İş HukukuMALULEN EMEKLİLİK NEDİR? HANGİ HASTALIKLARI KAPSIYOR? MALULEN EMEKLİLİK ŞARTLARI

MALULLÜK NEDİR?

MALULLÜK NEDİR?

5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı kanunu md. 44’e göre her ne sebep ve suretle olursa olsun vücutlarında hasıl olan arızalar veya duçar oldukları tedavisi imkânsız hastalıklar yüzünden vazifelerini yapamayacak duruma giren iştirakçilere (Malûl) denir ve haklarında bu kanunun malullüğe ait hükümleri uygulanır. 

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık sigortası Kanunu md. 25’e  göre  ise ‘’Sigortalının veya işverenin talebi üzerine Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurullarınca usulüne uygun düzenlenecek raporlar ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentleri kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün veya iş kazası veya meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün en az % 60’ını, (c) bendi kapsamındaki sigortalılar için çalışma gücünün en az % 60’ını veya vazifelerini yapamayacak şekilde meslekte kazanma gücünü kaybettiği Kurum Sağlık Kurulunca tespit edilen sigortalı, malul sayılır. 

Bu maddelere göre kısacası malullük işçinin , hastalık , kaza vb. sebeplerle çalışamayacak durumda olmasıdır. 

Malulen emeklilik konusunda hukuki yardıma ihtiyacınız var ise buraya tıklayarak alanında uzman iş hukuku avukatlarına soru sorabilirsiniz.

MALULEN EMEKLİLİK NEDİR?

MALULEN EMEKLİLİK NEDİR?

İşçilerin, işe başladıktan sonra çalışma gücünü belli oranda kaybetmesi , yani malül olması durumunda ve diğer şartların da gerçekleşmesi halinde yararlanabilecekleri emeklilik çeşidine malulen emeklilik denir. İşçinin çalışma hayatına başladıktan sonra sağlık problemlerinin ortaya çıkması , iş kazası yapması  veya meslek hastalığına yakalanması iş gücü kaybına neden olabilmektedir. İş gücü kaybına uğrayan çalışanın, çalışma hayatına devam etmesi zor veya bazen imkansız olabilir . Böyle bir durumda işçinin mağduriyetini telafi etmek için bu emeklilik sistemi uygulanır. Malullük şartını sağlayan çalışanların emekli maaşı ve birtakım başka sosyal haklar elde edebilir. 

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 25. maddesinde bu emeklilik türü yer almaktadır.  Bu madde hükmü gereğince sosyal güvenlik kurumu tarafından yetki verilen sağlık kurullarınca düzenlenecek raporlar ve ilgili evrakın incelenmesi sonucunda iş gücü kaybına uğradığı  belirlenen sigortalı, malulen emekli kabul edilir. 

Malulen emeklilikte en önemli unsur çalışma gücü kaybının iş hayatına başladıktan sonra ortaya çıkmasıdır eğer doğuştan ya da iş hayatına başlamadan önce böyle bir durum oluşursa engelli maaşından faydalanılabilir.  

MALULEN EMEKLİLİK ŞARTLARI

MALULEN EMEKLİLİK ŞARTLARI

5510 sayılı kanunun 25. maddesine göre malulen emekli olmanın şartları şunlardır: 

  • 10 Yıllık Sigortalılık Süresinin Doldurulmuş Olması 

Kişinin 10 yıl süresince sigortalı olarak fiilen çalışması gerekir. Yani kişi sigorta başlangıcı yapıp, fiili olarak çalışmazsa bu şartı yerine getirmemiş olur.  

Ancak bunun bir istisnası vardır. 10 yıl boyunca başkasının sürekli bakımına muhtaç derecede malul olanlar için bu sigortalılık süresinin doldurulmuş olması şartı aranmaz. Başkasının sürekli bakımına muhtaç derecede malul olanlar, sigortalılık süresine bakılmaksızın, 1.800 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemeleri halinde malulen emekli olabilirler. Bu durumdaki kişilerin başkasının bakımına muhtaç derecede malul olduklarını tam teşekküllü sağlık kurulundan alacakları raporla ispatlamaları gerekir. Bunun için ise kişinin hastaneye sevkinin Sosyal Güvenlik Kurumunun ilgili Müdürlüğü tarafından yapılması gerekir.  

  • 1800 Gün Prim Ödenmiş Olması 

Sigortalının 1800 gün prim ödemiş olması gerekir. Ancak kişinin eksik primleri varsa bunu toplu olarak ödeyerek emekli olabilir. 

  • Malullüğün Sigortalı İşe Girdikten Sonra Meydana Gelmesi 

Bir kişinin malulen emekli olabilmesi için, maluliyetinin işe girdikten sonra meydana gelmesi de gerekir. 

  • Malullüğü Belgeleyen Maluliyet Raporunun Alınması 

Sigortalının geçirdiği kaza veya hastalık sonucunda çalışma gücünün % 60’ını kaybettiğinin raporla tespit edilmesi gerekmektedir. 

  • Maluliyeti nedeniyle sigortalı olarak çalıştığı işten ayrılması, faaliyetine son vermesi ve görevinden ayrılması, 
  • Hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanların ise kendi sigortalılığı nedeniyle Kuruma genel sağlık sigortası primi dahil, prim ve prime ilişkin borcu olmaması 
  • Kuruma yazılı dilekçe ile başvurması gerekmektedir. 

MALULEN EMEKLİLİĞİ SAĞLAYAN HASTALIKLAR NELERDİR?

MALULEN EMEKLİLİĞİ SAĞLAYAN HASTALIKLAR NELERDİR?

Tedavisi imkansız olan her türlü hastalık malulen emekliliği sağlamaktadır. Örneğin; kanser, epilepsi, parkinson, beyin tümörü, behçet hastalığı, kemik iliği hariç organ nakli, aids, tüberküloz, karaciğer, sirozu, zeka geriliği, şizofren, bipolar bozukluk, serebral palsi, felç, uzuv kayıpları, demans ve görme kaybı hastalıkları …. 

MALULEN EMEKLİ OLMA BAŞVURUSU NASIL YAPILIR?

MALULEN EMEKLİ OLMA BAŞVURUSU NASIL YAPILIR?

Sigortalı çalışan kişi malulen emeklilik için bağlı bulunduğu Sosyal Güvenlik İl veya Merkez Müdürlüğüne başvuru yapmalıdır. Başvuru yapıldıktan sonra bu müdürlük, çalışana malulen emeklilik için sevk yazısı verir. Bu yazı ile devlet hastaneleri, devlet üniversite hastaneleri, Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerinden herhangi birisine randevu alınarak başvuruda bulunulur. Özel hastanelerden alınan raporların ise geçerliliği yoktur. Kamu görevlilerinin ise temin edecekleri raporu ve talep dilekçelerini çalıştıkları kuruma ibraz etmeleri gerekmektedir. 

MALULEN EMEKLİLİK İÇİN GEREKLİ BELGELER

MALULEN EMEKLİLİK İÇİN GEREKLİ BELGELER

Başvuruda bulunmak için gereken belgeler sigortalının durumuna göre değişiklik göstermektedir. Bu belgeler ise genel olarak şunlardır: 

SSK.lılar (4/A) ve Bağ-Kur’lular (4/B) için: 

Sigortalı işten ayrılma bildirgesi (işi bıraktıktan sonra 10 gün içinde başvuranlar için), Tahsis başvuru ve taahhüt belgesi. 

Emekli Sandığı’na bağlı olanlar (4/C) için: 

Açıkta olanların şahsen; çalışanların kurumları aracılığıyla yapacakları başvuru, 

Malulen emekliliğe sevk onayı, Sağlık kurulu raporu. 

MALULİYETİN TESPİTİ NASIL YAPILIR?

MALULİYETİN TESPİTİ NASIL YAPILIR?

Maluliyetin tespiti Sosyal Güvenlik Kurumu’nca (SGK) sevk edilen sağlık kuruluşlarından alınan raporla tespit edilir. 

MALULLÜK ORANI %60’TAN DÜŞÜKSE EMEKLİ OLUNABİLİR Mİ?

MALULLÜK ORANI %60’TAN DÜŞÜKSE EMEKLİ OLUNABİLİR Mİ?

Malullük oranı %60’tan düşük olması halinde oranın kesinlikle %40’tan büyük olması şartı vardır. Maluliyetin bu  kapsama girmesi için aranan bazı şartlar bulunmaktadır. 

Sağlık raporunda oranın %40 ile %49 arasında olması halinde sigortalının 18 yıllık sigortalılık süresine sahip olması ve 4100 gün prim ödemiş olması gerekmektedir. Eğer engel oranı %50 ile %59 arasında ise aranan sigortalılık süresi 16 yıl, prim gün sayısı ise 3700 gündür. 

SAĞLIK KURULU RAPORUNA İTİRAZ NASIL YAPILIR?

SAĞLIK KURULU RAPORUNA İTİRAZ NASIL YAPILIR?

Sağlık kurulu kişinin çalışma gücünün %60’ını kaybetmediğine dair rapor verirse sigortalı, raporu Sosyal Sigorta Yüksek Sağlık Kurulunun incelemesini talep edebilir. Bunun için dilekçe, kişinin bağlı bulunduğu sosyal güvenlik il müdürlüğüne veya sosyal güvenlik merkezine verilmelidir. İtiraz , engelli bireyin kendisi, vasisi veya raporu talep eden kurum tarafından kullanılabilir,  müdürlüğe yapılır ve bireysel itirazlar için raporun teslim tarihinden itibaren 30 gün süre vardır. Süresi geçen itirazlar değerlendirilmez. 

MALULEN EMEKLİLİK MAAŞI BAĞLANMASI

MALULEN EMEKLİLİK MAAŞI BAĞLANMASI

Malûl aylığı bağlanabilmesi için sigortalının kendisi veya işverenin talebi üzerine Sosyal Güvenlik Kurumu’nca (SGK) sevk edilen sağlık kuruluşlarından rapor alınması gerekir. Bu raporlar SGK sağlık kurulunca uygun bulunursa emeklilik maaşı bağlanır.  

MALULLÜK AYLIĞININ HESAPLANMASI NASIL YAPILIR?

MALULLÜK AYLIĞININ HESAPLANMASI NASIL YAPILIR?

Malulen emekli maaşı hesaplaması için malul kişinin çalışma gücündeki kayıp oranı, ödenen toplam prim günü sayısıyla çarpılır. Çıkan sonuç da 100 ile çarpılarak çıkan sonuç 60’a bölünür ve bu şekilde ortalama malul emekli maaşı hesaplaması yapılır 

MALULLÜK AYLIĞI HANGİ HALLERDE KESİLİR?

MALULLÜK AYLIĞI HANGİ HALLERDE KESİLİR?

-Sigortalıların 5510 Sayılı Kanun kapsamında veya yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında çalışmaya başlamaları, 

 – Kontrol muayenesi sonucu malullük durumunun ortadan kalkması, hallerinde kesilir.

( kontrol muayenesi: sigortalının veya  hak sahiplerinin malullük, engellilik ve iş göremezlik raporlarında belirtilen rahatsızlıklarının mevcut olup olmadığının tespiti amacıyla Kurumca muayeneye tabi tutulmasıdır.) 

5434 sayılı kanun kapsamında bağlanan malullük (adi) aylığının kesilme sebepleri ise farklıdır.  Buna göre:  

Türk Vatandaşlığından Çıkma/Çıkarılma: 5434 sayılı Kanunun 92 nci maddesi gereğince, iştirakçilerden Türk Vatandaşlığından çıkarılan, Türk Vatandaşlığını bırakan, yabancı memleket uyruğuna girenlerin (Türk Vatandaşlığını muhafaza edenler hariç) bu Kanunla tanınan her çeşit hakları düşmektedir. Ancak Sosyal Güvenlik Antlaşması yapılan ülkelerde olan o ülke vatandaşlığına girenlerin aylıkları kesilmemektedir.  

5510 sayılı Kanunun 4/1-c statüsünde Çalışma: 5434 sayılı Kanunun 99 uncu maddesi gereğince emekli aylığı alanların kamuda emeklilik hakkı tanınan vazifelere atanmaları halinde (5510 sayılı Kanunun 4/1-c statüsünde) aylıklar kesilmektedir.  4/1-a ve 4/1-b statüsünde çalışmaya başlamaları halinde ise aylıkları kesilmemektedir. 

MALULEN EMEKLİLİK HEYET RAPORUNU VEREN HASTANELER

MALULEN EMEKLİLİK HEYET RAPORUNU VEREN HASTANELER

Bu raporu sağlık Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren eğitim ve araştırma hastaneleri, devlet üniversiteleri, TSK’ya bağlı hastaneler verebilir. Ancak özel hastanelerden alınan raporların geçerliliği yoktur. 

MALULİYET ORANI ARTARSA YAPILMASI GEREKENLER

MALULİYET ORANI ARTARSA YAPILMASI GEREKENLER

Maluliyet oranında bir artma olduğu taktirde, bu durum yeni bir olgu oluşturmuş olur ve  artan miktar için ayrı bir dava açılabilir. Eğer daha öncesinde aylık bağlanmamış ise tespit davası ile maluliyet oranı belirlenip tekrar başvuruda bulunabilir ancak aylık bağlanmış ise  artan maluliyet farkı için  ayrıca manevi tazminat ve alınan aylığın yükseltilmesi için talepte bulunulabilir. Bu davalar ise iş mahkemesinde görülür. 

MALULEN EMEKLİLİK BAŞVURUSUNUN REDDİ HALİNDE HANGİ DAVA AÇILIR?

MALULEN EMEKLİLİK BAŞVURUSUNUN REDDİ HALİNDE HANGİ DAVA AÇILIR?

Malulen Emeklilik Başvurusunun malulluk oranının düşük olması sebebiyle reddedilmesi durumunda kişi, sağlık kurulu tarafından tespit edilen malullük oranınına ilişkin rapora süresi içinde itiraz etmelidir. Bu itirazı da reddedilirse; “maluliyet oranının tespiti davası” açabilir. Bu dava ile maluliyet oranının tespiti talep edilir. Görevli mahkeme ise iş mahkemesidir. 

Başvuruyu SGK’nın reddetmesi halinde ise; “red işleminin iptali davası” açılabilir. Bu dava ile emeklilik talebinin reddi işleminin iptali talep edilir. Kişinin bu davayı, idare mahkemesinde açması gerekir. İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK) veya özel Kanunlarda aksini gösteren bir durum olmadığı için, red işlemini yapan kurumun bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir. 

MALULEN EMEKLİLİK HAKKINDA SIKÇA SORULAN SORULAR

MALULEN EMEKLİLİK HAKKINDA SIKÇA SORULAN SORULAR

KANSER HASTALIĞI MALULEN EMEKLİLİK SEBEBİ OLABİLİR Mİ?

Kanser hastaları başvuru yaparak kanser hastası olduklarına dair rapor talep etmelidirler. Daha sonrasında sağlık kurulunun raporu verdiği tarihinden itibaren 18 ay boyunca malul kabul edilirler ve aylık alabilirler. Bunun için maluliyet başvurusu tarihinden önce bir yıl içinde teşhis konulması gerekir. Bu süre, kanserin türüne göre değişebilmektedir. Kanser hastalarının geçici maluliyet aylığı almaları için, bu raporun yanısıra 10 yıl sigortalı olmaları ve 1800 gün prim yatırmaları gerekir. 

KONTROL MUAYENE ŞARTI NEDİR?

Sigortalının veya malulluk aylığını alma hakkına sahip olanların malullük, engellilik ve iş göremezlik raporlarında belirtilen rahatsızlıklarının mevcut olup olmadığının tespiti amacıyla Sosyal Güvenlik Kurumunca muayeneye tabi tutulmasıdır. 

Kişiler kurumca yürütülen soruşturma nedeniyle, maluliyete ilişkin kurumca verilen karar gereği, malullük, vazife malullüğü aylığı bağlanmış sigortalıların, malullük durumlarında artma veya başka birinin sürekli bakımına muhtaç olduklarına ilişkin talepleri halinde, ihbar ve şikayet halinde, kontrol muayenesine tabi tutulabilir.  

MALULEN EMEKLİLİK İLE İLGİLİ SÜREÇE İLİŞKİN BİLGİ NEREDEN ÖĞRENİLİR?

Bağlı bulunulan sosyal güvenlik il/merkez müdürlüğünden gerekli bilgi alınabilir. Hastaneye sevk işlemleri vs. de buralarda yapılır. 

MALULEN EMEKLİLİK AYLIĞI BAĞLANDIKTAN SONRA ÇALIŞMA İMKANI VAR MIDIR?

4/a kapsamında malulen emekli olan kişilerin yine 4/a, yani işçi olarak çalışmaya başlamaları halinde emekli aylıkları kesilir. Bu kişilerin malulen emekli olduktan sonra işveren olmaları (4/b kapsamında çalışmaları) durumunda aylık alırlar ama sosyal güvenlik destek primi ödemeleri gerekir.  4/c kapsamında görev yapmaları durumunda ise emekli aylıklarında herhangi bir kesinti olmaz. 

Kişi eski BAĞ-KUR kapsamında malulen emekli oldu ise ; 

4/a’lı olarak işçi statüsünde çalışmaya başlarlarsa işverenleri sosyal güvenlik destek primi öder ve aylıkları kesilmez, 4/b (işveren) ve 4/c kapsamında çalışmaya başlarlarsa aylıkları kesilmez. 

MALULEN EMEKLİ OLAN BİRİNİ SİGORTASIZ ÇALIŞTIRMANIN CEZASI NEDİR?

Malulen emekli birisini sigortasız çalıştırmak, genel sigortasız işçi çalıştırma hükümlerine tabiidir. Bu hükümler ise şunlardır: 

  • Sigortasız işçi çalıştırdığı için 2 asgari ücret ceza , 
  • Sigortasız işçiyi aylık prim hizmet belgesi düzenlememekten her ay 2 asgari ücret ceza , 
  • İşçiyi Ücret bordrosunda göstermemekten yarım asgari ücret ceza , 
  • Yasal defter kaydetmemekten her ay yarım asgari ücret ceza . 

MALULEN EMEKLİ OLMAK İÇİN YAŞ SINIRI VAR MIDIR?

Malulen emeklilik için yaş şartı aranmamaktadır. 

MALULEN EMEKLİLİK İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI

MALULEN EMEKLİLİK İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI

  1. Hukuk Dairesi         2014/13160 E.  ,  2015/8701 K.

Dava; davacının malulen emekliliğe hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir. 

Mahkemece; davacının dava tarihi itibari ile malulen emekliliğe hak kazandığının tespitine karar verilmiştir. 

Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının malulen emeklilik taleplerinin davalı Kurum tarafından beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmediğinden bahisle reddedildiği, … Eğitim ve Araştırma Hastanesi Özürlü Kurulu’nun 28.05.2012 tarihli raporunda; davacının kemik iliği nakli nedeni ile tüm vücut fonksiyon kaybının %75 olduğunun bildirildiği, Yüksek Sağlık Kurulu’nun 27.04.2012 tarihli kararı ile; davacının beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmediğinin bildirildiği, Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun 30.12.2013 tarihli raporunda; 11.10.2008 tarihli yönetmelik hükümlerine göre davacının, beden çalışma gücünün en az %60’ını kaybetmiş olduğundan malul sayılması gerektiğinin bildirildiği anlaşılmaktadır. 

Somut olayda; dosyada mevcut raporlar arasındaki çelişki giderilmeden hüküm kurulması isabetsiz olmuştur. 

Mahkemece yapılacak iş; davacının sürekli iş göremezlik oranının tespiti bakımından dosyada mevcut raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde son kez olarak Adli Tıp Genel Kurulu’ndan rapor almak ve çıkacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. 

Mahkemece yukarıda belirtilen maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 

O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. 

  1. Hukuk Dairesi         2014/1752 E.  ,  2014/13537 K.

Malullük aylığı bağlanması için 09.06.2008 tarihindeki davacı talebi, Kurumca çalışma gücünün 2/3 oranında kaybetmemiş olduğundan, reddedilmiş; iş bu davanın yargılaması aşamasında alınan Adli Tıp Kurumunun 01.08.2012 tarihli raporunda; davacının beden çalışma gücünün%71’ini kaybettiği, malul sayılması gerektiği, maluliyet başlangıç tarihi olarak … Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin 26.11.2010 tarihli raporunun kabul edilmesi gerektiği belirtilmiş, Mahkemece; davacı avukatının talebi de dikkate alınarak 04.10.2010 tarihi itibariyle malulen emekliliği hakettiğinin tespitine, karar verilmiştir. 

5510 sayılı Kanunun “Malullük Aylığının Hesaplanması, Başlangıcı, Kesilmesi ve Yeniden Bağlanması” başlıklı 27. Maddesinin ikinci fıkrasında; “…a)Malul sayılmasına esas tutulan rapor tarihi yazılı istek tarihinden önce ise yazılı istek tarihini, 

b)Malul sayılmasına esas tutulan rapor tarihi yazılı istek tarihinden sonra ise rapor tarihini,… takip eden aybaşından itibaren başlar.” hükmü gereğince davacıya, maluliyet başlangıcını tespit eden 26.11.2010 tarihini takip eden aybaşından itibaren malullük aylığı bağlanması gerekirken, yazılı şekilde 04.10.2010 tarihi itibariyle malulen emekliliği hakettiğinin tespitine, karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.  

  1. Hukuk Dairesi         2006/1296 E.  ,  2006/3482 K.

‘’ ……..  

Karara esas alınan 23.09.2005 tarihli Adli Tıp Genel Kurul Raporunda davacının “Nevrotik Deprasyon” ve ” Ağır Eforda Fonksiyon kısıtlaması yapacak derecede Kalp Hastalığı” bulunduğu; bu arızaların ayrı ayrı değerlendirmesinde, beden çalışma gücünün en az 2/3 ‘ünün kaybına neden olmadığı, ancak bu iki arızanın birlikte beden çalışma gücünün en az 2/3 ‘ünü kaybettirdiği belirlenmiştir. 

Mahkemece maluliyetin başlangıç tarihi olarak davacının kuruma verdiği malulen emekliye ayrılma istemine ilişkin 01.12.2001 tarihli dilekçesi dikkate alınmış ise de; dosya içerisindeki mevcut 1996-2001 tarihleri arasında alınan raporlarda, sadece davacının ” kalp rahatsızlığı” belirlenmiş, psikolojik rahatsızlığına ilişkin ilk açıklama 08.05.2002 tarihli raporda ” distimik bozukluk” olarak ifade edilmiştir. 

Davacının çalışma gücünün 2/3 oranında yitirdiğinin tesbitine ilişkin Adli Tıp Genel Kurul raporunda da ” Nevrotik Deprasyon” rahatsızlığının ne zaman başladığına ve dolayısıyla 2/3 oranında maluliyete uğradığı tarihe ilişkin bilgi bulunmamaktadır. Oysa sonra da geliştiği anlaşılan bu rahatsızlığın; çalışma gücünün 2/3 oranında yitirmesine etken olabilecek aşamaya geldiği tarih; maluliyetin başlangıç tarihini belirleme noktasında önemlidir. Yapılacak iş; davacının çalışma gücünü 2/3 oranında kaybettiği tarihin belirlenmesi için yeniden Adli Tıp Genel Kurulundan rapor alınarak; oluşacak sonuca göre karar vermekten ibarettir. 

Mahkemece; bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması  usul ve yasaya aykırı olduğundan bozmayı gerektirir.  

O halde, davalı kurumun  bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.’’

HARBİYE HUKUK BÜROSU

KÜBRA UYSAL

SGK’nın sitesinden Malullük ile ilgili yazıyı okumak için tıklayın.

1 Yorum

  1. 1829 sgk gün pirimim var. 1998 sgk girişliyim. Malulen emeklilik için baş vurdum. Red kararı çıktı. bundan sonra ne yapabilirim.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorum Yap