İş HukukuEvlenen Kadın İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi

Evlilik, çalışma hayatında önemli değişikliklere yol açabilen bir olaydır. Evlenen bir çalışan, işine devam edip etmeme konusunda karar vermek durumunda kalabilir. Evlilik nedeniyle işten ayrılma, Türk iş hukukunda özel olarak düzenlenmiş bir hak olup özellikle kadın çalışanlar için önemli avantajlar sunmaktadır. Bu makalede evlilik sebebiyle işten ayrılmanın koşullarını, kıdem tazminatı hakkını ve merak edilen diğer detaylarını ele alacağız. Kendi isteğiyle işten ayrılanların normalde tazminat hakkı olmasa da, evlilik durumu bu genel kuralın istisnalarından biridir. Hedef kitlemiz Türkiye genelindeki vatandaşlar olduğundan, konuyu anlaşılır ve kapsamlı şekilde açıklamaya özen göstereceğiz.

EVLİLİK NEDENİYLE KIDEM TAZMİNATI HAKKI

Türk İş Hukuku’na göre evlilik gerekçesiyle işten ayrılma hakkı yalnızca kadın işçilere tanınmış özel bir haktır. Bir kadın çalışan, resmi nikah tarihinden itibaren bir yıl içinde kendi isteğiyle iş sözleşmesini feshederek işten ayrılırsa kıdem tazminatı almaya hak kazanır. Bu hak, 1475 sayılı eski İş Kanunu’nun 14. maddesi kapsamında düzenlenmiş olup günümüzde de geçerliliğini korumaktadır. Evlilik nedeniyle iş akdini sonlandıran kadın, yasada belirtilen şartları karşılıyorsa işverenden kıdem tazminatı talep edebilir. Bu tazminat, çalışanın işyerindeki toplam çalışma süresine göre hesaplanan ve her çalışma yılı için bir brüt maaş tutarında ödenen tazminat hakkıdır.

Altını çizmek gerekir ki erkek işçiler için evlilik nedeniyle işten ayrılma hakkı aynı şekilde tanınmamıştır. Yani erkek çalışan evlilik gerekçesiyle işten ayrılsa bile, kanunen kıdem tazminatı talep edemez. Evlilik tazminatı olarak da bilinen bu hak, sadece kadın çalışanların evlilik sonrası istifa etmeleri durumunda geçerlidir. Bunun sebebi, kanunun kadın çalışanları evlilik sonrası olası mağduriyetlere karşı korumak istemesidir.

Diğer yandan, kadın işçinin evlenmesi sebebiyle işveren tarafından işten çıkarılması hukuka aykırıdır ve ayrımcılık teşkil edebilir. Eğer işveren, kadın çalışanın evlendiği için iş akdini feshederse, bu durumda çalışan yine kıdem tazminatına hak kazanır ve ayrıca işe iade veya ayrımcılık tazminatı gibi yasal yollara başvurabilir. İşverenin, sırf evlilik gerekçesiyle işten çıkarma yapması ağır hak ihlali olarak değerlendirilir. Kısacası, evlilik durumunda işten ayrılma inisiyatifi kadına aittir; işverenin bu hakkı kısıtlaması veya kadın çalışanı evlendi diye baskı yapması yasal değildir.

EVLİLİK NEDENİYLE KIDEM TAZMİNATI ŞARTLARI

Evlilik nedeniyle işten ayrılarak kıdem tazminatına hak kazanmak için bazı koşulların bir arada gerçekleşmesi gerekir. Bu şartlar şunlardır:

  • En Az 1 Yıllık Çalışma Süresi: Kadın çalışan, aynı işverenin işyerinde en az bir yıl çalışmış olmalıdır. İş Kanunu’na göre kıdem tazminatı alabilmek için 1 yıl çalışma şartı genel olarak aranır. Dolayısıyla, evlilik nedeniyle ayrılma durumunda da çalışanın o işyerindeki kıdemi en az 1 yıl olmalıdır.
  • Resmi Nikah ve 1 Yıl İçinde Fesih: Çalışanın evliliğinin resmi nikahla gerçekleşmiş olması gerekir. Resmi nikah tarihinden itibaren bir yıl içerisinde kendi isteğiyle işten ayrılma hakkını kullanmalıdır. Bir yıllık süreyi aşarsa, evlilik gerekçesiyle fesih hakkı düşer.
  • Kadın Çalışan Olması: Bu haktan yararlanacak kişi kadın işçi olmalıdır. (Erkek çalışanların evlilik sebebiyle kıdem tazminatı alma hakkı yoktur.)
  • İş Sözleşmesinin Evlilik Nedeniyle Feshi: Fesih işlemi, evlilik gerekçesine dayandırılarak çalışan tarafından gerçekleştirilmelidir. Yani iş sözleşmesini sonlandıran taraf kadın işçinin kendisi olmalı ve gerekçe evlilik olmalıdır.
  • Geçerli Bir İş Sözleşmesi: İşçi ile işveren arasında İş Kanunu’na tabi geçerli bir iş sözleşmesi bulunmalıdır (belirsiz süreli sözleşme olması tercih edilir, çünkü belirli süreli sözleşmelerde kıdem tazminatı kural olarak oluşmaz).

Yukarıdaki şartları sağlayan kadın çalışan, evlilik nedeniyle istifa ettiğinde kıdem tazminatını almaya hak kazanacaktır. Örneğin, bir kadın işçi bir işyerinde 3 yıldır çalışıyorsa ve evlendikten sonra 6 ay içinde dilekçesini vererek işten ayrılırsa, yaklaşık 3 aylık brüt ücreti tutarında kıdem tazminatını talep edebilir (her çalışma yılı için 30 günlük ücret hesaplanarak). Bu noktada kıdem tazminatı tavanı da göz önünde bulundurulmalıdır; kanunen her yıl için ödenebilecek kıdem tazminatının üst sınırı vardır ve çok yüksek maaşlı çalışanlar için bu tavan tutarı aşılmamak koşuluyla ödeme yapılır. (Not: Kıdem tazminatı tavanı, yıllık belirlenen ve bir yıl için ödenebilecek en yüksek miktarı ifade eden bir limittir.)

Ayrıca, kadın işçinin evlilik nedeniyle iş akdini sonlandırdıktan sonra başka bir işte çalışmaya başlaması kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırmaz. Bazı çalışanlar, “Evlilik yüzünden işten ayrıldım ama hemen başka bir işe girdim, tazminatım yanar mı?” diye endişe edebilir. Kanun bu konuda açık: Yeni bir işe girmek, önceki işyerinden evlilik nedeniyle hak kazanılan tazminatı etkilemez. Bu hak, kayıtsız ve şartsız bir alacak hakkıdır. Eski işveren, sırf çalışan yeni işe başladı diye kıdem tazminatı ödememe gibi bir tercihte bulunamaz.

EVLİLİK NEDENİYLE İŞTEN AYRILMA SÜRESİ (1 YIL KURALI)

Resmi nikah tarihinden itibaren 1 yıl içinde ayrılma kuralı, evlilik nedeniyle fesih hakkının en önemli şartlarından biridir. Kadın işçi, evlendiği tarihten (nikah gününden) başlayarak bir yıl içerisinde bu hakkını kullanmalıdır. Bu süre hak düşürücü süre niteliğindedir; yani evlilik üzerinden 1 yıl geçtikten sonra artık evlilik gerekçesiyle işten ayrılıp tazminat talep etmek mümkün olmaz. Örneğin, 1 Temmuz 2025’te evlenen bir kadın çalışan, en geç 30 Haziran 2026 tarihine kadar işten evlilik sebebiyle ayrılma dilekçesini sunmalıdır. 1 Temmuz 2026’ya sarkarsa, evlilik nedeniyle tazminat hakkını yitirmiş olur.

Burada önemli bir diğer nokta da, kadın işçinin ileride başka biriyle yeniden evlenmesi halinde, o evlilik için de aynı hakkın doğacağıdır. Her evlilik ayrı değerlendirildiğinden, sonraki evlilikte de 1 yıllık süre içinde fesih hakkı tekrar kullanılabilir. Her evlilik bir kereye mahsus tazminat hakkı doğurur, yasal olarak bu konuda bir sınırlama yoktur. Ancak aynı evlilik için süre kaçırılırsa, sonradan o evlilikten dolayı hakkı geri getirmek mümkün değildir.

Özetle: Evlilik tarihi ile işten ayrılma arasında en fazla 1 yıl olabilir. Bu bir yıllık zaman dilimi, sadece evliliğin gerçekleştiği birliğe dair uygulanır. Bir kadın bir kez bu hakkı kullanıp tazminat almışsa, boşanıp tekrar evlendiğinde yeni evliliği için yeniden aynı hakka sahip olur (gerekli koşullar sağlandığında). Kanun, “şu kadar kere kullanılabilir” diye bir sınırlama getirmemiştir; tek sınırlama doğal olarak her evlilik için bir defa ve o evlilikten itibaren bir yıl içinde kullanılmasıdır.

EVLİLİK NEDENİYLE İŞTEN AYRILMA PROSEDÜRÜ

Evlilik gerekçesiyle işten ayrılmak isteyen kadın çalışan, bunu usulüne uygun bir şekilde yapmalıdır. Yasalar önünde hakkını korumak ve süreci sorunsuz tamamlamak için şu adımlar izlenebilir:

  • Dilekçe ile Başvuru: Çalışan, işverene hitaben bir istifa dilekçesi yazarak evlilik nedeniyle iş sözleşmesini feshetmek istediğini bildirmelidir. Dilekçede; işyerinin unvanı, kendi adı-soyadı ve ünvanı, evlilik tarihi, işe başlangıç tarihi, işten ayrılmak istediği tarih ve evlilik nedeniyle işten ayrılma talebini açıkça belirtmelidir. Ayrıca “1475 sayılı Kanun md.14 uyarınca evlilik nedeniyle fesih hakkımı kullanıyorum ve kıdem tazminatımın ödenmesini talep ediyorum” şeklinde bir ifade eklemek faydalı olur.
  • Evlilik Cüzdanı Fotokopisi: Dilekçeye veya bildirime mutlaka resmi evlilik cüzdanının bir kopyası Bu, evliliğin gerçekleştiğini ve sürenin başladığını ispatlar nitelikte bir belgedir.
  • Noter İhtarnamesi (Tercihen): Daha güçlü bir tebligat yöntemi olarak, işten ayrılma beyanı bir noter ihtarnamesi ile de gönderilebilir. Noter aracılığıyla gönderilen ihtarname, ileride çıkabilecek uyuşmazlıklarda sağlam bir delil olacaktır. İhtarname metninde de evlilik gerekçesiyle fesih hakkının kullanıldığı, kıdem tazminatı ve varsa diğer hakların talep edildiği açıkça yazılır. Noterden gönderilen ihtar, işverene resmi yoldan tebliğ edildiği için inkâr edilmesi veya göz ardı edilmesi zordur.
  • İhbar Süresi ve Bildirimi: Evlilik nedeniyle istifa, haklı nedenle derhal fesih niteliğinde olduğundan, çalışan ihbar süresi kadar çalışmak zorunda değildir. Yani kanunun tanıdığı bu özel durumda, kadın işçi ihbar süresine uymaksızın işine son verebilir. İşveren de bu durumda ihbar süresi talep edemez ve ihbar tazminatı da söz konusu olmaz. İhbar tazminatı, normalde sözleşmeyi fesheden tarafın karşı tarafa süre tanımaması halinde ortaya çıkan bir tazminattır; ancak evlilik nedeniyle ayrılmada kadın işçi için ihbar süresi koşulu aranmaz. Dolayısıyla ne çalışan ne de işveren, bu özel fesihte ihbar tazminatı talep edemez.
  • İşten Ayrılış ve Evraklar: Dilekçenin işverene verilmesi veya noter ihtarnamesinin ulaşmasıyla birlikte iş akdi feshedilmiş sayılır. İşverenin, çalışan için SGK çıkış bildirgesinde çıkış kodunu doğru şekilde (evlilik nedeniyle fesih kodu) girmesi gerekmektedir. Ayrıca işten ayrılan çalışana ait işten ayrılış belgesi düzenlenmeli ve tüm hakları (kıdem tazminatı, kullanılmamış yıllık izin ücreti gibi) ödenmelidir.

Bu prosedürü takip etmek, hem çalışan hem işveren açısından ileride doğabilecek anlaşmazlıkları en aza indirecektir. Özellikle noter aracılığıyla fesih bildiriminde bulunmak, işverenin “haberdar değildim” gibi itirazlarını bertaraf eder ve mahkemede güçlü delil oluşturur. Eğer çalışan emin olamazsa, bir iş hukuku avukatı ile görüşüp dilekçesini hazırlatabilir veya süreci danışabilir.

İŞVEREN KIDEM TAZMİNATINI ÖDEMEZSE NE YAPMALI?

Kadın çalışan, evlilik nedeniyle işten ayrıldığı durumda hak ettiği kıdem tazminatı ve diğer yasal alacaklarını (örneğin birikmiş maaş, kullanılmamış izin ücreti vb.) işverenin derhal ve tam olarak ödemesi gerekir. İş Kanunu’na göre kıdem tazminatı, iş akdinin sona erdiği anda peşin ödenmelidir. Eğer işveren, evlilik nedeniyle istifa eden çalışanın kıdem tazminatını ödemez veya geciktirirse, çalışan haklarını almak için bazı yasal adımlar atmalıdır:

  1. Zorunlu Arabuluculuk: 2018 yılından bu yana işçi alacaklarına ilişkin davalarda arabulucuya başvuru zorunluluğu getirilmiştir. Bu nedenle işveren ödeme yapmazsa, dava açmadan önce bir arabuluculuk başvurusu yapılması gerekir. Arabuluculuk görüşmesinde, işçi ve işveren anlaşmaya vararak ödeme planı oluşturabilir. Eğer arabulucuda anlaşma sağlanamazsa, görüşmenin olumsuz sonuçlandığına dair bir son tutanak düzenlenir.
  2. İş Mahkemesinde Dava: Arabuluculuk aşaması sonuç vermez veya işveren hiç katılmazsa, çalışan iş mahkemesinde kıdem tazminatı ve varsa diğer alacakları için dava açabilir. Dava dilekçesinde, evlilik nedeniyle haklı fesih yaptığını, gerekli şartları sağladığını ve işverenin ödemesi gereken tutarları belirtmelidir. Mahkeme sürecinde çalışan, evlilik nedeniyle ayrıldığını (örn. evlilik cüzdanı, noter ihtarı, dilekçe gibi belgelerle) ve kıdem tazminatının ödenmediğini kanıtlamakla yükümlüdür.
  3. Zamanaşımı Süresine Dikkat: Kıdem tazminatı alacakları için 25 Ekim 2017’den sonraki fesihlerde 5 yıllık zamanaşımı süresi uygulanmaktadır. Yani işten ayrıldıktan sonra 5 yıl içinde dava açılmazsa, tazminat talep etme hakkı zamanaşımına uğrar. Bu nedenle ödeme yapılmadıysa vakit kaybetmeden yasal yollara başvurmak
  4. Faiz Hakkı: İşveren kıdem tazminatını süresinde ödemezse, yasaya göre çalışanın tazminatına bankaların mevduata uyguladığı en yüksek faiz işletilir. Başka bir deyişle, işveren ödeme yapmayı geciktirdikçe, çalışan için işleyen faiz nedeniyle alacağı tutar artar. Dolayısıyla işçi, dava açtığında yalnız anaparayı değil, fesih tarihinden itibaren işlemiş faizleriyle birlikte tazminatını talep edebilir. Mahkeme kararıyla da genellikle fesih tarihinden itibaren faiz uygulanarak ödeme hükmedilir.

İşverenin ödeme yapmaması sık karşılaşılan bir durum olmasa da, özellikle küçük işletmelerde veya konuya hakim olmayan işverenlerde yaşanabilir. Çalışanlar böyle bir durumda yasal haklarının farkında olmalı ve gerekiyorsa hukuki destek alarak haklarını aramalıdır. Tazminatını alamayan işçiler öncelikle arabulucu, ardından dava yoluyla haklarına kavuşabilirler. Unutulmamalıdır ki, yasal süreçte hak kaybı yaşamamak için zamanaşımı süresi içinde harekete geçmek çok önemlidir.

Evlenen Kadın İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi

Evlenen Kadın İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi

EVLİLİK NEDENİYLE İŞTEN AYRILIP BAŞKA İŞE GİRME

Evlilik sebebiyle işten ayrılan kadın işçinin, daha sonra yeni bir işe girmesinde herhangi bir yasal engel yoktur. Bir çalışan evlilik gerekçesiyle eski işyerinden ayrıldıktan hemen sonra ya da kısa bir süre sonra başka bir yerde çalışmaya başlayabilir. Bu durum, kazanmış olduğu kıdem tazminatı hakkını etkilemez veya ortadan kaldırmaz. İş hukuku açısından evlilik nedeniyle fesih, o anki iş ilişkisini sona erdiren ve tazminat hakkı doğuran bir olaydır; çalışanın sonraki iş yaşamı bu hakkı değiştirmez.

Uygulamada bazı eski işverenler, kadının yeni bir işe başlamasını “kötü niyet” iddiasıyla mahkemede gündeme getirebilmektedir. Örneğin, “Evlilik tazminatı almak için ayrıldı ama bakın hemen başka işe girdi” şeklinde bir savunma yapmaya çalışabilirler. Ancak Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, işçinin yeni bir işe girmesi tek başına fesih hakkının kötüye kullanıldığını göstermez. Yeni işte çalışma koşullarının eski işe göre daha iyi olması ya da çalışanın maaşının farklı olması gibi hususlar dahi, tek başına kadının hakkını kötüye kullandığı anlamına gelmez. İşçinin evlilik sonrası çalışmaya devam etmesi gayet olağan bir durumdur ve kanun bu hakkı kullanırken “sonrasında çalışmama” gibi bir şart koşmamıştır.

Elbette, eğer ortada gerçekten hakkın kötüye kullanılması gibi istisnai bir durum varsa (örneğin kağıt üzerinde evlilik, ya da sırf tazminat almak için danışıklı boşanıp tekrar evlenme gibi bir hile durumu), bunlar ayrı değerlendirilir. Ancak bunlar ispat gerektiren ve spesifik durumlar olup ispat yükü iddia eden tarafta (çoğunlukla işverende) olacaktır. Genel kural olarak; kadın işçi evlilik nedeniyle ayrıldıktan sonra istediği zaman başka bir işte çalışmaya başlayabilir ve bu, önceki işten aldığı veya alacağı tazminata engel olmaz.

EVLİLİK NEDENİYLE TAZMİNAT HAKKI KAÇ KEZ KULLANILABİLİR?

Kanun, evlilik nedeniyle kıdem tazminatı hakkının kaç defa kullanılabileceğine dair herhangi bir sınırlama getirmemiştir. Bu, pratikte şu anlama gelir: Bir kadın çalışan bir kez evlilik nedeniyle işten ayrılıp kıdem tazminatı almış olsa bile, daha sonra başka bir evlilik yaptığında yine aynı hakkı kazanabilir (yine 1 yıl içinde işten ayrılma koşuluyla). Örneğin, ilk evliliğinde bu hakkı kullanıp tazminatını alan bir kadın, yıllar sonra farklı bir işyerinde çalışırken yeniden evlendiğinde, o işyerinden de evlilik nedeniyle ayrılarak tazminat alabilir. Yeter ki her seferinde ilgili evlilik tarihi baz alınarak 1 yıllık süre içinde fesih yapılsın ve diğer koşullar sağlanmış olsun.

Burada dikkat edilmesi gereken husus, 15 yıl çalışma – 3600 gün primi doldurarak kıdem tazminatı alma hakkı gibi bazı hakların yalnız bir kez kullanılabilmesine karşılık, evlilik nedeniyle fesih hakkının kanunen tek seferle sınırlı olmamasıdır. Her evlilik, kendi özel koşullarıyla yeni bir hak doğurur. Elbette bu durumun suistimal edilmemesi gerekir. Kanun koyucu iyi niyetli olarak bu hakkı tanımıştır ve her kullanımda temel şartlar (en az 1 yıl çalışma, 1 yıl içinde ayrılma) yeniden aranır.

Örneğin: Bir çalışan 2018’de evlenip işten ayrılarak tazminat aldı. 2020’de boşandı. 2023’te tekrar evlendi ve başka bir işyerinde çalışıyor. Bu ikinci evlilik nedeniyle de aynı şekilde işten ayrılıp tazminat talep edebilir. İş Kanunu buna engel olmuyor. Ancak burada dürüstlük kuralı önem kazanır: Eğer mahkeme, yapılan evlilik-boşanma-evlilik işlemlerinin sadece tazminat almak için kötü niyetle yapıldığını tespit ederse (hakkın kötüye kullanımı), istisnai olarak tazminat talebini reddedebilir. Medeni Kanun’un dürüstlük ilkesi gereği, açık bir kötüye kullanım veya hile söz konusuysa hakim hakkı sınırlandırabilir. Fakat bu oldukça istisnai bir durumdur ve net kanıt gerektirir.

Sonuç olarak, yasal olarak “şu kadar evlilik tazminatı alınabilir” diye bir sınır yoktur. Her evlilikte, o evlilik birliğinin başlamasından itibaren 1 yıl içinde kullanmak üzere hak mevcuttur. Tek kısıt, her seferinde ilgili işyerinde en az 1 yıl çalışmış olma ve 1 yıllık süre şartlarının sağlanmasıdır.

BOŞANDIĞI EŞLE YENİDEN EVLENME DURUMU

İlginç ve sık sorulan durumlardan biri de, bir kadının boşandığı eşiyle yeniden evlenmesi halinde kıdem tazminatı alıp alamayacağıdır. Diyelim ki bir kadın işçi evlendi ve bu nedenle işten ayrılıp kıdem tazminatını aldı. Sonra eşiyle anlaşamadı ve boşandı. Bir süre sonra aynı kişiyle (eski eşiyle) yeniden evlenmeye karar verdi. Bu durumda yine evlilik nedeniyle fesih hakkını kullanabilir mi?

Kanunen evet, kullanabilir. İş Kanunu’nda “aynı kişiyle evlenince ikinci kez tazminat alınmaz” şeklinde bir yasak yoktur. Evlilik olgusu gerçekleştiği sürece (resmi nikah şartıyla) ve diğer koşullar sağlanıyorsa, kadın işçi yeniden evlendiği (kişi aynı olsa bile) takdirde bir yıl içinde istifa ederek kıdem tazminatını talep edebilir. Yargıtay kararları da genel olarak “boşandığı kocasıyla tekrar evlenen kadının tazminat hakkı vardır” yönündedir. Gerekçe olarak da evliliğin, işçinin kişisel durumu ile ilgili olup, işçinin bu nedenle haklı fesih hakkını kullanmasının meşru olduğu belirtilir.

Ancak burada da hakkın kötüye kullanılması ihtimali gündeme gelebilir. Eğer boşanma ve yeniden evlenme olayı tamamen muvazaalı (danışıklı) ise, yani eşlerin aslında ayrılmayıp kağıt üzerinde boşanıp tazminat almak için tekrar evlendiği ispatlanırsa, mahkeme bunu kanuna karşı hile olarak değerlendirebilir. Örneğin, bazı incelemelerde çiftin hiç ayrı yaşamayıp formalite icabı boşanıp yeniden nikah yaptığı ortaya çıkarsa, bu durumda hakim kıdem tazminatı talebini reddedebilir. Yine de, ispat yükünün işverende olduğunu vurgulayalım; işveren bu senaryoyu iddia ediyorsa somut deliller sunmalıdır.

Özetle, boşandığı eşiyle yeniden evlenen kadın işçi prensip olarak evlilik nedeniyle tazminat hakkına sahiptir. Bu ikinci evlilik de diğerleri gibi kanunen geçerli bir evlilik sayılır. Fakat süreç suistimal amaçlı yapıldıysa ve bu durum kanıtlanırsa, o zaman hakim tarafından hakkın dürüstlük ilkesine aykırı kullanıldığı gerekçesiyle tazminat ödenmemesine karar verilebilir. Bu tür durumlar oldukça nadir olup, her somut olay kendi koşullarına göre değerlendirilir.

Evlenen Kadın İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi?

Evlenen Kadın İşçi Kıdem Tazminatı Alabilir Mi?

SIKÇA SORULAN SORULAR

Evlilik nedeniyle işten ayrılan kadın işçi kıdem tazminatı alabilir mi?

Evet, evlilik gerekçesiyle işten ayrılan kadın işçi kıdem tazminatı alabilir. Bu hak, resmi nikah tarihinden itibaren bir yıl içinde kullanılırsa ve çalışan en az 1 yıldır o işyerinde çalışmışsa geçerlidir. Erkek işçiler aynı haktan yararlanamaz.

Erkek işçi evlilik nedeniyle işten ayrılırsa tazminat alabilir mi?

Hayır, erkek işçilere evlilik nedeniyle kıdem tazminatı hakkı tanınmamıştır. Kanun bu özel fesih hakkını sadece kadın çalışanlara vermektedir. Erkek çalışan evlilik sebebiyle istifa ederse, kendi isteğiyle ayrılmış sayılır ve tazminat alamaz.

Evlilik nedeniyle istifa eden kadın ihbar süresine uymak zorunda mı?

Hayır, evlilik nedeniyle yapılan fesih haklı nedenle derhal fesih sayıldığı için kadın işçi ihbar süresine uymak zorunda değildir. Dilekçesini verip hemen işten ayrılabilir ve bu durumda ne kendisi ihbar tazminatı öder ne de işverene ihbar süresi borçlu olur.

Evlilik nedeniyle işten ayrılma dilekçesi nasıl olmalı?

Dilekçede işyerinin ve çalışanın bilgilerinin yanı sıra evlilik tarihinin ve fesih talebinin evlilik gerekçesiyle yapıldığının belirtilmesi gerekir. “…tarihinde evlendim, 1475 sayılı Kanun md.14 uyarınca evlilik nedeniyle iş akdimi feshediyorum, kıdem tazminatım ve tüm yasal haklarımın ödenmesini talep ediyorum” şeklinde bir ifade uygun olur. Dilekçeye evlilik cüzdanı fotokopisi eklenmelidir. Mümkünse noter kanalıyla gönderilmesi ileride ispat açısından yararlı olacaktır.

Evlilik nedeniyle işten ayrılan işçi işsizlik maaşı alabilir mi?

Maalesef hayır. İşsizlik maaşı, kendi istek ve kusuru dışında işini kaybedenler için ödenen bir ödenektir. Evlilik sebebiyle istifa eden kadın işçi, gönüllü olarak işi bırakmış sayıldığından İşsizlik Sigortası Kanunu şartlarını karşılamaz ve işsizlik maaşı alamaz. (İstisna: Sadece eş durumundan şehir değişikliği gibi zorlayıcı sebepler olursa farklı değerlendirmeler olabilir, ancak evlilik nedeniyle kıdem tazminatı alanlar genellikle işsizlik ödeneğine hak kazanamaz.)

Kıdem tazminatım ne zaman ödenmeli ve nasıl hesaplanır?

Kıdem tazminatı, iş sözleşmesinin sona erdiği gün ödenmelidir. Hesaplama yapılırken çalışanın o işyerindeki toplam çalışma süresi ve son brüt ücreti esas alınır. Her bir tam yıl için 30 günlük brüt ücret tutarında tazminat hesaplanır. Bir yıldan artan süreler için orantılı hesap yapılır (örneğin 3 yıl 6 ay çalışmışsa 3.5 yıllık tazminat). Ancak yıllık tutar, devletin belirlediği kıdem tazminatı tavanını aşamaz. Ödeme yapılmaz veya gecikirse fesih tarihinden itibaren bankalarca uygulanan en yüksek faiz işler.

Evlilik nedeniyle işten ayrıldım, işveren kıdem tazminatımı ödemiyor ne yapmalıyım?

Bu durumda öncelikle zorunlu arabuluculuk yoluna başvurmanız gerekir. Arabulucuda anlaşma olmazsa iş mahkemesinde dava açabilirsiniz. Dava açarken evlilik nedeniyle ayrıldığınızı ve tazminatınızın ödenmediğini kanıtlayıcı belgeler sunmalısınız (nikah belgesi, noter ihtarı vb.). Yasal olarak hakkınızı aradığınızda gecikme için faiz de talep edebilirsiniz. Ayrıca 5 yıllık zamanaşımı süresini geçirmemeye dikkat edin.

Evlilikten ne kadar süre sonra istifa hakkımı kullanabilirim?

Resmi nikah tarihinizden itibaren hemen ertesi gün dahi bu hakkı kullanabilirsiniz; en geç ise bir yıl içinde kullanmanız gerekir. Örneğin nikahınızdan bir hafta sonra da ayrılabilirsiniz, 11 ay sonra da. Önemli olan bir yılı geçirmemektir. Bir yılı geçirdiğiniz takdirde evlilik sebebiyle fesih hakkınız düşer.

Evlilik nedeniyle tazminat alan işçi tekrar çalışabilir mi?

Evet, evlilik tazminatınızı aldıktan sonra istediğiniz zaman başka bir işte çalışmaya başlayabilirsiniz. Bu hak, sonraki çalışma hayatınızı kısıtlayan bir hak değildir. Yeni bir işe girmeniz, önceki işyerinden kazandığınız kıdem tazminatını geri ödemenize veya kaybetmenize yol açmaz. İşveren, “başka işte çalıştı” diye tazminatı geri isteyemez.

Kaç kere evlilik tazminatı alınabilir?

Her evlilik için şartları sağladığınız takdirde bu hakkı kullanabilirsiniz. Yasa bu hakkı kullanma sayısını sınırlamamıştır. Yani bir kadın birden fazla evlilik yaparsa, her seferinde 1 yıl içinde o anki işinden ayrılarak kıdem tazminatını talep edebilir. Elbette her defasında o işyerinde en az 1 yıl çalışmış olma şartı ve resmi nikah tarihinden itibaren 1 yıl içinde fesih şartı yeniden aranır. Aynı evlilik için hak bir kez kullanılabilir; ancak farklı evlilikler için hak tekraren doğar.

Boşandığım eşimle yeniden evlenirsem yine kıdem tazminatı alabilir miyim?

Evet, kanunen bu durumda da hakkınız bulunuyor. Boşandığınız eski eşinizle tekrar evlenirseniz, o evlilik de yeni bir evlilik sayılır ve bir yıl içinde işten ayrılırsanız kıdem tazminatınızı talep edebilirsiniz. Kanun bu durumu engelleyen bir madde içermiyor. Ancak eğer boşanma ve yeniden evlenme işlemlerinin sadece tazminat almak amacıyla hileli yapıldığı ispatlanırsa, mahkeme hakkın kötüye kullanıldığı gerekçesiyle tazminat ödenmemesine karar verebilir. İspatlanamadığı sürece, ikinci evlilik de size yasal hak sağlar.

Evlilik nedeniyle ayrılan işçi başka hangi haklarını alır?

Kıdem tazminatı dışında, işten ayrılan çalışan tüm birikmiş haklarını almalıdır. Örneğin kullanmadığınız yıllık izinleriniz varsa bunların ücreti size ödenmelidir. Son aya ait maaşınız, ödenmemiş fazla mesai, prim gibi alacaklarınız varsa onlar da ödenir. Evlilik nedeniyle ayrılma, haklı fesih sayıldığı için ayrıca ihbar tazminatı alamazsınız (ihbar tazminatı, işverenin haksız fesih yapması durumunda ödenir). Ancak işverenin de sizden ihbar süresi çalışmanızı veya ihbar tazminatı ödemenizi isteme hakkı yoktur. Kısacası, kıdem tazminatınıza ek olarak varsa diğer işçilik alacaklarınızı talep edebilirsiniz.