İş HukukuMAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN HAKLARI NELERDİR? MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİ NE YAPMALI?

ÜCRET VE İŞÇİNİN ÜCRETİNİN ÖDENMEMESİ

ÜCRET VE İŞÇİNİN ÜCRETİNİN ÖDENMEMESİ

İş sözleşmesi, bir tarafın (işçi) bağımlı olarak iş görmeyi, diğer tarafın (işveren) da ücret ödemeyi üstlenmesinden oluşan sözleşmedir. Bir işçiye yaptığı iş karşılığında ödenen miktara ücret denir. 

İş Kanunu Madde 32 – Genel anlamda ücret bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutardır. 

İşverenin işçiye karşı en temel borcu ücret ödemektir. İşçinin ücreti dışında ara ya da parayla ölçülmesi mümkün olan menfaat olarak sağlanan miktara ise giydirilmiş ücret denir. Net ücret işçinin belirli bir süre çalışması sonucunda eline geçen miktar iken, brüt ücret ise işverenin işçiyi istihdam etmesi için elinden çıkan toplam miktardır. Buna göre; brüt ücret ile net ücret arasındaki fark devlete giden miktardır.

İşçiye yapılan ödeme hukuki açıdan toplumda söylenenin aksine maaş değil ücret olarak nitelendirilir. Kanunda işçiye yapılacak ödeme için bir tarih verilmemiştir. Sadece işçini ücretinin ödeneceği günü kesin olarak bilmesi kuralı vardır.

İŞÇİNİN ÜCRETİNİN ÖDENME ŞEKLİ, YERİ VE ZAMANI

İŞÇİNİN ÜCRETİNİN ÖDENME ŞEKLİ, YERİ VE ZAMANI

İş Kanunu’na göre ücret en geç ayda bir ödenir. Ücret ödemesi kural olarak Türk Lirası olarak yapılır. Bu ödeme mutlak suretle nakit olarak yapılmalıdır. Ancak söz konusu ücretin işçi ve işveren arasında döviz cinsinden ödeneceği kararlaştırılabilir. Eğer böyle bir durum söz konusuysa borçlar kanununda belirlenen kur üzerinden TL’ye çevrilebilir. İşçinin alacağı mesai ücretleri de ücretle birlikte yapılmalıdır.

Kural olarak ücret işçiye işyerinde ödenir ancak işveren işçiler adına açtığı banka hesabına veya işçinin açtığı banka hesabına yatırmak suretiyle de ödemeyi yapabilir. İlgili yönetmeliğe göre 5 ve üzerinde işçi çalıştıran işverenlerin, çalıştırdıkları işçilerin ücret, prim, ikramiye ve bu nitelikteki her türlü istihkakının bankalar aracılığı ile ödenmesi zorunlu hale getirilmiştir.

Ücret ayni ya da nakdi ödenebilir. Ancak yasal asgari ücrete kadar olan miktarın mutlak şekilde nakdi olarak ödenmesi gerekir. Bunun dışında işveren, işçiye menfaat sağlamak isterse ev – araba vs. gibi ayni ödeme yapabilir.

İşçiye ödenmesi gereken ücret miktarının üçüncü bir kişi tarafından ödenmesi ücret niteliğini ortadan kaldırmaz. Sağlanan para ya da parayla ölçülmesi mümkün menfaatler ücret kapsamının içerisinde yer alır. Bu ücretlerde tek taraflı olarak değişiklik yapılamaz. Bir değişiklik yapılmak istenirse işçinin yazılı şekilde rızasının alınması gerekir.

ÜCRET ÖDENDİĞİNİN İSPAT YÜKÜ NEDİR?

ÜCRET ÖDENDİĞİNİN İSPAT YÜKÜ NEDİR?

İşçinin ücreti ile ilgili bir dava söz konusu ise, işçinin ücretinin ödendiğinin ispat yükü işverendedir. Yani işveren işçinin ücretini ödediğini ispatlamak zorundadır. Bordroda yer alan ile gerçekte olan durumun uyuşmaması halinde mahkeme gerçek durumu dikkate alır. İşçi, iddiasını hukuka uygun olan her türlü kanıtla edebilir.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN HAKLARI NELERDİR?

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN HAKLARI NELERDİR?

Maaşı ödenmeyen işçinin hakları, işçiler tarafından bilinmesi gereken bir konudur. Sık sık maaşı ödenmeyen işçilerin haklarını bilmedikleri için istifa ettiği durumlarla karşılaşıyoruz.

Tabi ki işçilerin maaşlarını alamaması sonucu haklı nedenle istifa hakları vardır. Ancak bunun için belirli şekil ve şartlara uyulması gerekir. İşçinin maaşının ödenmemesi durumunda sahip olduğu haklar şunlardır:

  • İşçi, istifa etmeksizin iş görme yükümünü yerine getirmeyebilir, yani işçi istifa etmeden çalışmayı bırakabilir. Bu durumun şartları yazınını devamında anlatılmıştır.
  • İşçi, çalışmaya devam ederek işverenine karşı ücretinin ödenmesi için dava açabilir.
  • Ücretini alamayan işçi haklı nedenle sözleşmeyi feshedip işverene karşı ödenmeyen ücretlerinin ödenmesi için dava açabilir.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN İSTİFA ETMEDEN İŞE GELMEMESİ VE ÇALIŞMAYI BIRAKMASI HAKKI

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN İSTİFA ETMEDEN İŞE GELMEMESİ VE ÇALIŞMAYI BIRAKMASI HAKKI

İş Kanunu’nun 34. maddesine göre ücreti ödenmeyen işçinin çalışmama hakkı vardır. İşçi, istifa etmeden çalışmayı bırakabilir.

ÜCRETİN GÜNÜNDE ÖDENMEMESİ

ÜCRETİN GÜNÜNDE ÖDENMEMESİ

Madde 34 – Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün içinde mücbir bir neden dışında ödenmeyen işçi, iş görme borcunu yerine getirmekten kaçınabilir. Bu nedenle kişisel kararlarına dayanarak iş görme borcunu yerine getirmemeleri sayısal olarak toplu bir nitelik kazansa dahi grev olarak nitelendirilemez. Gününde ödenmeyen ücretler için mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır. 

Bu işçilerin bu nedenle iş akitleri çalışmadıkları için feshedilemez ve yerine yeni işçi alınamaz, bu işler başkalarına yaptırılamaz. 

Söz konusu maddeye göre işçinin iş görme borcundan kaçınabilmesi için bazı şartların oluşması gerekir. 

  • Ücreti ödeme gününden itibaren yirmi gün boyunca ödememe durumunun devam etmesi gerekir. Yani ücret ödeme gününden 5 gün sonra işçi ücret ödemem yapılmıyor deyip çalışmayı bırakırsa işverenin haklı nedenle fesih imkanı doğar.
  • İşveren için mücbir bir nedenin olmaması gerekir. 
  1. maddeye dayanarak işgörme edimini yerine getirmeyen ve gerekli şartları sağlayan işçi için işveren tarafından fesih hakkı doğmaz. İşveren bu işçinin yerine yeni bir işçi alamaz.

Ücretini alamayan işçinin çalışmama hakkını kullanması durumu iş sözleşmesinin feshi anlamına gelmez. Söz konusu bu halde iş sözleşmesi devam eder ve ilgili bu süre için de işçinin kıdem tazminatının hesaplanmasında dikkate alınır. Ayrıca ücreti ödenmeyen işçinin çalışmama hakkını kullanması hukuki anlamda grev niteliği taşımaz.

Ücreti ödenmeyen işçi dilerse işten çıkış yapmadan çalışmaya devam ederek alacağı için 5 senelik zamanaşımı süresi içerisinde dava açabilir. Davanın ardından gerekli halde icra takibi başlatılabilir.

MAAŞINI ALAMAYAN İŞÇİNİN HAKLI NEDENLE FESİH HAKKI

MAAŞINI ALAMAYAN İŞÇİNİN HAKLI NEDENLE FESİH HAKKI

İş kanunu 24/2-e bendine göre ücretini alamayan işçinin haklı nedenle feshi hakkı olur. 

Madde 24 – Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir: 

  1. e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse,

Maaşını alamamak işçi açısından haklı nedenle fesih (istifa) hakkı oluşturduğu için herhangi bir bekleme süresi veya ihbar süresine gerek olmaz.

Ücreti ödenmeyen işçi derhal iş sözleşmesini haklı nedenle feshedebilir ve iş alacakları için dava açabilir. Bu durumda işçi iş sözleşmesini sonlandırmış olur.

İŞÇİNİN MAAŞI ÖDENMEDİĞİ ZAMAN İSTİFA İÇİN NE KADAR BEKLEMEK GEREKİR?

İŞÇİNİN MAAŞI ÖDENMEDİĞİ ZAMAN İSTİFA İÇİN NE KADAR BEKLEMEK GEREKİR?

İşçinin istifa etmeden sadece çalışmayı bırakabilmesi için beklenmesi gereken 20 günlük süre burada geçerli değildir. İşçi ücretin ödenmemesinden dolayı işinden istifa edecekse bunu belli bir süre beklemeden hemen yapabilir. Bu durum ücretin ödenmemesinin İş Kanunu m. 24 düzenlemesinde yer alıyor olmasından kaynaklanmaktadır. İş Kanunu m. 24 işçinin haklı nedenle istifasını düzenleyen maddedir. Haklı nedenle fesih hallerinde herhangi bir bekleme süresi olmaksızın derhal fesih yapılabilir. Yani işçi herhangi bir bekleme süresi ve ihbar süresini beklemeksizin derhal işten çıkabilir.

FAZLA MESAİ ÜCRETİNİN ÖDENMEMESİ DURUMUNDA İŞÇİNİN HAKLARI NELERDİR?

FAZLA MESAİ ÜCRETİNİN ÖDENMEMESİ DURUMUNDA İŞÇİNİN HAKLARI NELERDİR?

İşçinin ücretinin kapsamına fazla mesai ücreti, prim, ikramiye vb. her alacak kalemi girer. Bu nedenle işçinin ücretini almamasından dolayı kazandığı çalışmama hakkı, dava açarak alacakları tahsil etme hakkı ve haklı nedenle fesih hakkı fazla mesai ücretinin ödenmemesi durumunda da oluşur. Fazla mesai ücretinin ödenmemesi durumunda işçi 20 gün bekleyerek çalışmayı bırakabilir veya sözleşmeyi haklı neden feshedip kıdem tazminatına hak kazanabilir. Ayrıca dava açıp ödenmeyen ücretini de talep edebilir.

MAAŞI EKSİK VEYA MAAŞI SÜREKLİ GEÇ VE DÜZENSİZ ÖDENEN İŞÇİ NE YAPMALI?

MAAŞI EKSİK VEYA MAAŞI SÜREKLİ GEÇ VE DÜZENSİZ ÖDENEN İŞÇİ NE YAPMALI?

İş Kanunu 24. maddesinin ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil eden halleri düzenlediği fıkrasında ‘ücretin sözleşmeye veya kanun hükümlerine aykırı olarak belirlenmesi veya ödenmemesi’ hali haklı nedenle fesih halleri arasında sayılmıştır. Bu fıkraya göre işçinin ücretinin hiç ödenmemesi ile eksik ödenmesi arasında fark yoktur. Ücretin sürekli geç ödeniyor olması veya eksik ödeniyor olması işçiye ücretinin ödenmemesi halinde doğan bütün hakları verir.

Yani işçi 20 gün bekleyerek çalışmayı bırakabilir veya sözleşmeyi haklı neden feshedip kıdem tazminatına hak kazanabilir. Ayrıca dava açıp ödenmeyen ücretini de talep edebilir.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN KIDEM TAZMİNATI

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN KIDEM TAZMİNATI

Ücret ödemesi yapılmayan işçi haklı nedenle fesih hakkını kullandığı zaman kıdem için gerekli diğer şartları sağlamışsa kıdem tazminatına da hak kazanacaktır. Kıdem tazminatına hak kazanabilmek için işçinin o iş yerinde en az 1 yıllık çalışma süresini tamamlamış olması gerekir. Gerekli şartlar sağlandığı zaman işçi kıdem tazminatı ile ödenmeyen maaşını talep ettiği bir dava açabilir. Bu durumda işçinin kıdem tazminatını engelleyen bir durum olmaz.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN İŞVERENE İHTARNAME GÖNDERMESİ VE ARABULUCUYA BAŞVURMASI

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN İŞVERENE İHTARNAME GÖNDERMESİ VE ARABULUCUYA BAŞVURMASI

Ücret ödemesini alamayan işçi istifa edip etmediğine bakılmaksızın önce işverene işçi alacaklarının ödenmesi için bir ihtarname gönderebilir. Bu ihtarname sonucunda ücretinin ödenmemesi durumunda ücret alacağı için dava açmalıdır. Ancak 01.01.2018 tarihli düzenlemeyle zorunlu arabuluculuk kurumu ortaya çıkmıştır. Ücretini alamayan işçi alacakları için dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorundadır. 

Dava açılacak olan adliye içerisinde yer alan arabuluculuk bürosuna başvurarak işverenle bir görüşme sağlanması gerekir. Arabuluculuk faaliyetinden de sonuç alınamaması halinde dava açılabilecektir. Yani arabuluculuk bir dava şartıdır.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN ÜCRETİNİ TAHSİLİ NASIL OLUR?

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN ÜCRETİNİ TAHSİLİ NASIL OLUR?

İş Mahkemesinde açılacak ücret alacağı davasının sonucunda ücretin tahsilinin nasıl ve ne zaman olacağı belli olur. Mahkemenin kararı ilam hükmünde olacaktır. İş mahkemesinin yoğunluğuna, davanın konusuna, ispat araçlarının çeşitliliğine göre ücretin ne zaman ödeneceği değişiklik gösterebilmektedir. Sonuç olarak mahkemenin nihai kararı ücretin tahsilinin nasıl ve ne zaman olacağını belirler.

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

MAAŞI ÖDENMEYEN İŞÇİNİN AÇACAĞI DAVADA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

Ücreti ödenmeyen işçinin açacağı davada görevli mahkeme iş mahkemeleridir.

Davanın açılacağı yer mahkemesi davalı işverenin yerleşim yeri mahkemesi veya işin görüldüğü yerdeki iş mahkemesidir. İşçi istediği yer mahkemesine giderek hukuki süreci başlatabilir.

İŞÇİNİN MAAŞI ÖDENMEDİĞİNDE AÇILACAK DAVALARDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ

İŞÇİNİN MAAŞI ÖDENMEDİĞİNDE AÇILACAK DAVALARDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ

Ücret alacaklarında hak düşürücü zamanaşımı süresi beş yıldır. Beş yıllık süre için ücretin ödenme günü esas alınır. Bu durum bütün ücret alacağı türleri için aynıdır. Fazla mesai, yıllık izin ücreti, prim, vb. hepsi 5 senelik zamanaşımı süresine tabidir. Bunun yanında kıdem ve ihbar tazminatı da 5 yıllık zamanaşımı süresine tabidir.

MAAŞINI ALMAYAN İŞÇİNİN AVUKATA BAŞVURMASININ ÖNEMİ

MAAŞINI ALMAYAN İŞÇİNİN AVUKATA BAŞVURMASININ ÖNEMİ

İşçi alacağı davaları çok detay isteyen davalardır. İş davalarında kanun her ne kadar işçilere öncelik tanınmışsa da gereken şekil ve usullerin uygulanmaması sonucu dava kaybedilebilir. . Davayla ilgili başvuru ve takip sürelerini kaçırmamak, usullere uymak çok önemlidir. Bu gibi konularda en ufak bir hata yapmanız sonucunda davayı kaybedebilirsiniz. Bu yüzden bir avukattan yardım almak çok önemlidir. Ayrıca iş davalarında arabuluculuk aşamaları olur. Arabuluculuk aşamalarında isteklerinizi anlatma ve sizin için en iyi sonucun elde edilmesi konusunda bir avukattan yardım almak gerekir. Bu yüzden alanında uzman avukatlarımızdan yardım almak isteyebilirsiniz.

İLGİLİ YARGITAY KARARLARI

Ücretin ödenmediğinden söz edebilmek için işçinin yasa ya da sözleşme ile belirlenen ücret ödenme döneminin gelmiş olması ve işçinin bu ücrete hak kazanması gerekir (Yargıtay 9.HD. 18.1.2010 gün, 2008/14546 E, 2010/193 K.).

4857 sayılı İş Kanunu’nun 24’üncü maddesinin (II) numaralı bendinin (e) alt bendinde sözü edilen ücret, geniş anlamda ücret olarak değerlendirilmelidir. İkramiye, prim, yakacak yardımı, giyecek yardımı, fazla mesai, hafta tatili, genel tatil gibi alacakların ödenmemesi durumunda da işçinin haklı fesih imkanı bulunmaktadır (Yargıtay 9. HD. 16.7.2008 gün 2007/22062 E, 2008/16398 K.).

İşçinin sigorta primlerinin hiç yatırılmaması veya eksik bildirilmesi, sosyal güvenlik hakkını ilgilendiren bir durum olsa da Dairemizin 1475 sayılı Yasa döneminde istikrar kazanmış olan görüşü, 4857 sayılı İş Kanunu döneminde de devam etmekte olup, sigorta primlerinin hiç yatırılmaması, eksik yatırılması veya düşük ücretten yatırılması hallerinde de işçinin haklı fesih imkanı vardır (Yargıtay 9. HD. 18.1.2010 gün, 2009/24286 E, 2010/74 K.).

Dilara Gül ERBAŞ

 

İlginizi Çekebilecek Diğer İçerikler:

SGK İŞTEN ÇIKIŞ KODLARI

İŞÇİYE ELDEN ÖDEME YAPILMASI

İŞÇİNİN İŞ YERİNDE KAVGA ETMESİ, KAVGA EDEN İŞÇİNİN İŞTEN ÇIKARILMASI

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak Gerekli alanlar işaretlendi *

Yorum Yap