılan adli soruşturma sonunda, sanığın, Cumhuriyet Başsavcılığında verdiği ifade anını, zabıt katibi olan şikayetçiler Uğur, … ve Şefika’nın görev mahallindeki görüntülerini de içerecek şekilde gizlice telefonuna kaydetmesi nedeniyle görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, şikayete konu CD’nin incelenmesi sonunda hazırlanan 04.12.2015 tarihli bilirkişi raporuna ve dosya kapsamına göre; Cumhuriyet savcısı tarafından bizzat ve zabıt katibi tarafından da gereği gibi ifadesinin alınmadığını iddia eden sanığın, bu durumu delillendirmek amacıyla yaptığı gizli çekim esnasında, şikayetçilerin, başkalarının görmesini ve bilmesini istemeyecekleri özel yaşam alanlarına ilişkin görüntülerinin kaydedilmediği; ancak, soruşturma işlemi sırasındaki ses ve görüntüleri yetkisiz olarak kayda alan sanığa, iddianamede eyleminin tarif edildiği de nazara alınıp, CMK’nın 226. maddesi uyarınca TCK’nın 286/1. madde ve fıkrasının uygulanması ihtimaline binaen ek savunma hakkı tanınması ve sanığın eyleminin ses veya görüntülerin kayda alınması suçu kapsamında değerlendirilmesi gerekirken, sanığın sübut bulan eylemi yalnızca TCK’nın 134/1. madde ve fıkrası kapsamında değerlendirilip, görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması …”

YARGITAY

HARBİYE HUKUK BÜROSU

Ceren Aydın

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorum Yap