Aile HukukuEŞLERİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE İHLALİ

Eşlerin Sadakat yükümlülüğü, eşlerin hem birbirleri ile olan hem de üçüncü kişilerle olan ilişkilerinde, evlilik birliğini tehlikeye atabilecek her türlü davranıştan kaçınmaları için taşıdıkları bir yükümlülüktür. Eşlerin sadakat yükümlülüğü bireylerin aklında genellikle cinsel sadakati canlandırırken, sadakat yükümlülüğü yalnızca cinsel sadakatten ibaret olmayıp, duygusal ve ekonomik sadakat de sadakat yükümlülüğüne dahildir.

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ortadan kalkabilmesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekir.

EŞLERİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ NEDİR?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, eşlerin hem birbirleri ile olan hem de üçüncü kişilerle olan ilişkilerinde, evlilik birliğini tehlikeye atabilecek her türlü davranıştan kaçınmaları için taşıdıkları bir yükümlülüktür. Eşlerin sadakat yükümlülüğü bireylerin aklında cinsel sadakati canlandırırken, sadakat yükümlülüğü yalnızca cinsel sadakatten ibaret olmayıp, duygusal ve ekonomik sadakat de sadakat yükümlülüğüne dahildir.

EŞLERİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN İHLALİ

Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ihlali bir boşanma sebebidir. Eşlerin birbirlerine sadakatsizlikte bulunması güven sarsıcı davranış olarak kabul edilmektedir. Örneğin, evlilik dışı çocuk sahibi olmak sadakat yükümlülüğünün ihlalidir. Bunlar boşanmada diğer eş açısından öne sürülebilecek haklı boşanma nedenleri arasında sayılır. Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ihlalinin bir diğer sonucu da manevi tazminat hususudur. Yargıtay, 07.05.2015 tarihli kararında davalının evli bir kimseyle birlikteliğinin, aldatılan eşin kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, aldatılan eşin, eşinin ilişki kurduğu kişiden manevî tazminat talep edemeyeceğine hükmetmiştir. Ancak eşinden pekâlâ manevi tazminat talep edebilecektir.

SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜ İHLAL EDEN DAVRANIŞLAR

Evlilik dışı çocuk sahibi olmak, evliyken başka kadın ya da erkekle aynı evi paylaşmak, eşlerin birbirlerine başkalarıyla olan ilişkilerini anlatmaları, herhangi bir şekilde kurulan cinsel ilişki, eksik cinsel ilişki, bir otel odasında evliyken bir başkası ile aynı odada tüm gece boyunca kalmak, evliyken bir evde bir başkası ile tüm gece boyunca aynı evde kalmak  sadakat yükümlülüğünü ihlal eden davranışlara örnek olarak gösterilebilir.

SADAKATSİZLİK SAYILMAYAN DAVRANIŞLAR

Yargıtay kararları çerçevesince aşağıdaki davranışlar sadakatsiz olarak nitelendirilemez:

  1. Hayvanlarla cinsel ilişkiye girmek,
  2. Flört etmek,
  3. Yapay yapılan döllenme,
  4. Aynı cins ile kurulan cinsel ilişki,
  5. Bilinç kaybı seviyesinde yaşanılan alkol sebebiyle bulunulan cinsel ilişki,
  6. Özgür irade olmadan yapılan cinsel ilişki.

EŞLERİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ NE ZAMANA KADAR DEVAM EDER?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ortadan kalkabilmesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekir.

SADAKATSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI

Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ihlali bir boşanma sebebidir. Eşlerin birbirlerine sadakatsizlikte bulunması güven sarsıcı davranış olarak kabul edilmektedir. Örneğin, evlilik dışı çocuk sahibi olmak sadakat yükümlülüğünün ihlalidir. Bunlar boşanmada diğer eş açısından öne sürülebilecek haklı boşanma nedenleri arasında sayılır. Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ihlalinin bir diğer sonucu manevi tazminat hususudur. Yargıtay, 07.05.2015 tarihli kararında davalının evli bir kimseyle birlikteliğinin, aldatılan eşin kişilik değerlerine saldırı oluşturacak nitelikte bir eylem olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle, aldatılan eşin, eşinin ilişki kurduğu kişiden manevî tazminat talep edemeyeceğine hükmetmiştir. Ancak eşinden boşanma davasında pekala manevi tazminat talep edebilecektir.

BOŞANMA DAVASI SÜRESİNCE SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ortadan kalkabilmesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekir.

ZİNA VE SADAKATSİZLİK ARASINDA FARK

Zina özel bir boşanma sebebidir. Sadakatsizlik ise genel bir boşanma sebebidir. Zina sebebiyle özel boşanma sebebinin gerçekleşmesi için cinsel ilişkinin mevcut olması ve bu durumun ispatlanması mecburidir. Sadakatsizlikte ise cinsel ilişkinin varlığı şart değildir. Zira, sadakat yükümlülüğü yalnızca cinsel sadakatten ibaret olmayıp, duygusal ve ekonomik sadakat de sadakat yükümlülüğüne dahildir.

SADAKATSİZLİĞİN İSPATI

Sadakatsizliğin ispatında aşağıdakilerden yararlanılabilir:

  1. Gebelik testi,
  2. Sadece cinsel yollarla geçen hastalıklara yakalanmak,
  3. Zina gösterir fotoğraflar ve videolar,
  4. HTS kayıtları,
  5. Tanık anlatımları,
  6. Otel kayıtları.

HARBİYE HUKUK BÜROSU BOŞANMA AVUKATI HİZMETLERİMİZ

Aile hukuku alanındaki her türlü sorularınız ve sorunlarınız için bize ulaşın!

Boşanma konusunda birtakım hakların elde edilmesi, elde edilmiş olan hakların korunması önem taşımaktadır. Bu nedenle bu sürecin avukatlarla sürdürülmesi hak kayıplarına uğranılmaması için zorunludur. Harbiye Hukuk Bürosu avukatları da müvekkillerinin haklarını tam anlamıyla koruyan onlara her konuda destek veren bir hukuk bürosudur. Harbiye Hukuk bürosuna güvenerek aile hukukundan doğan haklarınızın güvenle korunduğundan emin olabilirsiniz. Zira Harbiye Hukuk Bürosu her alanda olduğu gibi Aile Hukuku alanında da uzman avukatlarla beraber müvekkillerine en iyi ve kaliteli hizmeti sunmaktadır. Siz de Harbiye Hukuk sayfasında bulunan iletişim sütununa tıklayarak bu hizmetlerden faydalanabilirsiniz. Harbiye Hukuk bürosu alanında uzman kadrosuyla, çözüm odaklı, hızlı ve etkili çözümleriyle sizlere hizmet vermeye her zaman hazırdır.

EŞLERİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE İHLALİ

EŞLERİN SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE İHLALİ

SIKÇA SORULAN SORULAR

Güven Sarsıcı Hareketler Nedir?

Eşlerin birbirlerine karşı sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışları güven sarsıcı davranış olarak nitelendirilir. Güven sarsıcı hareketler, eşlerin birbirlerine güvenlerini zedeleyen hareketler olarak tanımlanabilir. Evlilik dışı çocuk sahibi olmak, evliyken başka kadın ya da erkekle aynı evi paylaşmak, eşlerin birbirlerine başkalarıyla olan ilişkilerini anlatmaları, herhangi bir şekilde kurulan cinsel ilişki, eksik cinsel ilişki, bir otel odasında evliyken bir başkası ile aynı odada tüm gece boyunca kalmak, evliyken bir evde bir başkası ile tüm gece boyunca aynı evde kalmak güven sarsıcı hareketlere örnek olarak gösterilebilir.

Sadakat Yükümlülüğü Ne Zaman Başlar?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilikle başlar ve evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder.

Evlilikte Sadakat Yükümlülüğü Ne Zaman Biter?

Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ortadan kalkabilmesi için boşanma kararının kesinleşmesi gerekir. Boşanma kararının kesinleşmesi iler beraber evlilikte sadakat yükümlülüğü biter.

Evlilikte Sadakat Ne Demek?

Evlilikte sadakat, eşin rahatsız olacağı her türlü davranıştan kaçınmak ve kişinin kendisine yapılmasını istemeyeceği şeylerden kendisinin de uzak durması anlamına gelir.

Sadakat Yükümlülüğünün İhlali Nedir?

Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ihlali,  eşin rahatsız olacağı her türlü davranıştan kaçınmak ve kişinin kendisine yapılmasını istemeyeceği şeylerden kendisinin de uzak durmasının ihlali anlamına gelir.

Eşlerin sadakat yükümlülüğünün ihlali bir boşanma sebebidir. Eşlerin birbirlerine sadakatsizlikte bulunması güven sarsıcı davranış olarak kabul edilmektedir. Örneğin, evlilik dışı çocuk sahibi olmak sadakat yükümlülüğünün ihlalidir. Bunlar boşanmada diğer eş açısından öne sürülebilecek haklı boşanma nedenleri arasında sayılır.

Sadakat Yükümlülüğü Neleri Kapsar?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, eşlerin hem birbirleri ile olan hem de üçüncü kişilerle olan ilişkilerinde, evlilik birliğini tehlikeye atabilecek her türlü davranıştan kaçınmaları için taşıdıkları yükümlülüktür. Eşlerin sadakat yükümlülüğü bireylerin aklında cinsel sadakati canlandırırken, sadakat yükümlülüğü yalnızca cinsel sadakatten ibaret olmayıp, duygusal ve ekonomik sadakat de sadakat yükümlülüğüne dahildir.

Boşanma Davası Açıldıktan Sonra Aldatma Sayılır Mı?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Bu nedenle boşanma davası açıldıktan sonra aldatma sayılır.

Sadakat Yükümlülüğü Kalktı Mı?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Bu nedenle sadakat yükümlülüğünün bu süreçlerde kalktığını söyleyemeyiz.

Sadakatsiz Davranışlar Nelerdir?

Evlilik dışı çocuk sahibi olmak, evliyken başka kadın ya da erkekle aynı evi paylaşmak, eşlerin birbirlerine başkalarıyla olan ilişkilerini anlatmaları, herhangi bir şekilde kurulan cinsel ilişki, eksik cinsel ilişki, bir otel odasında evliyken bir başkası ile aynı odada tüm gece boyunca kalmak, evliyken bir evde bir başkası ile tüm gece boyunca aynı evde kalmak  sadakat yükümlülüğünü ihlal eden davranışlara örnek olarak gösterilebilir.

Boşanma Davası Devam Ederken Sadakat Yükümlülüğüne Aykırı Hareket Edilirse Ne Olur?

Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Bu nedenle boşanma davası devam ederken sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket edilirse manevi tazminat talep edilebilecektir.

Sadakatsizlik Durumunda Tazminat Hakkı Doğar Mı?

Sadakatsizlik durumunda tazminat hakkı doğar. Eşlerin sadakat yükümlülüğü, evlilik süresince devam eder. Bu sebeple boşanma davasının açılması ile birlikte bile evlilik henüz sona ermediği için eşlerin sadakat yükümlülükleri de devam eder. Bu nedenle boşanma davası devam ederken sadakat yükümlülüğüne aykırı hareket edilirse bile manevi tazminat talep edilebilecektir.

SADAKAT YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN İHLALİ İLE İLGİLİ ÖRNEK YARGITAY KARARLARI

1)Yar. HGK, E. 2017/4-1334, K. 2017/545, 22.03.2017,

“(…)Sadakat yükümlülüğünün tanımı yasada yapılmamakla birlikte, TMK.185/3 maddesinde, eşlerin birbirlerine sadık kalmak zorunda oldukları düzenlenmiştir. Bu yükümlülük öncelikle eşler arasındaki cinsel sadakati kapsamakla birlikte sadece bundan ibaret değildir. Eşlerin birbirlerine dürüst davranmaları, birbirlerinden gizli işler yapmamaları, sır saklama, yalan söylememe, gerçekleri gizlememe gibi yükümlülükleri de kapsamaktadır”.

2) ”. Yar. HGK, E. 2017/4-1334, K. 2017/545, 22.03.2017,

Eşlerden birinin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda, diğer eş dilerse TMK.174/2 maddesi hükmü gereğince şartları varsa boşanma sonucunda manevi tazminat talep edebileceği gibi, BK. 49 (TBK.58) maddesine dayanılarak, müstakil bir dava açmak suretiyle de kişilik haklarının saldırıya uğradığı iddiasıyla diğer eşe karşı manevi tazminat talep edebilir. Bu hususlarda herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır”.

3) Yar. 2. HD, E. 2020/6157, K. 2021/371, 20.01.2021.

Tarafların sadakat yükümlülüğü evlilik birliğinin kurulmasıyla başlar (TMK m. 185). Davalı kadının evlilik öncesi cinsel ilişki yaşamış olması (başka bir erkekten hamile kalması ve evlilik birliği içinde doğum yapması) boşanma davasında davalı kadın için kusur oluşturmaz, ancak koşulları var ise evliliğin nispi butlan ile iptali davasına konu olabilir (TMK m. 149). Evlilik birliği kurulmadan önceki nedenlere dayanılarak boşanma davası açılamaz. Evlilik birliği kurulduktan sonra kadından kaynaklanan başkaca bir kusurlu davranış da ispatlanamamıştır. Bu durumda davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerekirken, kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir”.

4) Yar. HGK, E. 2013/2-604, K. 2014/38, 22.01.2014,

“(…) 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 185/3.maddesi uyarınca “Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar.” Kanunda belirtilen bu sadakat yükümlülüğü, evliliğin yasal olarak son bulmasına kadar devam edecektir. Başka bir deyişle, mahkemelerce boşanma kararı verilmiş olmasına rağmen bu karar henüz kesinleşmediği sürece evlilik birliği devam ettiğinden bu aşamada eşlerin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarının dikkate alınmasının gerektiği kurul çoğunluğu tarafından kabul edilmiştir.

5) Yar. 2. HD, E. 2012/17463, K. 2012/25314, 19.10.2012,

Evlilik birliğinde eşler birbirine sadık kalmak zorundadır (TMK. md. 185/3). Eşlerin sadakat yükümlülüğü olarak ifade edilen bu yükümlülük ahde vefanın bir sonucu olup birliğin temelini teşkil eder. Bu yükümlülük boşanma yönünde oluşan hüküm kesinleşinceye kadar devam eder. Davalı, temyiz dilekçesinin eki olarak verdiği 19.06.2012 tarihli dilekçesinde, davacının bir başka kadınla ilişkisi olduğunu ve nişan yaptığını ileri sürmüş, bu iddiasına ilişkin güçlü kanıtlar sunmuştur. İleri sürülen bu iddia kanıtlandığı takdirde davanın sonucuna ve kusur durumuna etkili olacaktır. Öyleyse, dava sırasında ortaya çıkan ve davanın sonucuna tesir edecek olan bu iddiaya ilişkin taraflarca gösterilecek deliller toplanıp, diğer delillerle birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonucuna göre hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir”.

6) Yar. HGK’nın 22.12.2010 ve 26.11.2008 tarihli kararı

Kural olarak, sadece dava dilekçesinde bildirilmiş olan vakıalar davanın sınırını belirler ve mahkemece ancak bu vakıalar hakkında inceleme ve değerlendirme yapılabilir. Dava tarihinden sonra meydana gelen maddi ve olgunun değerlendirilmesi ve hükme esas alınması olanaklı değildir. Ne var ki Hukuk Genel Kurulu’nun 26.11.2008 gün 2008/3-7698 E., 2008/711 K. Sayılı kararında da aynen benimsendiği gibi boşanma davası açıldıktan sonra gerçekleşen bir kısım olaylar somut olayın özelliğine göre dava sonucunu etkileyebilir.

4721 Sayılı TMK’nın 185. maddesi eşlerin yasal olarak birbirlerine karşı hak ve yükümlülüklerini düzenlemektedir. Aynı maddenin üçüncü fıkrasında düzenlenen sadakat yükümlülüğünün de evlilik birliği süresince devam etmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta, henüz boşanma kararı verilmeden kocanın başka bir kadınla ilişkiye girdiği anlaşılmıştır.

4721 Sayılı Kanun’un 185. maddesi hükmü uyarınca boşanma kararı verilip kesinleşinceye kadar evlilik birliği süreceğinden, bu durumun doğal sonucu olarak taraflar arasında sadakat yükümü de evlilik birliğinin sona ermesine kadar devam edecektir. Bu düzenleme dikkate alındığında, kocanın evlilik birliği sona ermeden, diğer bir anlatımla sadakat yükümü devam ederken başka bir kadın ile evlilik dışı ilişkiye girdiği hususunun hüküm kurulurken dikkate alınması gerekir. Özellikle, tarafların kusur durumuna etkili olan bu husus göz ardı edilmemelidir. Hal böyle olunca; davalı-davacı koca evlilik birliği devam ederken yapmış olduğu sadakatsizlik nedeniyle daha fazla kusurlu olup, bu nedenle kişilik hakkı saldırıya uğrayan ve eşit kusurlu olmayan eş lehine manevi tazminata hükmedilmesi gerekir”

SADAKATSİZLİK NEDENİYLE BOŞANMA DAVASI DİLEKÇE ÖRNEĞİ

İSTANBUL AİLE MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE

DAVACI : İsim,soyisim-TC-Adres

VEKİLİ    : İsim,soyism-Adres

DAVALI : İsim,soyisim-TC-Adres

KONU   :  Evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve sadakat yükümlülüğünün ihlali sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesi, müvekkilim lehine 20.000 TL manevi tazminata hükmedilmesi talebi.

AÇIKLAMALAR:

  1. Müvekkilim ile davalı …… tarihinde evlenmişlerdir. Taraflar evliliklerinin ilk zamanlarında mutlu bir birliktelik sürdürmüş olsalar da daha sonra davalının müvekkilimize karşı olan tutum ve davranışlarından kaynaklı olarak tartışmalar yaşanmaya başlamıştır. Sonuç olarak davalı eş, ortak hayatı müvekkilim için çekilmez bir hale getirmiştir.
  2. Müvekkilim, davalı eş ile evlilikleri süresince üzerine düşen görevlerini yerine elinden geldiğince getirmiştir. Buna rağmen müvekkilime sürekli hakaretler eden davalı eş aynı zamanda sadakat yükümlülüğünü de ihlal etmiştir.
  3. Müvekkilim ayrıca eşi tarafından uzun bir zamandır aldatıldığını öğrenmiştir. İlk olarak ….  isimli şahıs müvekkilimi arayarak davalı ……. ile evlenmek istediğini belirtmiştir. Müvekkilim ile davalının sevgilisi ……. isimli şahıs arasında geçen mesajlaşma görüntüleri aşağıdadır.

T.C YARGITAY Hukuk Genel Kurulu Esas: 2012 / 2-526 Karar: 2012 / 1102 Karar Tarihi: 12.12.2012

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 185/3. maddesi uyarınca Eşler birlikte yaşamak, birbirine sadık kalmak ve yardımcı olmak zorundadırlar. Yasada belirtilen bu sadakat yükümlülüğü, evliliğin yasal olarak son bulmasına kadar devam edecektir. Başka bir deyişle, mahkemelerce boşanma kararı verilmiş olmasına rağmen bu karar henüz kesinleşmediği sürece evlilik birliği devam ettiğinden bu aşamada eşlerin sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarının dikkate alınmasının gerektiği kurul çoğunluğu tarafından kabul edilmiştir (Aynı ilkeler HGK’nun 06.12.2006 gün 2006/2-777 E., 2006/778 K. ile 26.11.2008 gün ve 2008/2-698 E., 2008/711 K. sayılı ilamlarında da benimsenmiştir).

Yerleşik Yargıtay içtihadı gereği de halihazırda görülmekte olan bir boşanma davası olsa dahi dava kesinleşinceye kadar tarafların birbirine karşı yükümlülükleri devam etmektedir, bitmemektedir.

Davalı eşin, evlilik devam ederken müvekkilime karşı sadakatsiz davranışlarda bulunması, sürekli olarak müvekkilime hakaret ederek psikolojik şiddet uygulaması TMK m.166/f.1 “Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.” hükmü gereği evlilik birliğinin temelden sarsılması sebebiyle boşanma konusu oluşturan davranışlardır.

T.C. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi  2007/17220 Esas 2008/13614 Karar, Karar Tarihi: 20.10.2008

“Eşinin sadakatinden kuşkulanan davacı-davalının, birlikte yaşadıkları her ikisinin de ortak mekanı olan konutta, eşinin bilgisi dışında ses kayıt cihazı yerleştirerek, eşinin aleni olmayan konuşmalarını kaydetmesinde bu suretle sadakat yükümlülüğü ile bağdaşmayan davranışlarını tespit etmesinde özel hayatın gizliliğinin ihlalinden söz edilemez ve hukuka aykırılık bulunduğu kabul olunamaz. Aksine, aile birliğine ilişkin ortak yaşanılan mekana davalının, meşru olmayan bir amaç için arkadaşlarını kabul etmesinde, aile hayatının gizliliğini ihlal söz konusudur. Bu bakımdan sözü edilen delilin elde edilişinde hukuka aykırılık bulunduğundan söz edilemez.

O halde yapılan soruşturma ve toplanan delillerle; davalı-davacının; meşru olmayan bir amaç için karşı cins de dahil olmak üzere arkadaşlarını müşterek konuta aldığı ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı gerçekleşmiştir. Bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen olaylar karşısında davacı dava açmakta haklıdır.”

Boşanma davalarında maddi ve manevi tazminatı düzenleyen TMK’nın 174. maddesine göre;

“Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddi tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.” denmektedir.

Boşanma taleplerimize ilişkin açıklamalar kısmında belirttiğimiz olaylar ve yaşananlardan da anlaşılacağı üzere davalı eş, evlilikleri boyunca davacı müvekkile hakaret içerikli davranışlarda bulunmuş ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davranarak müvekkilimi aldatmıştır. Davalı, yukarıda değinilen davranışlarda bulunarak müvekkilin elem ve üzüntü duymasına sebebiyet vermiştir.

Yukarıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı davacı müvekkilin davalı eşten yaşamış olduğu bu üzüntüleri ve uğramış olduğu psikolojik şiddeti bir nebzede olsa hafifletmek adına 20.000,00  TL manevi tazminat talebi bulunmaktadır.

Yukarıda açıklanan nedenlerle tarafların TMK’nın ilgili maddeleri gereği boşanmalarına ve davacı müvekkilim lehine 10.000,00 TL manevi tazminata  hükmedilmesine karar verilmesini arz ve talep ederiz

HUKUKİ NEDENLER : Türk Medeni Kanunu, HMK ve diğer tüm yasal mevzuat hükümleri

HUKUKİ DELİLLER  :

  1. Davalı eş ile sevgilisi arasındaki mesajlaşma görüntüleri
  2. Müvekkililime davalı eşin sevgilisi tarafından gönderilen mesajlar(dilekçe içeriğinde mevcuttur.)

NETİCE-İ TALEP     : Yukarıda açıklanan ve Sayın Mahkemenizce re’sen göz önünde bulundurulacak nedenlerle;

  1. Tarafların evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeni ile BOŞANMALARINA ,
  2. Müvekkilim davacı lehine 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim.

                                                                                                                                       DAVACI VEKİLİ

                                                                                                                                                  İMZA

HARBİYE HUKUK BÜROSU BOŞANMA AVUKATI HİZMETLERİMİZ

Aile hukuku alanındaki her türlü sorularınız ve sorunlarınız için bize ulaşın!

Boşanma konusunda birtakım hakların elde edilmesi, elde edilmiş olan hakların korunması önem taşımaktadır. Bu nedenle bu sürecin avukatlarla sürdürülmesi hak kayıplarına uğranılmaması için zorunludur. Harbiye Hukuk Bürosu avukatları da müvekkillerinin haklarını tam anlamıyla koruyan onlara her konuda destek veren bir hukuk bürosudur. Harbiye Hukuk bürosuna güvenerek aile hukukundan doğan haklarınızın güvenle korunduğundan emin olabilirsiniz. Zira Harbiye Hukuk Bürosu her alanda olduğu gibi Aile Hukuku alanında da uzman avukatlarla beraber müvekkillerine en iyi ve kaliteli hizmeti sunmaktadır. Siz de Harbiye Hukuk sayfasında bulunan iletişim sütununa tıklayarak bu hizmetlerden faydalanabilirsiniz. Harbiye Hukuk bürosu alanında uzman kadrosuyla, çözüm odaklı, hızlı ve etkili çözümleriyle sizlere hizmet vermeye her zaman hazırdır.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Davası Ve Şartları – 2024 (harbiyehukuk.com)

ÇOCUĞUN ÜSTÜN YARARI NEDİR? (SİR RAPORU) – 2024 (harbiyehukuk.com)

BOŞANMA PROTOKOLÜ NEDİR? PROTOKOL ÖRNEĞİ – 2024 (harbiyehukuk.com)

                                                                                                                    NİSANUR CEBECİ

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorum Yap