Boşanma davası, evlilik birliğini sona erdiren yasal bir süreçtir ve evliliğin resmi olarak bitmesi için tek yol mahkeme kararıdır. Eşler kendi aralarında ayrılma konusunda anlaşıp fiilen ayrı yaşamaya başlasalar bile, evliliğin hukuken sonlanması için aile mahkemesinde boşanma davası açılması ve hakimin boşanma kararı vermesi gerekmektedir. Resmi nikahla evlenmiş bir çift, sadece birkaç gün ya da saat evli kalmış olsalar dahi boşanmak istediklerinde bu hukuki süreci takip etmek zorundadır. Bu nedenle boşanma kararı almadan önce hukuki sürecin gereklerini ve doğuracağı sonuçları iyi bilmek büyük önem taşır.
Boşanma davası açmadan önce, doğru hazırlığı yapmak ve sürece hakim olmak olası hak kayıplarını önlemek açısından gereklidir. Hangi sebebe dayanarak boşanma davası açacağınızı doğru belirlemek, eşinizle anlaşmalı mı yoksa çekişmeli mi ayrılacağınıza karar vermek, gerekli belgeleri ve delilleri toplamak gibi adımlar dava başlamadan önce atılması gereken önemli adımlardır. Aşağıda, boşanma davası açmadan önce bilinmesi gereken tüm bu konuları başlıklar halinde ele alıyoruz.
İÇİNDEKİLER
- BOŞANMA DAVASI NEDİR?
- BOŞANMA DAVASI SEBEPLERİ NELERDİR?
- ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI
- ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVASI
- BOŞANMA DAVASI NEREDE AÇILIR?
- BOŞANMA DAVASI NASIL AÇILIR?
- BOŞANMA ÖNCESİ HAZIRLIK ÖNERİLERİ
- BOŞANMA DAVASI SÜRECİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
- SIKÇA SORULAN SORULAR
- Boşanma Davası Açmadan Önce Ne Yapılmalı?
- Anlaşmalı Boşanma Şartları Nelerdir?
- Çekişmeli Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?
- Boşanma Davası Açmak İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?
- Boşanma Davasında Nafaka Nasıl Belirlenir?
- Boşanma Davası Masrafları Ne Kadardır?
- Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
- Boşanma Davası Hangi Durumlarda Reddedilir?
- Boşanma Davası Açarken Avukat Tutmak Zorunlu Mu?
BOŞANMA DAVASI NEDİR?
Boşanma davası, evli olan eşlerden birinin kanunda öngörülmüş bir nedene dayanarak evlilik birliğinin mahkeme kararıyla sona erdirilmesi için açtığı dava türüdür. Bu dava sonucunda hakim, evliliğin hukuken sonlandırılmasına (boşanmaya) karar verebilir. Boşanma davaları, anlaşmalı veya çekişmeli şekilde açılabilir; tarafların durumuna göre bu iki türden biri söz konusu olacaktır (aşağıda detaylandırılacaktır). Her eş, yasal boşanma nedenlerine dayanarak boşanma davası açma hakkına sahiptir. Boşanma kararını verebilme yetkisi yalnızca mahkemeye aittir; hakimin kararıyla evlilik resmi olarak sona erer.
Türkiye’de boşanma davalarına Aile Mahkemeleri bakmaktadır. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde Asliye Hukuk Mahkemesi, aile mahkemesi sıfatıyla davayı görür. Boşanma sürecinde hakim, tarafları dinler ve sunulan delilleri değerlendirir. Hakim, evlilik birliğinin devamının beklenemeyecek derecede sarsılıp sarsılmadığına ve boşanma koşullarının oluşup oluşmadığına kanaat getirirse boşanmaya hükmeder. Boşanma davası sonucunda evlilik birliği sona ererken, velayet, nafaka, mal paylaşımı gibi konularda da karar verilir.
BOŞANMA DAVASI SEBEPLERİ NELERDİR?
Türk Medeni Kanunu’na göre boşanma davası açmak için evliliği sona erdirmeye gerekçe gösterilebilecek belirli sebepler vardır. Boşanma davasının dayandırılabileceği başlıca yasal boşanma sebepleri şunlardır:
- Zina (Aldatma): Eşlerden birinin evlilik birliği devam ederken diğer eşe sadakat yükümlülüğünü ihlal etmesi, onu aldatması durumudur (TMK m.161). Bu özel boşanma sebebine dayanarak dava açılabilir.
- Hayata Kast: Eşlerden birinin diğerini öldürmeye teşebbüs etmesi veya onun hayatına yönelik çok ciddi bir saldırıda (canına kast edecek şekilde) bulunması halidir. Bu da kanunda özel boşanma sebebi olarak düzenlenmiştir.
- Pek Kötü Muamele veya Onur Kırıcı Davranış: Eşin diğerine fiziksel şiddet uygulaması, işkence etmesi, ağır hakaret veya aşağılayıcı davranışlarda bulunması gibi halleri ifade eder. Bu tür durumlar da boşanma nedeni sayılır.
- Küçük Düşürücü Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme: Eşlerden birinin toplumda yüz kızartıcı kabul edilen bir suç işlemesi (örneğin ağır cezalık bir suç) veya toplumun ahlak anlayışına göre haysiyetsiz sayılan bir yaşam tarzı sürdürmesi halidir. Bu durumda da diğer eş boşanma davası açma hakkına sahiptir.
- Terk: Eşlerden birinin haklı bir sebep olmaksızın ortak konutu terk etmesi ve en az 6 ay boyunca geri dönmemesi, ayrıca bu süre sonunda mahkemece yapılan ihtara rağmen eve dönmemesi durumudur (TMK m.164). Terk edilen eş, bu sebebe dayanarak boşanma davası açabilir.
- Akıl Hastalığı: Eşlerden birinin akıl sağlığı, evlilik birliğini sürdürmeyi çekilmez hale getirecek şekilde bozulmuş ve tedavisi mümkün olmayan bir akıl hastalığına yakalanmışsa, diğer eş boşanma davası açabilir (bu durumun tam teşekküllü hastaneden alınacak resmi sağlık kurulu raporuyla belgelenmesi gerekir).
- Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması (Şiddetli Geçimsizlik): Yukarıdaki özel nedenler dışında, ortak hayatın her iki taraf için de çekilmez hale gelmesi durumudur. Türk Medeni Kanunu m.166’da düzenlenen bu genel boşanma sebebi, evlilik birliğinin temelden sarsılması olarak adlandırılır. Eşler arasındaki şiddetli geçimsizlik, saygı ve sevginin bitmiş olması, sürekli kavga ve huzursuzluk yaşanması gibi durumlar bu kapsamdadır. Hakim, evlilik birliğinin gerçekten temelinden sarsılıp sarsılmadığına ve birlikte yaşamın beklenemeyecek derecede zorlaştığına bakarak karar verir. (Not: “Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması” genel sebebine dayanan davalarda, davacı eşin kusurunun diğer eşten daha ağır olmaması gerekir; aksi halde boşanma kararı verilmesi zorlaşır.)
Yukarıda sayılan yasal sebeplerden birine dayanmaksızın açılan boşanma davaları mahkeme tarafından reddedilir. Bu nedenle, dava açarken yaşadığınız olayları mutlaka kanundaki uygun bir boşanma sebebi çerçevesinde sunmalısınız. Aksi takdirde, yanlış veya yetersiz bir nedene dayanan davayı kaybetme riski çok yüksektir.
ANLAŞMALI BOŞANMA DAVASI
Eşlerin boşanma ve boşanmanın tüm sonuçları konusunda tam bir anlaşmaya vardıkları durumlarda, anlaşmalı boşanma davası yoluna başvurulur. Anlaşmalı boşanma, evlilik birliğinin her iki tarafın özgür iradesiyle sonlandırılmasıdır. Bu dava türünden faydalanmak için kanunen evliliğin en az 1 yıl sürmüş olması şarttır. Evlilik bir yılı doldurmuşsa ve taraflar ayrılık, velayet, nafaka, tazminat, mal paylaşımı gibi konuların tamamında uzlaşmışlarsa anlaşmalı boşanma mümkündür.
Anlaşmalı boşanmada eşler birlikte veya biri davayı açıp diğer eş dava dilekçesini kabul ederek süreci başlatabilir. Mahkemeye, her iki tarafın da imzaladığı bir anlaşmalı boşanma protokolü sunmak gerekir. Bu protokolde mal paylaşımı, çocukların velayeti, nafaka ve tazminat gibi konularda tarafların ortak karara vardıkları şartlar yazılı olarak belirtilir. Hakim, duruşmada her iki eşi de bizzat dinleyerek protokoldeki düzenlemelerin onların özgür iradesiyle kabul edilip edilmediğini tespit eder. Ayrıca özellikle çocukların durumu ve mali konular hakkındaki anlaşmanın hukuka ve menfaatlere uygun olup olmadığını inceler. Hakim gerekli görürse protokolde değişiklik yapılmasını isteyebilir; yapılan değişiklikler taraflarca da kabul edilirse boşanmaya karar verilir.
Anlaşmalı boşanma davası prosedürü, çekişmeliye göre çok daha kısadır. Genellikle tek bir duruşmada (yani tek celsede boşanma) karar çıkmaktadır. Taraflar duruşmaya birlikte katılıp boşanma isteklerini yineledikten sonra hakim aynı gün karar verebilir. Tek celsede boşanma mümkün olduğundan, anlaşmalı davalar çoğunlukla birkaç hafta veya birkaç ay içinde sonuçlanır. Bu süreçte taraflar hak kaybına uğramamak için protokolü dikkatlice hazırlamalı ve gerekiyorsa hukuki yardım almalıdır. Anlaşmalı boşanma davasının nasıl açılacağı ve protokolün nasıl hazırlanacağı konusunda daha fazla detay için Anlaşmalı Boşanma Davası Nasıl Açılır? başlıklı makalemizi inceleyebilirsiniz.

boşanma davası açmadan önce dikkat edin (2)
ÇEKİŞMELİ BOŞANMA DAVASI
Eşlerin boşanma konusunda anlaşmaya varamadığı durumlarda ise çekişmeli boşanma davası gündeme gelir. Eğer taraflardan biri boşanmak istemiyor ya da her iki taraf boşanmak istese bile boşanmanın hukuki sonuçları üzerinde (çocukların velayeti, nafaka miktarı, tazminat, mal paylaşımı vs.) uzlaşma sağlayamıyorlarsa, dava çekişmeli olarak yürür. Çekişmeli boşanmada her iki taraf da iddia ve savunmalarını ileri sürer; hakim, boşanma sebeplerinin varlığını ve tarafların kusur durumlarını delillerle birlikte değerlendirerek bir karara varır.
Çekişmeli boşanma davaları prosedür olarak daha uzun ve detaylıdır. Davayı açan eş (davacı), bir boşanma dilekçesi ile yetkili mahkemeye başvurur; karşı taraf (davalı) yasal süre içinde cevabını sunar. Ardından dilekçelerin karşılıklı verilmesi (cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri) süreci olur. Sonrasında mahkeme ön inceleme duruşması yaparak tarafların anlaşamadıkları noktaları tespit eder ve tahkikat aşamasına geçilir. Bu aşamada tarafların gösterdiği tanıklar dinlenir, sunulan belge ve kayıtlar incelenir, gerekirse bilirkişi raporları alınır. Tüm deliller toplandıktan sonra mahkeme, boşanma talebini ve taleplerle ilgili diğer konuları karara bağlar.
Çekişmeli boşanma davasında hakim, boşanma kararı verirse velayet, nafaka, tazminat gibi konularda da karara hükmeder çünkü taraflar bu konularda anlaşamadıkları için karar mercisi mahkemedir. Örneğin, çocuk varsa velayetinin kime verileceği, gerekli ise çocuğun diğer ebeveyni için kişisel ilişki (görüşme) düzenlemesi, çocuğun bakım giderleri için iştirak nafakası, eşlerden biri talep ettiyse yoksulluk nafakası ve uygun şartlar varsa maddi-manevi tazminat miktarları mahkeme tarafından belirlenir. Ayrıca ortak edinilmiş malların paylaşımı genellikle ayrı bir dava konusu olmakla birlikte, hakim mümkün olduğu ölçüde mal rejimi taleplerini de dikkate alabilir. Taraflar mal paylaşımı konusunda anlaşamazsa, boşanma gerçekleştikten sonra boşanmada mal paylaşımı davası açılarak mal rejiminin tasfiyesi sağlanır.
Çekişmeli boşanma ne kadar sürer? Bu sorunun net bir cevabı olmasa da, anlaşmalı boşanmaya göre çok daha uzun sürdüğü bir gerçektir. Davanın süresi; sunulan boşanma nedeninin ispatının zorluk derecesine, delillerin toplanma hızına, mahkemenin iş yüküne ve tarafların tutumuna göre değişir. Tecrübe olarak, doğru şekilde hazırlanmış ve aktif takip edilen bir çekişmeli boşanma davası ortalama 1 – 2 yıl içinde sonuçlanabilir. Ancak dosyada eksik delillerin tamamlanması uzun sürerse veya taraflar sürekli itirazlar ve temyizlerle süreci uzatırsa, dava 3 – 4 yıl ya da daha fazla bile devam edebilir. Unutulmamalıdır ki, çekişmeli boşanma süreci hem hukuki hem duygusal açıdan yıpratıcıdır; bu nedenle mümkünse anlaşma zemini bulunması zamandan ve maliyetten tasarruf sağlayacaktır.
Not: Çekişmeli boşanma davasında mahkeme, sunulan deliller sonucunda boşanma talebini reddederse (yani boşanmaya yetecek sebepler ispatlanamazsa), dava reddedilmiş olur. Bu durumda, kanun gereği aynı sebeplere dayanarak 3 yıl boyunca yeni bir boşanma davası açılamaz. Eğer bu 3 yıllık süre boyunca eşler bir araya gelmez ve birlikte yaşamazlarsa, sürenin sonunda evlilik birliğinin temelden sarsıldığı kabul edilerek bu sefer boşanmaya karar verilebilir. Bu kritik kural nedeniyle, çekişmeli dava açmadan önce doğru sebebe dayandığınızdan ve yeterli deliliniz olduğundan emin olmalısınız.
BOŞANMA DAVASI NEREDE AÇILIR?
Boşanma davasında yetkili mahkeme genel olarak eşlerin coğrafi konumuna göre belirlenir. Türk Hukukunda boşanma davalarında yetki, eşlerden birinin yerleşim yeri veya son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesine aittir. Buna göre:
- Eşlerin son 6 ay içinde birlikte ikamet ettikleri yerin Aile Mahkemesi, boşanma davası açmak için birincil yetkili mahkemedir. Örneğin eşler evlendikten sonra en son Ankara’da altı aydan fazla birlikte yaşamışlarsa, Ankara’daki aile mahkemeleri yetkilidir.
- Eşler fiilen ayrı yaşıyorlarsa veya yukarıdaki koşul uygun değilse, davacı eş karşı tarafın (eşinin) yerleşim yeri Aile Mahkemesi’nde de boşanma davasını açabilir. Yani davalı eşin ikametgahının bulunduğu il/ilçedeki Aile Mahkemesi de yetkili sayılır. (Bazı durumlarda davacının kendi yerleşim yeri mahkemesi de yetkili olabileceği kabul edilmektedir; ancak genel uygulamada davalı tarafın ikametgahı dikkate alınır.)
Görev yönünden ise, yukarıda da belirtildiği gibi boşanma davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemesi’dir. Eğer davanın açılacağı yerde Aile Mahkemesi kurulu değilse, dava o yer Asliye Hukuk Mahkemesi’ne (aile mahkemesi sıfatıyla) açılmalıdır. Dava dilekçenizi yetki ve görev kurallarına uygun mahkemeye vermeniz, usulden red olmaması için önemlidir.
BOŞANMA DAVASI NASIL AÇILIR?
Boşanma davası açmak isteyen kişi, belirlenen yetkili aile mahkemesine bir dava dilekçesi ile başvurarak süreci başlatır. Bu süreçte izlenecek temel adımlar şöyledir:
- Dava Dilekçesinin Hazırlanması: Boşanma dilekçesi, davanın temelini oluşturur. Dilekçede, evlilik bilgileriniz (evlenme tarihi, yer, ortak çocuklar vs.), boşanma sebepleriniz ve boşanmanın sonuçlarına dair talepleriniz açıkça belirtilmelidir. Örneğin, boşanma sebebi olarak zina gösteriliyorsa buna dair olaylar ve mümkünse tarihleri dilekçede anlatılmalıdır. Ayrıca çocukların velayeti, nafaka talebi, maddi-manevi tazminat isteği, ev eşyalarının paylaşımı gibi konularda talepler de dilekçede yer almalıdır. Bir boşanma avukatı yardımıyla dilekçenin hazırlanması, yasal hususların eksiksiz ve doğru şekilde sunulmasını sağlayacaktır (hatalı veya eksik dilekçeler süreci uzatabilir). 🔗 boşanma avukatı
- Gerekli Belgelerin Toplanması: Dava dilekçesiyle birlikte mahkemeye sunmak üzere bazı belgeler hazırlanmalıdır. Nüfus cüzdanı veya T.C. kimlik kartı fotokopiniz, evlilik cüzdanı veya evlilik kayıt örneği bu belgelerdendir. Özellikle anlaşmalı boşanma yoluna gidiliyorsa, her iki eşin imzaladığı anlaşmalı boşanma protokolü dilekçeye eklenmelidir. Delilleriniz arasında varsa hastane raporları, fotoğraflar, mesaj kayıtları, polisiye tutanaklar gibi belgeleri de hazırlayın. Tanık gösterecekseniz, tanık isimlerini ve adreslerini de dilekçeye eklemek gerekir. (Unutmayın, delillerin sonradan sunulması belirli aşamalardan sonra mümkün olmayabilir; bu yüzden dava açarken elinizdeki delilleri sunmak önemlidir.)
- Harç ve Masrafların Ödenmesi: Boşanma davası açarken belli başlı yargı harçları ve gider avansını yatırmak gerekir. 2025 yılı için boşanma davalarında başvuru harcı yaklaşık 427,60 TL, peşin alınan gider avansı ise ortalama 3.000 TL civarındadır (bu avans, tebligat masrafları, keşif veya bilirkişi gerekirse onların ücreti için mahkeme veznesine yatırılır). Masraflar davanın seyrine göre artabilir; örneğin çok sayıda tanığa celp gönderilmesi veya bilirkişi incelemesi gibi durumlarda ek avans istenir. Davayı açan taraf başlangıçta bu masrafları karşılar ancak dava sonunda haksız çıkan taraf tüm mahkeme masraflarını üstlenir. Maddi durumu yetersiz olan bireyler, mahkemeye “adli yardım” talebi içeren bir dilekçe sunarak harç ve masraflardan muaf tutulmayı isteyebilirler. Mahkeme, kişinin gerçekten ödeme gücünün olmadığını belgelere göre kabul ederse, davayı harçsız açma izni verebilir ve hatta baro aracılığıyla ücretsiz avukat desteği de sağlanabilir (🔗 ücretsiz boşanma imkanları için adli yardım bürolarına başvurulabilir).
- Davanın Açılması (Başvuru): Dilekçeniz ve ek belgeleriniz hazır olup gerekli harçları yatırdıktan sonra, yetkili mahkemenin tevzi bürosuna (dava başvuru gişesine) başvurarak boşanma davasını resmi olarak açabilirsiniz. Taraf ve dava bilgileriniz UYAP sistemine kaydedilir ve dosya için bir esas numarası alınır. Dava dilekçeniz mahkeme tarafından karşı tarafa tebliğ edilir (gönderilir). Tebligat, davalı eşin adresine posta yoluyla ulaştıktan sonra karşı tarafın 2 haftalık cevap süresi başlayacaktır. Davalı bu süre içinde cevap dilekçesini sunmazsa veya cevap verirse, süreç sırayla cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri aşamasıyla devam eder.
- Yargılama Süreci: Dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşaması tamamlandıktan sonra mahkeme duruşma günü belirler. İlk duruşma genelde ön inceleme duruşması olup, tarafların anlaşıp anlaşamadığı konular tespit edilir ve usule ilişkin eksikler tamamlanır. Sonraki duruşmalarda tanıklar dinlenir, deliller incelenir ve hakim uyuşmazlığı aydınlatmaya çalışır. Çekişmeli boşanma davası, tüm deliller toplandıktan sonra hakimin kararını açıklamasıyla sona erer. Anlaşmalı boşanma davasında ise genelde dilekçe ve protokol verildikten sonra tek duruşma yapılarak karar verilir.
İpucu: Boşanma davası açma süreciyle ilgili daha ayrıntılı adımlar ve püf noktaları için 🔗 Boşanma Davası Nasıl Açılır? başlıklı rehberimizi okuyabilirsiniz. Bu rehberde boşanma dilekçesi yazımından belgelerin hazırlanmasına, mahkeme sürecinden hak taleplerine kadar bilmeniz gereken temel adımlar detaylı şekilde ele alınmıştır.

boşanma davası açmadan önce dikkat edin (2)
BOŞANMA ÖNCESİ HAZIRLIK ÖNERİLERİ
Bir boşanma davası açmadan önce hukuki ve kişisel olarak hazırlıklı olmak, sürecin daha sağlıklı ilerlemesini sağlar. İşte boşanma sürecine başlamadan önce dikkate almanız gereken bazı önemli konular ve öneriler:
- Hukuki Danışmanlık Alın: Boşanma süreci oldukça karmaşık olabileceğinden, bir boşanma hukuku avukatı ile görüşmeniz son derece faydalıdır. Alanında deneyimli bir avukat, haklarınızı ve sorumluluklarınızı anlamanıza yardımcı olacak, atmanız gereken adımlar konusunda sizi yönlendirecektir. Özellikle çekişmeli boşanmalarda uzman bir boşanma avukatı ile çalışmak, ileride telafisi zor hatalar yapmanızı önleyebilir.
- Hedeflerinizi Belirleyin: Boşanma sürecine girmeden önce elde etmek istediğiniz sonuçları netleştirin. Örneğin, çocukların velayeti konusunda talebiniz ne olacak, mal paylaşımı konusunda hangi eşyaların veya malların sizde kalmasını istiyorsunuz, nafaka talep edip etmeyeceğinizi belirleyin. Bu konularda önceden düşünüp hedeflerinizi belirlemek, dava dilekçenizi hazırlarken ve müzakerelerde daha kararlı olmanızı sağlar.
- Mali Durumunuzu Planlayın: Boşanmanın ekonomik etkilerini göz önünde bulundurun. Dava masraflarını (harçlar, avanslar vb.) karşılayabilecek durumda mısınız, bir avukat tutacaksanız bunun maliyetini karşılayabilir misiniz? Boşanma sonrası nafaka alabilecek misiniz veya nafaka ödemek zorunda kalacak mısınız? Bu sorular üzerinde düşünerek bir bütçe planlaması yapın. Gerekirse boşanma sürecini finanse etmek için birikimlerinizi gözden geçirin veya aile desteği gibi imkanları araştırın.
- Gerekli Belgeleri Hazırlayın: Boşanma davasında işinize yarayabilecek tüm belgeleri önceden toparlayın. Nüfus kayıt örneği, evlilik cüzdanı fotokopisi, çocukların doğum belgeleri, tapu kayıtları, banka hesap dökümleri, telefon mesaj kayıtları, fotoğraflar, hastane raporları gibi delil niteliği taşıyabilecek evrakları bir araya getirin. Bu belgeler, dava sırasında iddialarınızı desteklemede çok önemli olabilir. Belgelerinizi düzenli bir dosya halinde tutmak, avukatınızla çalışıyorsanız ona da kolaylık sağlayacaktır.
- Alternatif Çözümleri Düşünün: Mahkeme süreci uzun ve yıpratıcı olabileceği için, davayı açmadan önce alternatif çözüm yollarını değerlendirin. Eşinizle doğrudan iletişim kurarak bazı konularda uzlaşma sağlamanız mümkün mü? Arabuluculuk aile hukukunda resmi olarak zorunlu bir aşama olmasa da, gönüllü arabulucu desteğiyle anlaşma yoluna gidebilirsiniz. Veya ortak tanıdıklar, aile büyükleri aracılığıyla temel konularda uzlaşmayı deneyebilirsiniz. Anlaşmalı boşanma her zaman en hızlı ve az masraflı yoldur; bu nedenle imkân varsa çekişmeli yola girmeden önce uzlaşma ihtimalini değerlendirin.
- Çocuklar İçin En İyisini Planlayın: Boşanma özellikle çocuklu ailelerde çok hassas bir süreçtir. Çocuklarınızın geleceği için şimdiden plan yapın. Velayet konusunda kimin daha uygun olacağını objektif değerlendirmeye çalışın; ayrıca çocukların diğer ebeveyniyle düzenli görüşmesini sağlama, okul ve eğitim masrafları, psikolojik destek gerekirse bunun gibi konuları şimdiden düşünün. Çocukların düzenini mümkün olduğunca bozmamak ve onların menfaatini korumak için eşinizle ortak bir zeminde buluşmaya gayret edin. (Örneğin, Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Kime Verilir? sorusunun yanıtlarını ve velayet düzenlemelerini önceden araştırmakta fayda var.)
- Duygusal Olarak Hazırlıklı Olun: Boşanma, taraflar için duygusal açıdan yıpratıcı bir süreçtir. Dava sürecine başlamadan önce kendinizi psikolojik olarak da hazırlayın. Kararınızdan emin olmaya çalışın; zira boşanma davası esnasında duygusal gelgitler yaşamak mümkündür. Ailenizden ve yakın arkadaşlarınızdan manevi destek alın. Gerekirse bir aile terapisti veya danışmandan yardım alarak hem kendinizi hem çocuklarınızı bu sürece hazırlayın. Unutmayın, güçlü bir psikoloji hukuki süreci daha sağlıklı yürütmenize yardımcı olur.
- Gizliliğe Dikkat Edin: Boşanma süreci özel hayatınızı yakından ilgilendirir ve birçok kişisel bilgiyi barındırır. Bu dönemde sosyal çevrenize veya sosyal medyaya her detayı anlatmak doğru olmayabilir. Davanız devam ederken gereksiz ayrıntıları başkalarıyla paylaşmamaya özen gösterin. Özellikle sosyal medyada eşinizi suçlayıcı paylaşımlar yapmak ya da özel hayatınıza dair ifşalarda bulunmak hukuken aleyhinize sonuçlar doğurabilir. Boşanma sürecinde mahremiyetinizi koruyun ve mümkün olduğunca meseleleri yalnızca hukuki platformda, ilgili kişilerle sınırlı tutun.
- Uzun Vadeli Düşünün: Anlık öfke veya üzüntü ile hareket etmek yerine kararınızın uzun vadeli etkilerini değerlendirin. Boşanma sonrası hayatınız nasıl olacak, ekonomik durumunuz ne yönde değişecek, çocuklarınız için düzen nasıl sağlanacak gibi konuları iyi hesap edin. Örneğin, evlilik sırasında edindiğiniz malların paylaşımı yapılacaksa, maddi açıdan zorluk yaşamamak için şimdiden plan yapın. Mesleki yaşamınız veya kariyeriniz boşanmadan etkilenecek mi, gerekiyorsa yeni bir iş veya ek gelir imkanı düşünün. Boşanma kararı, sadece bugünü değil geleceği de etkileyen büyük bir adımdır; bu yüzden stratejinizi hem kısa hem uzun vadeli perspektifle belirleyin.
BOŞANMA DAVASI SÜRECİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Bir boşanma davası açıldığında, sürecin sağlıklı yürümesi ve hak kaybına uğramamak için tarafların dikkat etmesi gereken bazı önemli hususlar vardır. Aşağıda, boşanma davası sürecinde sıkça yapılan hatalar ve bunlardan kaçınmak için öneriler maddeler halinde sunulmuştur:
- Doğru Sebebe Dayanın: Boşanma davasını açarken öne sürdüğünüz boşanma sebebinin kanunda sayılan nedenlerden biri olmasına ve durumunuza uygun düşmesine dikkat edin. Yanlış bir nedene dayanmak davanızın reddine yol açabilir. Örneğin, eşinizin sizi aldattığını düşünüyorsanız sebep olarak zina ileri sürmelisiniz; fakat ortada bir aldatma yoksa bu sebebe dayanmanız yanlış olur. Benzer şekilde, sırf anlaşamıyorsanız bunu “şiddetli geçimsizlik” (evlilik birliğinin sarsılması) sebebiyle dile getirin. Delillendiremeyeceğiniz iddiaları sebeplerde yazmaktan kaçının. Kısaca: Haklı nedeniniz ne ise onu yasal çerçevede doğru şekilde ifade edin.
- Delillerinizi İyi Toplayın: Boşanma davasında başarı, büyük ölçüde iddialarınızı ispat edebilmenize bağlıdır. “İspatlanamayan iddia, iddia değildir.” İlkenizi savunun. Bu yüzden, boşanma sebebinizi destekleyecek tüm delilleri davaya hazırlık aşamasında toparlayın ve sunun. Örneğin, fiziksel şiddet gördüyseniz doktordan aldığınız darp raporu, karakol müracaat tutanağı, eşinizin tehdit mesajları gibi delilleri mutlaka sunun. Eşinizin sadakatsizliğini kanıtlamak için hotel kayıtları, fotoğraflar, üçüncü kişiden gelen mesajlar vb. kullanılabilir. Tanıklar da boşanma davalarında çok önemli delillerdir: Ailenizden veya yakın çevreden, evliliğinizdeki sorunlara tanıklık etmiş kişileri tanık olarak mahkemeye bildirip dinletebilirsiniz. Delillerinizi eksiksiz hazırlamazsanız, hakimin önünde iddialarınızı kanıtlayamazsınız ve davanız reddedilebilir. Bu nedenle, dava açmadan önce “Elimde bu iddiayı kanıtlayacak ne var?” sorusunu kendinize sorun ve eksikleri tamamlayın.
- Duruşmaları Takip Edin: Boşanma davasını açtıktan sonra süreci mutlaka takip edin ve duruşmalara önem verin. Davayı açmakla iş bitmiyor; özellikle davacı taraf olarak siz duruşmalara katılmaz ve davanızı ilerletmezseniz dosyanız işlemden kaldırılabilir (davanız düşebilir). Türk Hukukunda, davacı taraf üst üste duruşmalara gelmez ve davasını takip etmezse hakim dosyayı işlemden kaldırma kararı verebilir. Bu durumda dava açılmamış sayılır ve tekrar boşanma davası açmak zorunda kalırsınız. Benzer şekilde, davalı tarafın da duruşmaları ciddiye alması gerekir. Davalı eş duruşmaya gelmez ve kendini avukatla da temsil ettirmezse, dava yokluğunda devam eder ve karar verilir; sonradan yapılmış işlemlere itiraz edemez. Özetle, mahkemece belirlenen duruşma tarihlerinde mutlaka hazır bulunun veya avukatınızın bulunmasını sağlayın. Mahkeme tebligatlarını düzenli takip edin, size gelen mahkeme evraklarını (özellikle tensip zaptı ve duruşma gününü bildiren davetiyeleri) dikkatlice okuyun. Duruşmalara vaktinde gidip aktif katılım gösterirseniz, hem hakim üzerindeki intibanız olumlu olur hem de kendi hak ve taleplerinizi doğrudan savunma imkanı bulursunuz.
- Haklarınızı Zamanında Talep Edin: Boşanma davası, sadece evlilik bağının koparılmasını değil, aynı zamanda evliliğe bağlı çeşitli hak ve yükümlülüklerin düzenlenmesini de içerir. Bu yüzden, sahip olduğunuz hakları dava sürecinde talep etmeyi ihmal etmeyin. Örneğin, evlilik boyunca maddi ya da manevi zarara uğradıysanız maddi ve manevi tazminat isteyebilirsiniz. Boşanma sonrası yoksulluğa düşecek durumda iseniz kendiniz için yoksulluk nafakası talep edebilirsiniz. Çocuklarınız için karşı taraftan iştirak nafakası (çocuk bakım nafakası) talep etmek de hakkınızdır. Eğer bu talepleri boşanma davası sırasında ileri sürmez ve dava bittikten sonra düşünmeye başlarsanız, bazıları için hak düşürücü süreler devreye girer. Örneğin, mahkemenin kesinleşen boşanma kararından sonra 1 yıl içinde ayrı bir dava açarak tazminat veya nafaka talep etme hakkınız olsa da (TMK m.178 gereği), bu süre geçtikten sonra artık talep hakkınız kalmaz. Dolayısıyla, boşanma sürecinde ileri sürmediğiniz haklarınızdan vazgeçmiş sayılabilirsiniz. Bu nedenle, avukatınızla da görüşerek, boşanma dilekçenizde ve yargılama esnasında tüm hak taleplerinizi zamanında kayda geçirin. (Özellikle kadınlar açısından boşanma sürecinde nafaka türleri, tazminat ve mal rejimi alacakları gibi hakların neler olduğunu bilmek çok önemlidir. Bu konular hakkında detaylı bilgi için 🔗 Boşanma Davasında Maddi ve Manevi Tazminat başlıklı yazıyı inceleyebilirsiniz.)
- Koruyucu Tedbir Taleplerini Unutmayın: Boşanma davası devam ederken, özellikle şiddet, tehdit, taciz gibi olumsuzluklar söz konusuysa mahkemeden koruyucu tedbirler talep edebilirsiniz. Örneğin, eşinden fiziksel veya psikolojik şiddet gören bir davacı iseniz, dava açarken ya da dava sürerken hakimden 6284 sayılı Kanun kapsamında uzaklaştırma kararı çıkarılmasını isteyebilirsiniz. Bu kararla eşinizin belli bir mesafeden fazla yaklaşması, eve veya işyerine gelmesi, iletişim kurması yasaklanabilir. Aynı şekilde, çocuklarınız ve kendi güvenliğiniz için geçici velayet ve tedbir nafakası talepleriniz olabilir. Hakim, boşanma yargılaması süresince gerekli gördüğü takdirde çocuğun korunması için geçici velayet düzenlemesi yapabilir ve siz veya çocuklarınız için karşı tarafın tedbir nafakası ödemesine karar verebilir. Bu tür koruyucu önlemler yalnız kadınlar için değil, erkekler için de mümkündür; şiddete maruz kalan taraf sizseniz cinsiyetiniz fark etmeksizin korunma talep edebilirsiniz. Kısacası, “dava sonuçlanana kadar ne yapacağım” diye düşünmeyin – mahkemeden sürecin geçici düzenlemelerini talep edin. Özellikle can güvenliği riski varsa, 🔗 uzaklaştırma kararı aldırmaktan çekinmeyin.
- Sabırlı ve Dürüst Olun: Boşanma davası bir süreçtir ve hemen sonuç beklemek gerçekçi olmaz. Davanızın seyrinde sabırlı olun, her duruşmadan “bugün bitecek” beklentisine girmeyin. Öte yandan, mahkemede ve karşı tarafla iletişimde dürüstlüğü elden bırakmayın. Hakim, boşanma nedenlerini ve kusur durumunu değerlendirirken tarafların tutumuna da bakar. Gerçekleri çarpıtmaya çalışmak, sahte delil sunmak, çocuklarla ilgili konularda iyi niyetli davranmamak gibi durumlar aleyhinize sonuçlar doğurabilir. Hakim karşısında sakin, saygılı ve doğru bilgiler veren taraf olmak her zaman avantaj getirir. Unutmayın, boşanma davaları duygusal yönü ağır davalardır; öfke veya intikam hisleriyle hareket etmek yerine geleceğe odaklanın ve mümkün olduğunca uzlaşmacı bir tavır takının. Bu tutum hem davanın daha çabuk bitmesine katkı sağlar hem de sonuçlar açısından lehinize olabilir.
Yukarıdaki noktalara dikkat ederek hareket etmeniz, boşanma davası sürecini daha sağlıklı geçirmenize yardımcı olacaktır. Eğer her adımı bilinçli atar ve gerektiğinde uzman desteği alırsanız, hem kendiniz hem varsa çocuklarınız için en iyi sonuçları almaya yaklaşabilirsiniz.

Boşanma Davası Açmadan Önce Bilinmesi Gerekenler
SIKÇA SORULAN SORULAR
Boşanma Davası Açmadan Önce Ne Yapılmalı?
Öncelikle boşanma kararınızdan emin olmalısınız. Sonrasında, dava açmadan önce bir avukata danışmak, hukuki haklarınız konusunda bilgi edinmek faydalı olacaktır. Evlilikte yaşadığınız sorunları ve boşanma sebeplerinizi not edin, bunları ispatlayabilecek delilleri toplayın (mesaj, fotoğraf, tanık vb.). Maddi durumunuzu gözden geçirip dava masraflarına hazırlıklı olun. Çocuklar varsa velayet ve nafaka konularında nasıl bir düzenleme isteyeceğinizi planlayın. Kısaca, hukuki ve kişisel açıdan iyi bir hazırlık yaparak davaya başlamalısınız.
Anlaşmalı Boşanma Şartları Nelerdir?
Anlaşmalı boşanma için kanunen evliliğin en az 1 yıl sürmüş olması gerekir. Eşlerin, boşanma iradelerinde ve boşanmanın tüm sonuçları üzerinde (çocukların velayeti, nafaka, tazminat, mal paylaşımı vb.) tam bir anlaşmaya varmış olmaları şarttır. Bu uzlaşma, yazılı bir anlaşmalı boşanma protokolü ile mahkemeye sunulur. Taraflar duruşmaya bizzat katılıp hakime boşanma isteklerini ve protokole rızalarını beyan etmelidir. Hakim, protokoldeki düzenlemeleri uygun bulup tarafların özgür iradesiyle karar verdiklerine kanaat getirirse anlaşmalı boşanmaya hükmeder. (Özetle: 1 yıl evlilik, her konuda mutabakat, birlikte imzalanmış protokol ve duruşmada onay, anlaşmalı boşanmanın temel şartlarıdır.)
Çekişmeli Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?
Çekişmeli bir boşanma davasının süresi, her olaya göre değişmekle birlikte ortalama 1-2 yıl arasında sonuçlanmaktadır. Tarafların hızlı hareket etmesi, delillerin çabuk toplanması gibi durumlarda 1 yıl içinde bitebilir. Ancak mahkemenin iş yükü, boşanma nedeninin ispatındaki zorluklar, tanık sayısı, bilirkişi incelemeleri gibi etkenler süreyi uzatabilir. Bazı çekişmeli davaların 3-4 yıl sürdüğü de görülmektedir. Eğer taraflar sık sık itiraz ediyor, duruşmalara gelmiyor veya dosyada eksikler çıkıyorsa süreç uzayacaktır. Kısacası çekişmeli boşanma, anlaşmalıya kıyasla daha uzun sürer; ortalama 1-2 yıl kabul edilse de, hazırlıklı olmak açısından 3 yıla kadar uzayabileceğini göz önünde bulundurmak gerekir.
Boşanma Davası Açmak İçin Gerekli Belgeler Nelerdir?
Boşanma davası açarken temel olarak şu belgeler gerekir: Davanın açılmasını sağlayan boşanma dilekçesi, davacıya ait nüfus cüzdanı / T.C. kimlik fotokopisi, evlilik resmi kayıt bilgilerini gösterir evlilik cüzdanı fotokopisi veya nüfus kayıt örneği. Anlaşmalı boşanmada varsa anlaşmalı boşanma protokolü (iki eşin imzasıyla). Bunların yanı sıra dava için sunmak istediğiniz her türlü delil de eklenmelidir: Örneğin, hastane raporu, darp raporu, fotoğraflar, WhatsApp mesajlarının ekran görüntüleri, ses kayıtları, varsa tanık listesi gibi destekleyici belgeler. Eğer maddi durumunuz kötü ise harçlar için adli yardım talep dilekçesi de eklenebilir. Genel olarak, kimliğiniz ve evlilik durumunuzu ispatlayan belgeler ile iddialarınızı kanıtlayacak evraklar hazır olmalıdır.
Boşanma Davasında Nafaka Nasıl Belirlenir?
Hakim, boşanma davası sırasında talep edilmesi halinde iki tür nafakaya karar verebilir: Yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası. Yoksulluk nafakası, boşanma yüzünden maddi olarak yoksulluğa düşecek tarafa (genellikle daha az geliri olan eşe) bağlanır. Bunun için nafaka talep eden tarafın boşanmada ağır kusurlu olmaması gerekir (kusur durumu hakimin takdirine bağlıdır). Nafaka miktarı belirlenirken tarafların gelir düzeyi, yaşam standardı, ihtiyaçları ve geçim koşulları dikkate alınır. Hakim, nafaka ödeyecek eşin maddi gücünü ve nafaka alacak eşin temel ihtiyaçlarını değerlendirerek hakkaniyete uygun bir miktar takdir eder. İştirak nafakası ise varsa ortak çocukların velayeti kendisine verilen tarafa, çocukların bakımı ve eğitimi için diğer ebeveynin ödemesi gereken katkıdır. Çocuk nafakası miktarı da çocuğun ihtiyaçları ve babanın/annenin gelir durumuna göre belirlenir. Kısaca, nafakalar tarafların ekonomik durumuna, yaşam standartlarına ve kusur durumuna göre hakim tarafından takdir edilir ve boşanma kararında gösterilir.
Boşanma Davası Masrafları Ne Kadardır?
2025 yılı güncel tarifelerine göre, çekişmeli bir boşanma davası açarken yaklaşık 400-500 TL civarında başvuru harcı ve 2.500-3.000 TL civarında dava gider avansı ödenmektedir. (Bu avans, tebligat, keşif, bilirkişi gibi masraflar içindir; kullanılmayan kısmı dava sonunda iade edilir.) Anlaşmalı boşanmalarda genellikle masraflar biraz daha düşüktür çünkü duruşma sayısı az olur. Bunun dışında bir avukat tutarsanız, avukatlık ücreti de masraflara eklenir – 2024-2025 için baroların belirlediği boşanma avukatı ücretleri anlaşmalı davalarda ortalama 30.000 TL, çekişmeli davalarda 50.000 TL ve üzeri düzeylerde olabilmektedir (bu tutarlar avukatla müvekkil arasındaki anlaşmaya göre değişir). Ayrıca dava sırasında bilirkişi raporu alınması, tanıkların zorla getirilmesi gibi ekstra işlemler olursa bunlar için de ek ücretler çıkabilir. Kim davayı kaybederse, mahkeme genelde yargılama giderlerini o tarafa yükler; yani haksız bulunan taraf, karşı tarafın yaptığı masrafları da ödemek durumunda kalabilir. Maddi durumu kötü olanlar için adli yardım mekanizması bulunmaktadır: Eğer geliriniz düşükse, baronun adli yardım servisine başvurup ücretsiz avukat desteği alabilir ve mahkemeden harç ve giderleri ödemekten muaf tutulmanızı isteyebilirsiniz. Kısacası, boşanma davası masrafları davanın durumuna göre değişir fakat dava açılışında birkaç bin liralık bir maliyeti göze almak gerekir; avukatlık ücreti ve olası diğer giderlerle birlikte toplam masraf çekişmeli davalarda daha yüksek olacaktır.
Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Boşanmada çocuğun velayetinin kime bırakılacağına mahkeme karar verirken en başta gelen kıstas çocuğun üstün yararıdır. Hakim, anne ve babanın taleplerinden ziyade çocuğun hangi ebeveynle kalmasının onun bedensel, eğitsel ve duygusal gelişimi için daha faydalı olacağını değerlendirir. Genel bir kural olmamakla birlikte, özellikle çok küçük yaştaki çocukların anne bakımına muhtaç olduğu düşünüldüğünden boşanma davalarında velayet çoğu kez anneye verilir. Ancak bu, annenin otomatik olarak velayeti alacağı anlamına gelmez; annenin yaşam tarzı veya koşulları çocuğa uygun değilse baba lehine karar verilebilir. Okul çağındaki çocukların görüşleri de (yaş ve olgunluk düzeylerine göre) mahkemece dikkate alınabilir. Eğer birden fazla çocuk varsa, mahkeme her bir çocuk için en iyi ortamı ayrı ayrı değerlendirip gerekirse kardeşlerin ayrılması pahasına her birinin menfaatine göre farklı velayet kararı verebilir. Sonuç olarak çocukların velayeti konusunda hakim geniş bir takdir yetkisine sahiptir ve her somut olayda farklı bir karar söz konusu olabilir. Tarafların kusur durumu velayet belirlemesinde tek başına belirleyici değildir; önemli olan, boşanma sonrası çocuğun hangi ebeveynle kalmasının onun fiziki güvenliği, eğitim hayatı, sağlık durumu ve genel mutluluğu açısından daha uygun olacağıdır. Ebeveynlerden birinin ağır kusurlu olması (örneğin çocuğa kötü muamele etmesi) velayeti alamamasına yol açabilir. Mahkeme, velayeti alan ebeveyn dışındaki tarafa da çocukla kişisel ilişki kurma (görüşme) hakkı tanır ve gerekirse belli aralıklarla icra yoluyla bile olsa çocukla görüşmesini sağlar. Özetle, “çocuğun velayeti anneye mi babaya mı verilir?” sorusunun cevabı, çocuğun menfaatlerine kim daha iyi hizmet edebilecekse odur.
Boşanma Davası Hangi Durumlarda Reddedilir?
Boşanma davasının reddedilmesi, hakimin boşanma sebebinin kanıtlanmadığına veya yasal şartların oluşmadığına kanaat getirmesi durumunda söz konusu olur. Bazı durumlar şöyledir: Eğer davacı, dilekçesinde öne sürdüğü boşanma nedenini yeterli delille ispat edemezse hakim boşanmaya hükmetmez (örneğin zina iddiası var ama hiçbir somut kanıt yoksa). Yine, genel sebebe (şiddetli geçimsizliğe) dayalı davalarda davalı eş boşanmak istemez ve davacının kusuru daha ağır ise, hakim evlilik birliğinin devamının beklenemeyecek derecede sarsılmadığına karar vererek davayı reddedebilir. Anlaşmalı boşanma davalarında ise, taraflar duruşmaya gelip hakim huzurunda boşanma isteklerini açıkça ifade etmezlerse veya protokoldeki şartlardan biri uygun bulunmazsa dava reddedilebilir. Örneğin, anlaşmalı boşanma duruşmasında eşlerden biri son anda vazgeçerse hakim anlaşma olmadığını görüp davayı reddeder. Ayrıca usul yönünden, davacı dava açtıktan sonra duruşmalara hiç katılmaz ve davasını takip etmezse belli bir süre sonra dava düşer (açılmamış sayılır). Davanın reddi kararı kesinleşirse, aynı taraflar aynı olaylara dayanarak 3 yıl boyunca yeni bir boşanma davası açamaz. Ancak redden sonra 3 yıl fiilen ayrı yaşamaları durumunda bu defa evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı kabul edilerek boşanmaya hükmedilir. Sonuçla, boşanma davasının reddedilmemesi için doğru sebebe dayanılması, delillerin iyi sunulması ve usul kurallarına uyulması gerekir. Aksi durumlar davanın olumsuz sonuçlanmasına yol açabilir.
Boşanma Davası Açarken Avukat Tutmak Zorunlu Mu?
Hayır, Türk hukuk sisteminde bir boşanma davası açmak veya takip etmek için avukat tutma zorunluluğu yoktur. Her birey kendi davasını kendisi açıp yürütebilir. Ancak bir boşanma avukatının desteği, özellikle hukuki bilgi ve tecrübe gerektiren bu süreçte son derece büyük avantaj sağlar. Aile hukuku konusunda uzman bir avukat, haklarınızı ve yükümlülüklerinizi doğru şekilde mahkemeye aktarmanıza yardımcı olacak, usul kurallarına uygun dilekçeler hazırlayacak, gerektiğinde sizi hatalı adımlar atmaktan koruyacaktır. Avukat tutmadan da anlaşmalı boşanma davalarında sonuca ulaşanlar olabilse de, en ufak bir işlem hatasında davanız uzayabilir veya hak kaybı yaşayabilirsiniz. Çekişmeli davalarda ise karşı tarafın avukatı varsa sizin yalnız hareket etmeniz ciddi dezavantaj olur. Özetle, mecburi olmamakla birlikte avukatla çalışmak boşanma sürecinin hızlı, doğru ve etkili ilerlemesi için tavsiye edilir. Maddi imkanı olmayanlar, barolardan ücretsiz avukat talep edebilir ve adli yardım yoluyla avukat desteği alabilirler.
Not: Yukarıdaki bilgiler genel bilgilendirme amaçlı olup her boşanma davası kendi özel koşullarına göre değerlendirilir. Boşanma süreciyle ilgili spesifik sorularınız veya tereddütleriniz varsa bir uzmana danışmanız faydalı olacaktır. Unutmayın, Harbiye Hukuk Bürosu olarak aile hukuku alanındaki tüm konularda yanınızdayız. Boşanma davası açmadan önce ve dava süresince profesyonel destek almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz. Herkes için en doğru çözümü bulmak ve hak kaybını önlemek, uzman kadromuzun önceliğidir.