İş HukukuİŞÇİYE ZORLA MESAİ YAPTIRILMASI (2)

İşçiye rızası dışında fazla zorla mesai yaptırılması, çalışma hayatında sık karşılaşılan ve hukuki uyuşmazlıklara yol açan önemli bir sorundur. İş Kanunu, işçilerin işveren tarafından zorla fazla çalıştırılmasına karşı haklarını güvence altına almaktadır. Zorla veya fazla mesai uygulamaları; iş güvencesi, ücret hakkı ve dinlenme hakkı gibi temel iş hukuku kavramlarıyla doğrudan ilişkilidir. Ayrıca, işçinin onayı olmadan çalışmaya zorlanması Anayasa’daki angarya yasağı (zorla çalıştırma yasağı) ilkesine de aykırıdır. Hiç kimse yasal çalışma sürelerinin üzerinde, istemediği bir işi yapmaya zorlanamaz.

Bu yazıda, fazla mesainin ne olduğu, işçiye zorla fazla mesai yaptırılmasının hukuki sonuçları, işçinin hakları ve konuya ilişkin temel kavramlar detaylı bir şekilde ele alınacaktır.

İÇİNDEKİLER

İŞÇİYE ZORLA FAZLA MESAİ YAPTIRILMASI

4857 sayılı İş Kanunu’na göre bir işçinin fazla mesai yapması için öncelikle açık rızası olmalıdır. Yani fazla çalışma, tamamen işçinin özgür iradesine dayanmalıdır. Buna rağmen uygulamada bazı işverenlerin, işçileri istemedikleri halde baskı yoluyla fazla mesaiye bıraktığı görülmektedir. Oysa iş hukukunda, işçi ve işveren arasındaki dengeli ilişki esastır. Güç dengesi çoğu zaman işveren lehine olsa da işçilerin bu tür haksız uygulamalara karşı sessiz kalmaya zorlanması kabul edilemez. İşçiye rızası dışında fazla mesai yaptırılması hem bireysel hem de toplumsal boyutta hukuki ve etik sorunlar doğurur. Böyle bir durumda işveren, idari para cezaları ve tazminat sorumlulukları gibi ciddi yaptırımlarla karşılaşabilir.

FAZLA MESAİ KAVRAMI VE YASAL DÜZENLEMELER

Fazla mesai, İş Kanunu’nda belirlenen haftalık normal çalışma süresinin (45 saatin) aşılması durumunu ifade eder. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesi uyarınca haftalık çalışma süresi kural olarak 45 saattir. Bu süreyi aşan her çalışma saati fazla çalışma (fazla mesai) kabul edilir. Fazla mesai yapan işçi, yasal olarak normal saatlik ücretinin en az %50 fazlasını almaya hak kazanır. Kanun ayrıca yıllık toplam fazla mesai süresi için de bir üst sınır öngörmüştür: bir işçi bir yıl içinde en fazla 270 saat fazla mesai yapabilir.

Fazla mesai kanunen mümkün olsa da, iş sağlığı ve güvenliği açısından zorunlu ve istisnai durumlar dışında tercih edilmemelidir. Süreklilik arz eden aşırı mesai, işçinin dinlenme hakkının ihlali anlamına gelebilir. Bu nedenle işverenler, fazla mesai uygulamasına gerçekten zorunlu hallerde başvurmalı ve işçinin düzenli dinlenme sürelerine saygı göstermelidir.

FAZLA MESAİ YAPTIRILMASI İÇİN GEREKEN ŞARTLAR

Bir işçiye fazla mesai yaptırılabilmesi için ortada zorunlu bir ihtiyaç olmasının yanı sıra bazı şartların da sağlanması gerekir:

  • Yazılı onay: İşçiden yazılı onay alınması ilk koşuldur. İşçi fazla mesai yapmayı kabul ediyorsa, bu rızasını yazılı bir muvafakatname ile belgelendirmelidir. (Bkz. Fazla mesai muvafakatnamesi başlıklı yazımız.)
  • Bilgilendirme: Fazla mesai yaptırılacak işçiye, çalışmanın süresi ve kapsamı önceden bildirilmelidir. Fazla mesai saatlerinin kayıt altına alınması ve sınırlandırılması, işçinin haklarının korunması açısından önemlidir.
  • Zorunlu neden: Fazla mesai, ancak işle ilgili acil veya zorunlu bir ihtiyaç söz konusuysa talep edilmelidir. Keyfi ya da planlanabilir durumlarda işçiden sürekli fazla mesai yapması beklenemez.

FAZLA MESAİ MUVAFAKATNAMESİ

Fazla mesai muvafakatnamesi, işçinin fazla çalışmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan ettiği belgedir. Yazılı muvafakat olmadan yaptırılan her fazla mesai, işçinin iradesi dışında kabul edilir ve hukuki sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle fazla mesai onayı mutlaka yazılı şekilde alınmalıdır; sözlü onay hukuken geçerli sayılmaz. Ayrıca, bu muvafakat belgesi genel ve süresiz bir onay niteliğinde değildir – genellikle her yıl için ayrı olarak yenilenmelidir.

Muvafakatnamenin içeriğinde, işçinin fazla mesaiyi hangi koşullar altında kabul ettiği açıkça belirtilmelidir. Örneğin, haftalık/aylık fazla çalışma sınırları, fazla mesainin ücrete yansıma oranı gibi hususlar bu belgede düzenlenebilir. Böylece hem işçi hem de işveren, fazla mesainin şartları konusunda önceden mutabık kalmış olur.

FAZLA MESAİ MUVAFAKATNAMESİNDEN CAYMA HAKKI

İşçi, imzaladığı fazla mesai muvafakatnamesinden cayma hakkına sahiptir. Bu hakkı kullanmak için herhangi bir gerekçe göstermesine gerek yoktur. Cayma hakkı tek taraflı ve sınırsızdır. İşçi, fazla mesai yapmayı kabul ettiğine dair imza verdikten sonra dilediği zaman yazılı olarak artık fazla çalışmak istemediğini işverene bildirebilir. Bu durumda daha önce verilmiş onay geçersiz hale gelir.

Sonuç olarak işçi, fazla mesai konusunda verdiği rızayı geri almakta tamamen özgürdür. Bu hak, çalışma hayatında işçinin temel özgürlüklerinden biri olarak korunmaktadır. İşverenin baskı veya tehdit ile işçinin bu kararını engellemeye çalışması açıkça hukuka aykırı kabul edilir ve yaptırımları olacaktır.

FAZLA MESAİ YAPTIRMANIN YASAK OLDUĞU KİŞİLER

İş Kanunu ve ilgili yönetmelikler uyarınca bazı işçi gruplarına fazla mesai yaptırılması yasaktır. Bu düzenlemeler, söz konusu çalışanların sağlık, güvenlik ve özel durumlarını korumak amacıyla getirilmiştir. Fazla çalışma yaptırılması yasak olan başlıca gruplar şunlardır:

  • 18 yaşından küçük işçiler: Çocuk ve genç işçilerin (18 yaş altı) fazla mesai yapması yasal olarak yasaktır.
  • Hamile veya yeni doğum yapmış kadınlar: Gebe çalışanlar ve doğum sonrası izin süresini kullanan emziren anneler, sağlıkları gereği fazla çalıştırılamaz.
  • Kısmi süreli (part-time) çalışanlar: Part-time çalışan işçiler, iş sözleşmelerindeki süreleri aşacak şekilde fazla mesaiye zorlanamazlar.
  • Sağlık açısından sakıncalı işçiler: Doktor raporu ile fazla çalışması uygun görülmeyen (engelli ya da kronik rahatsızlığı olan) işçilere de fazla mesai yaptırılamaz.

Yukarıdaki gruplara yasak olmasına rağmen fazla mesai yaptırılması halinde, işveren hem idari para cezalarıyla karşılaşabilir hem de işçinin uğrayabileceği maddi ve manevi zararları tazmin etmek durumunda kalabilir.

ZORLA MESAİ YAPTIRILAN İŞÇİNİN HAKLARI

İşçinin rızası olmadan zorla fazla mesai yaptırılması, Anayasa ile güvence altına alınmış çalışma hakkına ve 4857 sayılı İş Kanunu’na aykırı bir durumdur. Böyle bir uygulamaya maruz kalan işçi, çeşitli hak ve taleplerde bulunabilir. Zorla mesaiye zorlanan işçinin başlıca hakları şunlardır:

  1. Fazla mesai ücretini talep etme: İşçi, yaptığı fazla çalışmaların ücretini öncelikle doğrudan talep edebilir. İş Kanunu’na göre fazla mesai ücreti, normal saatlik ücretin %50 zamlı tutarı üzerinden hesaplanır. Fazla mesai ücreti ödenmezse işçi, arabuluculuk yoluna başvurarak alacağını talep etmeli; anlaşma sağlanamazsa İş Mahkemesi’nde fazla mesai alacağı davası açmalıdır.
  2. Haklı fesih (iş sözleşmesini sonlandırma): Zorla mesainin süreklilik kazanması, işçiye iş sözleşmesini haklı nedenle feshetme hakkı verir. Bu durumda işçi, kıdem tazminatı, ödenmemiş fazla mesai ücretleri, kullanılmamış yıllık izin ücretleri gibi tüm hak ve alacaklarını talep ederek işten ayrılabilir.
  3. Manevi tazminat talebi: İşçinin, zorla fazla mesai sebebiyle psikolojik baskı veya tacize (mobbing) maruz kalması durumunda manevi tazminat isteme hakkı da vardır. Somut olayın özelliklerine göre mahkeme, işçiye uğradığı manevi zarar karşılığında uygun miktarda tazminat ödenmesine karar verebilir.

İŞÇİYE ZORLA MESAİ YAPTIRILMASI NEDENİYLE HAKLI FESİH

İş Kanunu, işçiye işverenin yasal yükümlülüklere aykırı davranması halinde derhal iş sözleşmesini feshetme imkânı tanımaktadır. Zorla fazla mesai yaptırılması da bu durumlardan biri olarak değerlendirilebilir. Rızası dışında sürekli fazla mesaiye zorlanan bir işçi, iş akdini haklı nedenle feshedebilir.

Haklı nedenle fesih hakkını kullanan işçi, fesih beyanını mümkünse noter aracılığıyla veya yazılı bir dilekçeyle işverene bildirmelidir. Ardından 30 gün içinde arabuluculuk başvurusu yaparak yasal süreçlerini başlatmalıdır. Bu süreçte yazılı belgeler, tanık ifadeleri ve işyeri kayıtları gibi deliller büyük önem taşır. Yargıtay kararları da açıkça göstermektedir ki, işçinin rızası dışında sürekli olarak fazla mesai yaptırılması işçiye haklı fesih hakkı verir. Yani işçi bu gerekçeyle ayrıldığında haklarını (tazminat, alacaklar vb.) talep edebilir ve bu fesih meşru kabul edilir.

FAZLA MESAİ ÜCRETİ ÖDENMEZSE NE OLUR?

İşçinin yaptığı fazla mesainin karşılığının ödenmemesi, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 41. maddesinin ihlalidir ve hakkaniyete aykırıdır. İşveren fazla mesai ücretini ödemezse, işçi açısından başvurulabilecek yollar şunlardır:

  1. Arabuluculuk başvurusu: Fazla mesai ücreti alamayan işçi, öncelikle arabulucuya başvurarak bu alacağını talep etmelidir. Zorunlu arabuluculuk süreci genellikle en geç 3 hafta içinde sonuçlanır. Anlaşma sağlanamazsa arabulucunun düzenlediği son tutanak ile dava aşamasına geçilir.
  2. Dava açma: Arabuluculuk sonuç vermediğinde işçi, İş Mahkemesi’nde fazla mesai alacağı davası açabilir. Dava sürecinde işçi, fazla çalıştığını ispatlamakla yükümlüdür. Puantaj kayıtları, giriş-çıkış saat kayıtları, tanık beyanları ve ücret bordroları gibi deliller, işçinin yaptığı fazla mesaiyi kanıtlamak için kullanılabilir.
  3. Şikâyet ve idari yaptırım: İşçi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na durumu şikâyet edebilir. Bu şikâyet sonucunda işverene idari para cezası uygulanabilir. Ayrıca fazla mesai ücretinin ödenmemesi, işçiye haklı fesih hakkı tanır. İş Kanunu’na göre işçinin ücretinin zamanında ve tam ödenmemesi, iş sözleşmesini derhal ve tazminatlı feshetmesi için geçerli sebeptir. Bu durumda işçi kıdem tazminatı almaya hak kazanır.

Özetle, fazla mesai ücretinin ödenmemesi ne işçi ne de işveren açısından kabul edilebilir bir durum değildir. Ücretini alamayan işçi maddi kayba uğrarken, işveren de hem itibar kaybı yaşar hem de yasal yaptırımlarla karşı karşıya kalır. Bu nedenle işverenlerin yükümlülüklerini yerine getirmesi, işçilerin de haklarını bilinçli bir şekilde araması son derece önemlidir.

İŞÇİ, FAZLA MESAİ YAPMAYI REDDEDEBİLİR Mİ?

İşçi fazla mesai yapmayı reddetme hakkına sahiptir ve bu konuda hiçbir şekilde zorlanamaz. Fazla mesai, işçinin rızasına bağlı istisnai bir durumdur; işverenin tek taraflı olarak dayatabileceği bir uygulama değildir. Dolayısıyla bir işçi, önceden bir muvafakatname vermemişse veya vermiş olsa bile sonradan rızasını geri çekmişse, fazla mesai yapmaya zorlanamaz.

Fazla mesai yapmayı reddeden işçinin bu kararı, işverence olumsuz bir tutuma neden olmamalıdır. Örneğin, sırf fazla mesaiye kalmadığı için işçinin terfisinin engellenmesi veya primlerinin kesilmesi hukuka aykırıdır. Böyle bir durumda işveren, eşit davranma ilkesini ihlal etmiş ve ayrımcılık yasağı kapsamındaki yükümlülüklerini çiğnemiş sayılır. Kısacası fazla mesai, çalışma hakkıyla ilgili temel bir konudur ve işçinin kendi iradesine bırakılmıştır. Aksi yöndeki her tutum, işveren açısından idari ve hukuki yaptırımlar doğurabilir.

FAZLA MESAİ YAPMAYI REDDEDEN İŞÇİNİN İŞTEN ÇIKARILMA DURUMU

Fazla mesai yapmayı reddeden bir işçinin, sadece bu nedenle işten çıkarılması işçinin temel haklarının ihlali anlamına gelir ve ona çeşitli yasal haklar doğurur. Fazla mesai, işçinin rızasıyla mümkün olduğundan, işverenin sırf bu gerekçeyle iş sözleşmesini feshetmesi geçersiz bir fesih olarak değerlendirilir. Böyle bir durumla karşılaşan işçi, işe iade davası açma hakkına sahiptir.

İş Kanunu’na göre işveren, yaptığı fesihte geçerli bir sebep göstermek zorundadır. Fazla mesaiyi kabul etmemek, işveren için geçerli bir fesih sebebi oluşturmaz; bu tür bir fesih keyfi (haksız) fesih sayılır. İşe iade davası açan işçi, mahkeme kararıyla işine geri dönme veya işe başlatılmama tazminatı alma hakkına kavuşabilir. Ayrıca, eğer fazla mesaiye kalmama nedeniyle işten çıkarma olayı belirli bir çalışan grubunu hedef alan ayrımcı bir uygulamanın parçasıysa, işçi ayrımcılık tazminatı talep etme hakkına da sahiptir.

İŞE İADE DAVASI VE DAVA SÜRECİ

Fazla mesai yapmayı reddettiği için işten çıkarılan bir işçi, işe iade davası açarak haklarını arayabilir. İş Kanunu’nun 18–21. maddeleri arasında düzenlenen bu süreç temel olarak şu adımlardan oluşur:

  1. Zorunlu arabuluculuk: İşten çıkarılan işçi, öncelikle bir arabuluculuk başvurusunda bulunmak zorundadır. Arabuluculuk süreci en fazla 3 hafta içinde tamamlanır. Taraflar bu görüşmelerde anlaşamazsa, arabulucu anlaşmama tutanağı düzenler.
  2. Dava açma süresi: Arabuluculuk sonuç vermezse işçi, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren 2 hafta içinde İş Mahkemesi’nde işe iade davasını açmalıdır. (Bu davayı açabilmek için işyerinde en az 30 işçinin çalışıyor olması, işçinin o işyerinde en az 6 aylık kıdeme sahip olması ve iş sözleşmesinin belirsiz süreli olması gerektiğini unutmayalım.)
  3. Yargılama ve ispat yükü: Dava açıldığında mahkeme, işverenin fesih için gösterdiği sebebin geçerliliğini değerlendirir. Bu noktada ispat yükü işverendedir. Yani işveren, işçiyi çıkarırken geçerli bir nedeni olduğunu kanıtlamak zorundadır. İşçi ise fesihin geçersiz olduğunu öne sürer ve buna dair elindeki delilleri sunar.
  4. Sonuç ve karar: Mahkeme, feshi geçersiz bulursa işçinin işe iadesine karar verir. Kararla birlikte işverene, işçiyi belli bir süre içinde işe başlatma yükümlülüğü de getirilir. Ayrıca mahkeme, işçiye boşta geçen süre ücreti (en çok 4 aya kadar) ve işe başlatmama tazminatı (en az 4, en çok 8 aylık ücreti tutarında) ödenmesine hükmedebilir.

İşe iade davasını kazanan işçi, işverence süresi içinde işe başlatılmazsa mahkemenin belirlediği tazminatlarını alma ve davasını kazanmış sayılma hakkına sahiptir.

İŞÇİYE ZORLA MESAİ YAPTIRILMASI (2)

İŞÇİYE ZORLA MESAİ YAPTIRILMASI (2)

HAKLI FESİH DURUMUNDA İŞÇİLİK ALACAKLARI DAVASI

İşçi, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğinde aşağıdaki işçilik alacaklarını talep edebilir:

  • Kıdem tazminatı
  • Fazla mesai alacakları
  • Resmî tatil ve hafta tatili ücretleri
  • Diğer ödenmemiş ücret, prim vb. alacaklar

İşçi, bu alacaklarını talep etmek için dava açmadan önce yine arabuluculuk yoluna başvurmak zorundadır. Arabuluculuk görüşmelerinde anlaşma sağlanamazsa düzenlenen tutanak ile iş mahkemesinde dava açılır. Kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinde 5 yıllık zamanaşımı süresine dikkat edilmelidir. (25.10.2017’den sonra sona eren iş sözleşmeleri için kıdem ve ihbar tazminatlarında zamanaşımı süresi 5 yıldır. Bu süre, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren işlemeye başlar.) Talepler, zamanaşımı süresi dolmadan ileri sürülmelidir.

Haklı fesih sonrası açılacak davalarda yetkili mahkeme, işçinin işyerinin bulunduğu yer İş Mahkemesidir. İşçi, haklı fesih nedeniyle işten ayrılırken kıdem tazminatı ve diğer birikmiş alacaklarına ek olarak varsa yıllık izin ücreti, ikramiye gibi diğer haklarını da talep edebilir.


SIKÇA SORULAN SORULAR

Fazla Mesai Yapmak İstemeyen İşçi Ne Yapmalı?

İşçi, fazla mesai yapmak istemiyorsa bu durumu açık ve net bir şekilde işverene bildirmelidir. İşverenin bu konuda baskı yapma hakkı yoktur. İşçi fazla mesaiye kalmayı reddederek yasal haklarını kullanmalı ve gerekirse hukuki yollara başvurabileceğini bilmelidir.

Zorla Mesai Nereye Şikâyet Edilir?

Zorla fazla mesai uygulamasıyla karşılaşan işçi, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na (ilgili Bölge Çalışma Müdürlüğüne) şikâyette bulunabilir. Ayrıca doğrudan İş Mahkemesi’ne başvurarak hukuki süreç başlatma hakkı da vardır.

Kimlere Fazla Çalışma Yaptırılamaz?

Kanunlar gereği bazı çalışan gruplarına fazla çalışma yaptırılamaz. 18 yaşından küçük işçilere, hamile ve yeni doğum yapmış kadınlara, kısmi süreli (part-time) çalışanlara ve sağlık durumu elverişli olmayan (örneğin engelli) işçilere fazla mesai yaptırılması yasaktır.

Fazla Mesai 270 Saati Aşarsa Ne Olur?

İş Kanunu’na göre bir işçiye yılda en fazla 270 saat fazla mesai yaptırılabilir. Bu sınır aşılırsa işveren yasal çalışma sürelerini ihlal etmiş olur. İşçi bu durumda durumu belgelendirerek haklı nedenle fesih yoluna gidebilir veya yasal mercilere başvurarak haklarını (tazminat, fazla mesai ücreti vb.) talep edebilir.

Özel Sektörde Mesai Zorunlu Mudur?

Hayır, özel sektörde de fazla mesai yapmak zorunlu değildir. Fazla mesai her zaman işçinin rızasına bağlıdır. İşveren, işçinin onayı olmadan onu fazla çalışmaya zorlayamaz.

Fazla Mesai 1 Ayda Kaç Saati Geçemez?

Mevzuatta aylık fazla mesai için belirli bir sınır yoktur; ancak yıllık 270 saatlik üst sınır bulunmaktadır. Bu, aylık ortalama yaklaşık 22-23 saat fazla mesaiye tekabül eder. Dolayısıyla fiilen bir ay içinde 22-23 saatin üzerinde fazla mesai yaptırılması, yıllık sınırın aşılması anlamına gelir ve hukuka aykırıdır.

İşveren, İşçiye Zorla Fazla Mesai Yaptırabilir Mi?

Hayır. İşverenin, işçiyi zorla fazla mesaiye bırakması yasaktır. Fazla mesai yaptırmak ancak işçinin gönüllü onayıyla mümkündür; zorla dayatma halinde işveren hukuki sorumlulukla karşılaşır.

İşçi, Fazla Mesai Yapmayı Reddedebilir Mi?

Evet. İşçi, fazla mesai yapmayı kabul etmeme hakkına sahiptir. Hiçbir işçi, istemediği takdirde ek mesaiye kalmaya zorlanamaz ve bu yüzden işten çıkarılamaz.

Fazla Mesai Yaptırılabilmesi İçin İşçinin Yazılı Onayı Gerekli Midir?

Evet, gereklidir. İşverence işçiden her yıl yazılı onay (fazla mesai muvafakatnamesi) alınmalıdır. Yazılı onay olmadan işçiden fazla mesai talep edilemez.

İşçi, Fazla Mesaiye Rıza Göstermediğinde İşten Çıkarılabilir Mi?

Hayır. İşçi fazla mesaiye onay vermediği için işten çıkarılamaz. Fazla mesaiyi reddetmek, işveren açısından haklı veya geçerli bir fesih nedeni değildir. Böyle bir sebeple yapılan fesih haksız fesih sayılır ve işçiye işe iade davası açma hakkı doğar.

İş Kanunu’na Göre Fazla Mesai Süresi Ne Kadardır?

İş Kanunu’na göre bir işçinin günlük azami çalışma süresi (fazla mesai dahil) 11 saattir. Haftalık normal çalışma süresi 45 saat olup bu sınırın üzerindeki çalışmalar fazla mesai sayılır. Ayrıca yıllık fazla mesai süresi de en fazla 270 saat olabilir.

İşveren, Fazla Mesaiyi Bordroya Yansıtmadan Ödeme Yapabilir Mi?

Hayır. İşveren, işçiye yaptığı fazla mesai ödemelerini bordroya yansıtmak zorundadır. Ücretlerin resmi kayıtlara geçmeden elden ödenmesi yasal değildir ve ileride ispat sorunlarına yol açabilir.

İşçi, Fazla Mesai Yapmamak İçin Nasıl İtiraz Edebilir?

İşçi, fazla mesai yapmak istemediğini bir dilekçe ya da yazılı bir beyan ile işverene ileterek itiraz edebilir. Yazılı olarak yapılan bu itiraz sonrasında işçinin fazla mesaiye zorlanması hukuken mümkün değildir.

İşçi, Fazla Mesai Nedeniyle İstifa Ederse Tazminat Alabilir Mi?

Evet. İşçi, zorla fazla mesai yaptırılması nedeniyle iş sözleşmesini haklı nedenle fesheder (istifa eder) ise kıdem tazminatına hak kazanır. Ayrıca birikmiş fazla mesai ücretleri, kullanılmamış izin ücreti gibi diğer haklarını da talep edebilir.

İşveren, Fazla Mesai Ücreti Yerine İzin Hakkı Verebilir Mi?

Evet, tarafların anlaşması halinde işveren, fazla mesai ücreti ödemek yerine işçiye aynı süre kadar serbest zaman izni kullandırabilir. Ancak bu uygulama işçinin onayına bağlıdır ve kullandırılan izin, fazla mesai süresine eşit olmalıdır (en geç 6 ay içinde kullandırılması gerekir).

Mesaiye Kalmayan İşçiye Tutanak Tutulur Mu?

Hayır. Fazla mesaiye kalmayı reddeden bir işçi hakkında bu nedenle tutanak tutulması hukuka aykırıdır. İşçinin yasal hakkını kullanarak mesaiye kalmaması, disiplin cezası veya olumsuz bir işlem konusu yapılamaz.

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Post comment